Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/221 E. 2023/230 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/221 Esas
KARAR NO : 2023/230

DAVA : Sigorta (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2020
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :06/04/2023
Davacı vekili tarafından açılan rücuen tazminat davasının Mahkememizde yapılan
açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dışı sigortalı ….. Mağazacılık A.Ş.’ye ait taşıma Konusu ürünlerinin 28.06.2019 tarih ve ….. no.lu nakliyat emtia abonman poliçesi ile sigorta teminatı altında olduğunu, abonman konusu taşımaya konu, 20.06.2019 tarihli fatura mühteviyatı 62 koli, brüt 975 kg. net 913 kg olan ayakkabı cinsi eşyaların davalı ….. Lojistik Uls. Taş. Dep. Ve Dağ, Tic. A.Ş.nin himayesindeki ….. plakalıtır aracı ile İtalya’dan ülkemize taşımasının yapıldığını, söz konusu eşyaların 61 kap olarak, 1 kap eksik teslim edilmesi neticesinde ilgililerce tutanak tutulduğunu, davalıya bildirildiğini, … Hz. Ltd. Şti. ile anlaşma sonucunda hesaplanmış hasar miktarının 8.534,38 TL olduğunun davalı tarafa bildirilmesine Tağmen davalının dönüş yapmadığını, hasar tahsili için Bakırköy ….. İcra müdürlüğü bünyesinde …. E. Dosyası ile icra işlemleri başlatıldığını, davalının haksız olarak icraya vaktinde itiraz etmesi sonucunda icra işlemlerinin durdurulduğunu, yapılan arabuluculuk müracaatında anlaşamadıklarını ileri sürerek işbu davanın açıldığını beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın CMR kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, CMR 32/1. Maddesi gereğince 1 yıllık zaman içerisinde açılması gerekliği halde; süresi içinde açılmadığı ve geçmiş olduğu, 30/1-2. Maddesi gereğince hasarın süresi içinde kendilerine bildirilmediği, Yaşımaya konu ürünlerin eksiksiz olarak teslim edildiği, tek taraflı tutulan tutanak ve müvekkilinin kusurunun olmadığını, ürünlerin teslimi sonrasında 1 kap eksik olduğunun iddia edildiği, eksikliğin antrepo içinde meydana geldiği, bu eksikliğin davacı tarafından ispatlanması gerektiği, Eksik ürünlerin tutanakta hangi ürünler olduğu ve kilogramının belirtilmediği, davacının kabul anlamına gelmemek kaydıyla talep edilen hasar bedelinin fahiş olduğu, CMR 23. Maddesi gereğince 8.33 SDR özel çekme hakkını geçmemesi gerektiği, eksikliğin müvekkilinin kusurundan kaynaklanmadığı hususları ileri sürülerek dosyanın reddi talebinde bulunmalarından ibaret olup, işbu dava arabuluculuk müessesesinde de anlaşmazlıkla sonuçlandığından iş bu davanın açılmış olduğunu, davanın reddi gerektiğini cevaben savunarak iddia etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı sigorta şirketi nezdinde nakliyat emtia abonman poliçesi ile sigorta dava dışı şirketin ithal ettiği emtianın bir kısmının taşıma sırasında kaybedildiği iddiası ile sigortalıya yapılan hasar ödemesinin taşıyıcı olan davalıdan rücuen tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 8.917,37 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı sigorta şirketinin, sigortalısına ödemiş olduğu tazminat ve sigorta şirketinin davalıdan rücu talebi hususunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınmasına karar verilmiş, 06/04/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Eşyanın geçici depolama yeri ya da antrepoya boşaltılması 4458 sayılı gümrük kanunu gereği olup; söz konusu eşyanın geçici depolamaya boşaltılması esnasında tutulan tutanakta 61 kap olduğu, ancak taşıyan davalı tarafı imzasının mevcut olmadığından taşıyanın sorumlu olmayacağı, mahrecinde tatbik edilen mührün sağlam olup olmadığının boşaltma anında ilgililerince tespit edilmediği, daha sonra ilgililerince antrepo sayım tutanağı yapılmış olup; bu tutanakta da eşyanın antrepoya 62 kap olarak alındığının kayıtlı olduğundan eşyanın sağlam olarak teslim edildiği yorumu yapılabilecekken; gerek tutanakta taşıyıcının imzasının olmayışı ve gerekse tanzim olunan tutanaklardan birinde eşyanın 61 kap olduğu, diğerinde ise eşyanın 62 kap olarak antrepoya alındığı yazılı olması çelişki yarattığından dolayı; eksikliğin nereden kaynaklandığı dosya kapsamından tespit edilemediği, 09/04/2021 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Dosyada boşaltma ile ilgili olarak; iki belgenin sunulması ve heyetlerini tereddüte düşürmesi nedeniyle, kök raporlarında eksikliğin tespit edilemediği belirtilmiş olsada; resmi işlemler için delil niteliği taşıyan 05/07/2019 tarihli …. belgesinde de görüleceği üzere, eşyanın 1 kap olarak ambara alınmış olduğu, bu durumdan taşıyan davalının sorumlu olduğu, kurşun mühürün sağlam olup olmadığının tespitinin yapılmadığı, eşyanın yüklenmesi esnasında çekince koymaması ve eşyayı tam ve sağlam olarak teslim aldığı halde, eşyayı tam olarak teslim aldığı gibi teslim etmesi gerekirken teslim etmediği, bu husus da ispatla davalının yükümlü olduğu, hususlarının tespit edildiği, 19/09/2022 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Taşıyıcı davalının, eşyayı çekince koymaması nedeniyle yükleme yerinden sağlam olarak teslim aldığı, Gümrük müdürlüğünün ilgili yazılarında ekleri olmadığı ancak, özet beyan eksikliği ile ilgili bir soruşturmanın yapılmadığı dikkate alındığında; eşyanın sağlam olarak geçici depolama yerine alınmış olabileceği, Antrepo sayım tutanağında; eşyanın 1 kap eksik ile 61 kap olarak alınmış olduğu dikkate alındığında; eşyanın 1 kap eksik olduğu, bu haliyle eksikliğin nereden kaynaklandığında tereddüt hasıl olduğu, durumun davalı tarafça ispat edilmesi gerektiği, hususları tespit edildiği, 29/12/2022 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Davalı tarafın CMR hükümleri gereğince sınırlı sorumlu olduğu miktarın hesaplanmadığı, takdir mahkememize ait olmak üzere sınırlı sorumlu olduğu miktarın hesaplanması görevi gözetildiğinde, davalının sınırlı sorumlu olduğu tutarın CMR m.23/3 gereği 131,06 SDR miktarının mahkeme karar tarihi kur karşılığı TL tutarında olacağı, Davacı tarafın ödediği bedelin emtianın hasar tarihindeki rayiç değerine uygun olduğu, ancak ödenen miktar içinde %10 bedel artış farkının düşülmesi neticesi meydana gelen zarar ve ödenmesi gereken tazminatın 7.758,53 TL hesaplandığı, CMR hükümleri kapsamında zamanaşımı ve ayıp ihbar sürelerine uyulduğunun değerlendirildiği, antrepo tutanağı gereği taşımada yer alan 62 kap her birinde 10 adet ayakkabı bulunan emtiadan 1 kabın 10 takım ayakkabının alıcısına teslim edilmediğinin değerlendirildiği, Dava dışı sigortalının eksiklikten haberdar olduğu tarihin 05.07.2019 tarihi olduğunun tespit edildiği, 23/03/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Kısmi zayi kayıp olduğu belirtilen ve davacı tarafından tazmin edilen miktarlar bakımından zarar miktarları ve icra dosyasında alacak miktarlarının somut olaya uygun, kadri marufunda miktarlar olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Somut davada; dava dışı sigortalı ….. Mağazacılık A.Ş. ile davalı taşıyıcı arasında İtalya’da bulunan yurtdışı firmasından dava dışı sigortalının ithal ettiği dava konusu ayakkabı emtiasının İtalya’dan Türkiye’ye davalı tarafından taşınmasına ilişkin taşıma sözleşmesi akdedilmiştir. Davacı ile dava dışı sigortalı arasında ise geçerli olmak üzere nakliyat emtia abonman sigortası akdedilmiştir. Taraflar arasında bu hususlarda ve dava konusu emtianın davalı tarafından taşınarak alıcısına teslim edildiğine ve davacı tarafından sigortalısına ödeme yaptığına ilişkin bir ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf dava konusu emtianın bir kısmının taşınma sırasında kaybolup olmadığı, kaybolmuş olması halinde kusurun hangi tarafa ait olduğu, zarar miktarı, davalının söz konusu zarardan ne kadar miktar ile sorumlu olduğu hususlarındadır.
Dava dışı sigortalı ve davalı arasında dava konusu emtianın karayolu ile taşınmasına ilişkin taşıma sözleşmesi akdedilmiş ve emtianın teslim alındığı ülke olan İtalya ve emtianın teslim yeri olan Türkiye’nin akit devletler olması sebebiyle somut uyuşmazlıkta CMR Konvansiyonun hükümleri uygulama yeri bulmaktadır.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde ve süresinde zamanaşımı defi ileri sürülerek zamanaşımının dolması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Bu noktada CMR Konvansiyonun zamanaşımı hükümlerini somut olayımızda irdelemek gerekmektedir. CMR Konvansiyonun 32/1. maddesi uyarınca bu Sözleşme gereğince yapılan taşımalardan doğacak davaların bir yıl içinde açılması gerektiği, ancak, bilerek kötü hareket veya mahkeme tarafından bilerek kötü hareket olarak kabul edilen kusurlarda, bu sürenin üç yıl olduğu belirtilmiştir. Yine Konvansiyonun 32/2. maddesi uyarınca Yazılı bir istem, taşımacı bunu yazılı bildiri ile geri çevirip, ona ilişkin belgeleri de iade edinceye kadar zaman limitini erteleneceği, talebin bir kısmı kabul edildiği takdirde zaman süresi anlaşmazlık konusu olan istek için tekrar devam etmeye başlayacağı, istemin alındığını, cevap verildiğini ve belgelerin gönderildiğini kanıtlamak, bu durumlara güvenen tarafa ait olduğu, aynı gayeyle yapılan başka istemler için zaman süresi ertelenmeyeceğini hüküm altına alınmıştır. Somut davamızda dava konusu emtia 04/07/2019 tarihinde antrepoya indirilmiş ve 05/07/2019 tarihinde sayım işlemi yapılmıştır. Bu tarihten itibaren icra takip tarihi ve dava tarihine kadar zamanaşımı süresi dolmamıştır. Bu sebeple davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir.
Dava dışı sigortalı tarafından yurtdışı firmasından satın alınan ve ithal edilen dava konusu emtia taşıyıcı olan davalı tarafından karayolu ile taşınmak suretiyle Erenköy gümrük müdürlüğünce tescilli 04/07/2019 tarih ve …. no.lu antrepo beyannamesi muhteviyatı 975 kg. ağırlığında eşyaların 05/07/2019 tarihinde antrepoya boşaltılmış ve sayım yapılarak eksiklik tespit edilmiştir. Dava dışı sigortalı tarafından davalıya 21/08/2019 tarihli ihtarnmae ile hasar bildirim ve talebinde bulunulmuştur. Sayım tutanağında taşımayı yapan araç şoförünün imzası bulunmamaktadır. CMR Konvansiyonun 30/1. maddesinde Alıcı, taşımacı ile beraber durumlarını kontrol etmeden, veya ziyan ve hasarın açıkça görüldüğü hallerde teslim anında veya açıkça görülmediği hallerde teslimden yedi gün içinde (pazar günleri ve resmi tatiller hariç) durumu kendisine bildirmeden malı tesellüm ederse, bu husus onun yükü sevk mektubunda belirtildiği şekilde alındığına kanıt oluşturur. Açıkça gözükmeyen ziyan veya hasarlarda bildirme yazılı olarak yapılacaktır. Bu hüküm uyarınca söz konusu bildirim sürelerine uyulmaması taşıyıcı lehine karine oluşturacağı ve eşyanın taşıma senedine göre alındığı hususu kabul edilecektir. Yoksa hasarın ispatı halinde dava dışı sigortalının davacının hasarı talep etme hakkına halel getirmeyecektir.
CMR Konvansiyonu 10. maddesi uyarınca Gönderici, kişilere malzemeye ve diğer yüklere gelecek zarar ziyan ve hasardan, yükün kusurlu olarak ambalajlanmasından kaynaklanan masraflardan taşımacıya karşı sorumludur. Ancak, yükün kabulünde kusur açık seçik ise ve taşımacı tarafından biliniyor ise bu hususta bir çekince beyanında bulunmamış ise bu hüküm geçersizdir. Yine Konvansiyonun 17. maddesi uyarınca taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. Eğer kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlenmesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz. Bu hususu ispat yükü taşımacıdadır. Ancak taşıyıcı Madde 18 paragraf 2 ila 5’e uygun olmak üzere kayıp veya hasar durumları kullanılmasında anlaşmaya varılmış ve sevk mektubunda açıkça belirtilmiş olduğu üzere, madeni levha ile kaplanmamış açık taşıtlar kullanılması, ambalajlanmadıkları veya kötü ambalajlandıkları zaman, özellikleri gereği fire veren veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmış olması, yükün gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, taşınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması, özellikle kırılma, paslanma, çürüme, kuruma, normal fire yahut da güve ve haşerattan kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliği, sandık veya paketlerin üzerindeki marka veya numaraların yetersiz veya hatalı oluşu, canlı hayvan nakli, hallerinde sorumlu olmayacaktır. Somut davamızda CMR senedine göre 62 kap olarak yüklenmiş emtianın sayım tutanağında ve geçici depolamaya 61 kap olarak alındığı tespit edilmiştir. CMR taşıma senedinde 62 kap yazan emtianın 61 kap teslim edildiğine göre, CMR m.17/1 gereği zayiatın davalının sorumluluğunda meydana geldiği anlaşılmaktadır ve taşıyıcı zayiattan sorumludur.
Davalı taşıyıcı tarafından 62 kap eşya taşınmış ve 1 kap eşya kaybedilmiştir. Bu durumda davalının kusurunun ağır kusur veya kasta eşit değer kusur olarak kabul edilmesi mümkün değildir ve bu durumda davalının sınırlı sorumluluk ilkesi uyarınca sorumlu olacağı açıktır. CMR Konvansiyonu 23/3. maddesi uyarınca tazminat, eksik brüt ağırlığın kilogramı başına 8.33 hesap birimini aşmayacaktır ve söz konusu zarar karar tarihindeki kur esasa alınarak belirlenecektir. Mahkememizce karar tarihindeki kur dikkate alınarak davalının sınırlı sorumlu olduğu miktar 3.295,72 TL olarak tespit edilmiş, davacı tarafından tazminatın ödendiği tarih olan 09/09/2019 tarihinden icra takip tarihine kadar işlemiş faiz miktarı da 68,26 TL olarak hesaplanmış ve davacı tarafından geçerli sigorta poliçesi kapsamında ödeme yapıldığından ve halefiyet şartları gerçekleştiğinden bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulü ve icra takibinin devamına karar verilmiştir. Hüküm altına alınan alacak likit olmadığından ve koşulları oluşmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 3.295,72 TL asıl alacak ve 68,26 TL işlemiş faiz üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan alacak likit olmadığından ve koşulları oluşmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 229,79TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 145,75 TL peşin harcın mahsubu ile 84,04 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 3.363,98 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/3 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 3.363,98 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 145,75 TL peşin harç olmak üzere toplam 200,15 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 1.061,88 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin 520,21 TL sinin davalıdan tahsili ile, 799,79 TL sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
10-Dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.07/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır