Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/800 E. 2021/997 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/800 Esas
KARAR NO : 2021/997

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 08/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …, taşımacılık alanında faaliyet gösteren ve bir şahıs şirketi olan … Nakliyat adlı şirketinin sahibi olduğunu, davalı … ise … Taşımacılık şirketinin sahibi olduğunu, taraflar arasında taşıma işi ile ilgili olarak ticari ilişki oluştuğunu akabinde davacı davalıya ait taşıma işini yerine getirdiğini, davalıya yapılan işe ilişkin fatura düzenlendiğini ve faturaya ilgili bedeller yazıldığını, davacı taşıma işi ile ilgili olarak yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve taşıma işini eksiksiz bir şekilde yaptığını, buna karşılık davalı tarafından 31.12.2019 tarihli ve … sayılı faturadan kaynaklı 34.332,00-TL’lik borç ödenmediğini, davacı tarafından 09.06.2020 tarihinde Bakırköy … Noterliği … Nolu ihtarname aracılığıyla borcun ödenmesi için ihtarname gönderilmiş ancak bu ihtarnameye rağmen de davalı borcunu ödemediğini, ilamsız icra takibi başlatıldığını borçlu tarafından bu takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini belirterek davacı vekili davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında sözleşme ve ticari ilişki bulunmadığını, fatura borcun varlığına delil teşkil eden kesin delil sayıldığını ancak fatura, tek başına akdi ilişkinin varlığını ispat etmediğini, davacının talep ettiği alacağa ilişkin faturanın davalıya tebliğ edilmediğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
30/09/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
a-) Dava konusunun davacının, davalı ile olan hizmet ilişki dolayısıyla oluşan 2019 yılı fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu,
b-) Davacının ve davalının 2019 yılı defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, bu itibarla HMK 222. Md. Ve 6102 sayılı TTK. Md. 64/3 gereğince mevcut haliyle tarafların defterlerinin lehine delil olma niteliğinin bulunduğu,
c-) Davalı taraf ticari defterlerinin talimat ile incelendiği ve Bilirkişi … tarafından 05.05.2021 tarihli Bilirkişi Raporu tanzim edildiği, işbu raporumuzda söz konusu raporun sonuçlarının da değerlendirmeye tabi tutulduğu,
d-) Davacının ticari defterlerine göre; Davacının incelenen ticari defterlerinde davalı ile olan hesap hareketlerini Türk Lirası cinsinden takip etmekte olduğu, davacı ile davalı arasındaki ilişkinin 2019 yılında başladığı 01.01.2019 tarihi itibariyle geçmiş dönemden gelen devir alacağının bulunmadığı, davacı tarafın davalı adına düzenlediği ve takip konusu olan faturayı 2019 yılı yevmiye defterine kaydettiği, davalı tarafın faturalara karşılık ödeme yaptığına ilişkin kayda rastlanmadığı, davaya ve takibe konu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 31.12.2019 tarih, 1495 nolu, 34.332,00.-TL toplam tutarındaki faturanın davacı yanın defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davacı tarafından davalıya düzenlenen 30.11.2019 tarih, 1493 nolu, 25.251,94.-TL toplam tutarındaki faturanın da defterlerde kayıtlı olduğu, faturalar karşılığında davalı tarafından davacıya ödeme yapıldığına ilişkin kaydın olmadığı; davacının 31.12.2019 itibariyle davalıdan (25.251,94+59.583,95)= 59.583,95 TL alacaklı gözüktüğü,
e-) Davalının ticari defterlerine göre; davalı resmi defter kayıtlarında 31.12.2019 tarihi itibariyle davalının davacıya 25.251,94.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiği,
f-) Davacı ile davalı defterleri arasındaki cari hesap farklılığının sebebinin takibe konu olan 31.12.2019 tarih, … nolu, 34.332,00.-TL toplam tutarındaki faturanın davacı yanın defterlerinde kayıtlı olması ancak davalı yanın defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklı olduğu,
g-) Davacının davalıyı takip öncesi temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosyada bilgi belge bulunmadığı, taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüde ilişkin herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalı tarafa gönderilmiş borç ihtarnamesi bulunmadığı, davacının takip talebinde işlemiş faiz talebi bulunduğu, ancak işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu, takip talebinde alacaklının asıl alacağa işleyecek ticari avans faizi talebinin yerinde olduğu, ancak dava dilekçesinde faiz talebi yer alamdığından ayrıca değerlendirme yapılmadığı,
h-) Davacının dava dilekçesinde faiz talebinin bulunmadığı,
ı-) İncelemeye sevk irsaliyesi ve hizmetin yapıldığını ispat edici başkaca belge ibraz edilmediği,
i-) Davacı ve davalı tarafın Ba-Bs formlarının defter kayıtları ile mutabık olduğu,
j-) Neticeten takip tarihi itibariyle davacının defter kayıtlarına göre davalıdan 59.583,95 TL alacaklı olduğu, bu alacağın 34.332,01 TL’sinin takibe konu faturadan kaynaklandığı,
Kanaat ve sonucuna varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava taşıma ilişkisine dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalı aleyhine Bakırköy … İcra Dairesinin …. E. Sayılı takip dosyası ile faturadan kaynaklı 34.332 ,00 TL asıl alacak 624,65 TL işlemiş faiz toplamı 34.956,65 TL üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde ve dava değeri 34.956,65 TL üzerinden açıldığı anlaşılmakla ;
Davacı yan, nakliyat işi ile uğraştığını davalıya ait taşıma işini ifa ettiğini karşılığında tahakkuk ettiği 1 adet faturayı davalının ödemediğini iddia etmiş,
Davalı yan, Mahkeme ‘nin yetkisine itiraz ile davacı taraftan hizmet almadığını savunmuştur.
Davalının yetki yönünden yaptığı itiraz öncelikle incelendiğinde ; Dava ve takip konusu, faturaya dayalı bir miktar para alacağı olup, talep edilen borç TBK 89. maddesi uyarınca götürülecek borçlardandır. İİK 50 ve TBK 89 maddeleri gereğince, para borcunun ifa yeri alacaklının yerleşim yeri olduğundan Mahkememiz ‘in yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davacı yan 31/12/2019 tarihli 1495 tarihli 34.332,00 TL bedelli faturadan kaynaklı icra atkibi başlatmıştır.
Davalı yan ticari defterlerinin incelenmesi için talimat yazılmış alınan 05/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ;davalının 31/12/2019 tarihli 25.591,94 TL bedelli faturadan kaynaklı davacıya borçlu olduğu ,31/12/2019 tarihli 1495 tarihli 34.332,00 TL bedelli faturaya yönelik defterlerinde kayıt olmadığı gibi ba bildiriminde de bulunmadığı tespit edilmiştir.
30/09/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle
Davacının ticari defterlerine göre; Davacının incelenen ticari defterlerinde davalı ile olan hesap hareketlerini Türk Lirası cinsinden takip etmekte olduğu, davacı ile davalı arasındaki ilişkinin 2019 yılında başladığı 01.01.2019 tarihi itibariyle geçmiş dönemden gelen devir alacağının bulunmadığı, davacı tarafın davalı adına düzenlediği ve takip konusu olan faturayı 2019 yılı yevmiye defterine kaydettiği, davalı tarafın faturalara karşılık ödeme yaptığına ilişkin kayda rastlanmadığı, davaya ve takibe konu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 31.12.2019 tarih, … nolu, 34.332,00.-TL toplam tutarındaki faturanın davacı yanın defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davacı tarafından davalıya düzenlenen 30.11.2019 tarih, … nolu, 25.251,94.-TL toplam tutarındaki faturanın da defterlerde kayıtlı olduğu, faturalar karşılığında davalı tarafından davacıya ödeme yapıldığına ilişkin kaydın olmadığı; davacının 31.12.2019 itibariyle davalıdan (25.251,94+59.583,95)= 59.583,95 TL alacaklı gözüktüğü, Davalının ticari defterlerine göre; davalı resmi defter kayıtlarında 31.12.2019 tarihi itibariyle davalının davacıya 25.251,94.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiği, Davacı ile davalı defterleri arasındaki cari hesap farklılığının sebebinin takibe konu olan 31.12.2019 tarih, 1495 nolu, 34.332,00.-TL toplam tutarındaki faturanın davacı yanın defterlerinde kayıtlı olamdığı,Neticeten takip tarihi itibariyle davacının defter kayıtlarına göre davalıdan 59.583,95 TL alacaklı olduğu, bu alacağın 34.332,01 TL’sinin takibe konu faturadan kaynaklandığı kanaati ile rapor düzenlenmiştir.
Davalı yan takibe ve davaya konu fatura konusu hizmeti satın almadığını iddia etmiştir.Öyle ise anılan hizmeti ifa ettiğini davacı taraf ispat etmelidir.Davacı yan 2 adet fatura karşılığı bs bildiriminde bulunmuş davalı yan dava dışı 1 adet fatura karşılığı ba bildiriminde buılunmuş ve dava konusuyu faturayı defterlerine kaydetmemiştir.Söz konusu faturanın teslim edildiğine dair tebliğ şerhi olmadığı gibi sevk irsaliyesi de dosyaya sunulmamıştır.Davacının faturayı defterlerine kaydetmiş olması salt hizmetin ifa edildiği ve de ücrete hak kazandığını ispata yeterli delil değildir.
Davacı yan delil listesinde tanık deliline dayanmış ise de ;teslimin hukuki işlem olduğu tanıkla ispat edilemeyeceği anlaşılmakla davacı yana yemin delili hatırlatılmış olup davacı yan yemin deliline dayanmayacaklarını bildirmiştir.
Bu hali ile davacı taraf faturalara konu mal/ürün/hizmetin ifası teslim olgusunu ispat edememiştir ,ancak takibi başlatmakta kötüniyetli olduğuna dair de delil bulunmamaktadır.Bu hali ile davalının kötüniyet tazminatı talebi ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30- TL harcın 422,20 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 362,9‬0‬ TL bakiye harcın davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 5.243,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
7-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’ nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır