Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2022/577 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/227 Esas
KARAR NO : 2022/577

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/03/2020
KARAR TARİHİ : 01/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı ….. Müvekkil şirket tarafından 17.03.2017-17.03.2018 vadeli .. numaralı …. … poliçesi ile sigorta örtüsü altına alındığını, Sigortalı iş yerinde 12.05.2017 tarihinde yangın hasarı olduğunun ihbar edildiğini, çıkan yangınla ilgili olarak itfaiyeye haber verildiğini ve yangının itfaiye tarafından söndürüldüğü bildirildiğini, Ekspertiz de yapılan incelemelerde yangının iş yerinin satış kısmı olan zemin katında çıktığını tespit edildiğini, bu kısımda yapılan detaylı inceleme ve kontrollerde yangının …. marka dondurulmuş ürünlerin bulunduğu soğutucu dolaptan çıktığının belirlendiğini, yapılan görüşmelerden dolabın yaklaşık bir ay önce sigortalıya zimmetlendiğinin öğrenildiğini, sigortalıdan temin edilen zimmet sözleşmesi kontrol edildiğinde dolabın …. Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından 13.04.2017 tarihinde sigortalıya teslim edildiğinin anlaşıldığını, sigortalıya yapılan ödeme ile müvekkil şirket sigortalısının haklarına TTK ve BK hül uyarınca halef olmuş olup işbu davanın açılması zarureti doğduğunu, bu doğrultuda müvekkil şirket tarafından ödenen tazminatın sigortalımız ile aralarındaki sözleşme gereğince davalı ….. Gıda’ dan rücu en tahsilini talep zorunluluğu doğduğunu ve Bakırköy … İcra dairesinin ….. sayılı dosyası ile yasal takip başlatılmış ise de davalının haksız olarak yapılan bu takibin iptal edilmesi amacıyla arabuluculuk yoluna gidilmiş alacağın tahsiline ilişkin İstanbul arabuluculuk bürosu …. numaralı arabuluculuk dosyası ile rücu talebimiz dava şartı gereği talep edilmişse de Uzlaşılamadığından işbu davanın açılmasının zorunluluğunun hasıl olduğunu, davalının haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, davalı’ya ait menkul ve gayrimenkuller üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla tebligat İcra edilmeksizin ve teminatsız olarak HMK m. 389 ve m.392 uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar davacının dilekçesinde rücu talebinin hukuki dayanağı belirlenmemiş ve açıklanmamış da olsa davacının rücu talebinin dayanağının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) 49 ile 64. maddeleri arasında düzenlenen haksız fiil sorumluluğu olduğunun anlaşıldığını, TBK.nun İlgili 49. maddesinde bu husus kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür” lafzı ile düzenlendiğini, haksız fiil sorumluluğunun doğabilmesi için hukuka aykırı bir fiil kusurlu davranış zarar ve bunlar arasında bir nedensellik bağı bulunmasının gerektiğini, somut olayda davacı yanın sigorta lehtarının iş yerinde yangın çıkması nedeniyle zarar meydana geldiğini, müvekkil şirketin zarardan sorumlu tutulabilmesi için kusurunun varlığının ve çıkan zarar arasındaki nedensellik bağının kurulmasının zorunlu olduğunu, davacı yanın dava dilekçesinde ortaya çıkan zarara ilişkin delil olarak gösterdiği ve atıf yaptığı iki adet dokümanın bulunduğunu, bunlardan ilki …. Belediyesine bağlı itfaiye daire Başkanlığı … itfaiye müdürlüğü tarafından … tarihinde düzenlenen yangın raporu olduğunu, yangın raporunda yangının merkezinin derin dondurucunun bulunduğu bölüm olduğu ve ambalajı kağıt ve naylon olan kolilerin tutuşmasıyla yangının çıktığına kanaat getirildiğini, bu sigorta lehtarının dükkânında yangın merkezi olarak kanaat getirilen yerde müvekkil şirket dışındaki diğer markalara ait başka soğutucu dolaplar da bulunduğunu, müvekkil şirket yetkilileri tarafından dolabın teslimi ve bayi ziyareti sırasında bu durumun tespit edildiğini, Hal böyleyken yangın raporunda bu hususa ilişkin herhangi bir değerlendirme ve tespit bulunmadığını, yangın raporunda yer alan tespitlerin eksik kaldığını, raporda yangının nasıl başladığı tespit edilmekle birlikte yangına neyin sebep olduğu tespit edilmediğini, bu nedenle davacının iddialarının aksine müvekkil şirketin kusurundan kaynaklı olan bir nedenle derin dondurucu da arıza çıktığı sabit olmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle yangın raporuna itibar edilmediğini ve bu rapora dayanılarak hüküm kurulması hukuka aykırı olacağını, yangının dava dışı sigorta lehtarının kendisine teslim edilen dondurucuyu özensiz ve talimatlara aykırı kullanımından kaynaklandığını, dolap bayiye 13.04.2017 tarihinde teslim edildiğini ve olayın 11.05.2017 tarihinde gerçekleştiğini, bu tarihler arasında dava dışı sigortalı lehtarı tarafından müvekkil şirkete herhangi bir arıza bildirimi yapılmadığını, dolabın teslim edildiği tarih ile yangın tarihi arasında bir ay bulunmadığın, bir ay içerisinde iki yıllık garanti süresi bulunan dolabın yangın çıkaracak bir arıza ya neden olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve sigorta lehtarının dolabı, talimatlara aykırı bir şekilde ve özensiz kullandığının ispatı olduğunu, kaldı ki raporda ifade edildiği üzere dolabın bodrum katın merdivenin yanındaki izbe bir yerde ve etrafı kağıt ve ambalajlarla kaplı koliler ile çevrelenmesinin ne kadar özenli bir kullanım olabileceğini, dava dışı sigorta lehtarın özen yükümlülüğünü yerine getirmediği izahtan vareste olduğunu, ayrıca bu şekilde özensiz ve tedbirsiz bir şekilde muhafaza edilen yerdeki dolaba elektriğin nasıl bağlanması gerektiğini , soğutucu dolap kullanım talimatlarının ve uyarılarına aykırı şekilde kullanıldığını, dolabın izbe ve rutubetli bir bodrum merdivenine konulmasının hava dolaşımını engellediğini, ayrıca dolabın bulunduğu bölgenin kağıt ve ambalajlarla sarılı olmasının dolabın altında yer alan soğutucu pervaneyi bozmuş olmasının pekala muhtemel olabileceğini, Sigorta lehtarının dolaba nasıl elektrik bağladığının da bilinmediğini, dosyada mevcut bilirkişi raporunda yangına neden olan arızanın neden kaynaklandığını ve bu arızanın ortaya çıkmasından müvekkil şirketin kusurunun bulunup bulunmadığına dair herhangi bir bulguya rastlanılmadığının, yangının ortaya çıkmasında müvekkil şirketin kusurunun bulunduğu ispat edilemediğinden zarar ile müvekkil şirket tarafından dolabın teslim edilmesi arasında illiyet bağı kurulamadığından, dava dışı sigortalı lehtedarı ve dolayısıyla halifenin dolap bakım yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği belirli olmadığından, dolabı kullanımının yönerge ve kullanım talimatına uygun olup olmadığının belirli olup olmaması nedeniyle, alacağın kesin ve likit olmaması nedeniyle kötü niyet tazminatına hükmedilmemesini ve talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, davacı sigorta şirketinin sigortalısının haklarına halef olarak rücu hakkına dayalı tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın dava konusu yangın olayında davalının kusurunun veya kusursuz sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, varsa davacı sigorta şirketinin sigortalısına yaptığı hasar ödemesini davalıya rücu edip edemeyeceği, davacının sigortalısının gerçek zararının ne kadar olduğu, davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği hususlarındadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında keşfen bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, Kimya Mühendisi …, Elektrik Elektronik Mühendisi … ve Sigorta Uzmanı ….’dan oluşan bilirkişi heyetinin sunduğu bilirkişi raporunda özetle;
1) İtfaiye raporu, bilirkişi raporu ve resimlerin ayrıntılı incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu, dava konusu yangının, …. yazılı soğutucudan çıktığı, ortamda fazla oksijen olmaması nedeniyle alevli yanmaya dönüşmeden söndürüldüğü,
2) … Sigorta A.Ş. tarafından …. no’lu Poliçe Numaralı, 17.03.2017 tanzim tarihli, 17.03.2017 Başlangıç 17.03.2018 Bitiş tarihli “ … Paket “ Sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan ve Sigortalı ….. adına yapılan poliçenin hukuken geçerli bir poliçe olduğu
3) Toplam hasar tutarı 399.498,00 TL olup, 24.08.2017 tarihinde, Davacı Sigorta şirketi tarafından dava dışı Sigortalısı ….. adına …. Bankası A.Ş. Hesabına ödeme yapıldığını,
4) Yangının …. yazılı soğutucudan çıktığını ve davalı ….. Gıda Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketinin sorumlu olmasından dolayı davacı şirketin ödediği tazminat oranında 399.498,00 TL rücu hakkı bulunduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Elektrik kaynaklı yangınlarda öncelikle, elektrik panosu, kablo kesitlerinin uygunluğunu sigortaların uygun seçilmesi, elektrikli cihazların çoklu priz ve uzatma kablolarına bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların aynı sigortaya bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların topraklı prizlere bağlı olup olmadığı, yönetmeliğe uygun kaçak akım rölesinin kullanılıp kullanılmadığı, elektrikli cihazların kullanma kılavuzlarına ve yönetmeliklere uygun olarak kullanılıp kullanılmadığı, elektrik tesisatının topraklama yönetmeliğine uygun olup olmadığı hususlarının mutlaka kontrol edilmesi gerektiği, fakat yangının meydana geldiği işyerinde, ne Küçükçekmece … Sulh Hukuk Mahkemesinin …D. İş sayılı bilirkişi raporunda nede ekspertiz raporunda herhangi bir tespit bulunmadığı , bu nedenle bu noktalarda herhangi bir değerlendirme yapılamadığı, bu durumun değerlendirilmesinin sayın mahkemenin taktirinde olduğunu, sayın vekilin ifade ettiği gibi bu dolap “Yangın raporunda ve bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi dolap alt katta ve merdivenin hemen yanında konumlandırıldığını demesinin doğru olmadığı, Resimde görüldüğü gibi marketin girişinde olduğu, Kök rapordaki resimlere bakıldığında marketin düzenli olduğunun görüldüğü, dolayısıyla itfaiye raporunda da bilirkişi raporunda da marketin düzensizliğinden ve dolabın etrafının kirliliğinden bahsedilmediği, yukarıda açıklanan nedenlerle kök rapordaki kanaatlerinin devam ettiği bildirmişlerdir.
Taraf vekillerinin itiraz ve beyanları üzerine; taraf vekillerine dava konusu yangında yandığı anlaşılan davalı …..’a ait dolabın mevcut olup olmadığı, mevcutsa nerede olduğu hakkında beyanda bulunmaları için süre verilmiş, davalı vekili beyanında, dava konusu yangından sonra soğutucu dolabın Şirket deposunda 2 aylık bir süre ile bekletilip ardından hurdaya ayrılarak imha edildiği bildirilmiştir.
,
Dava konusu yangının çıktığı binanın olay tarihi olan 11/05/2017 tarihinde geçerli olan elektrik projesinin gönderilmesi için …. Belediye Başkanlığı’na müzekkere yazılmış, müzekkere cevabı geldikten sonra, tarafların itiraz ve beyanları ile dosya kapsamına alınan dava konusu yere ilişkin elektrik projesi de incelenerek; yangına neden olduğu iddia edilen dolabın kullanımına ilişkin kullanma talimatları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığı, ekspertiz raporunda belirtilen değerlerin piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığı, sigortalının kullanımından kaynaklanan bir kusurun söz konusu olup olmadığı hususlarında ve davalının itirazları hususunda ek rapor alınması için dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, bilirkişi heyetince sunulan ikinci ek raporda özetle; elektrik kaynaklı yangınlarda kusur oranının belirlenebilmesi için, elektrik panosu, kablo kesitlerinin uygunluğu, sigortaların uygun seçilmesi, elektrikli cihazların çoklu priz ve uzatma kablolarına bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların aynı sigortaya bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların topraklı prizlere bağlı olup olmadığı, yönetmeliğe uygun kaçak akım rölesinin kullanılıp kullanılmadığı, elektrikli cihazların kullanma kılavuzlarına ve netmeliklere uygun olarak kullanılıp kullanılmadığı, elektrik tesisatının topraklama yönetmeliğine uygun olup olmadığı hususlarının mutlaka kontrol edilmesi gerekirken, Küçükçekmece .. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı tespit dosyası kapsamında Kimya Mühendisi İş güvenliği ve Yangın uzmanı … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda yada ekspertiz raporunda, elektrik tesisatı ile ilgili yukarıda bahsedilen kontrol edilmediği ve herhangi bir tespit de yapılmadığı, bu nedenle de sigortalının elektrik tesisatının yönetmeliklere uygun olup olmadığı ile soğutucu dolabın kullanımından kaynaklanan bir kusurun söz konusu olup olmadığı hususunun değerlendirilmesinin yapılamadığı, ekspertiz raporunda, hasara uğrayan elektrik tesisatının onarımı için …. Elektrikten 9.676 TL tutarında teklif alındığı, bu bedel tarafımızdan piyasa rayiç bedelinde olduğu kanaatine varıldığını, heyette gıda mühendisi ve İnşaat Mühendisi olmadığından diğer emtianın onarım bedellerinin rayiç bedellerde olup olmadığının değerlendirilmesinin yapılamadığı, İtfaiye raporu, bilirkişi raporu ve resimlerin ayrıntılı incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu, dava konusu yangının, ….. yazılı soğutucudan çıktığı, ortamda fazla oksijen olmaması nedeniyle alevli yanmaya dönüşmeden söndürüldüğü kanaati bildirilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu’nun ayıptan sorumluluk ile ilgili 219.maddesinde; Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.
Sigortacı halefiyete dayanarak rücu davasını zarar sorumlusu aleyhine yönelttiğine göre sigortalının zarar sorumlusuna karşı açacağı tazminat davasında sigortalı neyi ispat etmesi gerekiyorsa, sigortacıda bu davada onu ispat etmekle yükümlüdür. Davanın yasal halefiyetten kaynaklanması, davacı durumundaki sigortacının bu konumunda bir değişiklik meydana getirmez. (TTK.nun 1472 vd)
Dosyadaki yangın raporu ve bilirkişi değerlendirilmelerine göre yangının başlangıcının buzdolabından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Ancak gerek itfaiye raporunda, gerek ekspertiz raporunda, gerekse Sulh Hukuk Mahkemesinden alınan tespit raporunda; elektrik panosu, kablo kesitlerinin uygunluğu, sigortaların uygun seçilmesi, elektrikli cihazların çoklu priz ve uzatma kablolarına bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların aynı sigortaya bağlı olup olmadığı, elektrikli cihazların topraklı prizlere bağlı olup olmadığı, yönetmeliğe uygun kaçak akım rölesinin kullanılıp kullanılmadığı, elektrikli cihazların kullanma kılavuzlarına ve netmeliklere uygun olarak kullanılıp kullanılmadığı, elektrik tesisatının topraklama yönetmeliğine uygun olup olmadığı hususlarında bir tespit ve değerlendirme yapılmamıştır. Davalının dolabın montaj ve kullanımında ihmal gösterdiğine, gerekli ve yeterli emniyet tedbirlerini almadığına, dair bilgi ve belge olmadığı gibi dolabın ayıplı olduğu da ispatlanamamıştır. Dava konusu buz dolabı ürünün üretim hatasından kaynaklı bir ayıp nedeniyle yangına neden olduğu ispatlanamadığından bilimsel ve somut olarak dava konusu buzdolabının ayıplı olduğu ve yangının bu sebeple gerçekleştiği sonucuna varılması mümkün olmamıştır. Nitekim Yargıtay … Hukuk Dairesinin 26/03/2013 tarih ve …. E. …. K., aynı dairenin 11/01/2016 tarih ve … E. …. K. Sayılı ilamlarında da benzer değerlendirmeler yapılmıştır. Bu durumda, sigortalı konutta yangının, buzdolabındaki ayıptan kaynaklandığı somut delillerle ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 8.723,23 TL harçtan mahsubu ile 86.68,83 bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın mevcut avans kullanılarak taraflara tebliğine,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 42.590,10-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/06/2022

Başkan …. Üye … Üye … Katip …. e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır