Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/468 E. 2021/218 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/468
KARAR NO : 2021/218

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 21/07/2020
KARAR TARİHİ : 03/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı dava dilekçesinde özetle;….nin (…) yatırımcısı olduğunu, KAP’ta belirtilen şirket merkezi olan … Mahallesi … Caddesi No: … … … / … adresinden 1 aydan fazla süre geçmesine rağmen ayrıldığını ve şirket telefonu olan ……. numaralı telefonu da l aydan fazla zamandır kapattığını yeni adres ve telefonunu bildirmemesinden dolayı, ……. Şirket Esas Sözleşmesi Madde 4 ‘te de belirtildiği üzere tescil ve ilan edilmiş adresinden ayrılmış olmasına rağmen yeni adresini süresi içinde tescil ettirmemiş şirket için bu durum fesih sebebi sayılır, hükmünün kullanılmasını ve ….nin feshini talep ettiğini, şirket merkezinin 08/12/2017 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde tescil edildiğini, mevcut adreste şirketin şuan bulunmadığını, telefonunun kullanılmadığını, işyerinin kira sözleşmesinin ödenen kira bedelinin banka dekontunun şirket adına düzenlenmiş, elektik, su, telefon, doğalgaz faturası vs ilgili kurumlardan veya şirket tarafından ibrazıyla ilan edilmiş adresinden ayrılmış olduğunun ispatlanacağını, Borsa İstanbul’da Faaliyet gösteren … firmasının, 2019 Mail Yılı finansal raporlarının son gönderim tarihi 27.04.2020 itibariyle Kamuyu Aydınlatma Platformuna (KAP) gönderilmemiş olması sebebiyle, geçici olarak işleme kapatıldığını, bu konu ile ilgili olarak; YKB Sn. … ‘ın görevini bilerek ve isteyerek kötüye kullandığını, yatırımcısını yaklaşık 10 senedir zarara uğrattığını, 25.02.2020 tarihinde ertelenen genel kurul toplantısının 1 ay içinde yapılması gerekirken bunu gerçekleştirmek için hiçbir girişimde bulunulmadığını, 07/09/2020 tarihinde şirketin sermaye kaybı konusunun görüşüleceği genel kurulun yapılamadığını, şirketi denetlemekle görevli olan Denetim Şirketi ……. Dış Denetim ve Danışmanlık A.Ş. yayınladığı faaliyet raporunun 41. Sayfasında şirket yönetim kurulunun OYP opsiyon sözleşmesi gereğince …….’m elinde bulundurduğu …… hisselerini şirkete satmak isterse ve bu hisseleri de şirket almak isterse diye, şirketin ayırdığı vc İsviçre’de bir bankadaki vadesiz hesanta tuttuğunu beyan ettiği, 55.202.117 TL paranın gerçekliğinin doğrulanamadığını, faaliyet raporlarının dip notlar bölümünde /sy. 41 belirtildiğini, ancak bu durum ile ilgili şirketin yönetim kurulunun hiçbir açıklama yapmadığını, ana şirket olan ……. Sınaî Ticari vc Mali Yatırımlar AŞ.’nın, …… Bankası AŞ,’ye olan ticari kredi borçlan nedeniyle, Kayseri … İcra Dairesince, … Gayrimenkul Yatırım İnşaat AŞ adına Kayseri’de kayıtlı bulunan 53 parsel gayrimenkulc 5.525.220 TL bedel tesbit ettiğini, oysa şirket yönelimi bu … parsele toplam 79.704,500 TL bedel tesbit ettirip bu bedel ile Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde tescil işlemini yaptırdığını, TTSG’de tescil ettirilen bedellerin toplamı ile Kayseri …… İcra Dairesinin tesbit ettirdiği bedellerin toplamı arasında 74.179.280 TL gibi fahiş bir farkın olduğunu, bu nedenlerle şirketin esas sözleşmesinin, şirketin feshinin, yönetim kurulunun mevcudiyetine rağmen, hiç veya gereği gibi toplanamaması örneğin istifa eden yönetim kurulu üyelerinin yerine yenilerinin seçilememesi, genel kurulda seçilen bağımsız denetim şirketinin tescilinin yapılamaması, yönetim kurulunun görevini yapmaması nedeniyle BIST tarafından işlem sırasının geçici olarak kapatılması nedeniyle tekrar işlem sırası 26/11/2020 tarihine kadar açılamıyacak ise ve/veya sermaye kaybı nedeniyle hemen toplanması gerekli olan 2018 yılı ertelenen olağan genel kurulu ve 2019 yılı olağan genci kurulu toplanamıyorsa TTK 530 göre şirketin feshini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacının ….’nin KAP’ta belirtilmiş Şirket Merkezi olan … Mahallesi … Caddesi No: … … …/… adresinden ayrıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, şirket merkezinin halen ilgili adreste olduğunu, ilgili dava dilekçesinin bu adrese tebliğ edildiğini ve tebligatın bu adreste şirket daimi çalışanı tarafından teslim alındığını, davacı şirket adresinin boş ve kiralık olduğunu belirten bir fotoğraf çektiğini, fotoğrafın çekilmiş olan yerin şirket merkezinin yanı olup şirketle ilgisinin olmadığını, şirket merkezinin fotoğrafta çekilmiş olan yerin yanı olduğunu, şirketin yönetim kurulu üyelerinin göreve başladıkları 13.07.2018 tarihinden bu zamana geçen sürede, üzerine düşen görev ve sorumlulukları eksiksiz yerine getirdiklerini ve şirketin yayımlanması gecikmiş tüm mali tablolarını hazırlattıklarını ve bağımsız denetimlerini yaptırmış olduklarını, şirket’in yabancı para cinsinden kredilerinin kapatılması hususundaki anlaşmazlıkları çözümleyerek şirket aleyhindeki iflas davalarını sonlandırdıklarını ve kredilerin ödenmesini sağladıklarını, Türk Lirası şeklinde alınmış kredilerinin ise piyasa şartlarına uygun şekilde itfa edilmesinin sağlandığını, şirket genel kurulunun toplanamaması sebebiyle şirketin feshi isteminin hukuki temelden yoksun olduğunu, davacının da ikrar ettiği üzere TTK m.376 gereğince hissedarlara çağrıda bulunulmuş ve 25.02.2020 tarihinde genel kurulun toplandığını, 25.02.2020 tarihli genel kurulda 7. Maddede şirketin bağımsız denetim şirketi ……. A.Ş. Seçilmiş olup yönetim kurulu tarafından İl Ticaret Müdürlüğüne tescil edildiğini, 25.03.2020 tarihine ertelenen Genel Kurul toplantısının yapılamamasının asıl nedeni corona virüs tedbirleri kapsamında olduğunu, ortak sayısının fazla olması sebebiyle son yapılan Genel Kurul’a 100’den fazla kişi katılım göstermiş ve bu durum covid-19 bulaşma riskini artırdığını, bu olağan dışı süreçte ertelenen toplantının yapılamaması anormal bir durum olmadığını, sadece bu sebeple büyük bir şirketin feshine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı düşeceğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü sav, savunma, talep, ek talep, dava, ek dava, ıslah, hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla; Şirketin feshi isteminin reddini, sayın mahkeme aksi yönde düşünüyorsa TTK m. 530 uyarınca süre verilerek durumun düzeltilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, TTK’nın 530.maddesi uyarınca açılan organ eksikliği nedeniyle davalı şirketin fesih istemi talebine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ve tüm dosya kapsımından anlaşılacağı üzere;
Davacı haklı sebepler nedeniyle davalı şirketin feshine karar verilmesini istemiş; davalılar vekili ise şirketin feshini gerektirecek neden bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Davalı vekili duruşmada, önceki beyanlarını tekrarla, davacının TTK 531 md uyarınca sermayenin 20/1 oranında payı bulunmadığı için aktif dava husumeti bulunmadığını, öncelikle davanın usulden reddine karar verilmesini , mahkeme bu konuda inceleme yapmak istiyorsa merkezi kayıt kuruluşuna müzekkere yazılarak dava tarihindeki şirketin hali hazırdaki sermayesi davacının şirketteki pay oranının araştırılmasını talep etmiştir. Davacı aynı duruşmadaki beyanında,kendisinin şirketteki sermaye payının 340.000 lot, yaklaşık 104 bin TL ye denk geldiğini, bu davayı hisse oranına göre değil bireysel yatırımcı olarak TTK 530 maddeye göre açtığını, şirket yöneticilerinin görevlerini yerine getirmediğini, şirket genel merkezinin de bir adresinin bulunmadığını, istifa eden üyeler yerine yeni yöneticiler atanmadığını, genel kurulların da zamanında yapılmadığını, bu nedenle şirketin feshini talep ettiğini beyan etmiştir. Davalı vekili yine söz alarak, davacının davalı şirketin adresine değil yanındaki başka bir adrese giderek tespit yaptığını, şirkete yapılan tebligatın da aynı adreste şirket çalışanına yapıldığını, ayrıca mali tabloların erteletilmesi sebebi hissedarların talebi olduğunu, sebep olan kişiler arasında davacının da olduğunu, ayrıca bu genel kurula karşıda iptal davası açıldığını, bu davanın sonucu beklenerek yeniden genel kurul yapılacağını beyan etmiştir.
Tarafların yukarıdaki beyanları da nazara alındığında, davacının fesih talebinin TTK 530 maddesi kapsamında değerlendirilerek sonuçlandırılması gerekmektedir.
“Organ Eksikliği” başlıklı TTK 530. maddesinin 1. fıkrasında “Uzun süreden beri şirketin gerekli olan organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa pay sahipleri, şirket alacaklıları veya Gümrük ve Ticaret Bakanlığının istemi üzerine, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi, yönetim kurulunu da dinleyerek şirketin durumunu kanuna uygun hale getirmesi için bir süre belirler. Bu süre içinde durum düzeltilmezse mahkeme şirketin feshine karar verir” denilmiştir.
Görüldüğü üzere yukarıdaki madde kapsamında şirket yönetim kuruluna şirketin durumunu kanuna uygun hale getirmesi için bir süre verilmesi ve bu süre içinde durum düzeltilmezse şirketin feshine karar verilebilmesi için, öncelikle uzun süreden beri şirketin gerekli olan organlarından biri mevcut olmaması veya genel kurulun toplanamıyor olması gerekmektedir.
Davacının şirketin feshi talebini dayandırdığı bir çok neden ileri sürülmüşse de; iş bu dava TTK 531 madde kapsamında haklı nedene dayalı fesih davası olmayıp, TTK 530. maddeye göre organ eksikliği nedenine dayalı fesih talebine ilişkin olduğundan, yukarıdaki kanuni düzenleme kapsamında; uzun süreden beri şirketin gerekli olan organlarından biri mevcut olmaması veya genel kurulun toplanamıyor olması iddiaları yönünden sınırlı değerlendirme yapılmıştır.
Somut olayımızda; davalı şirketin son genel kurulu 25.02.2020 tarihinde toplanmıştır. 25.02.2020 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında, mali konuların görüşülmesinin ertelenmesinin talep edilmesi üzerine, bu hususlarda görüşülmek üzere toplantı 25.03.2020 tarihine ertelendiği, toplantının bu tarihte yapılmadığı, davalı tarafça 25.03.2020 tarihine ertelenen Genel Kurul toplantısının yapılamamasının asıl nedeni corona virüs tedbirleri olduğunu ileri sürdüğü, arıca söz konusu genel kurul kararlarının iptali istemiyle karşı dava açılması nedeniyle de ertelenen genel kurulun yapılamadığı savunulmuştur. İş bu davanın 21/07/2020 tarihinde açıldığı nazara alındığında davalı savunmaları yerinde bulunmuş, ayrıca uzun süreden beri genel kurulun toplanamıyor olmasınını da söz konusu olmadığı anlaşılmıştır. Diğer taraftan davalı şirketin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde; 13.07.2018 tarihli genel kurul kararı ile hali hazırdaki yönetim kurulu üyelerinin 12.07.2021 tarihine kadar geçerli olmak üzere seçilmelerine karar verildiği, bu durumda şirketin yönetim kurulu ve temsilcisinin bulunup, davanın açıldığı tarih itibariyle ve halen şirkette organ eksikliği bulunduğundan sözedilemeyeceği açık olduğundan TTK. 530. maddesine dayalı olarak açılan davanın reddi gerektiği kabul edilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcının peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/03/2021 12:20

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.