Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/838 E. 2021/55 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/838 Esas
KARAR NO : 2021/55

DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
DAVA TARİHİ : 24/11/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’un, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …. sicil … Tekstil İnş. Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin % 30,84 oranında azlık hakkına sahip ortağı olduğunu, müvekkilinin, 2019 Mali yılına ilişkin olağan genel kurul toplantısının yapılması için, Yönetim Kurulu’ndan 2019 Mali Yılı Olağan Genel Kurulu’nun toplantıya çağrılması için çağrı yapıldığını, ancak bu istemin kabul görmediğini ve bugüne kadar herhangi bir bilgi ve bildirim gelmediğini, beyanla Açılış ve divan heyetinin seçimi, Divan heyetine toplantı tutanaklarını hissedarlar adına imzalama yetkisinin verilmesi, 2019 Mali yılına ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi, Özel denetçi tayini’ne karar verilmesi ve Yönetim Kurulu üyelerinin ibrası maddelerini görüşmek üzere, 2019 Mali Yılına ilişkin Olağan Genel Kurul toplantısının toplanmasına karar verilmesi ve davacıya toplantının gerçekleştirilmesi için yetki tanınmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkil şirket ortaklarından olup %30,835 oranında hissesi bulunduğunu, müvekkil şirketin genel kurul toplantıları usule ve yasaya uygun olarak düzenli şekilde gerçekleştirdiğini, davacının da bu toplantılara katılım sağladığını, müvekkil şirket nezdinde yapılan genel kurul toplantılarına, yönetim kurulu toplantılara usule uygun şekilde davet yapılmakta olup 21 Kasım 2019’da yapılan genel kurul toplantısına davacınında katılım sağladığını, Ticaret Bakanlığı sitesinden şirketler ve kooperatiflerin genel kurullarının ertelenmesine ilişkin duyurular yapıldığını, benzer şekilde 7244 sayılı kanun ile dernekler, odalar ve borsalar birliği ve bir çok birliğin toplantılarını bir yıl ertelendiği, bazı toplantıların 2020 yılında yapılmayacağı ve buna benzer düzenlemeler getirildiği, içerisinde bulunulan pandemi süreci sebebiyle, genel kurul toplantısının daha sonra, aşı uygulamasının da başlaması ile pandemi sürecinin hafiflediği bir dönem genel kurulun toplanması uygun olacağını, şirket genel kurul toplantısının yapılması için davacıya yetki verilmesine gerek bulunmadığını, sürecin hafiflemesi ile önceki dönemlerde olduğu gibi usule ve yasaya uygun şekilde zaten toplantı yapılacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı şirketin sicil dosyasının bir suretinin, son müseccel adresinin yetkililerinin son yapılan genel kurul toplantı tutanağını, hazirun cetvellerini gösterir kayıtlarının çıkartılarak gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yazı cevabında şirketin tüm sicil kaytıları gönderilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın anonim şirketlerde genel kurulun toplanmasına ilişkin çağrı usulünü düzenleyen 410. maddesinde, genel kurulun, süresi dolmuş olsa bile, yönetim kurulu tarafından toplantıya çağrılabileceği, tasfiye memurlarının da görevleri ile ilgili konular için genel kurulu toplantıya çağırabilecekleri, yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamaması, toplantı nisabının oluşmasına imkan bulunmaması veya mevcut olmaması durumlarında mahkemenin izni ile, tek bir pay sahibinin genel kurulu toplantıya çağırabileceği ve mahkemenin vereceği kararın kesin olacağı, TTK’nın 411. maddesinde, sermayenin en az onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahiplerinin, yönetim kurulundan, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul zaten toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını isteyebilecekleri, esas sözleşmeyle, çağrı hakkının daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabileceği, yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurulun en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılacağı, aksi hâlde çağrının istem sahiplerince yapılacağı düzenlenmiş olup, TTK’nın 412. maddesinde ise, pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemlerinin yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinin karar verebileceği düzenlemeleri yer almaktadır.
Yasal düzenlemeler ile birlikte somut olay değerlendirildiğinde, davacı genel itibariyle, şirketin mali durumu hakkında bilgilendirilmediği iddiası ile işbu davayı açarak davalı şirketin olağanüstü toplantıya çağrılmasını talep etmiş ise de, davacının TTK’nun 437.maddesi gereğince bilgi alma ve inceleme hakkının bulunduğu, bu madde kapsamında bilgi alma ve inceleme hakkını kullanma imkanı var iken, TTK’nun 411.maddesinin işletilmesi imkanının bulunmadığı, kaldı ki davalının pandemi nedeniyle şimdiye kadar Genel Kurul’un yapılamadığı yönündeki savunmasına da, daha önceki yıllara ilişkin genel kurul toplantılarının düzenli olarak yapıldığı nazara alındığında itibar edilmiştir. Açıklanan nedenlerle, yasal koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
3-Yürürlükteki A.A.Ü.T. gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.21/01/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır