Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/781 E. 2022/941 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/781 Esas
KARAR NO : 2022/941

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 05/11/2020
KARAR TARİHİ : 25/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :22/11/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/07/2016 tarihli ve …. sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan 670 sayılı KHK ile …. sicil numaralı … Hiz. A.Ş’nin kapatılarak ticaret sicil kaydının resen terkin edilerek tüm mal varlığı ile Hazineye devredildiğini, inceleme ve değerlendirme komisyonu tarafından 08/09/2017 tarih ve …. sayılı inceleme ve değerlendirme raporu tanzim edilerek kapatılan …. A.Ş’nin malvarlığı, hakları, alacakları ile borçlarının tespit edildiğini ve davalı …. Hiz.A.Ş.’den 2.807,72 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, ancak davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptalini, takibin devamına, icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahminili talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı yanın davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, kapatılan … A.Ş’ne izafeten İstanbul Valiliği Defterdarlığı KHK İşlemleri İl Bürosu tarafından davalı şirkete 09/08/2018 tarihli yazı gönderildiğini Bakırköy … İcra Müdürlüğü … sayılı dosyası üzerinden …. Arş.Hastanesi tarafından davalı şirket aleyhine icra t akibi başlatıldığını, anılan takibe kısmi itirazda bulunulduğunu, Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin …. E. …. K. Sayılı dosyası üzerinden itirazın iptali davası açıldığını ve mahkeme tarafından itirazın iptaline karar verildiğini ve karara istinaden icra müdürlüğüne ödeme yapılarak dosyanın kapatıldığını, kapatılan …. A.Ş’ye herhangi bir borçlarının bulunmadığını savunarak davanın reddini, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmilini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacıya devredilen … Anonim Şirketi ile davalı arasındaki cari hesap ilişkisi kapsamında dava dışı şirketin alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 3.130,53 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosya aslı celp edilmiş, incelenmesinde; Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi 22/10/2019 tarih … E. … K. Sayılı kararında; davacı idareden icra takibine dayanak faturalar Kamu Satış Fiyat Tarifesi ve davalı hastane ile aralarındaki yazışmalara ilişkin tüm bilgi belgeler istenilmiş, idareden celp edilen belge bilgiler ve kamu satış fiyat tarifesine göre faturalandırma yapıldığının anlaşıldığı, davalı tarafın icra takibinden sonra alacağın 347,76 TL’sini ferileriyle birlikte ödediği, davacı icra takibinde her ne kadar işlemiş faiz talep etmişse de takip tarihinden önce davalı tarafa borcun ödenmesi yolunda herhangi bir yazılı ihtarda bulunmadığı, bu nedenle temerrüt takip tarihi itibari gerçekleşmemiş olup, davacı taraf alacağına takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, toplam fatura alacağı 2.310 TL olup, davalı tarafça itiraz edilmeyip ödenen 347,76 TL’Nin düşümünden sonra davalının davacıya 1.962,24 TL borçlu olduğu sabit olmakla davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, kararın 22/10/20019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyası aslı cep edilmiş, incelemesinde; … Hizmetleri A.Ş’ye 2.310 TL asıl alacak+201,19 TL işlemiş faiz ile toplam 2.516,19 TL üzerinden takibe geçildiği, davalı tarafından 12/12/2017 tarihinde 347,76 TL takipte kesinleşene miktar ile harç ve masraflar için 655,92 TL dosyaya ödeme yapıldığı, davalı tarafından icra dosyasına 05/11/2019 tarihinde 5.104,97 TL ödeme yapılarak dosyanın kapatıldığı görülmüştür.
Dava Dışı… Hizmetleri Fom BA-BS Formu Bilgileri; İstanbul Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 25/11/2021 tarihli dava dışı …. A.Ş. Şirketine ait 2020 BA bilgilerinde; dava dışı şirketin davalı …. A.Ş. İçin beyanda bulunmadığı, 2016 yılında davalı şirkete düzenlenen faturaların tamamının 5.000 TL altında olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında; davacının iddiası ve talepleri, davalının savunması, Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası, Bakırköy … İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyası, Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası, davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan CD bulunan dokümanlar, BA ve BS formları, tarafların ticari defter ve kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu, fer’i nitelikteki talepleri, faiz türü ve oranı, davalı tarafça borcun ödenip ödenmediği ile birlikte bilirkişiye cari hesaba konu fatura sevk irsaliyesi teslim alan isim soyisim, imza bilgileri kısmını açıkça liste halinde yazmasının ihtaratına, alacağa konu faturanın vade farkı/kur farkına yönelik olması halinde taraf defterlerinde bu hususta bir teamül olup olmadığı, Tarafların defter hareketlerinin açıkça rapora aktarılarak yapılan ödeme bilgilerinin, cari hesapta çek yahut bono kayıtlı ise ilgili bankalardan teyit edilebilecek şekilde açıkça bilgilerinin yazılması hususuda irdelenerek var ise taraflar arasındaki cari hesap farkının sebebi de tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş; 20/04/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; dava konusunun, davacı kurumun dava dışı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki dolayısıyla oluşan cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan tarafından alacağın tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası ile 12/02/2020 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 05/11/2020 tarihinde T.C. Bakırköy … Asliye ticaret Mahkemesi …. E. Sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği, davacı kurum tarafından dava dışı …. A.