Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/765 E. 2022/509 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/765 Esas
KARAR NO : 2022/509

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2012
KARAR TARİHİ : 16/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacının burnunda doğuştan var olan eğim ve kötü görüntüyü düzeltmek amacıyla 25.02.2009 tarihinde … Hastanesi’nde rinoplasti ameliyatı geçirdiğini, ameliyatın davalı … tarafından yapıldığını, ameliyat başarısız olunca ve davacının estetik görüntüsü daha da kötü bir hal alınca rinoplasti ameliyatının revizyonu için … Hastanesi’ne başvurduğunu ve burada 22.10.2009 tarihinde genel anestezi altında yine davalı doktor … tarafından ameliyat edildiğini, ameliyat sonrasında davacının burun bölgesindeki kısmın daha da kötü bir hal alması neticesinde davacının geçirmiş olduğu rinoplasti ameliyatının revizyonu için bu defa da 09.02.2010 tarihinde genel anestezi altında davalı doktor … tarafından …. Hastanesi’nde ameliyat edildiğini, ameliyat sonrasında burnunun ucu tamamen düşen müvekkilinin davalı ….Hastanesi’nde 09.03.2010 tarihinde lokal anestezi altında tekrar ameliyata alınarak, kulak arkasından alınan tam kalınlıkta deri grefti ile burun ucundaki detektin kapatıldığını ve bu operasyonun da davalı … tarafından yapıldığını, doku uyuşmazlığı ve yapılan yanlış operasyonlar sebebi ile müvekkilinin estetik görüntüsünde bozukluk meydana geldiğini, maddi ve manevi olarak zarara uğradığını, bu sebeplerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 50.000,00-TL maddi ve 100.000,00-TL manevi tazminatın 25.02.2009 tarihi olan ilk ameliyat tarihinden, olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta Şirketi vekili, cevap dilekçesinde özetle; hasta ile hekim veya hastane arasındaki ilişkinin kuruluş biçimi nasıl olursa olsun, bir sorumluluğun doğması için belirli koşulların oluşması gerektiğini, tıbbi uygulama neticesinde doğan zararlardan hekimin sorumluluğunun yanı sıra sağlık kuruluşunun da sorumluluğunun doğduğunu, hekimin hukuki sorumluluğundan söz edebilmek için bir malpraktisin mevcut olması gerektiğini, izin verilen riskin tek başına varlığı hekimin kusurlu sayılmasına sebep olmayacağını, her tıbbi girişimin, tıbbın kabul ettiği normal risk ve sapmaları çerçevesinde doğabilecek kötü sonuçlarının hekimi sorumlu kılmayacağını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazları olduğunu, gerçekleştirilen tıbbi müdahalelerin tamamının, davacının bilgisi ve onamı dâhilinde gerçekleştirildiğini, müvekkilinin kamuoyu tarafından tanınan ve yaptığı işler sebebi ile tercih edilen bir hekim olduğunu, müvekkilinin, davacıya hiçbir zaman hekimlik mesleğinin ilkelerine aykırı olacak biçimde yanlış yönlendirmede bulunmadığını, müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığını, ayrıca davacı tarafça talep edilen tazminatın fahiş olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sağlık Şti. vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili hastanede herhangi bir hasta kaydının bulunmadığını, diğer davalı …’ın özel hastası olduğunu, davacı ve davalı …’ın talebi doğrultusunda sadece ameliyat yapılmak üzere hastanenin ameliyathane ve ameliyat yapılmasına ilişkin teknik malzemelerin kullandırıldığını, ameliyat için davacıdan herhangi bir ücret alınmadığını, davalı hastanenin dava konusu olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı …. Hastane ve Sağlık Yatırımları A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; davalı hastanenin tıbbi bakımdan sağlık mevzuatına uygun tam teşekküllü bir hastane olduğunu, dolayısıyla meydana gelen olayda müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davacının tedavi sonrasında bir takım işlemlere manız kalmasının muhatabının müvekkili olmadığını, davacının manevi tazminat talebinin bir zenginleşme arası olmaması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

Dava, estetik ameliyat nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Davacı taraf ,doğuştan var olan burnundaki fiziki eğim ve kötü görünüm sebebi ile davalı … tarafından estetik amaçlı burun ameliyatı gerçekleştirildiği ancak davalı doktorun yükümlülüklerini yerine getirmediği, estetik amaçlı ameliyatın başarısız olduğunu iddia ederek beklenilen sonucun elde edilememesi sebebi ile 50.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Bir kısım davalılar davacı taleplerinin zaman aşımına uğradığını savunmuştur.
Davacı ilk olarak 25/02/2009 tarihinde … SAĞLIK VE EĞİTİM HİZMETLERİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ ne ait hastanede estetik ameliyatı olmuş ,22/10/2009 tarihinde … SAĞLIK EĞİTİM TIBBİ MALZEME TEKSTİL TURİZM GIDA İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ ‘ne ait hastanede 1. revizyon ameliyatı yapılmış, 09/02/2010 tarihinde … HASTANE VE SAĞLIK YATIRIMLARI ANONİM ŞİRKETİ ‘e ait hastanede 2.revizyon ameliyatı yapılmış son olarak da 09/03/2010 tarihinde … HASTANE VE SAĞLIK YATIRIMLARI ANONİM ŞİRKETİ ‘e ait hastanede 3. revizyon ameliyatı davalı doktor … tarafından yapılmıştır.
İlk ameliyat tarihi 25/02/2009 olup, eserin teslim tarihi son revizyon ameliyatının yapıldığı 09/03/2010 tarihtir. İş bu dava 27/12/2012 tarihinde açılmış olup görevsizlik kararı sonrası Mahkememize gelmiştir.
İş bu dava eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat davası olup, TBK 147.m.6.bendi uyarınca; yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında eser sözleşmesinden doğan alacaklar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.
Eserin teslimde ayıp söz konusu ise, TBK 474.maddesi gereği iş sahibi eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirerek ayıpları var ise bunu uygun bir süre içerisinde yükleniciye bildirmek zorundadır. İş sahibi TBK 474.maddede açıklanan süre içerisinde açık ayıplar nedeniyle muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmez ise yüklenici sorumluluktan kurtulur. Bununla birlikte gizli ayıplar nedeniyle yüklenicinin sorumluluğu devam eder.
Dava konusu uyuşmazlıkta ,yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi sebebine dayalı ayıplı ifa sebebine dayanıldığı anlaşılmaktadır.
TBK Madde 478’de ”Yüklenici ayıplı bir eser meydana getirmişse, bu sebeple açılacak davalar, teslim tarihinden başlayarak, taşınmaz yapılar dışındaki eserlerde iki yılın; taşınmaz yapılarda ise beş yılın ve yüklenicinin ağır kusuru varsa, ayıplı eserin niteliğine bakılmaksızın yirmi yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.
Dava konusu alacak taleplerinin zaman aşımına uğramadığı anlaşılmıştır.
Bir eserin üretimini yüklenen kişinin edimini sözleşmeye, teknik özelliklerine ve amacına uygun biçimde yapıp, iş sahibine teslim etmesi zorunludur. Eser, sözleşmesine uygun biçimde yapılmamış ve reddi gerekiyorsa iş sahibi eserin reddini ve ödediği bedelin iadesini talep edebileceği gibi eseri reddetmeyip ayıplı imalâtın giderilebilmesi için gerekli bedelin ödetilmesini ve her iki halde de imalâtın hatalı yapılması yüzünden uğradığı zararın davalı yükleniciden tahsilini talep edebilir.

Tarafların kusur durumunun tespiti amacı ile rapor tanzim edilmek üzere dosya ATK ‘ya sevk edilmiş;sonrasında da davacının maddi zararının tespitine yönelik dosya aktüerya bilirkişisine gönderilmiştir.

…. Tarihli Adli Tıp Raporunda; bu sonucun ortaya çıkmasının ilgili hekimin özen eksikliğinden kaynaklandığı oy birliği ile mütalaa olunur.
…. Tarihli Adli Tıp Raporunda;olay tarihi 2010 olarak belirtilmiş olduğundan söz konusu yükümlülük dışına çıkılarak kusur oranı yönünden görüş bildirilmesinin uygun olmayacağı oy birliği ile mütalaa olunur.

11/06/2018 Tarihli Bilirkişi Raporunda;652.342,00 TL %100 Kusur %100 Maluliyet: 652.342,00 TL hesaplama yapılmış,
Bir kısım davacıların maluliyet talebi olmadığı,bir kısımının da maluliyet rapor alınmadan aktüerya hesaplaması yapıldığı itirazı üzerine dosya ATK ya sevk edilmiş,
… Tarihli Adli Tıp Raporunda;
… ve … oğlu, …doğumlu …’ın 25.02.2009 tarihinde yapılan septorinoplasti ameliyatı nedeniyle sağlık problemleri; 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz tespit edilmemiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, ameliyatlar dikkate alındığında iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin 3 (üç) ay olduğu oybirliği ile mütalaa olunur.

17/09/2019 Tarihli Aktüerya Bilirkişi Ek Raporunda;ATK .. İhtisas Kurulu’nun 22/05/2019 tr. … raporunda:Davacı ….’ın geçirmiş olduğu ameliyatlar dikkate alındığında geçici iş göremezlik süresinin 3 ay olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davacının çalışamadığı süreden doğan kazanç kaybı 1.581,00 TL’dir.

10/10/2019 Tarihli Bilirkişi Raporunda;
Dosya üzerinde yapılan incelemede her ne kadar da davacının İstanbul ATK’dan alınan 22/05/2019/…. karar sayılı raporunda davacının maluliyetine neden olacak düzeyde araz tespit edilememiş olduğu sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, ameliyatlar dikkate alındığında iyileşme sürecinin 3 ay olduğu mütalaa edilmiş, davacının ameliyatları nedeniyle bakıcı ihtiyacı olmadığı, tedavileri kapsamında kaç sefer hastaneye gittiğine dair açık kayıtlar bulunamadığından ulaşım ücretinin de hesap edilememiş olup,
… Tarihli Adli Tıp .. İhtisas Kurumu Raporunda;
… ve … oğlu, … doğumlu ….’ın 25.02.2009 tarihinde olduğu ameliyata bağlı sağlık problemleri; 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz tespit edilmemiş olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
Geçici iş göremezlik süresinin kişiye 25.02.2009, 22.10.2009 ve 09.02.2010 tarihleri 3 defa rinoplasti ameliyatı, 09.03.2010 tarihinde burun ucunda bulunan defekti onarmaya yönelik deri gefti uygulandığı dikkate alındığında 25.02.2009 tarihinden itibaren 12(oniki) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.
12/06/2020 Tarihli Aktüerya Bilirkişi 2.Ek Raporunda;

ATK … İhtisas Kurulu’nun 02/03/2020 tarih …. K. Sy. Raporunda: Davacının geçici iş göremezlik süresinin 25/02/2009, 22/10/2009 ve 09/02/2010 tarihlerinde 3 defa rinoplasti ameliyatı, 09/03/2010 tarihinde burun ucunda bulunan defekti onarmaya yönelik deri gefti uygulandığı dikkate alındığında 25/02/2019 tarihinden itibaren 12 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Bu durumda davacının çalışamadığı süreden doğan kazanç kaybı 6.530,00 TL’dir.
08/09/2021 Tarihli AKtüerya ve Doktor Bilirkişi Raporunda;
Davacının muhtemel tedavi giderinin estetik görünümü bir nebze düzeltecek ve de hakkaniyet gereği maddi tazminat talebinin 15.000,00 TL olabileceği,
Geçici iş göremezlik maddi zararnın 6.532,13 TL olduğu kanaati ile rapor düzenlenmiştir.

Dava konusu uyuşmazlık TBK’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşmeden kaynaklanmaktadır.
6098 Sayılı TBK un 470 vd maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinde; eser yüklenicinin sanat ve becerisini gerektiren bir emek sarfıyla gerçekleştirilen sonuçtur. Yüklenicinin eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde ve ona hiçbir zarar vermeden meydana getirmesi, yüklenicinin hem sadakat hem de özen borcunu kapsar. Bu arada belli bir sonucun ortaya çıkması taahhüt edilmektedir. Eser sözleşmelerini diğer iş sözleşmelerinden ayıran en önemli hususlardan birisi de budur. Burada vekalet akdindeki gibi sadece bir işin görülmesi taahhüdü bulunmamakta, eserin yaratılıp teslim borcu altına girilmektedir. Yüklenici edimini yerine getirir iken, 6098 Sayılı TBK’nun 471/1. fıkra gereğince iş sahibinin hukukça korunan kişilik değerleri, sağlık ve vücut bütünlüğü ile yaşama hakkını ihlal edecek her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır. Meydana getirilen eserin iş sahibinin beklentisini karşılamaması halinde, sözleşmedeki yarar dengesi iş sahibi aleyhine bozulmuş olur. Bu bakımdan eserin fen ve sanat kurallarına uygun, iş sahibinin beklentisini karşılar özellikler taşıması aranır. Aksi halde eserin ayıplı olduğu kabul edilir. Ayıplı eseri meydana getiren yüklenici ise, ortaya çıkan ayıp ve eksikliklerden ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle sorumludur.
Yüklenici hangi yöntemi kullanırsa kullansın, eserin ayıpsız olarak ortaya çıkması gerekir. Yüklenici sadakat ve özen borcu gereğince eseri iş sahibinin yararına olacak şekilde meydana getirmek zorundadır. Akdin gereği gibi veya zamanında ifasını tehlikeye koyan tüm hallerinden zamanında iş sahibine haber vermek zorundadır. Yüklenicinin genel ihbar yükümlülüğünden doğan çeşitli özel açıklama ve yol gösterme yükümlülükleri vardır. Yüklenici ihbar yükümlülüklerini zamanında yerine getirmez ise 6098 Sayılı TBK’nun 112 maddesi gereğince bundan doğacak tüm zarardan da sorumludur.
Bu nedenlerle, doktorun da ameliyat öncesi olası doğabilecek sonuç ve komplikasyonlar hakkında hastasını bilgilendirmesi 6098 Sayılı TBK’nun 472 maddesine göre zorunludur. Ameliyattan sonra oluşabilecek her türlü olumsuzluğu (komplikasyonu) iş sahibine tüm sonuçları ile açıklamalı, oluşması olası tüm bu sonuçlar için hastanın aydınlatılması ve bilgilendirilmesi, hastanın bu bilgilendirmeden sonra işin yapılmasını istemiş olması gerekir. Ancak bu durumda doktorun hiçbir kusurunun bulunmaması halinde sorumluluktan kurtulabileceğinin kabulü gerekir…yukarıda açıklandığı üzere eser sözleşmesine dayanılarak dava açılmıştır.Ameliyatın yapıldığı hastaneyi işleten davalı şirkete karşı açılan dava, adam çalıştıranın sorumluluğuna dayanılarak açılmamıştır. Davalı şirketin somut olaydaki sorumluluğunun dayanağı; davalı şirketin özel hastanesini ,çalışanı olmayan doktora kullandırmış olması olup,bu sebeple ,ameliyathane veya kullanılan aletlerin, ameliyat üzerinde olumsuz katkısı (steril olmama vs) iddia ve ispat edilmediğinden, davalı şirketin sorumlu tutulamayacağı…(T.C.İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ E. 2020/710 KARAR NO: 2021/2779 )
Davacının 09/03/2010 tarihinde son revize ameliyat sebebi ile uğradığı maddi ve manevi zarar talebi doğrultusunda ,ameliyattan kaynaklı maluliyet doğrudan olayla ilintili olup ,iş bu tarihte yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda davacının maluliyet hesabı yapılmış ,…. Tarihli Adli Tıp .. İhtisas Kurumu Raporunda davacının kalıcı maluliyetinin oluşmadığı ,geçici maluliyetinin ise 12 ay olduğu belirtilmiş olup ,bu rapor doğrultusunda dosya ek aktüerya raporuna gönderilerek davacının maddi zararları hesaplanmıştır.15.000,00 TL zarar/tedavi gideri + 6.532,13 TL iş göremezlik tazminatı toplamı 21.532,13 TL ‘den davalı doktor …’ın ATK raporu ile kusurlu olduğu anlaşılmış olup kusurundan kaynaklı , davalı sigorta şirketinin ise davalı doktorun Mesleki Sorumluluk Sigorta Poliçesinden kaynaklı sorumlu olduğu anlaşılmakla maddi tazminat davası kısmen kabul edilmiş olup,
Olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları nazara alınarak ;Davalı …’a karşı açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile ,diğer davalıların ise davalı doktorun hizmet sözleşmesi ilişkisi olmadan “dış doktor” vasfı ile davalılara ait hastanelerin ameliyathanelerini kullandığı ,ancak davalıların sahibi oldukları hastanelerden kaynaklı herhangi bir kusur ve de davacının netice-i talebine yönelik illiyet bağı kurulamadığı anlaşılmakla davalılar … SAĞLIK VE EĞİTİM HİZMETLERİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, … SAĞLIK EĞİTİM TIBBİ MALZEME TEKSTİL TURİZM GIDA İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, … HASTANE VE SAĞLIK YATIRIMLARI ANONİM ŞİRKETİ ‘ne karşı açılan davaların kusurlu olmadıkları sebebi ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
Maddi Tazminat yönünden:
1-Davalılar … ve sigorta şirketi üzerinden davanın KISMEN KABULÜNE,
-15.000,00 TL zarar/tedavi gideri + 6.532,13 TL iş göremezlik tazminatı toplamı 21.532,13 TL, maddi tazminatın haksız fiil tarihi olan 25/02/2009 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine (sigorta şirketinin poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere), fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Diğer davalılara karşı açılan davanın reddine,
3-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.470,86 TL karar harcının davalılar … ve … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Dosyamız adli yardımlı olduğundan dava boyunca sarf edilen toplam 5.925,92 TL yargılama masrafının kabul (% 43,06) red (% 56,94) oranına göre hesaplanan 2.511,70- TL’nin davalılar … ve … Sigorta Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile geriye kalan 3.374,22 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen maktu 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Sigorta Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen maktu 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … Sağlık ve Eğitim Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi ve .. Sağlık Eğitim Tıbbi Malzeme Tekstil Turizm Gıda İnşaat Sanayi,davalılar … ve … Sigorta Şirketi’ne verilmesine,
Manevi Tazminat yönünden:
1-Davalı …’a karşı açılan davanın KISMEN KABULÜNE,
-10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 25/02/2009 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Diğer davalılara karşı açılan davanın reddine,
3-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar harcının davalı …’dan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen nispi 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen maktu 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …, … Sigorta Şirketi, … Sağlık ve Eğitim Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi ve … Sağlık Eğitim Tıbbi Malzeme Tekstil Turizm Gıda İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve bir kısım davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır