Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/734 E. 2020/439 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/734
KARAR NO : 2020/439

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 01/10/2019
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin %12,5 payına sahip ortağı bulunduğunu, bu ortaklığın ise ayrıca yapılan ortaklık sözleşmesinden kaynaklandığını, diğer davalıların şirket pay çoğunluğiunu elde etmelerinden sonra müvekkilinin şirket ortaklığından ve ayrıca taraflar arasında yapılan ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan haklarının ihlal edilmeye başlandığını, davalı ortak …… ’nin eniştesi tarafından şirkete ait restoratta çalıştığı sırada vurularak yaralandığını, bilaharede müvekkilini restoranta sokmadıklarını, şirketin kar payı dağıtımı yapmadığını, çektikleri ihtarnameden de sonuç alamadıklarını, kendisi açısından şirketin feshi hususunda haklı sebeplerin oluştuğunu ileri sürerek ihtiyati tedbir ile şirketin haklı nedenle feshine, aksi takdirde müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davada arabuluculuk dava şartı eksikliği buluduğunu, gerçek kişi müvekkililerine bu davada husumet yöneltilemeyeceğini, şirketin haklı nedenle feshi koşullarının oluşmadığını, restorantta meydana gelen yaralama olayının sebebinin davacı olduğunu, şirketin ve restorantın halen faaliyetini devam ettirdiğini, davacının işten ayrılıp Rusya’ya çalışmaya gittiğini, kusurun davacıda olduğunu, şirketin menfaatleri yerine kendi menfaatleri ile hareket ettiğini, şirketin işlettiği restorantı müşterilere attığı mesajlarla kötülediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, ticari şirketin feshi davasıdır.
Davacı vekili 28/08/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerine dair dilekçe göndermiş, davalılar vekili de 28/08/2020 tarihinde davacı tarafından feragat edilmesi halinde vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Dosyanın incelenmesinde davacı vekilinin davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, MHK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davadan feragatin gerçekleştiği safhaya göre alınması gereken 2/3 oranındaki 36,26 TL karar harcının alınan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Talep edilmediğinden davalılar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı ve teminat konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yokluğunda karar verildi.
16/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.