Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/725 E. 2022/573 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/725 Esas
KARAR NO : 2022/573

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 28/03/2019
KARAR TARİHİ : 31/05/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :17/06/2022
Davacı vekili tarafından açılan kooperatif üyeliğinin tespiti davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının sahibi olduğu … İnşaat Ltd. Şti ile davalı kooperatif arasında 01.03.2006 tarihli sözleşme imzalandığı, ve anılan sözleşme gereği …. ili, … ilçesi, …. Mevkiinde … pafta … parsel üzerinde 3 blokta bulunan 100 adet karkas konutun eksik imalatları ile güçlendirme takviyelerinin yapılması hususunda anlaşmanın yapıldığı, davacının sahibi olduğu … İnşaat Ltd. Ştinde ünvan değişikliğine gidilerek şirket ünvanının … İnş.Taş. Dağıtım Gıda Turizm San ve Tic. Ltd. Şti olduğu, davalı kooperatif ile davacının sahibi olduğu …. Ltd. Şti arasında imzalanan 06.02.2009 tarihli sözleşmede ise yukarıda atıf yapılan 2 sözleşme kapsamında davacının 2 adet hakkediş düzenlediği,30.04.2008 tarihli hak ediş bedelinin 3.776.174.00.TL, 25.08.2008 tarihli hakkediş bedelinin ise 2.828.000.00.TL olmak üzere … Ltd.Şti nin toplam 6.604.174.00.TL alacaklı olduğu, Kooperatifin söz konusu alacak karşılığında sözleşmede belirtilen miktar ve tutarlardaki dairelere ek olarak 7,8,9,10,11,12,13,14 ve 15 nolu villaların müteahhide verileceği ve bu villalar ile ilgili davacı … adına kooperatife üye kaydının yapılacağı, Davacı …’nin kooperatife inşaat gideri altında herhangi bir ödeme yapmayacağı, hususlarında anlaştıklarını, 06.02.2009 tarihli sözleşmede kararlaştırılan hususlar davalı kooperatifin 22.06.2009 tarihli olağan genel kurul toplantısında 4 nolu gündem maddesi olarak oy birliği ile onaylandığı ve söz konusu kararın 16.07.2009 tarih …. sayılı Ticaret sicil gazetesinde de yayınlandığı, söz konusu 9 villa ile ilgili kooperatif üyesi sıfatına haiz olan davacının 2017 yılında gerçekleştirilen genel kurula davet edildiği ancak 2018 yılında yapılan genel kurul toplantısına davet edilmeyerek davalı kooperatif başkanı tarafından davacının kooperatif üyeliğinden çıkarıldığı bilgisinin paylaşıldığını, davacı yanca ihtarname keşide edilerek üyeliğin tescil edilmesinin talep edildiği , ancak kooperatif tarafından keşide edilen cevap ihtarı ile davacının sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği ve davacıya tahsis edilen dairelerden en sonuncusunun ….’a devir ettiği için kooperatif üyeliğinin sona erdiğinin iddia edildiğini, davacıya devredilen daireler ve dava konusu 9 villanın davacı tarafından önce gerçekleştirilen imalatlara ilişkin olduğunu, söz konusu bu hususun kooperatif yönetim kurulu ve genel kurulları ile onaylandığını bu nedenle cevap ihtarında davalı kooperatifin sadece daireleri konu alarak villalara ilişkin herhangi bir cevap vermemesinin hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle davacının 9 villa ile ilgili kooperatif üyeliği konusunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını ancak davalı kooperatifin davacının haklarını kullanmasına engel teşkil eden işlemleri sebebiyle davacının 7,8,9,10,11,12,13,14 ve 15 numaralı yer alan villalar ile ilgili davalı kooperatife üye olduğunun tespitine ve söz konusu üyelikler ile ilgili üyelik bedeli ödemekle yükümlü olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının açtığı davanın yersiz olduğu zira, davalı kooperatif ile davacıya ait olduğu iddia edilen şirketler arasında inşaat yapımına dair bir kısım sözleşmenin imzalandığı, ancak davacı ve sözleşmenin tarafı olan şirketlerin bu sözleşme gereği yükümlendikleri işleri ve edimlerini sözleşme hükümleri gereğince yerine getirmediğini, sözleşme tarafı şirketler arasında tarafından yapılması gereken 45 adet villadan 9 adetinin halen natamam vaziyette durduğu diğerlerinin ise hiç yapılmadığını, ayrıca yapılan binalardaki çevre düzenlemesi, bina asansörleri ve yangın merdivenlerinin de halen yapılmadığı gibi davacı ve şirketleri tarafından kullanılan elektrik bedellerinden dolayı 2017 yılı itibariyle 350.000.00.TL borç bulunduğunu, yine site etrafı duvar ile çevrilmesi gerekirken davacı ve şirketleri tarafından yapılmamış olduğu gibi sözleşmeye göre yapılması gerekip yapılmayan bir çok iş bulunduğunu ayrıca davacı ve şirketleri yükümlülüklerini zamanında yerine getirmediğinden davalı kooperatif ile toprak sahipleri arasında bu nedenle ihtilaf çıktığı gibi kooperatifin bu sebeple çok büyük zarara uğradığını bu husustaki dava ve talep hakları saklı kalmak koşulu ile sözleşmelerdeki yükümlülüklerin zamanında yerine getirilmemiş olmasına rağmen davacı şirketine tahsis edilen dairelerden dolayı kooperatif üyeliğinin kabul edildiği ve toplantılara davet edildiği ancak devirler sebebiyle hissesi ve ortaklığının kalmaması nedeniyle sonraki toplantılara davacı yerine üyeliği devir alanların davet edildiği, sözleşmelerin 2 taraflı bir akit olup hukukun temel prensibi gereği hiçbir taraf kendi edimini yerine getirmeden karşı taraftan talepte bulunamayacağını kaldı ki aradan 10 yıldan fazla bir zaman geçmiş olması nedeniyle veya böyle bir hak doğsa bile tüm hakların zamanaşımına uğradığını beyanla haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti talebine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davacının sözleşme gereği edimlerini yerine getirip getirmediği, Kooperatif üyeliğine hak kazanıp kazanmadığı hususlarındadır.
Dava konusu taşınmazın tapu kayıtları ve ruhsatın yenilenmesine ilişkin Belediye Başkanlığı cevabi yazısı incelenmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında davacının iddiası, davalıların savunması kooperatif ana sözleşmesi, taraflar arasındaki sözleşmeler, tüm dosya kapsamına göre davacının davalı kooperatife üye olup olmadığının, üyeliğin başlangıç tarihi, üyeliğin şarta bağlanıp bağlanmadığı, davacının kooperatif üyeliğinden çıkarıldığına ve usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilip edilmediği, davacı tarafından hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı zamanaşımı ve tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği ve tarafların iddia ve savunmaları hakkında gerekçeli ve denetime elverişli rapor düzenlenmesi için bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, 16/09/2020 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamında davacının 9 adet villayı ve kooperatif üyeliğini devrettiğine dair belge bulunmadığı, davalının kooperatif üyeliğinden çıkma /çıkarılmasına ilişkin karar bulunmadığı, Dosya kapsamında davacının davalı kooperatife üyelikten kaynaklı borcu olduğuna dair bilgi, belge bulunmadığı, 06.02.2009 tarihli sözleşmenin 5. Maddesine göre davacının davalı kooperatife inşaat gideri altında ödeme yapmayacağı belirtildiği, tespit edilmekle, davacının kooperatif üyeliğinin devam edip etmediğinin ve davacının üyelikten kaynaklı borcunun olup olmadığının mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir. 07/07/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının koaperatif üyeliğinin devam edip etmediğinin ve davacının üyelikten kaynaklı borcunun olup olmadığının mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir. 24.02.2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyasına ibrazı sağlanan yönetim kurulu karar defterleri, ortaklar pay defteri, genel kurul kararları ve hazirun cetvellerinin birbirleriyle karşılaştırmalı olarak 1163 sayılı kanun ve ana sözleşme kapsamında yapılan incelemesinde; Davacı …’nin inşaat sözleşmesi gereği hak ediş alacaklarına istinaden verileceği taraflarca kabul edilen dava konusu olmayan 47 adet yönünden davalı kooperatif üyeliğine 15/07/2008 tarihinde 10 sayılı yönetim kurulu kararı ile kabul edildiği, Davacının davalı kooperatif nezdinde dava dışı 47 adet dairede bulunan bu üyeliklerini sözleşmeden doğan alacaklarını tahsil etmek amacı ile 3. kişilere 1163 sayılı kanun ve ana sözleşmeye uygun olarak devir ve temlik ettiği, davacının kooperatif üyeliğini devir ettiği bu üyelik devirlerin davalı kooperatif yönetim kurulunca da kabul edilerek, …’den üyeliği devir alan kişilerin kooperatif üyesi olduğu, Davacının davalı kooperatifteki en son kalan A2 Blok 32 nolu daire üyeliğini 04.11.2015 tarihinde … ‘a devir ve temlik etmesi sonucunda davalı kooperatifte bu tarih itibariyle üyeliğinin kalmadığı, üyeliği davacıdan devir alan ….’ın kooperatif üyeliğinin kabul edildiği, Taraflarca sözleşmede kararlaştırılan 7,8,9,10,11,12,13,14 ve 15 numaralı villalar yönünden davacının, davalı kooperatif – üyeliğine kabul edildiğine dair yönetim kurulu kararı alınmadığı, ortaklık pay defterinde bu yönde ortak olduğuna dair bir kaydın bulunmadığının diğer tüm dosya kapsamı ile tespit edilmiş olması karşısında davacının davaya konu ettiği 7,8,9,10,11,12,13,14 ve 15 nolu villalar yönünden kooperatif üyesi bulunmadığı, yönündeki bilirkişi görüş ve kanaatinin takdirinin sayın mahkemeye ait olacağı, Dava dışı … şirketi ile davalı kooperatif arasında yapılan 06.02.2009 tarihli sözleşmede yüklenici şirketin yükümlendiği 3 mad. D bendinde kararlaştırılan inşaat imalatlarını davalı kooperatife karşı yapıp yapmadığı veya ne kadarının yaptığının ancak hakkediş uzmanı inşaat mühendisi tarafından tespitinin yapılabileceği düşünülmüş ise de takdir ve değerlendirmenin sayın mahkemeye ait olduğu, Dava dışı şirket tarafından 06.02.2009 tarihli sözleşmenin 3.mad D bendindeki yapılması kararlaştırılan inşaat imalatlarının dava dışı şirket tarafından yapıldığının veya ne kadarının yapıldığının bu konuda uzman bilirkişi tarafından tespit edilmesi halinde ancak yapılmış imalat tutarlarına karşı gelecek sayıda villa üyeliğinin var olup olmadığının bu sözleşmeye göre değerlendirilebileceği, yönündeki bilirkişi görüş ve kanaatinin Mahkemenin takdiri içinde kaldığı, kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; taraflar arasında 01/03/2006 tarihli, 18/03/2008 tarihli ve 06/02/2009 tarihli sözleşmeler ile davacının yüklenici, davalının iş sahibi olduğu sözleşme konusu yapıların davacı tarafından inşaasına ilişkin eser sözleşmesi yapıldığına dair ihtilaf yoktur. Bu sözleşme kapsamında davacı yüklendiği inşaat işlerini yapacak, karşılığında ise davalı Kooperatif tarafından sözleşmede belirlenen daireler ve villalar yönünden Kooperatife üye tesisi yapılacaktır. Sözleşmeler kapsamında davacı tarafın yaptığı yapılarak ilişkin hak ediş alacağı olarak 47 adet daire yönünden kooperatif üyeliği verilmiş ve söz konusu daireler davacı tarafça üçüncü kişilere devredilmek suretiyle bu daireler yönünden kooperatif üyeliği sona ermiştir. Söz konusu bu daireler ve üyelikleri dava konusu değildir. Ancak sözleşme kapsamında davacının edimi olan 45 adet villanın yapımı, çevre düzenlemesi, bina asansörleri, yangın merdivenleri ve yapılması gereken diğer işlerin yapılmaması sebebiyle sözleşmede davacıya hak ediş bedeli olarak verilecek 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 numaralı villalar yönünden davalı Kooperatif tarafından üyelik tesis edilmemiştir. Davacı taraf bu edimlerin yerine getirilmesi için davalı tarafın ruhsatı yenilemediğini, ruhsatı yenilemekle davalı tarafın yükümlü olduğunu, bu nedenle müvekkilinin edimini yerine getirdiğini ve villalar yönünden üyeliğe hak kazandığını iddia etmiştir. Belediye Başkanlığı tarafından verilen cevabi yazıda da söz konusu villaların yapı için ruhsatın olmadığı ve arsa malikinin ruhsatı yenilemesi gerektiği bildirilmiş ise de davacı tarafça sözleşme kapsamındaki edimleri yerine getirilmemiştir. Davacının sözleşme kapsamında davalının ileri sürdüğü edimlerini yerine getirmediği davacının da kabulündedir. Davacının sözleşme kapsamındaki edimlerinin yerine getirilmesi halinde hak ediş bedeli olarak villalara ilişkin davalı Kooperatif üyeliği verileceği kararlaştırıldığından ve davacının sözleşme kapsamındaki edimleri yerine getirilmediğinden Kooperatif üyeliğine hak kazanması mümkün değildir. Bu nedenle açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından 44,40 TL peşin alınan harcın mahsubu ile 36,30 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 2.038,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.31/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır