Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/580 E. 2021/20 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/580 Esas
KARAR NO : 2021/20

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin 10/03/2020 tarihinde davalı tarafın ” …. Markalı ….” madelli 10.000 adet maskeyi yurtdışında bulunan …. firmasına göndereceğini, müvekkilinin bu maskeler karşılığında 197.500,00 TL satış bedeli ödeyeceği hususlarında mutabık kalmışlardır. Müvekkil aynı gün … Bankası üzerinden satış bedelini ödediğini, anlaşmanın ilk başından beri ifa yeri olan …. adresinde bulunan …. firması olarak belirlenmesine rağmen davalı tarafın maskeleri Müvekkilinin … Mah. … SK. No. … … / …. adresine gönderdiğini, ancak müvekkilinin böyle bir talimat vermediğini, davalı tarafın 10/03/2020 tarihinde ödemeyi aldığını, Kadıköy …. Noterliği’ nin 06/07/2020 Tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmenin feshedilğini davalıya ödenen 197.500,00 TL bedelin iadesini talep ettiğini, bu nedenle müvekkiline ait 197.500,00 TL’ lik ödemenin taraflara ödenmesini, müvekkilinin uğramış olduğu ticari zarara yönelik olarak şimdilik 1.000,00 TL’ lik taraflara ödenmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, dava konusu maskelerin sözleşme gereği hazırlandığını, bu nedenle davacı yana mail gönderildiğini, davacı yanın maillere cevap vermediğini, müvekkili tarafından malların davacı tarafından 16/06/2020 tarihinde kargoya teslim edildiğini, ancak davacı tarafından 18/06/2020 tarihinde iade edilmiş olduğunu, davacı yana Beyoğlu …. Noterliği’ nin 20/07/2020 tarihli ve … yevmiye sayılı cevabi ihtarname gönderildiğini, muhatap tarafından ödemesi yapılan 10.000,00 adet maskenin …. adresine teslim edilmesi konusunda bir taahhütlerinin bulunmadığının belirtildiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
İş bu dava ticari satım sebebi ile açılan tazminat davası olduğu,
Davacının uyaptan çıkartılan SGK kaydında aktif kamu çalışanı olduğu anlaşılmakla;
Bilindiği üzere mahkemenin görevi HMK 114. maddesi gereğince dava şartı olup, mahkemece kendiliğinden ve yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gereken bir husustur.
HMK 115. Maddeye göre dava şartları bakımından yapılan inceleme sonucunda;
Davalının tacir olmadığı , Öte yandan taraflardan biri tacir olsa da her iki tarafın tacir olması gerektiği gibi ticari işletmesiyle ilgili bir davada olmayıp; hangi davaların ticari dava olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesinde sayılmıştır. Bundan başka, özel kanunlarda bazı davalara ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı düzenlenmiştir (TTK.m.5). Bu hükümlerde sayılan ticari davalar mutlak ve nisbi ticari dava olmak üzere ikiye ayrılır. 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesi gereğince, bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekir.
Dava 6102 sayılı TTK’dan değil alacak davası olup genel hükümler uyarınca genel mahkemelerde dava açılabileceğinden HMK’nın 2/1. maddesinde “Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır. 6335 sayılı Kanun ile 5. maddede değişiklik yapılmış ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk (ve diğer hukuk mahkemeleri) arasındaki ilişki, “işbölümü” ilişkisi olmaktan çıkarılıp, “görev” ilişkisine dönüştürülmüştür. Bilindiği üzere, mahkemelerin görevi, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir.
Yukarıda anlatıldığı üzere,davacının tacir olmadığı dava konusunun da mutlak ticari davalardan olmadığı, görevli Mahkeme’nin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın HMK 114. Ve 115. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-HMK nun 20. Maddesine göre kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde müracaat halinde dosyanın yetkili ve görevli Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,aksi halde aynı madde gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4-HMK 331/2 maddesi gereği Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2021

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.