Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/108 E. 2023/246 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/108 Esas
KARAR NO : 2023/246

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2013
KARAR TARİHİ : 09/03/2023
YAZIM TARİHİ : 08/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili, müvekkillerinin mirasbırakan …’ın mirasçıları olduğunu, davalı …’nun ise muris …’ın kız kardeşi …’nin eşi olduğunu, murisin ölümünden yaklaşık 10 yıl önce imzaladığı boş senedi ele geçiren davalı …’nun kötü niyetle bu senedi kendi alacaklı gibi doldurmak suretiyle müvekkilleri aleyhine Bakırköy …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, aslında senedin 2001 yılında düzenlendiğini, 2009 yılında düzenlenmediğini, üzerindeki damga pulundan bunun anlaşıldığını, davalı …’nun senette sahtecilik yaptığını, müvekkillerinin bu senetten dolayı davalıya borçlu olmadıklarını ileri sürerek icra takibinin ve senedin iptaline, %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların aynı dilekçe ile Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile aynı taleple dava açtığını, bu nedenle derdestlik itirazlarının bulunduğunu, müvekkilinin tacir olmadığını ve davanın hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiğinden iş bölümü itirazlarının bulunduğunu, davacıların senedin varlığından daha önce haberdar olduklarını, müvekkilinin davacıların murisine arsa parası verdiğini savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Taraflar arasındaki davanın daha önce mahkememizde yapılan yargılaması sonunda mahkememizce verilen 28/03/2017 tarih ve …Esas, … Karar sayılı davanın reddine ilişkin karar davacı tarafça istinaf edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesinin 30/01/2020 tarih, … Esas, … Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.
Yapılan açık yargılamada taraf teşkili sağlanmış, Bakırköy …. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının bir örneği dosyamız arasına getirtilmiş, Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının gerekçeli kararı ile kesinleşme şerhi, Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası UYAP aracılığıyla dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizde yargılama devam ederken davalı … vefat etmiş, Bakırköy …. Noterliğinin 03/01/2023 tarih, … yevmiye sayılı mirasçılık belgesi ile … davalı sıfatı ile davaya dahil olmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama süreci ve değerlendirmede; dava, davacıların 25/10/2009 düzenleme, 01/11/2011 vade tarihli, 90.000,00-USD bedelli bonodan dolayı davalıya borçlu olunmadığının saptanmasına ilişkindir.
Davalının davacılar aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile bonoya istinaden icra takibi yapması üzerine, davacıların dayanak bononun düzenleyeni olan mirasbırakanları …’in ölümünden yaklaşık 10 yıl önce imzaladığı boş senedi ele geçiren davalının kötü niyetle bu senedi kendi alacaklı gibi doldurmak suretiyle icra takibine konu ettiğini ileri sürerek işbu davayı açtıkları anlaşılmaktadır.
Dava ve takip konusu bononun 25/10/2009 keşide tarihli, 01/11/2011 vadeli ve 90.000,00 USD bedelli, bedeli nakden alındı kayıtlı, düzenleyeninin davacıların mirasbırakanı olduğu anlaşılan … tarafından davalı emrine düzenlenen ve TTK uyarınca tüm unsurları bulunan bono olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında, dava ve takip konusu bonodaki imzanın düzenleyen mirasbırakan …’e ait olduğu konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu nedenle bu hususta imza incelemesine gerek görülmemiştir.
Davacılar, mirasbırakanları İsmail’in ölümünden yaklaşık 10 yıl önce imzaladığı boş senedi ele geçiren davalının kötüniyetle kendisini alacaklı göstererek doldurmak suretiyle icra takibine konu ettiğini iddia etmektedir.
Davalı ise davacıların senedin varlığından daha önce haberdar olduklarını, mirasbırakan İsmail’e arsa parası verdiğini, borçlarını ödediğini, icraya olan borçlarını ödediğini savunmuştur.
Dava ve takip konusu senedin imza hanesi mirasbırakan İsmail tarafından boş olarak imzalandığı, bilahare davalı tarafından bir avukatlık bürosunda doldurtulmak suretiyle icra takibine konu edildiği saptanmıştır.
Diğer yandan davacılar, dava ve takip konusu imzalı boş senedin davalı tarafından haksız ele geçirildiğini iddia etmişlerse de, bu iddialarını ispat edememişlerdir. Bu durumda dava ve takip konusu senedin boş ve imzalı olarak davacıların mirsabırakanı tarafından davalıya verildiğinin kabulü gerekir.
Bilindiği üzere gerek hukukumuz, gerekse yerleşik Yargıtay kararları gereğince imzası inkar edilmeyen, imzalı ve boş olarak verilen senedin söz konusu olması halinde senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunun ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir. Ne var ki, davacılar bu yöndeki iddialarını ispat edecek delil sunmadıklarından iddialarını ispat edememişlerdir. Diğer yandan davacılar delilleri arasında da yemin deliline dayanmadıklarından bu hususun hatırlatılmasına gerek görülmemiştir.
Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda davaya konu senetteki borçlu imzasının davacıların mirasbırakanı İsmail’in ürünü olduğu saptanmış, dosyada dinlenen tanık …’ın anlatımında, …’ın kardeşi olduğunu, …’ın evine haciz geldiğini, paraya ihtiyacı olduğunu, bu nedenle davalıdan borç aldığını, ne kadar borç aldığını bilmediğini, borca karşılık İsmail’in açık senet verdiğini beyan ettiği görülmüş, davalı …’nun yargılama devam ederken öldüğünden hakkında açılan davanın düşmesine karar verildiği, Bakırköy …. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında yargılaması yapılan … hakkında beraat kararı verildiği ve kararın istinaf incelemesinden geçerek 08/04/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacılar vekili, davalının müvekkillerine borç para verdiğini, icra dosya borçlarını ödediğini savunduğundan ispat külfetinin davalıya geçtiğini savunmuş ise de, dava ve takip konusu senette ihdas nedeni olarak “nakten” kaydı bulunduğundan ve davalının savunması da bu doğrultuda olduğundan ispat külfetinin yer değiştirdiği iddiası mahkememizce kabul edilmemiştir.
Hal böyle olunca ispat edilemeyen davanın reddine ilişkin, yargılama aşamasında Bakırköy …. İcra Dairesinin … (yeni no:…) Esas sayılı icra takip dosyasında yatırılacak paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verildiği ve tedbirin de uygulanması nedeniyle davalı lehine davacılar aleyhine takipteki asıl alacak tutarının %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilerek, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
161.010,00-TL asıl alacak üzerinden %20 kötü niyet tazminatının davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
2-Alınması gereken 179,90-TL karar harcından peşin alınan 3.118,60-TL peşin harcın indirilmesiyle geriye kalan 2.938,70-TL fazla harcın davacıya geri verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 28.392,10 -TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra davacıya geri verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır