Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/585 E. 2021/24 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/585 Esas
KARAR NO : 2021/24

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ : 12/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkiline ait olan ve meşru hamili olduğu 7 adet toplam bedeli 150.750,00 TL olan çeklerin kargoya verilmek üzere dağıtımı esnasında çalınmış olduğunu, çeklerin çalınmasıyla ilgili olarak … kargo tarafında savcılığa şikayette bulunulduğunu çekler hakkında Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile zayi davası açıldığını ve çekler hakkında ödemeden men yasağı kararı alındığını, bu çeklerden birinin kimliği belirsiz kişiler tarafından bankaya ibraz edildiğini, ödeme yasağı kararı olduğundan dolayı bankanın ödeme yapmadığını, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra dosyası kapsamında takibe konulduğunu, bu nedenle ilk olarak vezneye yatırılarak paranın alacaklı davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu, davalının kötü niyetli olmasından olayı alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davaya konu çeki ticaret ürünü olarak yaptığı işlere karşılık olarak iktisap ettiğini, TTK m.790 kapsamında davacı iddialarının geçersiz olduğunu ve müvekkilinin yetkili hamil olduğu anlaşıldığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu, çekin iktisabında ağır kusur ve ihmalinin bulunmadığını, müvekkilin iyi niyetli olduğunu ispat etmek zorunluluğunun bulunmadığını, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini, davacının dava konusu asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve dava konusu alacağın %10′ u oranın da para cezasına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;

İş bu dava icra takibine konu senetten dolayı açılan menfi tespit davasıdır.
Bakırköy … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile menfi tespit istenilen çekin icra takibine konu edildiği,
Takibe konu borcun kaynağının ,keşidecisi … Mobilya İnşaat Emlak Gıda Turizm San. Ve.Tİc.Ltd.Şti olan , davacı …’in lehtar ciranta olduğu sonraki cirantanın diğer davalı …. Amb.Mob.Ve. Dek.Oto.Nak.San.Tic.Ltd.Şti olan olanve son hamil davalı tarafından ibraz edilen 31/03/2020 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli ciro silsilesi düzgün çek olduğu ,
Davacılar çeki cirolayarak lehdar … Top.Paz.İth.İhr.san.Ti,c.Ltd.Şti ‘ye … kargo yolu ile gönderdiğini kargoda çalınarak sahte ciro ile tedavüle konulduğu bu sebeple borçlu olmadığının tespitini istemekle;
Ankara … ATM … Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığı ve de çekin icra takibine koyulduğu anlaşılmıştır.
Karaman CBS … soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmanın devam ettiği ,
Dava dilekçesinden açıkça anlaşıldığı gibi davacıların imza inkarının bulunmadığı ancak bedelsizlik iddiasının bulunduğu ,
Uyuşmazlık konusunun imza inkarı olmayan çekten kaynaklı bedelsizlik iddiasının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmakla;

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

DOSYA NO : 2017/5280 Esas
KARAR NO : 2020/1502
“..
Davacı keşideci, bonodaki imzasını inkar etmemiştir. 6102 Sayılı TTK 818/1-c maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 677. maddesi uyarınca imzaların istiklali prensibi sebebiyle kambiyo senetlerindeki her imza sahibi kendi imzasından sorumlu olup, başkasının imzalarının sahte olması imzasını inkar etmeyenlerin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Dava dilekçesi ekindeki Gaziosmanpaşa CBS … Soruşturma sayılı dosyasına ilişkin daimi arama kararında müştekinin … olduğu, soruşturmanın kargo görevlisinin dağıtım aracından yapılan hırsızlık şikayeti yönünden devam ettiği, davacı keşidecinin imza inkarının da olmadığı dikkate alındığında soruşturmanın bekletici mesele yapılmamasının hatalı olduğuna ilişkin istinaf istemi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddi gerekmiştir.”
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
16. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

DOSYA NO : 2018/1095 Esas
KARAR NO : 2020/199 Karar



Davacı yanın iddiası ; ne şekilde ellerinden alındığını bilmedikleri bir bononun hiç bir mesnedi olmaksızın işleme alınıp icraya konu edildiğini ve borç para verme hadisesinin bulunmadığı yönündedir.
İmza inkarı bulunmamakta ve senedin ne şekilde düzenlendiği konusunda da bir açıklamaları da bulunmamaktadır.
Kambiyo senedini hükümden düşürmeye yönelik olarak açılan menfi tespit davasında ; ispat yükü davacı yandadır. Davacı yan senedi hükümden düşürecek hukuki nedenlerini senet gibi yazılı ve kesin delillerle ortaya koymak zorundadır.
İlk derece mahkemesince celbedilen ceza soruşturmasında eldeki davayı doğrudan ilgilendirecek ve davacı yanın iddialarını haklı kılacak hiçbir maddi vakıa hakkında tespit yapılmamış ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.
Senet metnini talil durumu da bulunmamaktadır.
Davacı yanın ısrarla öne sürdüğü isticvap hakkında da; ilk derece mahkemesince, isticvabı talep edilen kira ilişkisinin davacının eşi ve davalı ile olmasının yanı sıra ; eldeki senetle ilgili olarak isticvap talebi davacının senedin bedelsiz olduğuna yönelik beyanlar hakkında olmakla ; senedin bedelsizliği ve bedelsiz senedin takibe konu edilmesi aynı zamanda suç teşkil eden bir fiil olmakla, konusu suç teşkil eden fiillerle ilgili olarak isticvap yapılamayacağı gibi yemin de edilemez.
Bu nedenle dosyada mevcut deliller kapsamında ve istinaf nedenlerine bağlı olarak yapılan incelemede ilk derece mahkemesi kararı yerinde olmakla istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir….”

Yukarıda anılan içtihat uyarınca; Kambiyo senedini hükümden düşürmeye yönelik olarak açılan menfi tespit davasında ; ispat yükü davacı yanda olup ,menfi tespiti istenilen çek incelendiğinde ciro silsilesinin kopuk olmadığı ve de davacıların imzasını inkar etmediği anlaşılmakatadır. İmzaların istiklali prensibi sebebiyle kambiyo senetlerindeki her imza sahibi kendi imzasından sorumlu olup, başkasının imzalarının sahte olması imzasını inkar etmeyenlerin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır, davacı yan iddiasıı ispat edememiştir bu hali ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 59,30- TL harcın peşin alınan 991,31- TL’den mahsubu ile geriye kalan 932,01- TL’nin davacılara iadesine
3-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’ nin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 8.346,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.12/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır