Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/884 E. 2020/128 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/884
KARAR NO : 2020/128

DAVA : Ticari Şirket (Birleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/11/2019
KARAR TARİHİ : 07/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Birleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı şirketin toplam 336.000.000TL’lik sermayesi bulunmakta olduğunu, müvekkili … ‘ın 1.682 TL’lik hissesi ile şirketin ortağı olduğunu, müvekkili …’ın alacaklısı olduğu Bakırköy … İcra Dairesi … Esas numaralı dosyasında borçlu …. Holding A.Ş. adına yürütülen icra takibinin halen derdest ve tahsile açık olduğunu, bu çerçevede, borçlu firma adına kayıtlı tüm taşınmazların hak ve alacaklarının haczi yoluna gidildiğini, yapmış oldukları bu cebri icra işlemleri sırasında …. Holding A.Ş.’nin sahibi olduğu iştirak hisselerine de haciz konulması için, icra müdürlüğünden müzekkerelerin ilgili iştirak firmalara yazılmış olduğunu, bu iştiraklerden …. İnşaat Holding A.Ş. yönetimi tarafından 07.03.2018 tarihli haciz müzekkeresine istinaden, …. Holding A.Ş.’nin sahibi olduğu 66.500.000 TL nominal bedelli paylara haciz konulduğu bilgisi verildiğini, buna ilişkin olarak pay defterindeki borçlu şirkete ait sayfayı İcra Müdürlüğü’ne gönderildiğini, bu yolda haczin borçlu şirket, iştirak şirket ve üçüncü şahısları bağlayacak derecede kesin olarak uygulandığı ortaya çıktığını, aynı zamanda, ilgili pay defteri görüntüsünden borçlu şirket payları üzerinde ve grup firmalara verildiği anlaşılan rehin kaydının da olduğu görüldüğünü, bu kapsamda müvekkiline yukarıda yazılı hükümler çerçevesinde, 19.08.2019 Tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında, Yönetim Kurulundan: Birleşme Raporu ve Birleşme Sözleşmesinde, Müvekkilin alacağına ilişkin olarak Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından konulan haczin; Birleşme sonrasında akıbetinin ne olacağı, Birleşilen …. Gayrimenkul Proje Geliştirme ve Tic. A.Ş. tarafından 329.538.887TL’lik sermaye artırımı ile ihraç edilecek paylar üzerinde de icra dosyasının haczinin işletilip işletilmeyeceği hususlarında bilgi verilmesi talep edildiğini, bu hususta yazılı beyanlarının 19.08.2019 Tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantı Başkanı …’a iletildiğini, …. tarafından şirket yönetimine cevaplandırılmak üzere teslim alındığına ilişkin alındı şerhi işlendiğini, bir suretinin taraflarınca teslim alındığını, davalı şirketçe, 19.08.2019 Tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında cevaplandırılacaği bildirilen bilgi alma taleplerinin üzerinden 3 ay geçmiş olmasına rağmen davalı şirketçe yazılı ve yahut sözlü olarak herhangi bir bilgi verilmediğini, bu nedenlerle müvekkilinin alacaklısı olduğu Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında şirket hisselerine uygulanan haciz işlemlerinin birleşme sonrası akıbetinin ne olacağı ve birleşilen …. Gayrimenkul Proje Geliştirme A.Ş. tarafından gerçekleştirilecek sermaye artırımı ile ihraç edilecek olan paylar üzerinde de müvekkilinin haczinin işletilip işletilmeyeceği hususunda müvekkilinin TTK. 437. Maddesi kapsamında bilgi alma hakkının kullandırılmasına karar verilmesini, …. Holding A.Ş. tarafından hisse senetlerinin satış işlemi gerçekleştirildiği Kamuoyuna duyurulduğundan, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında işlenen hacizlerin akıbetinin aydınlatılabilmesi adına şirket pay defterinin TEDBİREN istenilmesine, şirketin pay defteri bulunmamakta ise Merkezi Kayıt Kuruluş Sistemi kayıtlarının istenilmesini, davalı şirket hisselerinden borçlu …. Holding A.Ş.’ye ait olan paylar hakkında mahkemece tedbir kararı verilerek, söz konusu hisselerin satışının engellenmesini, ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı, müvekkilu şirketin 19/08/2019 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurula vekili aracılığı ile katıldığını, müvekkili şirket ile ilgili olmayan ve müvekkil şirketteki pay sahipliği hakkından kaynaklanmayan ve bu pay sahipliği hakkını kötüye kullanmak maksadı ile …. Holding A.Ş aleyhine başlattığı Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilgili olağanüstü genel kurul gündeminde olmayan ve diğer pay sahiplerini ve müvekkili şirketi ilgilendirmeyen sırf küçük bir pay sahipliği elde ederek genel kuruldan gündem dışı ve ilgisiz bir konu hakkında bir takım bilgiler talep ettiğini, davacı ile müvekkili şirketin hakim ortağı olan …. Holding A.Şi ile olan hukuki ve cezai ihtilafları sebebi ile pay sahipliği hakkını kötüye kullanan ve TTK md 437 uyarınca iyi niyetli pay sahiplerine verilmiş bir hakkı dürüstlük kuralına aykırı olarak kullanan, ayrıca genel kurul yapan şirketin menfaatlerini tehlikeye sokan davacının bu gündem dışı talebi usule ve yasaya ve hakkaniyete aykırı ve hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu, huzurdaki davada ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının olmadığını, bu nedenle de bu talebin reddi gerektiğini, TTK Md 437/2 uyarınca bilgi alma hakkı kullanımı mahiyetinde olan bir dava da bu şekilde bir ihtiyati tedbir kararı talep edilmesi usule ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davada ki talebi ile ihtiyati tedbir talebi tamamen farklı olduğunu, ihtiyati tedbir kararının TTK md 437 de düzenlenen pay sahibinin bilgi alma hakkı ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, bu nedenle de tedbir talebinin reddi gerektiğini, davacının dava dışı …. Holding A.Ş. aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından yürüyen bir icra takibi mevcut olduğunu, bu dosyadan ilgili paylara haciz koydurması her zaman mümkün olup, paylar üzerine mahkeme kanalı ile ihtiyati tedbir konulmasında hukuki menfaatin olmadığını, bu nedenle de tedbir talebinin reddi gerektiğini, TTK md 437 de düzenlenen bilgi alma hakkının kullanımı olarak değelendirilemeyeceğini, davacı müvekkili şirketin de içinde bulunduğu …. Holding A.Ş. ile hukuki ve cezai çatışma ve çekişme halinde olduğunu, bu nedenle de davacının talebi pay sahibinin bilgi alma hakkı kapsamında kabul edilemeyeceğini, davacı tarafından …. Holding A.Ş aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından …. Holding A.Ş’ye ait olmayan ve yetkisiz vekalet ile atıldığı beyan edilen bir imza ile sonradan oluşturulmuş sahte bir senede dayanılarak icra takibine geçilmiş olduğunu, iş bu icra takibi sebebi ile davacı aleyhinde Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ( İstinaf sonrası Yeni …. Esas) sayılı dosyasından borca ve imzaya itiraz davası açıldığını, aynı zamanda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma numaralı dosyasından sahtecilik ve dolandırıcılık sebebi ile şikayette bulunulduğunu, davanın makul sürede açılmadığını, davacının talebini 19/08/2019 tarihli olağanüstü genel kurulda sunduğunu, yasa da belirtilen 10 günlük sürede davasını açmadığı gibi makul bir sürede de açmadığını, davacının iş bu davayı açmakta hukuki menfaatinin de olmadığını, bu nedenle de davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle İhtiyati tedbir verilmesi şartlarının oluşmaması nedeniyle davacının ihtiyati tedbir kararının reddine, aksi halde dava dışı …. Holding A.Ş payları tutarı olan 145.820.345,06 TL’nin %15’inden aşağı olmamak üzere bir teminat karşılığı ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının dava dışı …. Holding A.Ş ile hukuki ve cezai olarak çekişme ve çatışma halinde olması sebebi ile davacının kötü niyetli olması ve bilgi alam talebinin pay sahipliğinden değil de dava dışı üçüncü kişi nezdinde alacak iddiasının olması sebebine dayalı olması ve TTK md 437 de belirlenen ve iyi niyetli pay sahiplerine tanınan hakları kullanamayacağından davanın reddine, davacının davaya konu ettiği talebinin dava dışı …. Holding A.Ş aleyhine yürüttüğü Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından elde edebilecek olması ve davacının davada hukuki yararının bulunmaması sebebi ile davanın HMK md 114 h ve 115 uyarınca dava şartı yokluğu sebebi ile reddine, davacının bilgi alma hakkı biran için kabul edilse dahi (ki kabul edilemez) davanın yasal 10 günlük süre içerisinde ve makul sürede açılmamış olması, davacının bilgi alma hakkının ve iş bu davanın açılmasının hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olması, davacının kötü niyetli olması, davacının davayı açmakta hukuki yararının bulunmaması, davacının bilgi alma talebinin genel kurulda gündem dışı bir konu olması ve diğer pay sahiplerini manipüle etmek için kullanması ve müvekkil şirketin bu soruları cevaplamak zorunda olmaması, davacının kötü niyetle kullandığı bilgi alma talebinin müvekkil şirketin korunmaya değer menfaatlerini tehlikeye sokması sebepleri ile reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Dava, TTK 437. maddesine dayalı Bilgi Alma ve İnceleme hakkının Tanınması talebine ilişkindir.
Bilindiği üzere Bilgi alma ve inceleme hakkı TTK 437. maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin 1.,2.,3. fıkralarında bilgi alma hakkının kapsam ve şekli, 4. fıkrasında inceme hakkının kapsam ve şekli, 6.fıkrası ise bilgi alma ve inceleme istekleri karşılanmayan pay sahiplerinin bu haklarını mahkeme aracılığı ile kullanmalarının ve mahkemenin yapacağı yargılamanın şekil ve mahiyetini düzenlemiştir.
TTK 437/5. maddesi bilgi alma ve inceleme hakkını kullanmasına rağmen istekleri cevaplandırılmayan her bir pay sahibinin, bu hakkının tanınması için yetkili ticaret mahkemesine dava açabileceğini öngörmektedir. Davacının davalı A.Ş.’de cüz’i de olsa pay sahibi olduğu hususu taraflar arasında tartışmalı olmadığından davacının davalı şirketin pay sahiplerinden biri olarak tek başına bu davayı açabileceği anlaşılmaktadır.
Diğer yandan paydaşın bu davayı ilanihaye değil, belirli bir süre içinde açması gerektiği de öngörülmüştür. Bu süre bilgi alma ve inceleme talebinin açıkça ret edilmesi halinde, ret tarihinden itibaren 10 gün ve diğer hallerde ise makul süre içinde açılması gerekir. Bu süreler hak düşürücü süre niteliğindedir. Somut olayda davacının bilgi alma hakkını kullandığı genel kurulda talebinin sonradan cevap verilmek üzere alındığı ve dava tarihine kadar da cevap verilmediği, genel kurul toplantısının 19/08/2019 tarihinde yapıldığı ve davanın da 19/11/2019 tarihinde açıldığı gözetildiğinde geçen üç aylık sürenin makul bir süre olarak kabul edilmesi gerektiğinden davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı sonucuna varılmıştır.
Bilindiği üzere iş bu davaların şirketin merkez adresindeki ticaret mahkemesinde açılması gerekir. Bu yetki kuralı kesin yetki kuralı niteliğinde olup, mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Somut dava davalı şirketin merkez adresine göre yetkili olan mahkememizde açılmıştır.
TTK 437. maddesi hükmü gözetildiğinde bilgi alma ve inceleme hakkının söz konusu olabilmesi için bu hakkı kullanan pay sahibinin pay sahibi olması yanında istenen bilginin, pay sahibinin genel kurulda kullanacağı oya etkisinin bulunması, ayrıca şirketin iş ve işlemleri ile ilgili bulunması da gerekir. TTK 437/2. maddesinde pay sahibinin yönetim kurulundan hangi konularda bilgi alabileceğini düzenlemiştir. Somut olayda davacının istediği bilgi “kendi alacağına ilişkin olarak Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından konulan haczin; Birleşme sonrasında akıbetinin ne olacağı, Birleşilen …. Gayrimenkul Proje Geliştirme ve Tic. A.Ş. tarafından 329.538.887TL’lik sermaye artırımı ile ihraç edilecek paylar üzerinde de icra dosyasının haczinin işletilip işletilmeyeceğine ” ilişkin olduğu saptanmıştır. Yine davacının bilgi alma hakkına konu yaptığı alacağın birleşme öncesine ait olup, birleşen diğer şirket olan …. Holding A.Ş. ile bağlantılı olduğu ve aynı zamanda uyuşmazlıklı bulunduğu ve dava konusu olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafından istenen bilgi kendi özel alacağının birleşme sonucunda akıbetinin ne olacağına ilişkin olup hukuki mahiyettedir. Böyle bir talebin ise TTK 437. maddesi kapsamında değerlendirilmesi hukuken mümkün görülmemiştir. Bilindiği üzere birleşme halinde birleşen şirketin borçlarından devralan şirketin sorumlu olacağı izahtan varestedir.
Hal böyle olunca davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kararın mevcut avans kullanılarak taraflara tebliğine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda TTK 437/5. maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 07/02/2020

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …