Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/1 E. 2020/791 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/1
KARAR NO : 2020/791

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 09/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, taraflar arasında geçerli bir tahkim anlaşması bulunmakta olduğunu, müvekkili … ile davalı … arasında 8 Ağustos 2017 ve 5 Eylül 2017 tarihinde aktedilmiş bulunan sözleşmeler ve devamından kaynaklanan ticari ihtilaf, davalı … Kimyanın Genel Hüküm ve Koşulları içeren sözleşmesi “Tahkim” başlıklı 7 nolu maddesi tahtında ve taraflar arasındaki anlaşma uyarınca İsviçrede ICC tahkim yolu ile ele alındığını, ihtilafın incelendiğini ve verilen karar ile nihayete erdirildiğini, ICC kararlarının, ICC Tahkim Kuralları gereği, nihai ve bağlayıcı nitelikte, kesin kararlar olduğunu, anılan kesinleşmiş ICC kararının icrası için işbu davayı ikame etme zarureti doğduğunu, ihtiyati haciz taleplerinin bulunduğunu, bu nedenlerle ICC Uluslararası Tahkim Merkezinin 23768/MK (EPP) dava nolu nihai kararının tanınması ve tenfizi ile anılan karar uyarınca müvekkiline ödenmesi öngörülen meblağın tamamiyle tahsiline, Tenfiz olunacak kararda hükmedilmiş bulunan meblağ için davalı tarafın menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine başkalarına devir ve teslimini de önlemek yönünde alacağımız ve ekleri tutarında ihtiyati haciz kararı verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin uzun yıllardır gerek yurt içinde gerek yurt dışında kükürt, sülfat vb. ürünlerin satışını gerçekleştirdiğini, müvekkili firmanın ticaret hayatında aktif olup yurt içi ve yurt dışı ticari anlaşmalar yapmaya devam etmekte olduğunu, mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmesi halinde alacaklı tarafça müvekkiline ait tüm taşınmazlara, taşınırlara ve banka hesaplarına ihtiyati haciz koyulması müvekkilini tüm bankalar nezdinde ticari itibarını zedeleyeceğini, ticari hayatın devam edebilmesi ve ticari itibarının daha fazla zedelenmesinin önüne geçmek için ihtiyati haciz talebinin reddi gerektiğini, dava asliye ticaret mahkemesinde açılmış ancak davanın görev yönünden reddi gerektiğini, müvekkili firmanın borçlu olduğu iddia edilmiş ise de müvekkili şirketin böyle bir borcu bulunmadığını, bu nedenlerle davacının haksız davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, dava konusu uyuşmazlık, talebin MÖHUK 53 ve 54.maddede belirtilen yasal şartları taşıyıp taşımadığı, MÖHUK 54/5 gereğince tenfizi istenen kararın taraflarının yargılama için usulüne uygun çağırılıp çağrılmadığı, tenfiz kararı verilip verilemeyeceği hususlarındadır.
Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunu’na göre, yabancı mahkemelerin hukuk davalarına ilişkin olarak verdikleri ve o devletin kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların tenfızi ve tanınmasına ilişkin davalarda; tenfiz dilekçesine, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesinin; ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin eklenmesi zorunludur. Bu belgelerde eksiklik varsa yargılama sırasında tamamlanması mümkündür.
Özel hukuka ilişkin yabancı mahkeme ilamlarının Türkiye’de icrası tenfiz kararının alınmasına bağlıdır (5718 sayılı MÖHUK md. 50).Tenfiz kararı alınmadıkça Milletlerarası Özel Hukukuna göre yabancı ilamın Türkiye’de icrası olanağı yoktur.
Tüm dosya kapsamından; tenfizi talep edilen ICC Uluslararası Tahkim Merkezinin 23768/MK (EPP) dava nolu nihai kararı incelendiğinde, davacının talebinin taraflar arsındaki davalının davacıya Bentonit Kükürt satışına ilişkin sözleşmeye göre davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle, ön ödeme olarak yapılan 34.350,00 USD’nin iadesi ve uğranılan zarar olarak 92.054,00 USD’nin tazminine yönelik olduğu, yapılan yargılama sonucunda 34.350,00 USD’nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline, davacının diğer tüm taleplerinin reddine karar verildiği, karar içeriği dikkate alındığında kamu düzenine ilişkin bir durumun bulunmadığı, dolayısıyla tenfizi elverişli kararlardan olduğu, her ne kadar davalı taraf görev itirazında bulunmuş ise de, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2014/19-1090 Esas ve 2016/819 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere tarafların tacir olduğu uyuşmazlıktan kaynaklanan yabancı mahkeme kararları ile ilgili tenfizde yetkili mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu, davalı tarafından kendilerine tebliğ yapılmadığı belirtilmiş ise de, kararda açıkça Tahkim Merkezi sekreteryası tarafından yapılan tebliğlerin belirtildiği, böylece davalının o yer kanunları uyarınca hükmü veren mahkemeye usulüne uygun olarak çağrıldığı, dolayısıyla bu yöndeki savunma hakkının kısıtlandığı iddiasının gerçeğe yansıtmadığı, kararın kesin olarak verildiği, taraflar arsındaki sözleşmenin tahkim kaydında da tahkim heyetince verilecek kararın kesin olacağının yazılı olduğu, davalı tarafça taraflar arsındaki sözleşme altındaki imza inkar edilmişse de, yukarıda belirtilen tespitler ışığında gelinen aşamada bu iddianın mahkememizce değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla talebe konu kararın tenfizine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile ICC Uluslararası Tahkim Merkezinin davacılar ile davalı arasındaki 23768/MK (EPP) dava nolu nihai kararının TENFİZİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesi 10,00 TL ‘nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydedilmesine,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ile 44,40 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,25 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/12/2020 11:24

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.