Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/774 E. 2022/865 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/774 Esas
KARAR: 2022/865

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/11/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :08/11/2022
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müteveffanın garson olarak çalıştığını, anne, baba ve kardeşlerine baktığını, müteveffanın öldükten sonra anne, baba ve kardeşlerinin destekten yoksun kaldığını, Müteveffanın ölümüne neden olan … plakalı aracın kaza tarihindeki kayıtlarında kayıtlı maliki ve işleteni … olduğunu, aracın sürücüsü … ve aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı da … A.Ş. olduğunu, buna göre davacı baba …. için 100.000 TL, anne … için 100.000 TL kardeşlerden … için 50.000 TL, … için 50.000 TL ve … için 50.000 TL manevi tazminat olarak toplam 350.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan … ve …’den alınarak müvekkillerine verilmesine , Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, Anne … için şimdilik 2.000 TL, baba …. için de şimdilik 2.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tüm davalılardan alınarak iş bu müvekkillerine ödenmesine, Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında davalı … … A.Ş.’den tazminat talep edildiğini ve … için 48.705,21 TL, … için ise 64.799,83 TL ödeme fazlaya ilişkin hakları saklı kalınarak alındığını, ancak sigorta şirketinin sorumluluk bedeli 360.000 TL olup müvekkillerinin tazminat bedelini karşılamayan iş bu ödeme bedelinden dolayı davalı … şirketinin sorumluluğunun devam ettiğini, … için 100.00 TL, anne … için 100.000 TL kardeşlerden … için 50.000 TL, … için 50.000 TL ve … için 50.000 TL manevi tazminat olarak toplam 350.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan … ve …’den alınarak müvekkillerine ödenmesini, Anne … için şimdilik 2.000 TL, baba … için de şimdilik 2.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan alınarak iş bu müvekkillerine ödenmesini, .Adli yardım talebimizin kabulünü, Kazaya karışan … plakalı araca ihtiyati tedbir konulmasını, Yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde müteveffa …’ın olay tarihi itibarı ile kebap ciğer ve lahmacun salonunda garson olarak çalıştığını ve aylık net geliriinin 3.000,00 TL olduğu belirtilmiş ise de, bu hususu kabul etmediklerini, dava dilekçesinde davacıların manevi yönden çok büyük zarar gördüğünün belirtildiğini, davaya dayanak olay trafik kazasından kaynaklandığını, olayda davalı …’ ün kusursuz olduğunu ve/veya müteveffa ile birlikte düşük bir oranda kusurlu olabileceğini, kasıtlı bir eylemin söz konusu olmadığını, davalılardan müvekkili …’e karşı husumet yöneltilmesinin ve tüm zararlardan sorumlu tutulmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, dava dilekçesinde cenaze giderlerinden bahsedilmiş ise de günümüzde artık Belediyelerin tüm cenaze işlemlerini ücretsiz olarak yerine getirdiğini, müvekkillerinden istenen manevi tazminatın miktarları son derece fahiş olduğunu, dava dilekçesinde davalı …Ş’den davacı baba … için 48.705,21 TL, … için ise 64.799,83 TL maddi tazminat ( destekten yoksun kalma tazminatı ) ödendiğinin belirtildiğini, dava dilekçesinde tüm davacıların işsiz olduğunu ve tüm davacıların geçimlerini müteveffa …’ın sağladığının belirtildiğini, bu iddianın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, tamamen soyut bir iddi olduğunu, somut deliller ile ispat edilmesinin gerektiğini, hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddine, Tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı … adına dava dilekçesi ve tensip zaptı ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı vekili tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, davalı vekili duruşmalara katılmamış, aşamalardaki yazılı beyanları ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazasından dolayı davacıların murisi …’ın vefatı sebebiyle uğradıkları maddi ve manevi zararalrının tazminine ilişkin haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.

Mahkememizce tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, tarafların SGK, aile nüfus kayıt örnekleri ve malvarlığı kayıtları dosya arasına alınmış, davacıların murisinin vefatı sebebiyle rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin SGK kayıtları ve murisin hizmet döküm cetveline ilişkin SGK kayıtları celbedilmiş, kazaya karışan araçların trafik tescil kayıtları celbedilmiş ve incelenmiştir.
Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın trafik tescil kayıtları incelendiğinde; kaza tarihinde aracın davalı … adına kayıtlı olduğu, kazaya karışan … plakalı aracın ise … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın sigorta poliçesi ve hasar dosyası incelendiğinde; aracın 17/12/2018-17/12/2019 tarihleri arasında davalı … nezdine …. poliçesi kapsamında sigortalı olduğu, dava konusu kaza sebebiyle davacılar tarafından sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu, ancak davacılara bir kısım ödeme yapıldığı tespit edilmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı … hakkında davacıların murisinin taksirle ölümüne neden olma suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda …. ‘in mahkumiyetine karar verildiği, ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu ve Adli Tıp Kurumu raporunda davacıların murisinin tali kusurlu olduğu, davalı …’in ise asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin ….. tarihli raporunda özetle; 12/05/2019 günü saat 16:15 sıralarında, müteveffa sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile … Caddesini takiben …. Caddesi istikametinden … Caddesi yönüne doğru seyir halinde iken olay mahalli kavşağına geldiğinde aracının ön ve sağ kısımlarıyla, istikametine göre sağ tarafından No:…’daki … Oto yıkamadan yine sağ tarafındaki …. Sokağa çıkıp akabinde anayola çıkarak orta refüjde bulunan açıklık doğrultusunda yolun karşı istikametine giden davalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobilin sol ön yan kısımlarına çarpması neticesinde ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, davalı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile bölünmüş yola katılımını; bölünmüş yolu takiben seyirle gelmekte olan araçların varlığını dikkate alarak müsait bir zamanda ve kontrollü bir şekilde yapması, ilk geçiş hakkını bölünmüş yolu takiben gelen müteveffa sürücü idaresindeki motosiklete vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, orta refüj aralığından karşı yön bölümüne geçmek için kontrolsüzce bölünmüş yola katılım yaparak müteveffa sürücü idaresindeki motosikletin seyir yönünü kapatması neticesi meydana gelen olayda asli kusurlu olduğunu, müteveffa sürücü … sevk ve idaresindeki motosiklet ile olay mahalli özelliklerini dikkate alarak, yola gereken dikkatini verip, tedbir alabilecek şekilde seyrini sürdürmeye özen göstermesi gerekirken, istikametine göre sağ tarafındaki sokaktan istikamet yönüne giren davalı idaresindeki araca karşı zamanında etkin fren tedbiri almadan çarptığı olayda tali kusurlu olduğunu, davalı …’ün, %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, müteveffa sürücü …’ın, %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. davalılar vekilinin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen kusur raporuna itiraz etmesi üzerine bu kez Mahkememizce Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyetinden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş, Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti tarafından düzenlenen …. tarihli kusur raporunda özetle; … plakalı araç sürücüsü sanık … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun Madde 56 ve Madde 67 de verilen kurallara ve yasaklara uymadığı ve asli kusurları belirleyen madde 84 gereğince kazaya neden olan sürücü olarak kazada 9675 oranında asli kusurlu olduğu; … Plakalı motosiklet sürücüsü maktul … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun Madde 47 ve Madde 52 de verilen kurallara ve yasaklara uymadığı nedeniyle 96 25 oranında tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı konusu kazada davacıların talep edebileceği destekten yoksun kalma maddi tazminat miktarının hesaplanması için aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmişi aktüerya bilirkişisi tarafından düzenlenen 25/04/2022 havale tarihli alınan bilirkişi heyet raporunda özetle; 12.05.2019 tarihinde trafik kazası sonrası vefat eden …’ın anne ve babasının 16.07.2019 ödeme tarihi itibariyle hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından ödenen tutarların tenzili yapıldığında, davacıların DYK tutarının eksik ödendiği tespit edildiği, (sürücünün % 7575 kusur oranı yansıtılmıştır.) buna göre davacı … için 44.497,48-TL, davacı … için 41.603,80-TL bakiye destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı, 24/05/2022 tarihi itibariyle bakiye destekten yoksun kalma tutarının davacı … için 231.553,24-TL, davacı … için 191.586,47-TL olduğu, olacağı ve … A.Ş. tarafından yapılan ödemenin 25.04.2022 rapor tarihi itibariyle güncel değerinin tenzili ile davacıların bakiye destekten yoksun kalma tazminatlarının davacı … için 150.551,68-TL, davacı … için 130.703,62-TL olduğu tespit edilmiş, davalı … Şirketinin sorumlu olduğu miktarın davacı … için 132.201,69-TL olduğu, davacı … için 114.293,27-TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacılar vekili tarafından aktüerya raporunun sunulmasına müteakiben tespit edilen miktarlar üzerinden ıslah dilekçesi sunulmuştur.
Somut davamızda; kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinde davalı …’ün sevk ve idaresindeki, davalı … adına kayıtlı, davalı … Şirketine …. poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile davacıların murisi …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın karıştığı kazada davacıların murisin … vefat etmiştir. Bu sebeple murisin anne ve babası davacılar …. ve … tarafından destekten yoksun kalma maddi tazminat talep edilmiştir. Davalılar …. ve … vekili tarafından davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesi talep edilmiş, kusur oranları ve maddi tazminat hesaplaması kabul edilmemiştir.
Dava konusu kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinde davacıların murisi sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile …. Caddesini takiben … Caddesi istikametinden … Caddesi yönüne doğru seyir halinde iken olay mahalli kavşağına geldiğinde aracının ön ve sağ kısımlarıyla, istikametine göre sağ tarafından No:…’daki …. Oto yıkamadan yine sağ tarafındaki …. Sokağa çıkıp akabinde anayola çıkarak orta refüjde bulunan açıklık doğrultusunda yolun karşı istikametine giden davalı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobilin sol ön yan kısımlarına çarpması neticesinde ölümlü trafik kazası meydana gelmiş ve davacıların murisi vefat etmiştir. Mahkememizce alınan Adli Tıp Kurumu ve bilirkişi raporlarında, kaza tespit tutanağında ve Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamada düzenlenen bilirkişi raporlarında tespit edildiği üzere; dava konusu kazanın meydana geldiği yerden ilk geçiş üstünlüğü davacıların murisine ait iken davalı araç sürücüsü ….’in bu kuralara riayet etmeyerek kazanın meydana gelmesine sebep olması sebebiyle asli ve % 75 oranında kusurlu olduğunun, davacıların murisinin ise yol kontrolü yapmadan ve hızlı bir şekilde kaza noktasına gelmesi sebebiyle % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu kaza görüntüleri, kaza tespit tutanağı ve olayın oluş şekli ile uyumlu olduğundan Mahkememizce itibar edilmiş ve davalılar vekillerinin itirazlarına itibar edilmemiştir. Davalılar vekili tarafından davacıların murisinin ehliyetsiz olduğu, aracın fenni muayenesinin yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı, aracın bakımının yapılıp yapılmadığının araştırılmadığı ve bu nedenle kusur raporlarının yetersiz olduğu itirazında bulunulmuş ise de söz konusu itirazların kazanın meydana gelmesinde ve tarafların kusur oranlarında etkili itirazlar olmadığından Mahkememizce itibar edilmemiştir.
6098 Sayılı TBK’nun 53. Maddesinde ölüm sebebiyle uğranılan zararlar arasında ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları zararlarda sayılmıştır. Bu hüküm uyarınca ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin söz konusu zararları talep edebileceklerdir. Destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın olması gerekir. Destek yoksun kalma tazminatı talebi mirasçılık sıfatına bağlı bir talep değildir. Ölenden destek gördüğünü ispat eden herkes tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talep edilebilir. destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır ve amaç destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Bununla birlikte, destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı, ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. Burada önemli olan, destekten yoksun kalan kimsenin ve ailesinin temsil ettiği sosyal ve ekonomik düzeye göre normal karşılanan giderlerdir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/04/1982 gün, 979/4-1528 esas 1982/412 karar sayılı kararı). Bu açıklamalar ışığında somut olayımız değerlendirildiğinde davacılar vekili tarafından murisin anne ve babası için destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiştir. Davacıların murisi kaza tarihinde bekar, 19 yaşında ve ailesi ile birlikte yaşadığı ve SGK kayıtlarına göre çalıştığı ve anne ve babasına destek olduğu sabittir. Bu nedenle davalılar vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Mahkememizce murisin anne ve babasının destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasına ilişkin bilirkişi raporu alınmış, dosyaya sunulan aktüerya bilirkişi raporunda murisin hizmet döküm cetveline göre kazancının asgari ücret olması sebebiyle bu ücret esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Davacı vekili tarafından murisin asgari ücretten daha fazla ücret aldığı somut deliller ile ispat edilemediğinden asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama yerindedir. Ayrıca bilirkişi raporunda güncel içtihatlar da dikkate alınmak suretiyle TRH 2010 tablosu dikkate alınarak ve % 10 arttırım ve % 10 iskonto uygulanmak suretiyle hesaplama yapılması da yerindedir. Bunun yanında davalı … tarafından davacıların anne ve babasına yapılan ödeme miktarların, bilirkişi tarafından karar tarihine en yakın rapor tarihinde yaptığı hesaplama dikkate alındığında yetersiz kaldığı aşikardır. Bu sebeple davalı … Şirketinin yaptığı ödemenin güncellenerek bilirkişinin hesaplanan destekten yoksun kalma bedelinden mahsup edilmesi de son derece isabetlidir. Sigorta Şirketi tarafından daha önce yapılan ve yetersiz olan ödemeler ve bu ödemelere ilişkin ibraname makbuz hükmündedir ve bu sebeple davalıların gerçek anlamda ibra edildiği anlamına gelmemektedir. Sadece yapılan ödemelerin hesaplanan miktardan mahsup edilmesi gerekmektedir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da söz konusu hususlara riayet edilerek rapor düzenlendiği, düzenlenen raporun usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmış ve davalılar vekillerinin bu yöndeki itirazlarına itibar edilmemiştir.
6098 Sayılı TBK’nun 49. maddesi uyarında kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Somut olayımızda davaya konu kazada davalı aracı kullanan …’ün kazaya kusuru ile sebebiyet vermesi sebebiyle, davalı … aracın işleteni olması sebebiyle ve davalı … de aracın …. poliçesi kapsamında davacıların murisinin vefatından dolayı davacılara karşı sorumludur. Bu nedenle davacıların anne ve babası lehine hesaplanan destekten yoksun kalma maddi zararlarını ödemekle yükümlü olduklarından Mahkememizce davacılar vekilinin ıslah dilekçesi de dikkate alınarak karar tarihine en yakın rapor tarihi dikkate alınarak hesaplanan miktarlar hükme esas alınmış, davalılar …. ve … haksız fiil tarihinde temerrüte düştüğünden bu tarihten itibaren, davalı … ise kendilerin başvuru yapıldığı tarihten 8 iş günü sonrasında temerrüte düştüğünden bu tarihten itibaren yasal faize hükmedilmiştir. Davacı vekili tarafından ıslah dilekçesinde avans faizi talep edilmiş ise de davanın konusu haksız fiil olması ve ticari işin söz konusu olmaması sebebiyle bu talebi yerinde görülmemiştir.
Davalılar …. ve … vekili tarafından ıslah dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’nun 181. maddesinde düzenlenen 1 haftalık hak düşürücü süre içerisinde sunulmaması sebebiyle ıslah dilekçesinin süresinde olmadığı savunmasında bulunmuştur. 6100 Sayılı HMK’nun 181. maddesi “kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilir. Bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” hükmünü içermektedir. Bu hüküm uyarınca ıslaha başvuran tarafa ıslah ettiği usul işlemini yapması için 1 haftalık süre verileceği belirtilmiştir. Bu süre ıslah edildiği taktirde verilen süredir. Somut davamızda ise davacı vekili tarafından 31/05/2022 tarihli duruşmada ıslah dilekçesini sunacaklarını beyan etmiş ve kendilerine bunun için 2 haftalık kesin süre verilmiştir. Süre verildiği tarih itibariyle davacı tarafça henüz ıslah kurumuna başvurulmamıştır. Bu tarih itibariyle ıslah kurumuna başvurulmadığından, yasada düzenlenen ıslaha ettiği usul işlemini yapması için 1 haftalık yasal sürenin başlaması da söz konusu olmamıştır. Bu sebeple davacı vekili tarafından sunulan ıslah dilekçesi süresindedir ve Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davalılar …. ve …. vekili tarafından ıslah dilekçesinin sunulmasına müteakiben zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de; 6098 Sayılı TBK’nun 72/1 maddesi “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” hükmünü içermektedir. Somut davamızda davaya konu kaza 12/05/2019 tarihinde meydana gelmiştir ve kazada davacıların murisi vefat etmiştir. Davalı sürücünün eylemi aynı zamanda 5237 Sayılı TCK’nun 85. maddesinde düzenlenen taksirle öldürme suçunu oluşturmaktadır. Aynı Kanunun 66. Maddesi uyarınca bu suç için öngörülen dava zamanaşımı süresi 15 yıldır ve kaza tarihi dikkate alındığında dava tarihi ve ıslah tarihi itibariyle söz konusu zamanaşımı süresi dolmamıştır. Bunun yanında 6100 Sayılı HMK’nun 154. Maddesi uyarınca da dava açılması ile dava zamanaşımı süresi kesilir ve zamanaşımı süresinin kesilmesi halinde zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. İş bu somut davamızın açılması ile zamanaşımı süresi kesilmiş ve baştan başlamıştır. Islah tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı dahi dolmamıştır. Bu nedenle davalılar vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Dava konusu kazada davacıların murisinin vefatı sebebiyle davacılar manevi tazminat talebinde bulunmuştur. 6098 Sayılı TBK’nun 56/2 maddesi uyarınca ölüm hâlinde, zarar ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği hükmü düzenlenmiştir. Davacılar …. ve …. oğulları olan murisin vefatı sebebiyle, diğer davacıların da kardeşleri olan murisin vefatı sebebiyle büyük acı yaşadığı aşikardır. Bu nedenle davacılar lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, kazada davalı tarafın % 75 oranında kusurlu olması, meydana gelen sonucun ağrılığı, manevi tazminatın amacı dikkate alınarak aşağıda belirtilen miktarda manevi tazminat takdir edilmiş ve fazlaya ilişki talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Maddi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava yönünden;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine davacı vekilinin ıslah dilekçesinden talebi dikkate alınarak 150.511,68-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat takdiri ile takdir edilen maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası olan 13/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, (davalı … Şirketinin sorumluluğunun kalan sigorta limiti olan 132.201,69-TL ile sınırlı olmasına),
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 130.703,62-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat takdiri ile takdir edilen maddi tazminatın davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … Sigorta Şirketi yönünden başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası olan 13/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, (davalı … Şirketinin sorumluluğunun kalan sigorta limiti olan 114.293,27-TL ile sınırlı olmasına),
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 19.210,00 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 13,67 TL peşin harç ve 4.633,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 14.563,33 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 23.576,75-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, (davalı … Şirketinin 20.830,25-TL ile sorumlu olmasına),
4-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 20.605,54-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine, (davalı … Şirketinin 18.143,99-TL ile sorumlu olmasına),
5-Davacılar tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 54,40-TL başvuru harcı, 13,67-TL peşin harç, 4.633,00-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 4.701,07-TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, (davalı … Şirketinin 2.274,74-TL ile sorumlu olmasına),
6-Davacılar tarafından yapılan 1.789,20-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, (davalı … Şirketinin 1.568,23-TL ile sorumlu olmasına),
7-Davalılar …. ve … tarafından yapılan yargılama giderlerinin bu davalılar üzerinde bırakılmasına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, (davalı … Şirketinin 1.156,98-TL ile sorumlu olmasına),
9-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
B)Manevi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava yönünden;
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 75.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 75.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 25.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 25.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
-Dava konusu 12/05/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacıların murisinin vefatından dolayı davacı … lehine 25.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 12/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 15.369,75 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.195,43 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 14.173,32 TL karar harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-Davacılar tarafından yatırılan 1.195,43-TL peşin harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
3-Manevi tazminat talebi yönünden ayrıca yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 12.000,00- TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
5-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 12.000,00- TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
6-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00- TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
7-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00- TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
8-Davacı … yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00- TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’a verilmesine,
9-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’e verilmesine,
10-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’e verilmesine,
11-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’e verilmesine,
12-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’e verilmesine,
13-Davalılar … ve … yargılama sırasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’e verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacılar vekilinin ve davalı … ve İbrahim vekilinin yüzlerine karşı, davalı … vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2022
Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır