Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/141 E. 2021/580 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/141 Esas
KARAR NO : 2021/580

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2019
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/06/2021
Davacı vekili tarafından açılan Tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, okuma yazma bilmeyen birisi olması karşısında davalı bankanın kredi sözleşmesinin imzalanması esnasında, kredi taksitlerinin emekli maaşından tahsili için borç kesinleşmeden IİK. 82. ve 83. maddelerine aykın olarak muvafakat alındığını, bu muvafakatin okuma yazma bilmeyen bir vatandaş olduğundan ayrıca şekil şartlarına aykırılık teşkil ettiğini, zira okuma yazma bilmeyenlerin kredi kullanımı esnasında noter aracılığıyla sözleşme akdedilmesi gerektiğini, bu şekil şartına da uyumadığını, bu bakımdan banka tarafından kredi sözleşmesi ile alınmış olan muvafakate de itiraz ettiğini, ……… Bankası A.Ş. ……… Şubesi nezdîndeki emekli maaşı hesabının tümüne haksız ve yürürlükteki yasaya aykın olarak bloke koyulduğunu ve emekli maaşının çeşitli tarihlerde laksit ödemesi’, …’ya geri ödeme’, ‘noter masrafı” açıklamalanyla tamamen banka tarafından izni ve muvafakat] olmaksızın başka hesaplara aktarıldığını ve borç tahsilatı yapıldığını, emekli maaşının tümüne uygulanan bu bloke tahsilat işlemlerinin açıkça yasalara aykınlık teşkil ettiğini, davalı bankanın 04.01.2018 tarihinden işbu davanın ikame edildiği tarihe kadar emeldi maaşı hesabından toplamda 14.323,07 TL kesinti yaptığını, bu tarihten önceki dönemlere ve fazlaya dair haklan saklı olduğunu, yapılan bu haksız ve yüıüriükteki yasaya aykırı bloke ve transfer işlemleri sebebiyle maddi ve manevi olarak zor duruma döştûğünü, yaşam hakkının bu parasal kısıtlama le iyice zorlaşmış ve ailesiyle birlikte sürdürdüğü hayatının idame edilemez duruma geldiğini, bankaya olan borcunun devam ettiğini ancak emekli maaşının tümüne uygulanan bu işlemler sebebiyle hayatını İdame ettiremez duruma gelmiş olduğunu, SGK ve Bağkurtlan emekli olan kişilerin emekli maaşlanna 5510 sayılı SGK kanunun 93. maddesi hükmünce haciz konulamayacağını, yine IİK 63/a maddesi uyannca haczi caiz olmayan mallar ve haklasın ve kısmen hacizi caiz olan şeyler bakımından aynı yasanın 82-83 maddesinde yazılı mal ve hakların haczedilebfleceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muhteber değildir, hükmünü amir olduğunu, öncelikle maddi durumu yetersiz olduğundan ekteki fakirlik belgesi uyannca adK yardımdan yararlanmasına, emekli maaşınla bankanın uyguladığı hukuka aykın blokenin öncelikle kaldırılmasına ve iptaline, 04.01,2018 tarihinden itibaren emekli maaşından yapılan kesintilerin toplamı olan 14.323,07 TL’nin tarafına iadesine ve bu tüm kesinlerin toplamına, mevduat hesaplarına uygulanan yasal en yüksek değişken faizin de eklenerek birlikte toplamının davalı bankadan tahsili ie tarafına iadesine, tüm yargılama giderlerinin davalıdan tahminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; davacı tarafın müvekkil bankanın ……… şubesinden 25/07/2013 tarihinde emekli maaşını teminat göstermek ve kredi taksitlerinin maaşından kesilmesi talimatı vermek suretiyle 10.400 TL bireysel kredi kullandığını, bu kredinin koşul ve teminatı emekli maaşı olup buna göre davacının maaşından kredi taksitleri tahsil olunduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı asil 08/06/2021 havale tarihli feragat dilekçesi ile davasından feragat ettiğini, davalı taraf ile anlaştıklarını, davacı vekili de 10/06/2021 tarihli duruşmada müvekkili asilin davalı banka ile anlaştığından davadan feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığına, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat ” Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmış olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 39,53.-TL ( feragat nedeniyle ) karar harcından peşin alınan 244,60.-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 205,07.-TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraf vekillerinin talepleri gibi yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-Karar kesinleştikten sonra bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 10/06/2021

Katip ……..
¸e-imzalıdır.

Hakim ……….
¸e-imzalıdır.