Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/773 E. 2020/72 K. 22.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/773
KARAR NO : 2020/72

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 14/10/2019
KARAR TARİHİ : 22/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalının idaresinde bulunan …. Bölgesinde faaiyet gösterdiğini,davalı yönetimce yeni dönem ruhsat yenileme talebinin iskan ve yapı kayıt belgesi noksanlığı gerekçesiyle kabul edilmediğini ve kendilerine eksikliği tamamlamaları için süre verildiğini, müvekkilinin istenen belgeleri mülk sahibinden istediğini, ihtarname çektiğini ancak sonuç alamadığını, bunun üzerine davalı yönetim faaliyetten men kararı alıp 09/10/2019 tarihinde tebliğ ettiğini, bu durumun müvekkilinin iflasına neden olacağını, ayrıca talebin haksız ve hukuksuz olduğunu, ayrıca davalının bu hususta yetkisinin de bulunmadığını ileri sürerek ihtiyati tedbir ile …. Başkanlığının 30/09/2019 atrihli ve … sayılı kararının hükümsüz olduğunun belirlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının faaliyette bulunduğu işyerinin ruhsat ve yapı kayıt belgesinin bulunmadığını, bu hususta yetkinin müvekkili idarede olduğunu, davalının … kapı numaralı işyerinin yapı kayıt belgesinin müvekkiline sunulduğunu …. kapı nolu işyerinin ise yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığını, varsa bile müvekkiline sunulmadığını, davacının 19/11/2019 tarihinde müracaat ederek istenen yapı kayıt belgelerini sunduğunu ve bu nedenle davanın konusuz kaldığını, halen davacının taleplerinin incelendiğini ve gereğinin yapılmakta olduğunu, davacıya önceden verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatının geçici olduğunu ve müktesep hak teşkil etmeyeceğini, davacının yasal olmayan yerde faaliyette bulunduğunu ve sorumluluk doğuracacağını savunarak davanın reddini dilemiştir,
Dava, … Başkanlığının faaliyetten men kararının iptali isteğine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsımından anlaşılacağı üzere;
Davacının …’de … nolu işyerinde kiracı olarak faaliyette bulunduğu, davacının davalı kuruluşa müracaatla işyeri açma ve çalışma ruhsatı başvurusunda bulunduğu, ancak eksiklik nedeniyle ruhsat alamadığı, davalı kuruluş Yönetim Kurulunun 30/09/2019 gün ve … sayılı kararı ile faaliyetten men edilmesine karar verildiği ve bu kararın davacı şirkete tebliği üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı açtığı davada, dava konusu yönetim kurulu kararının icrası halinde ileride telafisi imkansız zarara uğrayacağı ve kararın haksız ve hukuksuz olduğu gerekçesiyle dava konusu kararın yürürlüğünün durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir.
Davanın yapılan ön inceleme duruşmasından önce davacı vekilinin verdiği 21/01/2020 tarihli dilekçesiyle davanın açılmasından sonra davalının istediği noksan belgelerin tamamlandığını ve davalının iş yeri açma ve çalışma ruhsatı düzenleyerek müvekkiline verdiğinden davanın konusuz kaldığını bildirerek bu nedenle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi istemiştir.
Davalı vekili ise ön inceleme duruşmasında alınan beyanında ” davanın açılmasından sonra eksiklerin giderilmesi üzerine müvekkilim idarece davacıya iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verilmiştir dava konusuz kalmıştır, davanın açılmasına biz sebep olmadık davacı eksikleri giderdikten sonra dava konusuz kalmıştır bu nedenle lehimize vekalet ücreti taktir edilmesini istiyorum” demiştir.
Taraf vekillerinin beyanları “davanın konusuz kaldığı” hususunda uyuşmuştur. Gerçekten de sunulan belgelerden davacıya davadan sonra iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verilmek suretiyle önceki faaliyetten men kararı fiilen ve hukuken ortadan kalktığından davanın konusuz kaldığı mahkememizce de kabul edilmiştir. Ne var ki, davalı davanın konusuz kalması nedeniyle dava açılmasına sebep olmadıklarını bildirerek lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesini istemiştir. HMK 331/1. maddesinde “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” hükmü gereğince davanın açıldığı tarihteki haklılık durumunun incelenmesi gerekir.
Taraflar arasındaki hukuki ilişki bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının davalının idaresinde bulunan …’de kiracı olarak faaliyette bulunduğu, gerek 4562 sayılı … hakkında kanun ve gerekse uygulama yönetmeliği hükümlerine göre …’de faaliyette bulunacaklar için işyeri açma ve çalışma ruhsatını vermeye ve denetlemeye … başkanlığı yetkilidir. Nitekim davacı davalı … başkanlığına başvurarak işyeri açma ve çalışma ruhsatının yenilenmesini istemiş; davalı da yaptığı inceleme sonucunda iskan ve yapı kayıt belgesi noksanlığı tespit ederek, bunların tamamlanması için davacıya süre vermiş; verilen süre içinde bu noksanlıkların giderilmemesi üzerine, yeniden ruhsat verilmeyerek davacının …’deki faaliyetinden men edilmesine ilişkin dava konusu kararı almış; bunun üzerine bilahare davacı istenen eksik belgeleri davalı idareye vermiş ve davalı idare de eksikliklerin tamamlanması üzerine davacıya ruhsat vermiştir. Davalının dava konusu kararı almasında hukuka aykırı bir yön yoktur. Davanın açılmasına davalı neden olmamıştır. Belirtilen eksikliği önceden gidermiş olsaydı, bu davayı açmasına gerek kalmayacaktı. Bu nedenle HMK 331/1. maddesi gereğince dava tarihi itibariyle davacının davasında haklı olduğunun kabulü mümkün değildir.Yargılama giderleri saptanan bu duruma göre takdir edilmiştir.
Diğer yandan hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.Tarifesi 6. maddesi hükmünün de dikkate alınması gerekmiştir.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davanın konusuz kalma aşamasına göre alınması gereken 1/3 oranındaki 14,80 TL karar harcın peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Yürürlükteki AAÜT 6.m gereğince 1/2 oranında hesap edilen 1.700,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin HMK 331/1. maddesi gereğince davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.22/01/2020 11:07

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …