Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/258 E. 2023/19 K. 10.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/258 Esas
KARAR NO : 2023/19

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/01/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :10/02/2023
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı sigorta şirketine sigortalanmış, davalı … A.Ş adına tescilli ve davalı … sevk ve idaresindeki aracın zonguldakta müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması sonucu müvekkilinin yaralanmasına sebep olduğunu, müvekkilinin … Hastanesinde tedavi gördüğünü, bu hastane tarafından müvekkiline %14 oranında işgöremez raporu verildiğini, bu rapor sonrası davalı sigorta şirketi ile yürütülen arabuluculuk sürecinin anlaşamama ile sonuçlandığını, Zonguldak …. Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda sanık davalı … ın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verildiğini, tedavi süreci biten müvekkilinin bacağından sakat kaldığını, bacağının diğerine göre kısa kaldığını ve bacak kaslarının zedelenip normal faaliyetini yürütemediği için maddi ve manevi zararlarının karşılaması için bu davayı açmaya mecbur kaldığını, davalılar adına kayıtlı taşınmaz ve vasıtaların üçüncü şahıslara devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin hüküm tarihine en yakın ekonomik ve sosyal durumuna göre geçici ve sürekli iş göremezlik zararının hesaplanarak fazlaya ilişkin talep ve dava haklarını saklı tutarak şimdilik 50.000 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olmak koşuluyla ve ihbar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile müşterek ve müteselsilen tahsilini, müvekkilinin yaşı da dikkate alınarak geçirdiği ameliyatlar ve tedavi sürecinde uğradığı manevi zarar, çektiği ızdırap ve acılar ve kalan hayatında yaşayacağı zorluklar nedeniyle 50.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılar … A.Ş ve …dan müşterek ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin nezdinde … Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı … plakalı araç için düzenlenen … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigortasının bulunduğunu, kaza tarihi itibari ile ölüm ve sakatlanma teminat limitinin kişi başı 330.000 TL olduğunu, müvekkilinin ancak sigortalısının kusuru oranında tazminat talebinden sorumlu olacağını, davacının maluliyeti var ise davacının yargılama sırasında Adli Tıp Kurumuna sevkinin sağlanarak Erişkinler için Engellilik Değerlendirilmesi hakkında yönetmelik çerçevesinde maluliyet oranının tespitinin gerektiğini, dava konusu olayda poliçe tanzim tarihinin 01/07/2016, kaza tarihinin ise 06/04/2017 olduğunu, uyuşmazlığın 01/06/2015 tarihli yeni Trafik Sigortası Genel Şartları hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiğini, davacının malul olup olmadığı Adli Tıp Kurumu tarafındna tespit edildikten sonra sürekli maluliyet tazminat miktarı aktüerler siciline kayıtlı aktüer sıfatını haiz bilirkişi tarafından trafik sigortası genel şartlarına göre hesaplanması gerektiğini, davacının geçici iş göremezlik tazminatının müvekkili tarafından karşılanmasının mümkün olmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilinin sigorta genel şartları çerçevesinde, öncelikle davanın dava şartı yokluğundan reddine ve müvekkili aleyhine açılan davanın reddine yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı … müvekkilinden 07/11/2014 tarihinden itibaren araç kiraladığını, bu aracında davalıda kirada iken bu kazanın meydana geldiğini ve müvekkilinin kusurunun bulunmudaığını, zamanaşımı süresi içerisinde dava açılmadığından davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … adına dava dilekçesi ve tensip zaptı ekli duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazasında davacının yaralanması sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Mahkememizce davacının yaralanmasına ilişkin tedavi evrakları, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının tespitine ilişkin müzekkere cevapları, davalı aracın zmss sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacının sgk kayıtları celbedilmiş, tarafların aile nüfus kayıt örnekleri, malvarlığı kayıtları ve sgk kayıtları uyap üzerinden dosya kapsamına dahil edilerek incelenmiştir. epkriz raporları, trafik sigorta poliçesinin bir sureti, konsültasyon raporu ve tetkik raporları celp edilmiştir.
Zonguldak …. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı ceza dava dosyası uyap ortamından celp edilmiş, incelenmesinde; iş bu davamızın davalısı sanık … hakkında davacı/katılan …’e karşı taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporunda davalı/sanığın kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olup, davacı/katılanın kusursuz olduğunun tespit edildiği, meydana gelen kazada davacı/katılanın basit tıbbi müdahale ile giderilemez şekilde ve duyularından veya organlarından birininin işlevinin sürekli zayıflamasına ve vücudunda (5.) derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, yapılan yargılama sonucunda davalı/sanığın cezalandırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Davalı … Sigorta Şirketi vekili davacının dava açılmadan önce sigorta şirketine tüm evraklar sunulmak suretiyle başvuru yapmadığı ve bu nedenle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Ancak 2918 Sayılı KTK’nun 97. Maddesinde getirilen dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru şartı tamamlanabilir bir dava şartıdır ve başvuru yapılması yeterli olup, evrakların eksik olması başvuru şartının yerine getirilmediği anlamına gelmemektedir. Eksik evrak ile başvuru yapılması temerrüt tarihinin başlangıcı açısından önemlidir. Kaldı ki davacı tarafından dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmış ve sigorta şirketi tarafından maddi tazminat talepleri karşılanmıştır. Bu sebeple davalı sigorta şirketi vekilinin bu yöndeki savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir.
Davalı …. vekili tarafından zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de; 6098 Sayılı TBK’nun 72/1 maddesi “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” hükmünü içermektedir. Somut davamızda davaya konu kaza 06/04/2017 tarihinde meydana gelmiştir ve kazada davacı yaralanmıştır. Davalı sürücünün eylemi aynı zamanda 5237 Sayılı TCK’nun 85. maddesinde düzenlenen taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçunu oluşturmaktadır. Aynı Kanunun 66. Maddesi uyarınca bu suç için öngörülen dava zamanaşımı süresi 8 yıldır ve kaza tarihi dikkate alındığında dava tarihi itibariyle söz konusu zamanaşımı süreleri dolmamıştır. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı … vekili tarafından Mahkememizin yetkisiz olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmesi talep edilmiş ise de; 6100 Sayılı HMK’nun 6/1. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. 6100 Sayılı HMK’nun 7/1 maddesi uyarınca Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. 6100 sayılı HMK’nun 16. Maddesi uyarınca Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Somut davamızda davalı … Otomotiv’in yerleşim yeri Mahkememiz yetki sınırları içerisindedir. Bu sebeple iş bu yargılamada Mahkememiz yetkili olduğundan davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı … vekili tarafından davalı aracın kendi adlarına kayıtlı olduğu, ancak aracın davalı … ‘da kirada iken kazanın meydana geldiğini ve bu sebeple işleten olarak sorumluluklarının bulunmadığı iddia edilmiş ise de; davalı vekili tarafından aracın davalıya kiralandığına ilişkin kira sözleşmesi dosyaya sunulmadığı ve aracın davalıya uzun süreli olarak kiralandığı ispat edilmediğinden ve bu nedenle davalı şirketin işleten sıfatının ortadan kalkamadığı ve işleten olarak kaza sebebiyle davacının talep edebileceği maddi ve manevi tazminat taleplerinden sorumlu olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir.
Somut davada; davaya konu olay tarihi olan 06/04/2017 tarihinde davalı sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile, … Bölgesinde …. Caddesinde, …. istikametinden, … istikametine seyri sırasında … rampasından inişinde viraj (sağa viraj) kısmına 100 metre kala orta şerit çizgisini (ortada düz çizgiyi) geçip karşıdan gelen araçların şeridine girdiğinde aracının sol ön köşe kısmıyla, karşı yönden gelen sürücü … ‘in sevk ve idaresindeki… plaka no’lu motosikletin sol yan kısmına çarpması neticesinde, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş ve meydana gelen kazada davacı yaralanmıştır. Mahkememizce dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti için teknik bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, teknik bilirkişi tarafından sunulan 21/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı …’ın kendi yol ve şeridinde seyrederken bir kavşağa yaklaştığında şerit değiştirme yasak (ortada düz çizgi) olmasına rağmen, karşı şeritten gelen aracı dikkate almadan kontrolsuz bir şekilde şerit değiştirmesi sırasında, karşı şeritten gelen araca yolda engel yaratıp çarpması nedeniyle, kazanın meydana gelişinde tamamen kusurlu olduğu, … plaka no’lu motosiklet sürücüsü davaçı …, sevk ve idaresindeki aracıyla, kendi yol ve şeridinde seyrederken, karşı yönden gelen ve kontrolsüz bir şekilde şeridine girip aracına çarpan aracın hareketi karşısında, kazayı önleyebilecek alacak ve yapacak her hangi bir tedbiri olmadığı için, kazanın meydana gelişinde kusursuz olduğu, … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı …ın 4100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,… plaka no’lu motosiklet sürücüsü davacı… ‘in kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Davalı … sürücüsü olduğu, davalı … ‘in işleteni olduğu ve davalı sigorta şirketine sigortalı davalı aracın davacın karşı yönden gelen araçların şeridine girmesi sebebiyle dava konusu kaza meydana gelmiş ve davacı kazada yaralanmıştır. Bu sebeple söz konusu kazada davalı araç % 100 kusurludur. Alınan bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun olduğundan ve olayın oluş şekli ile uyumlu olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmış ve davalı tarafların rapora mesnetsiz itirazlarına itibar edilmemiştir.
Mahkememizce dava konusu kazada yaralanan davacının maluliyet durumunun tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmasına karar verilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 13/10/2022 tarihli raporunda özetle; davacının 06.04.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve …. sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Alınan rapor kaza tarihinde alınan yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiğinden Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili tarafından maddi tazminat taleplerinin davalı sigorta şirketi tarafından ödendiğini, bu sebeple konusuz kaldığını, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin talep edildiği ve maddi tazminat talepli dava yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir. Davalı Sigorta Şirketi tarafından davacının maddi tazminat talebi yargılama sırasında karşılandığından ve maddi tazminat talepli dava konusuz kaldığından Mahkememizce davacının maddi tazminat talepli davası hakkında konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56/1. Maddesinde; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Dava konusu kazada davacı davalının kusuru ile vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmış ve iyileşme süresi 6 ay olarak belirlenmiştir. Davacının bu dönemde sıkıntılı bir süreç geçirdiği ve manevi olarak yıprandığı ortadadır. Bu sebeple davacı lehine olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, enflasyon oranı dikkate alınarak 25.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmiş, söz konusu manevi tazminattan davalı araç kusuru ile sebebiyet verdiğinden, davalı … işleten olarak, davalı … sürücü olarak sorumlu olduğundan bu davalılar aleyhine hüküm kurulmuş ve bu davalılar kaza tarihi olan 06/04/2017 tarihinde temerrüte düştüğünden kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Maddi tazminat talebine ilişkin açılan dava yönünden;
1-Davacı vekili tarafından maddi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava yönünden konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu karar ve ilam harcından daha önce peşin alınan 170,77 TL harcın mahsubu ile 9,13 TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yargılama gideri talep edilmediğinden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekili tarafından vekalet ücreti talep edilmediğinden davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacı dava açmakta haklı olduğundan davalılar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
B)Manevi tazminat talebine ilişkin açılan dava yönünden;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu 06/04/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanan davacı lehine 25.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.707,75‬ TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 170,78 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.536,97 TL karar harcının davalılar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılar… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 10/2 ve 13/1 maddeleri uyarınca takdir edilen 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 170,78 TL peşin harç olmak üzere toplam 225,18 TL harcın davalılar … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından manevi tazminat talepli dava yönünden ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı Sigorta vekilinin, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekilinin ve davalı … ‘ın yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.10/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır