Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/538 E. 2022/33 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/538 Esas
KARAR NO : 2022/33

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/08/2020
KARAR TARİHİ : 10/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafa BURSA-KATAR arası taşıma işi dolayısıyla anlaşma gereği toplam 18.650,00 USD 2 adet fatura düzenlendiğini, davalı tarafın 15.650,00 USD ödeme yaptığını, kalan bakiyenin ödenmediğini, bunun üzerine davalı tarafa icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ederek davacı vekili davanın kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirkete olan tüm borcun ödendiğini, davacı tarafa borçlarının bulunmadığını, sözde borcun 2017 yılına ait olduğunu günümüz döviz kuru üzerinden talep edildiğini belirterek davalı vekili davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava taşıma ilişkisine dayanan bakiye alacağına dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyası ile cari hesap alacağından kaynaklı 3.000,00 USD asıl alacak , 261,53 USD işlemiş faiz toplamı 3.261,53 USD üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre ve dava değeri 3.261,53 USD üzerinden açıldığı anlaşılmakla ;
Davacı yan davalı adına kara taşıması gerçekleştirdiğini ancak 2 adet faturadan kaynaklı ücret alacağını alamadığını iddia etmiştir.
Davalı yan defter ve belge inceleme gününden haberdar olduğu halde defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemiş davacı yan ticari defterleri ile taşıma evrakları üzerinde yapılan inceleme neticesinde ;
27/06/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
4. Tarafların 2017 yılında BS VE BA FORMLARI ile toplam 4 adet ve 114,481,00 TL tutar üzerinden birbirini teyit ederek beyanda bulunduğu, Taklhe knmı olan 2 adet faturanın taraflarca karşılıklı olarak BS VE BA FORMLARI İle bevan edildiği.2017 yılı: Davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2019 tarihli 04.11.2017 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 31.12.2017 tarihinde davacı tarafin davalı taraftan 38.515,40 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştin2018 yılı: 01.01.2018 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 38.515,40 TL alacaklı olduğu, 31.12.2018 tarihinde davacı tarafin davalı taraftan 26.419,10 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.2019 yılı: 01-01.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 24.957,07 TL alacaklı olduğu, 31.12.2019 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 24.957,07 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.Davacı tarafın ticari defterlerinde 2018 yılında yanlış yapılan kayıt işlemlerinin olduğu, davalı tarafin lehine yapılması gereken 26.419,10 TL tutarlı kaydın davacı lehine yapıldığı, 01.01.2018 tarihli alacak tutan 38.515.40 TL olduğu, yanlış yapılan kayıt tutarının 26.419,10 TL ve olması gereken alacak tutarının 12.096,30 TL olduğu,Davacı tarafin 01.03.2021 tarihli 12.680,77 TL tutarlı düzeltme kayıt işlemi ile 01.01.2019-31.12.2019 tarihlerinde davacı tarafin davalı taraftan olan alacağının 12.096,30 TL tutar olduğu ayrıca teyit edildiği.Ticari defter vç kayıtlarda takip tarihi itibariyle davacı tarafin davalı taraftan 12.096,30 TL alacaklı olduğu, ayrıca davacı tarafin dosya muhteviyatına sunduğu 01.01.2019- 31.12.2019 tarihlerini İçeren tabioda, 12.096,30 TL karşılığında 4,0321 USD-TL döviz kuru üzerinden 3.000,00 USD takip tarihi itibariyle alacak talebinin olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 99/son maddesine göre, alacaklının seçimlik hakkı mevcut olup fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden ödeme yapılmasını istemesi halinde takip konusu alacak tahsil tarihine kadar yabancı para alacağı olarak değerlendirilir. 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un, 3678 sayılı Yasa ile değişik 4/a maddesinde; sözleşmede daha yüksek akdi veya, gecikme faizi kararlaştınlmadığı hallerde, yabana para borcunun faizinde, Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne-düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatında tevsik edici belge olmadığı, davacı tarafin takip tarihi itibariyle 3.000,00 USD üzerinden 13.11.2017-05.09.2018 tarihleri arasmda yıllık %10,75 oranı ile 261,53 İşlemiş faiz talebinin sayın mahkemenin takdirine bırakıldığı, sonuç ve kanaati ile rapor düzenlendiği görülmekle;
Tarafların karşılıklı ba-bs bildirimlerinin mutabakat halinde olup ,davalının uyuşmazlığa konu hizmeti aldığı ancak takibe konu asıl alacak 3.000,00 USD tutarını ödediğine dair dosyaya ödeme belgesi sunmadığı görülmüştür.
Davacının takipteki işlemiş faiz talebi yönünden ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 10.maddesinde “Aksine sözleşme yoksa ticari bir borcun faizi, vadenin bitiminden ve belli bir vade yoksa ihtar gününden itibaren işlemeye başlar.” hükmü bu hükümler gereğince, davacı alacaklının takip tarihi itibariyle işlemiş faiz talep edebilmesi için davalı borçluyu icra takibinden önce temerrüde düşürmüş olması gerektiği, 6098 sayılı TBK 117.maddesi uyarınca da davalının temerrüde düşürülmesi gerektiği Borçlunun/davalının BK. 117. Maddesi uyarınca temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından, alacaklının takip tarihinden itibaren işlemiş faiz talebinde bulunabileceği kanaatine varılmış ve İİK 67/2 uyarınca alacağın likit oluşu ve borçlunun itirazında haksız çıkması sebebiyle takip tarihindeki kur esas alınarak %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek (T.C.İSTANBULBÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ E.2017/580 K. 2018/137 ) ücreti vekalete yönelik ” Yine, yabancı para veya yabancı paranın Türk Lirası karşılığının tahsili amacıyla açılan davalarda vekalet ücreti, yabancı paranın dava açıldığı tarihteki Türk Lirası karşılığına göre, ancak hüküm tarihindeki tarife hükümleri dikkate alınarak takdir edilecektir “(T.C. YARGITAY 11. H.D.2015/9645 E. 2016/4426 K.) içtihat hükümleri uygulanarak aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,
2-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak 3.000,00 USD üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Hüküm altına alınan asıl alacak yönünden 20.010,00 TL (3.000,00 USD x TTK 6.67 TL = 20.010,00 TL) üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.514,91 TL karar harcından peşin alınan 410,39- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.104,6- TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 54,40 -TL başvurma harcı, 410,39- TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı, 1.551,00- TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.023,59‬ – TL yargılama giderinin kabul (% 91,98) red (% 8,02) oranına göre hesaplanan 1.861,30- TL’nin davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen maktu 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen maktu 1.934,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/01/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır