Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/759 E. 2022/377 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/759 Esas
KARAR NO : 2022/377

DAVA : İtirazın İptali (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/04/2019
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :28/04/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı şirket arasında, davalı şirkete ait araçların satışı için harici araç satış anlaşması yapıldığını, ancak davalının anlaşmaya göre ..,…,…. plakalı araçların bedeli olan 216.000,00 TL meblağı davacıdan almış olmasına rağmen araçları davacı adına tescil ettirmediğini, bu nedenle davalı şirket hakkında sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünde … sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, Davalı şirketin yönetim kurulu başkanı …’ın davalı şirketin sahibi ve hissedarı olduğu davaya konu …,…,…. plakalı araçları dilediği bedel ve şartlarla satmak ve satış işlemlerini tamamlamak için İstanbul … Noterliği 09.10.2017 tarihli …. yevmiye numaralı Vekâletnamesi ile davacıyı 27.09.2018 tarihi mesai saati bitimine kadar yetkili kıldığını, davacıyı söz konusu vekaletnameye güvenerek 3 aracın satışı için anlaşma yaptığını, anlaşma gereği davacının, araçların bedeli olan 216.000,00 TL meblağı davalı şirketin …. Bankası A.Ş nezdindeki …. IBAN numaralı hesabına 3 adet araç bedeli olduğunu da belirterek gönderdiğini, banka dekontu ve vekâletname birlikte incelendiğinde, mezkur araçların bedelinin 13.07.2018 tarihinde, yani …’ ün yetkili kılındığı dönemde davalı şirketin banka hesabına gönderildiğinin açıkça anlaşıldığını, taraflar arasında …plakalı aracın teslimi için 17.03.2018 tarihinde araç teslim tutanağı düzenlendiğini, davacının, araç bedeli olan meblağı davalı şirket hesabına gönderdikten 4 gün sonra davalı şirketin mezkur aracı davacıya teslim ettiğini, araç teslim tutanağı taraflar arasında harici araç satış anlaşması olduğunu açıkça gösterdiğini, davacının ödeme yükümlülüğünü yerine getirdiğini, davalının üzerine düşen edim yükümlülüğünü araçlar üzerinde takyidat bulunması sebebiyle yerine getiremediğini, satış ve devir işlemlerinin gerçekleşmediğini, tüm şifahi bildirimlere rağmen araç bedelinin iadesinin yapılmadığını, bu nedenle ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının haksız itirazı nedeniyle takibin durduğunu bildirerek davalının itirazının iptalini, takibin devamına, icra inkar tazminatına mahkum edilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacıya borçlu olmadıklarını, davacının davalı şirketten 9 adet araç satışı için anlaştığını ve kendisine yetki verildiğini, araçların davacıya teslim edildiğini, araçları davacının kullandığını, bu araçların altısının satışının verildiğini, teslim edilen araçlarla davacının plakanın niteliği gereğince geçmemesi ve gitmemesi gereken yerlere gittiğini ve cezalar yediğini, teslim belgesine göre de teslim tarihinden itibaren oluşabilecek her türlü zarar cezanın kendisine ait olduğunu, davacının temerrüde düşürmeden icraya koymasının mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki araç satım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça davalıya ödenen bedel karşılığında araçların resmi satışının verilmemesi iddiası ile ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 216.000 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiştir.
Davacı tanığı … beyanında; “Davacı … ortağım olmaktadır, beraber araç alır satarız, Davalı …. Turizm yetkilisi olan …. Beyi ben çok iyi tanırım araç alım satımıyla ben ilgilendiğim için daha önceden de ticaretimiz vardı, bu davaya konu 9 aracın satışı için anlaştık ve araçları harici olarak satın aldık, noter sözleşmesi yapılmadı, araçlar üzerinde mahrumiyetler olduğu fakat paraya da ihtiyacı olduğu dolayısıyla parayı kendisine vermemizi ve hak mahrumiyetlerini kaldırdıktan sonra araçları devredeceğini söyledi, bunun üzerine ben araçları kendi galerime fiziken koydum, araçları kendi personelleri teslim etti, araçlardan 6sının ödemesini ben diğer üçünün ödemesini ortağım … banka üzerinden yaptık, daha sonra davalı bize araçları satımı için bize vekaletname düzenledi, davalı rehinleri süresinde kaldırmadığı için biz araçları devredemedik aradan 3 ay geçtikten sonra benim ödemesini yaptığım 6 aracın rehinlerini kaldırdı , diğer 3 aracın rehinlerini ise kaldırmadı ve devrini yapmadı, mahrumiyet olduğu için bizde vekaletname ile devir yapamadık, 3 adet araç hala fiziken galerimizde beklemektedir, ayrıca vekaletnameler süreli olduğu için vekaletname ile işlem yapamadık, bildiğim gördüğüm bundan ibarettir.” demiştir.
Davacı tanığı … beyanında; “Ben de araç ticareti işiyle uğraşırım ve galericiyim davacının arkadaşı olmam sebebiyle davacı ile davalı arasındaki ticarete bizzat İistanbul’da araçları deneyerek tanıklık etmiştim, davacı tarafından para yatırılmasına rağmen devrini yapmadı, araçlar fiziken Bursa Demirtaşta bulunan davacıya ait galeride beklemektedir, araçlar üzerinde mahrumiyet bulunduğundan devir yapamadılar ve vekaletnameninde süresi doldu davacı … Gülün bu olay nedeniyle mağduriyeti olmuştur, bildiğim gördüğüm bundan ibarettir.” demiştir.
Davalı şirket yetkilisi isticvapında; ” Biz davacı tarafa 9 tane araç sattık. Davacının dava dilekçesinde talep ettiği 216.000 TL lik meblağ ilk 3 araç için verilen bedeldir. Davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği araçlar son 3 araçtır ve bedeli ödenmemiştir. Bu 9 aracın tamamını aynı anda davacı tarafa teslim ettik. Bu araçları davacı taraf Bursaya götürdü. Osmangazi köprüsünden geçirdi. Araçlara ilişkin köprü ücretlerinin bir kısmını yatırdık, bir kısmını yatırmadık. Araçlar satış göreceği için bilerek yatırmadık. Yatırmadığımız ücretler yönünden köprüyü işleten şirket tarafından aleyhimize icra takibi başlatıldı. 216.000 bedel 9 araç için ödenen peşin bedeldir. Bu ödemeden sonra davacı taraf bize ödeme yapmaya devam etti. Biz araçların hepsini tek seferde teslim edip satışı için davacı tarafa vekalet verdik. Davacı taraf araçları sattıkça parasını gönderdi. Bu dava konusu araçlar üzerindeki hacizler osmangazi köprüsünden geçişlere ilişkin yapılan icra takipleri sonucunda hacizlerdir. Ben bu ücretleri vekalet verdiğim için yatırmadım. Ayrıca bu ücretlerin toplamı da dava konusu bedele denk gelmektedir. Ancak yine söylüyorum 216.000 TL satışı yapılan ilk araçlara ilişkin peşinattır. Dava konusu araçların bedelleri ödenmemiştir. Ayrıca oto yol ücretleri ödenmediği için haczin kalkması mümkün değildir. Ayrıca peşinattan sonra araçların satışları yapılmıştır. Parası verilmeyen aracın satışı nasıl yapılsın. Osmangazi köprüsü geçiş ücretlerinin de ilgili şirketten istenmesi gerekmektedir. mahkemenizdeki önceki beyanlarımı tekrar ederim, davacı tarafla anlaştığımız 9 araç fiilen teslim edilmiştir, araçlar bizde değildir, 6 aracın devri para yatırılınca verildi, ancak 3 aracın parası henüz yatırılmamıştır, davacı tarafın kullanımındayken uygulanan para cezaları da ödenmemiştir. Bu sebeple konulan hacizler vardır. Bu sebeple de devirler yapılmamıştır. Bedelleri de ö denmemiştir, gönderilen dava konusu para ilk 3 araç içindir. Davanın reddine karar verilsin.” demiştir.
Bakırköy .. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında 01/11/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı yanın, huzurdaki davaya konu alacak iddiası dönemi olan 2017 ve 2018 yıllarında 6102 Sayılı T.Ticaret Kanunu 11-12-15. maddelerine göre, Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü 1. sınıf tacir olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosyanın, tarafların ticari defter ve belgelerinin ihtilaf kapsamında incelenmesi ve bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, mahkememiz … Esas sayılı dosyasında 18/11/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2018 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, Davalı yan tarafından incelemeye sunulan 2018 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmamış olduğu kanaatine varıldığı, Davacı ve davalı yan 2018 yılı ticari defterlerinin incelenmesinde taraflar arasında ticari bir ilişki olduğuna dair bir muhasebe kaydına rastlanmamış olduğu, …. Bankası A.Ş. tarafından Sayın Mahkemeye gönderilen 01.10.2021 tarihli cevap yazısı ve eklerine göre, davalı ……ŞTİ’ne ait olan hesaba ait 09/10/2017-23/09/2021 tarihleri arasındaki hesap hareketlerinde davacı tarafından davalı yana 13.07.2018 tarihinde 216.000,-TL EFT yapılarak ödeme yapılmış olduğu, dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulmuş işbu ödemeye ait banka dekontunda açıklama olarak 3 Adet Araç bedeli açıklamasının olduğu, dava dilekçesinde, işbu 3 araç plakalarının ..,…. ve …plakalı araçlar olduğunun iddia edilmiş olduğu, Dava dilekçesi ekinde sunulmuş İstanbul 28.Noterliği’nde düzenlenmiş olduğu görülen vekaletnameye göre, 27.07.2018 tarihinde davalı yan tarafından davacı yana 27.09.2018 tarihine kadar geçerli olmak üzere ..,..,…,…,…,… ve …. plakalı araçları satmaya ve bu bedelleri almaya münferiden yetki verilmiş olduğu, Üsküdar Kaymakamlığı İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından 26.07.2021 tarihinde Sayın Mahkemeye gönderilen cevap yazısı ve eklerine göre, …,… plaka sayılı araçların, ilk tescil tarihinden itibaren dava tarihini de kapsar şekilde malikleri (davalı …) adına kayıtlı olduğu ve hacizli olduğu, Esenler Kaymakamlığı tarafından Sayın Mahkemeye gönderilen 08.07.2021 tarihli cevap yazısında, … plaka sayılı … model … marka kamyonet cinsi aracın 10.04.2019 tarihinde …. Teks. End. Ürün. San. Paz. Ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğu ve halen şirket adına araç kaydının devam ettiğinin belirtilmiş olduğu, Karayolları Genel Müdürlüğü … Bölge Müdürlüğü tarafından Sayın Mahkemeye gönderilmiş cevap yazısı eklerinde bulunan, HGS geçiş ihlali olan plakalar tablosunda, …plakalı aracın, 14.11.2019 tarihli ceza tutanağında, ilgili tarihte sahibinin davalı … olduğu, Karayolları Genel Müdürlüğü … Bölge Müdürlüğü tarafından Sayın Mahkemeye gönderilmiş cevap yazısı eklerinde bulunan, HGS geçiş ihlali olan plakalar ile ilgili yazı eklerine göre, …. plakalı araç için 48,75 TL, …plakalı araç için 28.75 TL ihlalli geçiş yapılmış olduğu, Dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulan …plakalı Araç Teslim Tutanağı tarihi olan 17.07.2018 tarihinden sonra, İstanbul İl Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü tarafından, 14.07.2021 tarihinde Sayın Mahkemeye gönderilen cevap yazısı eklerine göre, …plakalı araca, toplam 235 TL trafik cezası düzenlenmiş olduğu, … plakalı araç için ve … plakalı araç için düzenlenmiş bir trafik cezasına rastlanmadığı, Taraflar arasında Noter huzurunda yapılmış bir Araç Satış Sözleşmesine dosya içeriğinde rastlanmamış olduğu, davacının, davalı yana ödemiş olduğu 216.000,-TL tutarında alacaklı olduğu kanaatine varılmış olduğu, bu tutardan 3 araca ait trafik ceza tutarı olan 235,-TL ve ihlaller toplamı olan (48,75 TL*28,75 TL) 77,50 TL olmak üzere toplam 312,50 TL’nin bu alacaktan düşülmesi kanaatinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu, Davacı yan lehine karar alınması durumunda. Davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 23/11/2018 tarihinden itibaren asıl alacağına, Davacının İcra takibinde belirtmiş olduğu gibi, *69 ve değişen oranlarda Yasal Faizi talep edebileceği, tarafların inkar tazminatı ve taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğu kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; taraflar arasında dokuz adet araç satım sözleşmesi olduğuna ve bu araçların fiilen davalı tarafından davacıya teslim edildiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Dava konusu ihtilaf davalıya fiilen teslim edilen ancak resmi olarak devri yapılmayan …., ….ve …plakaları araçların bedelinin davacı tarafından ödenip ödenmediği, davacı tarafça ödendiği iddia edilen bedelin bu araçlar için olup olmadığı, araçların devrinin yapılmamasındaki kusurun hangi tarafta olduğuna ilişkindir. Davacı taraf dava konusu araçların bedeli olarak 216.000,00-TL bedeli davalı tarafa ödemesine rağmen araçların devrinin yapılmadığını ileri sürmüştür. Ödemeye ilişkin üç araç bedeli açıklamalı 13/07/2018 işlem tarihli 216.000,00-TL bedelli dekont davacı vekili tarafından dosyaya sunulmuştur. Ancak söz konusu dekontta dokuz araçtan hangi araçlar için ödeme yapıldığı yazılmamış ve araç plakaları belirtilmemiştir. Dava dilekçesi ekinde sunulan dava konusu araçların birinin davalı tarafça davacı tarafa teslimine ilişkin teslim tutanağı 17/07/2018 tarihidir ve dava konusu paranın ödendiği tarih bu tarihten öncedir. Davalı tarafça davacının ödediği 216.000,00-TL bedelin teslim edilen dokuz araçtan ilk üçüne ait olduğu, davacı tarafa söz konusu araçların satışı için vekaletname verildiği, davacı tarafça araçlar satıldıkça ödemelerin yapıldığı ve resmi devirlerin yapıldığı, davacı tarafça dava konusu araçların bedelinin ödenmemesi ve davacının araçları fiilen kullanırken trafik cezaları ve köprü otoyol geçiş ücretlerini ödememesi sebebiyle kendileri hakkında icra takibi başlatıldığı ve araçlar üzerine haciz konulduğu ve araçların devrinin yapılamadığı ileri sürülmüştür. Davacı dava açarken ödemenin dava konusu araçlar için yapıldığını iddia etmiştir, ancak bu iddiasını ispatlar delil dosyaya sunulmamıştır. Dava konusu paranın ödenmesinde sonra bir kısım araçların devri yapıldıkça davalı hesabına farklı tarihlerde araç bedeli olarak paraların gönderildiği, para gönderiminden sonra araçların resmi satışının davalıyı vekaleten davacı tarafça alıcılara noterde yapıldığı ve buna ilişkin belgelerin davalı tarafça dosyaya sunulduğu görülmüştür. Bütün bu hususlar davalının savunmalarını doğrular niteliktedir. Davacı tarafça dava konusu bedelin dava konusu araçlar için davalıya ödendiği hususu ispatlanamamıştır. Bu nedenle açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu harcın 2.068,74 TL peşin harçtan mahsubu ile 1.988,04‬‬ TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 23.570,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 45,50 TL yargılama giderinin davcıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
7-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin, davalı şirket yetkilisinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.05/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır