Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/73 E. 2022/25 K. 10.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/73 Esas
KARAR NO : 2022/25

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili aleyhine 31/12/2009 tanzim, 31/12/2011 vade tarihli, 203.000,00 TL meblağlı bonoya istinaden alacaklı olduğu iddiası ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasından 23/10/2014 tarihinde kambiyo yoluna mahsus icra takibi başlattığını, yurtdışında yaşayan müvekkilinin söz konusu icra takibini haricen öğrendiğini ve tebligatın usulsüz yapıldığı iddiası ile Bakırköy …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden imzaya itiraz davası açtığını, Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesi ‘nin … Esas sayılı dosyasında görülen davanın reddine karar verildiği ve kararın onandığı, söz konusu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, bononun düzenleme tarihi olarak 31/12/2009 tarihinin yazıldığını ancak müvekkilinin o tarihte yurtdışında olduğunu, o tarihte yurtdışında olan müvekkilin böyle bir evrakı tanzim etmesinin ve imzalamasının da imkansız olduğunu belirterek müvekkilinin söz konusu bonoya istinaden davalıya Bakırköy … İcra Müdürlüğü ‘nün … Esas sayılı dosyasında herhangi bir borcunun olmadığının tespiti ile takibin iptaline, haksız icra takibi nedeniyle davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

Dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit isteğine ilişkindir.
Davalının davacı aleyhine Bakırköy … İcra Dairesi’nin … E. sayılı takip dosyası ile;31/12/2009 tanzim tarihli,31/12/2011 vade tarihli 203.000,00 TL bedelli ,keşidecisinin davacı ,lehdarının … ,hamilinin ise davalı olan kambiyo senedini takibe koyduğu anlaşılmıştır.
Davacının dayanak bonodaki keşideci imzasının kendisine ait olmadığı iddiasıyla iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davacının dayanak bonodaki imzayı inkar etmesi nedeniyle kıyasi imza örnekleri toplanmış; davacının imza örnekleri de alınmak suretiyle takip ve dava konusu bonodaki ciranta imzasının davacıya ait olup olmadığı yönünden uzman bilirkişiden rapor alınmıştır.
07/10/2021 Tarihli Adli Tıp Raporunda;
İnceleme konusu senette borçluya atfen atılı imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’in eli ürünü olmadığı,
Her ne kadar Dairemiz 15/6/2021 tarihli, ….. nolu raporumuzun 6.2. maddesinde istenen hususlar yerine getirilmemiş olsa da şahsın adli dosya içerisinde yer alan huzur ve samimi yazıları mukayese edilerek yapılan incelemede;
İnceleme konusu senet ön yüzdeki yazılar ile …’in mukayese yazıları arasında; tersim
biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu yazıların mevcut mukayese yazılarına kıyasla …’in eli ürünü olmadığı hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR kanaati ile rapor düzenlendiği görülmüştür.
Dava konusu senetteki imza davacıya ait olmadığından davacının senet metninden anlaşılan bu yöndeki savunmasını herkese bu arada davalı hamile karşı da ileri sürebilir. Dolayısı ile davacının bu senetten dolayı sorumlu tutulması hukuken mümkün değildir.
Davalının lehtar cirantadan sonra hamil olduğu görülmekle imzanın sahte olup olmadığını bildiği söylenemeyeceğinden davacının kötüniyet tazminatı talebi yönünden şartları oluşmadığından davanın kısmen kabul-kısmen reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,
2-Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasında takibe konu 31/12/2009 tanzim 31/12/2011 vade tarihli keşidecisi … olan 203.000,00 TL bedelli senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine,
3-Davacının icra inkar tazminatı/kötüniyet tazminatı talebinin koşullar oluşmadığından reddine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 13.866,93‬ TL karar harcından peşin alınan 3.466,74- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 10.400,19‬- TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 31,40 -TL başvurma harcı, 3.466,74- TL peşin harç, 12,40 TL vekalet harcı, 1.060,00 TL ATK Faturası, 230,20- TL yargılama gideri olmak üzere toplam 4.800,74‬ – TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen nispi 22.660,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.
10/01/2022

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır