Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/840 E. 2021/1131 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/840 Esas
KARAR NO : 2021/1131

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :05/01/2022
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket in ayakkabı sektöründe, davalı şirketin ise fuarcılık sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı tarafın, davacı şirkete fuarcılık hizmeti sunacağı taahhüdünde bulunduğunu, davacıdan 30.03.2020 tarihli. …bank … Şubesi muhataplı. … seri no’lu, 17.128,51 TL miktarlı çeki alıp tahsil ettiğini, 2020 yılının Mart avı itibariyle COVİD – 19 bulaşıcı hastalığı sebebiyle sosyal mesafe kuralı gereği, sinema, spor müsabakaları, eğlence mekanları, fuarlar v.s tüm kalabalık mekanlar kapatılmış, sokağa çıkma kısıtlamaları yapılmış, kalabalık grupların bir araya gelmemesi için tüm etkinlikler iptal edildiğini, davacı yanın, olağanüstü hal sebebi ile fuar hizmet sözleşmesini mücbir sebep ve haklı nedenle feshetmiş ve fuarcılık hizmeti için davalı tarafa dava konusu çeki veren davacı taraf, 03.04.2020 tarihinde davalı şirketten yazı ile yaptığı ödemeleri geri istediğini, davalının geri ödeme yapmaması sebebiyle, davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın, 2020 yılının Nisan avında sunması gereken fuar hizmetini sunmayıp, hizmeti Eylül ayında sunacağını ifade ederek, tahsil ettiği parayı iade etmekten imtina ettiğini, Davacı tarafın 03.04.2020 tarihli yazısında, sezonluk üretim yaptığını. Nisan ayında gerçekleşecek fuarın ertelenmesi halinde ticari açıdan verim alınamayacağını, ayrıca hem kendilerinin, hem çalışanlarının sağlığı açısından fuara katılımın çok büyük risk oluşturduğunu ifade ederek, yapmış olduğu ödemenin iadesini talep ettiğini, davacının dava konusu alacağı, fuar katılım sözleşmesi, tahsilat makbuzu, çek. Ticari defterler ve kayıtlar ile likit olduğunu, Davalı yanın , davacı şirketin dava konusu likit alacağına itiraz ettiğini, iddia ve beyan eden davacı yan Arz ve izah edilen sebeplere binaen; Davanın kabulüne, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına davalı borçlunun vaki: itirazının iptaline, takibin asıl alacak üzerinden ticari avans faiziyle birlikte devamına, haksız ve kötü niyetli davalının, alacağın Y 20’den az olmayacak şekilde icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, Fazlaya ilişkin haklarımızın saklı tutulmasına, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı yanın Türkiye’nin en büyük fuarcılık kuruluşu olan … Fuarcılık ve Ticaret A.Ş.’nin iştiraki şirketi olduğunu,söz konusu fuarın belirlenen tarihler arasında gerçekleştirilmek üzere planlandığını, davalı şirket tarafından gerekli başvurular yapılıp, fuarın bu tarihte gerçekleştirilmesi için gerekli tüm hazırlıkların tamamlandığını, Covid 19 Pandemisinin ortaya çıkması ile birlikte ülkemizde alınan önlemlerin ilk başında fuarcılık faaliyetlerinin durdurulması geldiğini,Ticaret Bakanlığı tarafından alınan karar ile ülkemiz genelinde yapılacak olan tüm fuarların 16 Mart 2020 tarihinden 01 Eylül 2020 tarihine kadar durdurulduğunu, davalı şirketin ülkemizde faaliyet gösteren diğer tüm fuar firmaları gibi bu tarihler arasında gerçekleştirecek olduğu fuarlarını ertelemek zorunda kaldığını, faaliyetlerin bizzat devlet kararıyla durdurulduğunu, Ticaret Bakanlığının kararı yalnızca yaz dönemi kapsamına rağmen, yaz döneminde yapılacak olan fuarların kış dönemine ertelendiğinden , STK’lar ve sektör temsilcileri ile yapılan görüşmelerde uyuşmazlığa konu olan fuarın bir sonraki dönemde yapılmasında mutabakat sağlandığından dolayı fuarın ertelendiğini, davacı tarafın tüm iddialarının aksine, davacı ile davalı şirket arasında imzalanmış olan Fuar Katılım Sözleşmesi ikinci maddesi incelendiğinde zaten davalı şirketin gerekli görmesi halinde fuar tarihini değiştirme hakkı olduğunu, bu durumun katılımcıya fesih hakkı vermeyeceğinin görüleceğini, Fuarın ertelenmiş olması davacının fuara katılma yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığını, Davacının hem ödeme yükümlülüğü hem de fuara katılma yükümlülüğünün devam ettiğini, davacı tarafından imzalanmış sözleşmedeki açık hükümler kapsamında, davacının sözleşme bedelinin iadesi yönündeki talebinin kabulü mümkün olmadığını, davacının hukuki dayanaktan yoksun olan davasının reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile davalı arasında imzalanan fuar sözleşmesinin mücbir sebep ve haklı nedenle fesh edilmesi üzerine davacı tarafından davalıya ödenen bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra takibine konu taraflar arasındaki imzalanan fuar sözleşmesi kapsamında davacının davalıya ödemiş olduğu bedel iadesinin talep edilip edilemediği hususlarındadır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 18.222,51 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
…. Derneği’ ne yazılan yazıya gelen cevabi yazı incelendi.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle Fuarcı bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, 05/05/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; … Fuar Merkezinde, 01-04 nisan 2020 tarihleri süresince … Fuarına istinaden , Fuar Katılım Sözleşmesinin, taraflar arasında ve taraflarca düzenlendiği, V. Sözleşmede yer alan fuarın gerçekleşmediği, “Sözleşmeye istinaden yapılan ödemenin tarafların kabulünde olduğu, “Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise ; fuar katılım sözleşmesine istinaden, davacı tarafça davalı yana ödenen bedelin davacıya iadesi hususunda toplandığı, Y Davalı yanın, TC BAKIRKÖY …. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ Dosya No … E. sunduğu, takibe ve ödeme emrine karşı itirazlarını sunduğu 26.10.2020 tarihli dilekçesinde; “Alacaklı olarak görünen (davacı ) tarafa davalının her hangi bir borcunun bulunmadığını ,bu nedenle takipte talep edilen tüm alacağa ve ferilerine açıkça itiraz ettiklerini, iddia ve beyan ettiği, “Davalı yanın , Fuar Katılım Sözleşmesi ile davacıya vaat ettiği 6. Hall, B18 Standındaki 48 m2 alan için süresinde ve / veya hangi tarihte … fuarcılık nezdinde, gerekli işlemleri yapıp, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip getirmediği hususunda, tarafların onayına haiz her hangi bir yazılı belge / bilginin dosya içeriğinde mevcut olmadığı bu hususun ispata açık bir durum arz ettiği, “Davalının ; Covid 19 sebebiyle Ticaret Bakanlığı tarafından alınan karar ile ülke genelinde yapılacak olan tüm fuarların 16 Mart 2020 tarihinden 01 Eylül 2020 tarihine kadar durdurulduğunu dilekçesinde beyan ettiği, “T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından alınan karar ile, anılan fuarın ertelendiği / iptal edildiği , hususunun davalı tarafından davacıya bildirilip bildirilmediği, bildirildi ise hangi tarihte bildirildiğini içeren, yazılı bilgi ve belgelerin dava dosyası içeriğinde mevcut olmadığı, “Davalının fuarın ertelenmesi beyanına istinaden , iddia olunan bir sonraki fuarın tarih aralığı, fuarda davalının davacıya kiralayacağı bölümün , şartlarının v.b. Neleri içerdiğini gösteren, davacıya sunulmuş ,yazılı her hangi bir belgenin dosya içeriğinde mevcut olmadığı, Davacı yanın 03.04.2020 tarihli … Fuarcılık A.Ş. hitaben yazılmış, yazısında vurguladığı, “sezonluk üretim “ ürünlerini , tarafların kabulünde olan FUAR KATILIM SÖZLEŞMESİNDE yer alan 01-04 nisan 2020 tarihleri süresince … Fuar Merkezinde, hedef kitlesine sunamadığı, “Tarafların kabulünde olan, Fuar Katılım Sözleşmesi gereği, davalı yanca davacıya vaat edilen, davacının sözleşmeden doğan beklentilerinin karşılanamadığı, davalının sözleşmedeki edimini yerine getiremediği, Y 21.10.2020 tarihli TC BAKIRKÖY …. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ Dosya No … E. kapsamında yer alan İlamsız ödeme emrindeki 17.128,51 TL Asıl Alacak tutarının; “ Tarafların kabulündeki ,Fuar Katılım Sözleşmesinde yer alan , davacı yana kiralanacağı belirtilen ,6. Hall, B18 Standındaki 48 m2 alanın bedeli olan 17.128,51 TL ile örtüştüğü, Teknik açıdan sunulan, tespit, değerlendirme ve görüşlerin hukuki değerlendirme ve takdiri Mahkemeye ait olmak birlikte görevli Mahkemeye sunulan iş bu Bilirkişi Raporunda yer alan, tespit, değerlendirme, görüş ve kanaatin; Tek başına, takibe konu alacak hususunda yeterlilik arz etmediği yönünde ,sayın mahkemenizde görüş ve kanaat oluştuğu taktirde, Fayda ve gereklilik arz edip etmeyeceği yönündeki takdiri mahkemeye ait olmak üzere, dava dosyası içeriğine sunulan, bilgi ve belgelerin Mali ve Hukuki yönden yorumlanmasının, uyuşmazlık konusunda sözleşme hükümlerinin irdelenmesinin, fayda teşkil edebileceği, kanaati bildirilmiş, dosyada mali müşavir bilirkişi ve hesap ve sektör uzmanı bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 15/11/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın 2019-2020 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer almıştır. Davalı tarafın 28.10.2021 tarihli defter inceleme günü gelmediği, yerinde inceleme talebinde bulunmadığı, bu sebeple davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, bu hususla ilgili nihai takdir sayın mahkemeye bırakıldığı, Davacı Tarafın Dosya Muhteviyatına Sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, 2019 yılı: Davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 19.02.2019 tarihli 26.218,56 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 30.12.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 17.128,51 TL alacaklı olduğu, 2020 yılı: Davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2020 tarihli 17.128,51 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 22.12.2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 17.128,51 TL alacaklı olduğu, 4. Davacı tarafın takip talebi ile 17.128,51 TL asıl, 1.094,00 TL işlemiş faiz ve toplam 18.222,51 TL tutar üzerinden talep ettiği, Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında, 20.11.2019 tarihinde 17.128,51 TL davaya konu olan asıl alacak tutarı olan 17.178,50 TL ile davalı taraftan alacaklı duruma geçtiği, 30.12.2019 tarihinde 17.128,51 TL davalı taraftan alacaklı olduğu, 01.01.2020 tarihinde 17.128,51 TL davalı taraftan alacaklı olduğu, 14.12.2020 tarihinde Davalı Tarafın Davacı Tarafa Düzenlediği KDV dâhil 17.128,51 TL tutarlı ve …. numaralı 1 adet fatura olduğu, İş bu faturanın davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafın yasal defterlerine işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği, Davacı tarafın iş bu faturaya 20.01.2021 tarihinde Bakırköy …. noterliğinin …. yevmiye madde numaralı ihtarnamesi ile itiraz ettiği, “Türk Ticaret Kanununun MADDE 21-(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. 22.12.2020 tarihinde Davacı Tarafın Davalı Tarafa Düzenlediği KDV dâhil 17.128,51 TL tutarlı ve …. numaralı 1 adet fatura olduğu, İş bu faturanın davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafın yasal defterlerine işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği, Davalı tarafın iş bu faturaya 24.12.2020 tarihinde Beyoğlu .. noterliğinin … yevmiye madde numaralı ihtarnamesi ile itiraz ettiği, “Türk Ticaret Kanununun MADDE 21-(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. 22.12.2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 17.128,51 TL alacaklı olduğu, Davacı tarafın takip tarihi itibariyle ticari defter ve kayıtlarında tarafın davalı taraftan 17.128,51 TL alacaklı olduğu, Davacı tarafın takip talebi ile 17.128,51 TL asıl, 1.094,00 TL işlemiş faiz ve toplam 18.222,51 TL tutar üzerinden talep ettiği, Davacı tarafından dosya muhteviyatına tarafımdan talep edilerek sunulan 30.03.2020 tarihli dekontta, açıklama olarak “… Nolu şubenin … nolu çekinin … nolu hesaptan çekilerek takastan ödenmesi-soran banka 116 soran şube 9159 keşideci … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.” diye yazıldığı, ilgili çekin davacı tarafından davalı tarafa düzenlendiği keşide tarihinin 30.03.2020 olduğu, çek numarasının … numaralı olduğu tutarının 17.128,51 TL, davacı tarafın davalı tarafa verdiği 17.128,51 TL tutarlı çeki keşide tarihi olan 30.03.2020 tarihinde ödediği, ödeme tarihi olan 30.03.2020 tarihinden takip tarihine kadar reeskont avans faizi üzerinden toplam 1.094,00 TL işlemiş faiz hesaplanarak takdirin mahkemeye bırakıldığı, Dava konusu uyuşmazlıkta davacı açısından fuar tarihlerinin ertelenmesi neticesinde başka bir ifade ile fuarcılık hizmetinin sözleşme ile belirlenen tarihler dışında başka bir tarihte gerçekleştirilecek olmasının ifaya menfaati açısından hiçbir. öneminin kalmadığının değerlendirilmesi durumunda davacının sözleşmeden dönerek ödemiş olduğu bedelin iadesini talep edebileceği, kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6098 sayılı TBK’nun İfa imkânsızlığını düzenleyen 136.maddesinde “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır.Borçlu ifanın imkânsızlaştığını alacaklıya gecikmeksizin bildirmez ve zararın artmaması için gerekli önlemleri almazsa, bundan doğan zararları gidermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir.
6098 sayılı TBK’nun Kısmi ifa imkânsızlığını içeren 137.maddesinde; “Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle kısmen imkânsızlaşırsa borçlu, borcunun sadece imkânsızlaşan kısmından kurtulur. Ancak, bu kısmi ifa imkânsızlığı önceden öngörülseydi taraflarca böyle bir sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, borcun tamamı sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, bir tarafın borcu kısmen imkânsızlaşır ve alacaklı kısmi ifaya razı olursa, karşı edim de o oranda ifa edilir. Alacaklının böyle bir ifaya razı olmaması veya karşı edimin bölünemeyen nitelikte olması durumunda, tam imkânsızlık hükümleri uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yine 6098 Sayılı TBK’nun Aşırı ifa güçlüğünü düzenleyen 138.maddesinende; “Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut davamızda, davacı tarafından 2020 yılının Mart ayından itibaren Covid-19 salgını sebebiyle pandemi ilan edilmesinden ve tüm etkinliklerin iptal edilmesinden dolayı sözleşme feshedilmiş ve karşı taraftan sözleşme gereği tahsil edilen bedelin iadesi talep edilmiştir. Davalı tarafta Covid-19 pandemisi sebebiyle taraflar arasından Nisan ayında planlanan fuarı Eylül ayına ertelemiştir. Covid 19 pandemisi sebebiyle Dünya genelinde ve Ülkemizde tüm etkinliklerin kısıtlandığı hususunda ve davalının da kararlaştırılan tarihte edimini elinde olmayan sebeplerle yerine getiremediği hususunda tereddüt yoktur ve bu hususlarda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Davacı taraf ayakkabıcılık sektöründe faaliyette bulunduğundan ve sezonluk ayakkabıların taraflar arasında kararlaştırılan sözleşme uyarınca Nisan ayında gerçekleşecek olan fuarda sergilenmesinde sezon itibariyle hukuki yararı vardır ve bu nedenle yukarıda belirtilen yasal mevzuat gereği de davacının farklı bir tarihte aynı ülkede veya başka bir ülkede düzenlenecek fuara katılmaya zorlanmasının kabul edilmesi hukuken mümkün değildir. Bu nedenlerle davacının sözleşmeyi feshetmesinin ve sözleşmenin feshedilmesi sebebiyle davacının ödediği bedel iadesini talep etmekte hukuken haklı olduğu kanaatine varılmış ve açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasındaki takibe yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında (3.425,70-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.170,04 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 201,41 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 968,63 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 201,41 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 255,81 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 965,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
8-Kararın kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosya aslının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.