Ş’ye ait ticari defter ve belgelerin incelemeye sunulmadığından gerekli inceleme ve tespitlerin yapılamadığı, takdirin mahkemeye ait olduğu, davalının 2016-2017 yılında E-defter sistemine tabi olduğu, davalının 2016-2017 yılı Envanter defteri açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, bu itibarla ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının kendi ticari defterlerine göre 12/02/2020 takip tarihi itibari ile dava dışı şirkete 2.807,72 TL borçlu olduğu, dava dosyası ve özellikle takip dosyası incelemelerinde davalının temerrüdüne dair bir belge bilirkişi tarafınca görülmediğinden işlemiş faiz hesap edilmemiş olup, davacı yanın 12/02/2020 takip tarihi itibari ile asıl alacağına talebi ile bağlı kalarak faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. 15/09/2022 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusunun, davacı kurumun dava dışı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki dolayısıyla oluşan cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan tarafından alacağın tahsili amacıyla Bakırköy …icra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile 12/02/2020 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 05/11/2020 tarihinde T.C. Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … e. Sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği, davalının 2016-2017 yılında E-Defter sistemine tabi olduğu, davalının 2016-2017 yılı Envanter defteri açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, bu itibarla ticari defterlerin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının kendi ticari defterlerine göre 12/02/2020 takip tarihi itibari ile dava dışı şirkete 2.807,72 TL borçlu olduğu, davacı kurum tarafından sunulan dava dışı… A.Ş’ye ait ticari defter ve belgelerine göre 12/02/2020 takip tarihi itibari ile davalı şirketten 2.807,77 TL alacaklı olduğu, dava dosyası ve özelikle takip dosyası incelemelerinde davalının temerrüdüne dair bir belge bilirkişi tarafından görülmediğinden işlemiş faiz hesap edilmemiş olup, davacı yanın 12/02/2020 takip tarihi itibari ile asıl alacağına talebi ile bağlı kalarak faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılmaktadır.
Somut davada; davacı vekili tarafından kendilerine devredilen dava dışı … Şirketi ile davalı arasındaki cari hesap ilişkisi kapsamında dava dışı şirketin davalıdan alacaklı olduğu, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini ve bu sebeple haksız itirazın iptaline karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı vekili tarafından davacının talep ettiği alacağın Bakırköy … İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı takip dosyasındaki alacağı ile aynı olduğu ve bu dosyada alacağın ödendiği, davacının mükerrer talepte bulunduğu savunulmuştur. Davacı dışı … Şirketi ile davalı arasında cari hesap ilişkisi olduğu ve dava ve icra takibine konu faturaya ilişkin hizmetin davalıya verildiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf bu alacağın davalı tarafça ödenip ödenmediği, davacının mükerrer ödeme talebinde bulunup bulunmadığına ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” Hükmü düzenlenmiştir.
Somut davada; davacı vekili tarafından dava ve takibe konu faturalardaki ürünlerin davalıya teslim edilmesine rağmen, davalının bakiye ürün bedellerini ödemediği iddia etmiştir. Davalı vekili tarafından davacının iddiaları inkar edilmiş ve davacıya borçlu olmadıkları savunmasına bulunulmuştur.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, dava dışı şirketin ve davalının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve taraflar lehine delil niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Dava dışı şirketin defter ve kayıtlarına göre davalıdan 2.807,77-TL alacaklı olduğu, davalının defter ve kayıtlarına göre dava dışı şirkete 2.807,72-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Dava dışı şirket tarafından davalıya düzenlenen tüm faturaların davalı defter ve kayıtlarına kaydedildiği görülmüştür. Davalı faturalara itiraz etmeyerek defter ve kayıtlarına kaydetmek suretiyle faturalara konu hizmetin davacı tarafından verildiğini karine olarak kabul etmiştir. Kaldı ki dosyada bu hususa ilişkin bir ihtilafta bulunmamaktadır. Davalı vekili tarafından dava konusu alacağın Bakırköy … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasındaki alacak ile aynı olduğunu, bu dosyadaki borcun ödendiğini ve davacının mükerrer ödeme talebinde bulunduğu savunmuştur. Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasına dayanak alacak dava dışı firmada tarafından davalıya düzenlenen 04/12/2016 tarih ve 2.310,00-TL bedelli laboratuvar tetkik sonuçlarına ilişkin faturadan kaynaklandığı, söz konusu faturanın her iki şirketin de cari hesabında yer almadığı görülmüştür. Dosyamıza konu alacağın ise dava dışı şirket ile davalının birbirlerini teyit eden cari hesaplarına dayanan alacak olduğu, söz konusu cari hesapta 04/12/2016 tarih ve 2.310,00-TL bedelli faturanın yer almadığı, dolayısıyla davacının mükerrer ödeme talebinde bulunmadığı anlaşılmış ve davalının bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir. Dava dışı şirket ile davalının defter ve kayıtları ve cari hesaplarının birbirini teyit ettiği, davacının davalıdan takipte talep edilen miktarda alacaklı olduğu, davalı tarafça borcun ödendiğine dair geçerli bir delil sunulmadığı, davalı takip talebinden önce temerrüte düşürüldüğünden davacının işlemiş faiz talebinin de yerinde olduğu anlaşılmakla açılan davanın kabulüne, alacak fatura, tarafların birbirlerini teyit eden defter ve kayıtları ile likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 213,84-TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 3.130,53 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.015,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
7-Dosyamız arasında bulunan Bakırköy … İcra Dairesi’nin…. esas sayılı icra takip dosyası, Bakırköy … İcra Dairesi’nin …. esas sayılı icra takip dosyası ve Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasının mercilerine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.25/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır