Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/414 E. 2021/1184 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/414 Esas
KARAR NO : 2021/1184

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 30/09/2014
KARAR TARİHİ : 21/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :17/01/2022
Davacı vekili tarafından açılan menfi tespit davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların Güneşli Vergi Dairesi’nin 28/12/2011 açılış tarihli … numarasında kayıtlı olup, …. nolu tesisatın takılı olduğu … Mahallesi, … Caddesi, … Sokak, No:…. Bağcılar/İstanbul adresinde poşet ticareti yaptığını, 16/09/2014 tarihinde davacıların firmasına gelen davalı kurum çalışanlarının davacılar hakkında kaçak elektrik tutanağı düzenlediklerini, fatura tahakkuk ettirdiklerini, oysa davacıların işyerinde takılı sayacın endeks verileriyle ilgili bir araştırma yapmadıklarını, davacıların herhangi bir kaçak kullanımının söz konusu olmadığını, zaten tutanakta davacıların imzasının da bulunmadığını, tutanağın tek taraflı olarak düzenlendiğini, kaldı ki bir an için tutanak düzenlenmesinin doğru olduğu kabul edilse bile tahakkuk ettirilen miktarın doğru olmadığını beyanla, davacıların işyerinde takılı bulunan tesisatla ilgili olarak davalı tarafından tahakkuk ettirilen 90.859,10-TL’nin tamamından borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde kayıp kaçak bedelinin istenmesinin hukuka aykırı olduğunun iddia edildiğini, bu konuda davalı kuruma husumet yöneltilemeyeceğini, konunun muhatabının Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumunun olduğunu, davalı kurumun EPDK mevzuatı ve kurul kararları gereği tespit edilen tarifelere göre faturaları tahakkuk ettirdiğini, dava konusu … no lu tesisata ait mahalde 16.09.2014 tarihinde yapılan kontrolde …. seri no lu sayaç haricinde ayrı bir hattın olduğu bu esnada bu hattan çekilen akımın…. olmak üzere toplam 322 A olarak tespit edildiğini ve davalılar adına tutanak düzenlendiğini, tespit esnasında yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri dikkate alınarak hesaplama yapıldığını, bu hesaplama neticesinde 54.090,40 TL kaçak , 36.768,70 TL ek tahakkuk bedeli olmak üzere toplam 90.859,10 TL lik tahakkuk yapıldığını, yürürlükte bulunan yönetmelikler doğrultusunda 180 günlük kaçak 180 günlük te kaçak ek tahakkuku yapıldığını , sayaç harici hat üzerinde yapılan hesaplamalarda 0,6 katsayısının dikkate alınmadığını, hesaplamanın yönetmeliğe uygun olduğunu, EPTHY nin 26. Maddesinde kaçak elektrik tanımının verildiğini , aynı yönetmeliğin 27 . maddesinde kaçak kullanım tespit süresinin düzenlendiğini, 28. Maddesinde kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanmasının belirlendiğini, 29. Maddesinde kaçak elektrik tüketim miktarının hesaplanması ve faturalandırılmasında esas alınacak sürenin belirlendiğini beyan ile davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, elektrik tüketim faturaları ve kaçak tahakkukuna yönelik fatura bedellerinden kaynaklı menfi tespit talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının faturalardan dolayı borçlu olup olmadığı, iş yerinde kullanılan elektrik aletleri göz önüne alındığında bu kadar elektrik tüketip tüketilemeyeceği, kaçak elektrik kullanımı olup olmadığı hususlarındadır.
Bakırköy … asliye Hukuk Mahkemesince; taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında dosyada elektrik mühendisi bilirkişi ile inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiş, 06/07/2015 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacılardan …’in soydaşı ( Oğlu, kardeşi vb.) …,5 Aralık 2001 tarihinde …. ile …. tesisat (Abone) no ile 18000Watt’lık A.G elektrik sözleşmesi yaptığı, söz konusu tutanakta da ….’in imzası iş yeri temsilcisi kısmında olduğu, işyerinde … markalı, …. seri no’lu 3 fazlı 5 sayaç takılı olup endeksi 6872kwh yazdığı, sayacın çarpanı ise 20.dir yani tespit anında sayaç 137.440kwh’lik tüketim yazmıştır sayacın resmi kayıtlı devresinden 34/40/42 Amper geçtiği ölçülmüştür yani sayaç ölçü anında şebekeden 25,5kw elektrik çekmekte imiş, ancak kontrol esnasında sayaç haricinde ayrı bir hattın bağlanmış olduğu tespit edildiği, bu kablo üzerinde yapılan ölçümde 110 /108/104 Amper çekildiği yani bu kablodan 70.5kwh güç çekildiği saptandığı, bu durumda zaten yasal sayaç sisteminin bu gücü taşıması mümkün olamayacağından ötürü tesisin ihtiyacı olan 70.5 kw’ın kaçak olarak kullanıldığı açıktır sayaçtan geçirilmeden ayrı bir hatla kaçak elektrik enerjisinin kullanımı tespiti halinde, kullanım süresi esas alındığı, bu davada kullanım süresinin bilinmemesi nedeni ile süre 180 gün olarak alınacaktır zira elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin kaçak elektrik tüketimini düzenleyen 29. maddenin b/1 şıkkı bu hükmü amir olduğu, sayaçtan geçirilerek kullanılan elektriğin hesabı, ölçüm anında hesaplanan 25.5kw/h esas alınacak, dosyanın sonundaki …. abone no’ya ait 3 sayfalık tüketim endeksi föyünün son sayfasındaki (S.3) 29/08/2014 tarihli son okuma tarihinden itibaren (zira kaçak tespiti 16/09/2014 de yapılmıştır) sayaçtan geçen tüketime esas alınacağı, her iki fatura tutarının toplamının 69.199,81 TL olduğu, her iki fatura için ayrı ayrı hesaplanacak zamana bağlı yasal gecikme cezaları ve diğer kanuni giderlerin hesaplanması sonucunda çıkacak tutar davacılardan alınarak davalıya ödenmesi gerektiği, kanaati bildirilmiş, taraf vekillerinin rapora karşı itirazları sebebiyle dosyada yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 06/01/2016 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı, davalı kurumun abonesi olduğu sırada sayaç harici hattan elektrik tükettiğinden , bu tüketimi, kaçak elektrik zaptı düzenlendiği tarihle geçerli olan EPTHY nin 26. Maddesine göre kaçak elektrik kullanımı olduğu, Kaçak tespiti yapıldığı tarihte geçerli olan EPTHY hesaplama kurallarına göre hesaplanan kaçak elektrik tutarının 4.262,94 TL olduğu, davacını sayaç harici hat çekmek suretiyle , dosya içinde kaçak elektrik kullanma başlangıç tarihini belirleyen bulgu belge bulunmadığından eksik tüketim hesabının yapılmasının mümkün olamayacağı, Yargıtay kararlarına göre ,Davacımnın kullanımı haksız fiil niteliğinde olduğundan ve Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …. E …. K sayılı 20.10.2014 tarihli kararında açıkça kayıp kaçak , dağıtım, perakende satış hizmet bedeli ve iletim bedelinin tahsil edilemeyeceği belirtildiğinden hesaplamalarda bu bedellerin dikkate alınmasının mümkün olamayacağı, yukarıda hesaplandığı üzere bu kaçak kullanım nedeni ile davacının , davalı kuruma ödemekle yükümlü olduğu tutarın KDV dahil 4.262,94 TI olduğu , buna göre; Davacının; 4.262,94 TL bakımından borçlu olmadığının tespitini isteyemeyeceği, ancak “davalının tahakkuk tutarı toplam 90.859,10 TL olduğundan, (90.859,10 TL – 4.262,94 TL — ) 86.596,16 TL bakımından borçlu olmadığının tespitini isteyebileceği, yukarıda Yargıtay kararlarına göre ve ayrıca kaçak elektriğin haksız fül niteliği göz önünde tutularak tarafımca belirlenen görüşe göre sonuç sunulmuş olup ancak mahkemece hukuki değerlendirmeler sonucu bahsi geçen kayıp-kaçak, dağıtım, iletim psh, değerlerinin faturaya dahil edilmesi gerekliği sonucuna varılması halinde Davacının , davalı kuruma ödemekle yükümlü olduğu tutar 5.258,47 TL olup, Davacının 5.258,47 TL bakımından borçlu bulunmadığının tespitini isteyemeyeceği, davalının tahakkuk tutarı toplam 90.859,10 TL olduğundan ( 90.859,10 TL — 5.258,47 TL —) 85.600,63 TL bakımından borçlu olmadığının tespitini isteyebileceği, sonucuna varılacağını, kanaati bildirilmiş, iki rapor arasında çelişki bulunduğundan yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 10/06/2016 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; tutanak öncesi ” Sayaç harici hat çekilerek kulanıldığı iddia edilen dönem tüketim ortalaması (110,26 kwh/gün) ile tutanaktan sonraki “bağlantılar düzeltildikten sonraki sağlam dönem” tüketim ortalaması (164,00 kwh/gün) arasında bariz fark bulunmakta olup, davacı tarafça harici hat çekilerek elektrik kullanıldığının sabit olduğu, 16/09/2014 tutanak tarihi ile 29/08/2014 (en son okuma yapılan tarih) arasındaki 18 günlük süre için kaçak tahakkuk işlemi uygulanması gerektiği, oysa davalı kurumca sanki en son okuma işlemi yapılmamış gibi 180 gün üzerinden yönetmeliğe aykırı şekilde kaçak tahakkuku hesap edildiği, yine davalı kurumca tutanaktan önce ortalama tüketim değerindeki düşmenin tarihi tespit edilmeksizin yönetmelikçe müsaade edilen 12 ay süre içinde kalan zaman dilimi boyunca kaçak ek tahakkuku çıkartıldığı, oysa ki geçmiş tüketimler irdelenerek tüketimde düşmenin başladığı (harici hattın kullanılmaya başlandığı) tarihten itibaren kaçak ek tahakkuku hesap edilmesi gerektiği, 16/09/2014 tutanak tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda, 16/09/2014 tutanak tarihi ile tutanaktan önce en son yapılan işlemin yapıldığı “sayaç okuma ” (29/08/2014) tarihleri arasındaki 18 gün için 5.462,13 TL kaçak tahakkuku, düşmenin başladığı tarihten – en son okuma işlemi yapılan tarihe kadar tutanakta harici hat üzerinde ölçülen akımlara göre 43.510,67 TL tutarında eksik Kaçak Ek Tüketim tahakkuku hesaplanması ve bu tutarlardan davacının sorumlu tutulması gerektiği, davacının 5.462,13 TL + 43.510,67 TL = 48.972,80 TL bedelden sorumlu tutulması gerektiği, kanaati bildirilmiştir, rapora karşı itiraz üzerine bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, 09/10/2017 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporundaki kanaatinin (kaçak ve kaçak ek tahakkuklarının hesap şekli) aynen devam ettiğini, kök raporda sehven yapılan birim fiyat hatası (maddi) huzurdaki ek raporu ile düzeltildiğini, buna göre davacı şirketin 7.498,74 Tl ( kaçak tahakkuku ) + 42.651,43 TL (kaçak ek tahakkuku) olmak üzere toplam 50.150,17 TL kaçak elektrik toplam tüketim bedelinden sorumlu tutulması gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Bakırköy .. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı kararı ile kısmen kabulüne karar verildiği, davalı vekilince İstinaf yoluna başvurulduğu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi… Hukuk Dairesinin … esas … karar sayılı kararı ile Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsi olmadığından kararının kaldırılarak, dosyanın görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. esas ve … karar sayılı dosyası celbedilmiş ve incelenmesinde; davacının karşılıksız yararlanma suçundan sanık olarak yargılandığı ve yargılama sonucunda sanığın dava konusu yerde kaçak elektrik kullanması sebebiyle mahkumiyetine karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılamada, taraf vekillerinin iddia ve savunmaları, kaçak tespit tutanakları, Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası ve alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacının dava konusu yerde sayacı devre dışı bırakarak harici hat çekmek suretiyle kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiş ve davacı … karşılıksız yararlanma suçundan Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında yargılanmış ve mahkum olmuştur. Dava konusu iş yerinden kaçak elektrik kullanılması hususu kaçak tespit tutanağı, alınan bilirkişi raporları ve ceza dosyası ile sabittir . Ayrıca davacılar ve davalı arasında abonelik sözleşmesinin bulunduğu konusunda ihtilaf yoktur. Davacılar vekili davacıların kaçak elektrik kullanmadığını ve davalı tarafa 90.859,10-TL borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere davacı vekilinin davacıların kaçak elektrik kullanmadığı savunmasına itibar edilmemiştir. Kaçak elektrik kullanmaları sebebiyle davacıların davalı kuruma olan borcunun tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve Mahkememizce davacıların 85.600,63-TL borçlu olmadığına Vildan Uzunoğlu tarafından düzenlenen 06/01/2016 havale tarihli kök rapor ile 20/06/2017 havale tarihli ek rapor karara esas alınmıştır. Söz konusu kök ve ek rapor kaçak tespit tutanağının tutulduğu tarihteki Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne uygun olarak düzenlenmiştir. 17/06/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21 inci maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17 nci maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve bu hükümler uyarınca kayıp-kaçak, dağıtım, iletim, psh değerlerinin de faturaya dahil edilmesi gerektiğinden bu bedellerin faturaya dahil edilerek hesaplanan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davacılar tarafından açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı kurum tarafından davacıya tahakkuk ettirilen bedelden davacının 85.600,63-TL miktarda borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar alınması gereken 5.847,37 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.547,05 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.300,32 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 11.928,08 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil olarak temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 4.988,47 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 1.547,05 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.572,25 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 1.256,31 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 10,80 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.21/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.