Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/901 E. 2022/27 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/901 Esas
KARAR NO : 2022/27

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2019
KARAR TARİHİ : 10/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasına süre fatura mukabilinde mal ve hizmet karşılığı davacının alacağı bulunduğunu, ticari defterlerden kaynaklı cari hesap ekstresinde görüleceği üzere davacı lehine bir alacak hakkı doğmuş olduğunu, alacağının tahsili için icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın takibe itiraz ettiğini belirterek davacı vekili davanın kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

İş bu dava cari hesap alacağından kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Arabuluculuk aşamasında davalıya tebligat yapılmadığı ,bu şekilde görüşmelerin tamamlandığı ,icra ödeme emri ,takibe itiraz dilekçelerinde davalının adresleri bulunmakla iş bu adresler yahut başkaca adreslere tebligat yapılmadan kanununun koyuluş amacına aykırı olacak şekilde arabuluculuk sürecinin işletilmediği görülmüştür.
“Arabuluculuk kanunun 8/1.maddesi ve arabuluculuk yönetmeliğinin 10/1.maddesi; “Arabulucu, tarafların her biri ile ayrı ayrı veya birlikte görüşebilir ve iletişim kurabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı vekilinin arabuluculuğa başvurduğu, 15/02/2019 tarihli ilk oturum tutanağında davalı tarafa yazılı bildirim yapılamadığı, diğer iletişim yolları ile de ulaşmanın mümkün olmadığının belirtildiği, davalıya ulaşma ihtimaline binaen 25/02/2019 tarihinde ikinci bir toplantı yapılmasına karar verildiği, 25/02/2019 tarihli son oturum tutanağında davacı vekilinin katıldığı, davalı tarafa ise yazılı bildirim yapılması ve telefon ile ulaşılmasının mümkün olmadığının belirtildiği ve bunun üzerine görüşme yapılmadan anlaşamama tutanağı düzenlendiği görülmüştür. Hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı olarak yürürlüğe sokulan arabuluculuk göstermelik bir işlem niteliğinde olmayıp uyuşmazlık taraflarına her türlü iletişim yolu ile ulaşıldıktan sonra tarafların anlaşamaması üzerine açılan davada bu anlaşamamaya ilişkin son oturum tutanağı tarafların iradelerinin yansıtıldığı belge niteliğindedir. Davalı tarafa icra dosyasında ve İlk Derece Mahkemesi dosyası kapsamında mernis adresine tebligat yapılmasına rağmen arabuluculuk aşamasında bu adrese usulüne uygun olarak tebligat yapılmaması arabuluculuk dava şartının yerine getirildiği anlamı taşımaz, aksi düşüncenin kabulü arabuluculuğu taraflara ulaşmadan olumsuz neticelendirilen göstermelik bir işleme dönüştürür. Arabuluculuğa başvuran tarafın arabuluculuk sürecini de kontrol etmesi somut olayda olduğu gibi davalı tarafa ulaşılamama durumunda mernis adresine usulüne uygun olarak tebligat çıkartılmasını yada diğer iletişim yolları ile ulaşılmasını sağlamak için gerekli özen ve çabayı göstermesi gereklidir.
Hal böyle olunca İlk Derece Mahkemesince davalı tarafın mernis adresine usulüne uygun tebligat çıkartılmadan neticelendirilen arabuluculuk sürecinin tamamlanmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde olmadığı anlaşılmıştır.( T.C.ANTALYABÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1672 Esas KARAR NO : 2021/1443 Karar KARAR TARİHİ : 10/09/2021)”
Yukarıda anılan içtihat uyarınca anılan davanın Dava şartı noksanlığı sebebi ile davanın usulden REDDİNE dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava şartı noksanlığı sebebi ile davanın usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70- TL harcın 606,09 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 525,39 TL bakiye harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

10/01/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır