Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/416 E. 2022/61 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/416 Esas
KARAR NO : 2022/61

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2020
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Gıda toptancılığı ile iştigal eden müvekkilin davalı – borçludan olan alacağı için Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ilamsız takip başlatılmış ve borçluya ödeme emri tebliğ edilmiştir. Borçlu tarafından takibe, borca, faiz ve fer’ilere itiraz edilmekle itiraz edilen miktarlar itibariyle icra takibi durmuştur. 07.07.2020 tarihinde gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmelerinden de, olumlu bir netice elde edilememiştir. Davalı – borçlunun itirazları haksız ve mesnetsizdir. Davalı – borçlu, müvekkilimizin alacağına kavuşmasına mani olarak müvekkilimizi zarara uğratmak kastıyla hareket etmiştir. Müvekkilin davalı – borçlu ile arasındaki ticari ilişkinin her safhası evrak ile kayıt altına olup cari hesap ekstresi, faturalar, ticari defter ve sair evrak makamınıza sunulacaktır. Nitekim davalı – borçlu firma kayıtlarında da, müvekkil alacağının kaydedildiği zannedilmektedir. İzah edilen husus ile sunulan ve celbedilecek deliller muvacehesinde; borçlunun takibe, borca, faiz ve fer’ilerine yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazların iptali, takibin 132.794,92 TL asıl alacak ile buna bağlı olarak takip sonrası avans faizi (%13,75) ve fer’ileri üzerinden devamı ile davalı – borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra – inkâr tazminatına mahkûmiyeti için dava açma zarureti doğmuştur. Salgın sebebiyle geçen süreler ile adli tatilin başlayacak olması nazara alınarak; borçlunun bağlı bulunduğu vergi dairesi olan Davutpaşa Vergi Dairesi ile müvekkilin bağlı bulunduğu Güneşli Vergi Dairesi müdürlüklerine müzekkere yazılarak bilirkişi incelemesine konu olacak evrakın celp edilmesine ve yerinde inceleme yetkisi verilerek bilirkişi incelemesi yapılmasına dair tensip ara kararı oluşturulması, ivedi ve elzem talebimizdir.’’ demek suretiyle davalı – borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, icra takibinin 132.794,92 TL asıl alacak ile buna bağlı olarak takip sonrası avans faizi (%13,75) ve fer’ileri üzerinden devamına, davalının % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı – borçluya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ‘’Mahkemenizin yukarıda numarası yazılı dosyası ile görülmekte olan davada, dava dilekçesi ve tensip tutanağı müvekkil şirkete 01.09.2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup, tarafımızca verilen süre içerisinde davaya karşı cevaplarımızı sunuyoruz. Davacı tarafça başlatılan icra takibinde alacak gerçek alacak miktarından fazla gösterilmiş bu nedenle başlatılan takibe tarafımızca itiraz edilmiştir. Takip tutarındaki anapara ile gerçekte olan borç birbirinden farklıdır. İş bu husus taraf defter ve kayıtları üzerinde yapılacak inceleme sonucu netlik kazanacaktır. Bilindiği üzere ülkemizde ve tüm dünyada yaşanan pandemi nedeniyle ticari hayat durma seviyesine gelmiştir, buna ilişkin her ne kadar arabuluculuk toplantısında tarafımızca davacı tarafla uzlaşılmaya çalışılmış ise de, davacı tarafça yapılandırma ve indirim taleplerimiz kabul edilmediğinden uzlaşma sağlanamamış ve huzurdaki dava açılmıştır. Açıklanan nedenlerle öncelikle gerçek borç miktarı ile icra takibindeki ana para tutarı farklı olduğundan iş hususların yapılacak bilirkişi incelemesinde dikkate alınmasını, ayrıca alacak likit olmadığından davacının %20 den aşağı olmamak kaydı ile talep etmiş olduğu icra inkar tazminatının reddine karar verilmesini talep etme zorunluluğumuz doğmuştur.’’ demek suretiyle gerçek borç miktarı ile icra takibindeki tutar farklı olduğundan iş bu hususların yapılacak hesaplamada dikkate alınmasına, alacak likit olmadığından davacının %20 den aşağı olmamak kaydı ile talep etmiş olduğu icra inkar tazminatının reddine karar verilmesini, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

Dava ticari alım-satım ilişkisine dayanan fatura karşılığı bakiye alacağına dayalı itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas . Sayılı takip dosyası ile cari hesap alacağından kaynaklı 132.794,92 TL asıl alacak üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde ve dava değeri 132.794,92 TL üzerinden açıldığı anlaşılmakla ;
Davacı yan ticari satım karşılığı hak kazandığı ücreti davalının ödemediğini iddia etmiş,
Davalı yan davacının alacak miktarının fazla gösterildiğini savunmuştur.
Tarafların ticari defterleri ile tarafların ba-bs formları üzerinde yapılan inceleme neticesinde ;
17/03/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda;
c-) Davacı ile davalı arasındaki ilişkinin önceki yıllardan devir geldiği, 01.01.2019 tarihi itibariyle geçmiş dönemden gelen devir alacağının 34.688,27 TL olduğu, 2019 yılı içinde davacı tarafından davalıya 148 fatura ile 198.106,65 TL satış yapıldığı, 2 adet çek ile toplam 100.000,00 TL tahsilat yaptığı ve sonuç olarak 2019 yılı defterler ve belgelerine göre davacının 31.12.2019 itibariyle davalıdan 132.794,92 TL alacaklı gözüktüğü,d-) Davalı ile davacı arasındaki ilişkinin önceki yıllardan devir geldiği, 01.01.2019 tarihi itibariyle geçmiş dönemden gelen devir borcunun 56.738,14 TL olduğu, 2019 yılında davalı tarafın davacı tarafından düzenlenen 148 adet fatura ile 197.496,42 TL alım yaptığı ve defterlerine kaydettiği, davalı tarafın faturalara karşılık çek/havaleyle 150.000,00 TL ödeme yaptığı, 2019 yılı defterler ve belgelerine göre davacının 31.12.2016 itibariyle davacıya 104.234,56 TL borçlu gözüktüğü, e-) Davacının kayıtlarında yer alan, davacı hesap ekstresinde de koyu tonla işaretli olan ve aşağıda defter kayıt bilgileri yer alan 610,20 TL bedelli faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı,Yine davalının defter kayıtlarında yer alan, davalı hesap ekstresinde de koyu tonla işaretli olan ve aşağıdaki ödeme kayıtları ile alış faturalarının davacının defter kayıtlarında yer almadığı tespit edilmiştir. Özetle tarafların cari hesap farklılığının sebebi 01.01.2019 dönem başı itibariyle hesaplarının mutabakat içinde olmaması ve tarafların defter kayıtlarında bazı hesap farklılıklarının bulunmasıdır. Davalı davacı tarafından düzenlenen ve yukarıda bilgileri yer alan 610,20 TL bedelli faturayı kayıtlarına almamışken davacı da kendi düzenlediği ve davalının kayıtlarında yer alan 1.766,88 TL, 1.183,06 TL ve 328,41 TL bedelli 3 adet satış faturası ile davalı tarafından düzenlendiği anlaşılan 2 adet (Yapı Kredi 04513136 ve 04513136 numaralı çekler) toplam 50.000,00 TL bedelli çeki kayıtlarına almamıştır. Yani davalının ödeme olarak kaydettiği bazı çekler davacının defter kayıtlarında yer almamaktadır. Tarafların sunmuş olduğu dilekçeler, dosya muhteviyatı ve kayıtlarda cari hesap farklılığının sebebine ilişkin herhangi bir bilgi belge bulunmamaktadır. f-) Davacının davalıyı takip öncesi temerrüde düşürdüğüne ilişkin dosyada bilgi belge bulunmadığı, taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüde ilişkin herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalı tarafa gönderilmiş borç ihtarnamesi bulunmadığı, davacının takip talebinde işlemiş faiz talebi bulunmadığı, temerrüdün takip tarihi (18.03.2020) itibariyle oluştuğu, bilindiği gibi takibe geçilmesi de temerrüt doğurucu bir işlem olduğundan, davacının 18.03.2020 takip tarihinden itibaren yıllık % 13,75 oranında avans faizi isteyebileceği,g-) İncelemeye fatura ve sevk irsaliyesi ibraz edilmediği, iddia ve savunmalarda da fatura ve sevk irsaliyelerine ilişkin herhangi bir hususa yer verilmediği, birkaç fatura uyumsuzluğu dışında davacı ve davalı tarafların faturaları kayıtlarına intikal ettirdiği, h-) Neticeten takip tarihi (18.03.2020) itibariyle davacının defter kayıtlarına göre davalıdan 132.794,92 TL alacaklı olduğu, davalının defter kayıtlarına göre ise davacıya 104.234,56 TL borçlu olduğu, Tarafların cari hesap farklılığının sebebinin 01.01.2019 dönem başı itibariyle hesaplarının mutabakat içinde olmaması ve tarafların defter kayıtlarında bazı hesap farklılıklarının bulunması olduğu, Tarafların defter kayıtlarındaki farklılıkların şöyle olduğu; davalının davacı tarafından düzenlenen ve yukarıda bilgileri yer alan 610,20 TL bedelli faturayı kayıtlarına almadığı,davacının da kendi düzenlediği ve davalının kayıtlarında yer alan 1.766,88 TL, 1.183,06 TL ve 328,41 TL bedelli 3 adet satış faturası ile davalı tarafından düzenlendiği anlaşılan 2 adet (… … ve …. numaralı çekler) toplam 50.000,00 TL bedelli çeki kayıtlarına almadığı, yani davalının ödeme olarak kaydettiği bazı çeklerin davacının defter kayıtlarında yer almadığı, 30/09/2021 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda da ,aynı kanaat ile rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf 23/11/2021 tarihli dilekçesi ile cari hesap farkından kısmi olarak feragat ettiklerini bildirmiştir.Feragat tek taraflı hukuki işlem olup davacı tarafı bağlamaktadır.28.560,36 TL üzerinden feragat nedeni ile davanın reddine ;
Davalının ticari defterlerinde yer aldığı hali ile davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 104.234,56 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne ve de İİK 67/2 uyarınca alacağın likit oluşu ve borçlunun itirazında haksız çıkması sebebiyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bakırköy .. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında davacının netice-i alacağı talebinin 28.560,36 TL’lik kısmından feragat nedeniyle reddine,
2-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 104.234,56 TL üzerinden iptali ile takibin aynen bu miktar üzerinden devamına,
3-Hüküm altına alınan asıl alacak yönünden 104.234,56 TL üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 7.120,26 TL karar harcından peşin alınan 1.603,84- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 5.516,42- TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 54,40 -TL başvurma harcı, 1.603,84- TL peşin harç, 977,00- TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.635,24‬ – TL yargılama giderinin kabul (% 78,49) red (% 21,51) oranına göre hesaplanan 2.068,40- TL’nin davalıdan tahsiliyle alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça sarf edilen 7,80 TL vekalet harcının kabul (% 78,49) red (% 21,51) oranına göre hesaplanan 1,68- TL’nin davacıdan tahsiliyle alınarak davalıya verilmesine,
7-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 13.852,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

17/01/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır