Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/171 E. 2021/569 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/171 Esas
KARAR NO : 2021/569

DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2020
KARAR TARİHİ : 08/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/06/2021
Davacı vekili tarafından açılan Tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkil davalı şirkete 23/03/1999 tarihinde 1.100 Dm karşılığı (550 Euro ) ve 22/10/200 tarihinde 12.000 DM karşılığı ( 6.000 Euro ) olmak üzere 6.550 Euro ödeme yaptığını, müvekkiline ödeme makbuzu ve hisse senetleri verildiğini, ancak müvekkilinin ödediği paraların iadesi için 28/10/2019 tarihinde davalıya iadeli taahhütlü dilekçe gönderdiğini, davalının herhangi bir ödeme yapmamış olup, taraflar arasında TTK ya uygun bir ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ile müvekkili tarafından davalıya ödenen 13.100 DM karşılığı olan 6.550 Euronun dava tarihinden itibaren dövize uygulanacak en yüksek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; öncelikle ara buluculuk başvuru işlemi usulüne uygun olmadığını, müvekkiline tebligat yapılmadığını, müvekkilinin toplantıya katılmasının temin edilmediğini, usülen davanın reddine karar verilmesini, davacının hisse senetlerinin aslını mahkemeye ibraz etmediğini, bu senetleri 3.bir şahsa ciro etmiş olabileceğini, arabuluculuk görüşmesinin yetkisiz yerde yapılmasının da geçersiz olduğunu gösterdiğini, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, esas yönünden ise müvekkili şirkete ait hisse senetleri, hamiline yazılı hisse senedi olduğunu, davacının müvekkilinden hamiline yazılı hisse senedi almış ise bunu ispat etmesi gerektiğini, ayrıca 7194 sayılı kanun gereği davada karar verilmesine yer olmadığına öncelikle usul sonra esas hakkında reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle alacak davası olup, 05/02/2019 tarih 7194 sayılı kanunun 41.maddesine eklenen geçici 4.maddesinde ” 31/12/2014 tarihine kadar, pay sahili sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal yada primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 06/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı SPK nın kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29/06/1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga TTK ile 13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı TTK kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması ortaklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez. 1.fıkra kapsamında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.” hükmü gereği davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı lehine takdir edilen 4.080,00.-TL vekalet ücreti ile davacının yaptığı 125,00.-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 59,30.-TL karar harcından peşin alınan 749,71.-TL harcın mahsubu ile bakiye 690,41.-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.08/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.