Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/458 E. 2022/410 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/458 Esas
KARAR NO : 2022/410

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :12/05/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı- borçlu arasında uzun yıllardır ticari alım, satım ilişkisinin mevcut olduğu, bu ticari alışveriş sonucu davacı şirketin, davalı-borçlu şirketten faturalara ve cari hesabına dayalı 61.043.42 TL alacağının mevcut olduğu, davacı faturaya bağlı alacağı için ilamsız icra takibi başlatmış, davacı Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış, davalı takibe süresi içerisinde itiraz etmiş ve takip durmuş, davacı yan, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu takipte davalıdan 61.043,42 TL anapara ve 2.967,71 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 64.011,13 TL alacak talebinde bulunmuş, ticari alışveriş sonucu dava dilekçesi ekinde sunulan fatura ve sevk irsaliyeleri düzenlenmiş, davalı borçluya tebliğ etmiş, mallar, davalı-borçluya teslim edilmiş, davalı/borçlunun, faturalara da herhangi bir itirazı olmamış, Ek-2’te sunmuş olunan cari hareket dökümünden de görüleceği üzere, bahse konu faturalar ödenmemiş şeklinde beyan ederek dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan davalı hakkında, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatmış, takibe süresi içerisinde itiraz edilmiş ve takip durmuş, davacı dava ile takibin 61.043,42 TL’lik kısmına ilişkin itirazın iptalini talep etmiş; bakiye 2.967,71 TL için ne icra takip dosyasında ne de mahkeme dosyasında feragat beyanında bulunmamış, davacı, yapmış olduğu icra inkar takibinde davalı tarafı temerrüde düşürmeden işlemiş faiz alacağı talebinde bulunmuş olup; bu yasal düzenlemeye aykırıdır. İş bu dava ile davacının iptalini talep ettiği kısmında takip talebindeki alacak kaleminden ayrıştırılması söz konusu olmadığından borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte davalıdan haksız olarak talep edilen takip öncesi faiz bakımından davacının davasının reddi gerekmekte olduğu, ayrıca davalının davacıya bahsedildiği şeklide borcuda bulunmamakta, yine borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının talep ettiği yıllık %19,5 faiz oranı da yüksek olup; yasal faiz oranı olan %9 üzerinde faiz talep edilmesinin mümkün olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki satım sözleşmesi kapsamında davacının davalıya satıp teslim ettiği malların bedelinin davalı tarafça ödenmediği iddiası ile alacağın tahsili için başlatılan Küçükçekmece …. İcra müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki takibe davalı tarafından yapılmış olan haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talebine ilişkindir.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası Uyap üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 64.011,13 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların BA ve BS formlarının ve banka kayıtları celbedilmiş, taraflar tarafından sunulan belgeler ve banka dekontları incelenmiştir.
Davacı şirket yetkilisi isticvap beyanında; “Ben davacı şirket yetkilisiyim. Davalı ile aramızda cari hesap ilişkisi vardır. Ben davalı tarafa otomosyon ürünleri sattım. Ancak dava konusu miktarda alacağımız ödenmedi. Davalı tarafından sunulan ödeme dekontlarındaki alıcı şirketler biz değiliz. Bizim şirket ismi yazmamaktadır. Ayrıca alıcı ıban bilgileri bize ait değildir. … tarafından bize ödeme yapılmamıştır.” demiştir.
Taraflar arasındaki dava, cevap, deliller tüm dosya kapsamı ile tarafların 2017, 2018, 2019 yıllarına ait ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde, inceleme yapılarak; dava konusu alacak hususunda; tarafların 2017, 2018 ve 2019 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde mali bilirkişi ile inceleme yapılarak tarafların iddia ve savunmaları dosyada mevcut tüm deliller ile birlikte değerlendirilerek dava konusu takip ve işlemiş faiz hususunda gerekçeli, denetime ve hükme elverişli rapor alınması şeklinde bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 02/11/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamındaki tüm delillerin takdiri mahkemenin takdir ve tensiplerine ait olmak kaydı ile; Davacı taraf: 2019 yıl sonu itibariyle C.H. Alacak Bakiyesi: 61.043,42 TL, Davalı taraf: 2019 yıl sonu itibariyle C.H. Borç Bakiyesi: 60.570,19 TL olarak kayıtlara geçmiş olduğu, cari hesap bakiyeleri açısından meydana gelen farklılık belirtildiği üzere bazı masraf v.b. kalemlerin kayıtlara eksik yada fazla işlenmiş olmasından kaynaklanacağı, tarafların bu farklılığı karşılıklı ispat varakaları (belge, makbuz, dekont v.b.) ile iddia edebilecekleri, taraflar arasında dava konusu içinde yer alan ve davalı tarafça itiraz edilen faiz ve faiz oranlarının uygulanmasındaki karar tamamıyla yargı makamının takdirinde olup, taraflar arasında süre gelen ticari ilişkisi neticesinde bakiye alacak tutarının davacı yan defter belge ve kayıtları üzerinden, davalı yan kayıtları ile karşılaştırıldığında alacağa ilişkin satılan emtia ve buna bağlı kesilen faturaların karşılıklı olarak işlendiği, cari hesap bakiyesi olarak görülen tutarın davacı tarafın alacağı olduğu açıktır. Dosya kapsamı içindeki ve sonradan da katılan ticari defter kayıtları buna bağlı olarak sunulan belgeler ve bilgiler gözetilerek yapılan tetkik ve incelemeler neticesinde; tüm delillerin takdiri ve 6754 sayılı bilirkişilik kanunu’nun 3/2 maddesi uyarınca; tüm hukuki değerlendirmelerin keyfiyeti, 6100 sayılı HMK 282 hükmü’de gözetilmek kaydı ile ve HUMK 266/c.2 uyarınca bilcümle hukuki tasvip, takdir ve kanaatin şüphesiz, tamamıyla yargı makamına sunularak mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
6100 Sayılı HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut davada; davacı tarafça davaya ve takibe konu faturalardaki ürünlerin davalıya satılıp teslim edildiğini, ancak davalı tarafça bedelinin ödenmediği ileri sürülmüştür. Davalı tarafça davacıya olan borçların ödendiği savunmasında bulunulmuştur. Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve tarafların ticari defter ve kayıtlarının yasal şartları taşıdığı ve taraflar lehine delil niteliğinin olduğu tespit edilmiştir. Davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan 61.043,42-TL alacaklı olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarına göre davalının davacıya 60.570,19-TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafından davacıya olan borçlarının ödendiğine savunmasına ilişkin bir kısım banka dekontları dosyaya sunulmuş, ancak söz konusu dekonttaki ödemelerin hiç birinin davacı şirkete yapılmadığı görülmüş ve davalının ödeme savunması geçerli kesin bir delil ile ispatlanamamıştır. Tarafların defter ve kayıtlarının birbirleri ile uyumlu olduğu tespit edildiğinden davacı tarafça dava konusu faturalara konu malların teslim edildiği karine olarak ispatlanmıştır. Davalı tarafça aksini ispatlar geçerli kesin bir delil dosyaya sunulmamıştır. Davalı tarafça ödeme iddiası da geçerli kesin bir delil ile ispatlanamamıştır. Tarafların birbirleri ile uyumlu olan defter ve kayıtlarına göre birbiri ile uyuşan miktar olan 60.570,19-TL miktarında davacının davalıdan alacaklı olduğu ispatlandığından bu miktar asıl alacak üzerinden açılan davanın kısmen kabulüne, alacak tarafların defter ve kayıtları, faturalar ve tarafların BA ve BS leri ile likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Küçükçekmece …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 60.570,19-TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında (12.114,03-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 4.137,54 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 722,41 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.415,13 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 8.674,12 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 473,23 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 722,41 TL peşin harç olmak üzere toplam 776,81 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ve haklı çıkmış olduğu orana göre tespit edilen 1.169,55 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.12/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.