Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/571 E. 2023/346 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/571 Esas
KARAR NO : 2023/346

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/07/2019
KARAR TARİHİ : 11/04/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :23/05/2023
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Davacı …., 11.07.2018 tarihinde plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen, motorsiklet çarpması neticesinde omzunda ve kolunda büyük kırıklar oluşmuştur. Kaza sonucunda kalıcı maluliyeti kalmıştır. Çarpma sonrası hemen 112 aranmış ve ambulans gelmiştir. Ambulans gelmiş ve aynı akşam …. Hastanesi’ne kaldırılmşıtır. İlk müdahalesi bu hastanede yapılmıştır. Kayıtlara da “motorsiklet çarpması” olarak da geçmiştir. Aynı gece taburcu edilmiştir. Davacının şiddetli arıları devam etmesi üzerine bu defa aynı gece, … Hastanesi’ne kaldırılmıştır. Burada ameliyatlar olmuş, tedavisini tamamlamşıtır. Davacının omuzunda ve kolunda kırıklar meydana gelmşitir. Bunun neticesinde kalıcı maluyeti oluşmuştur. …., şikayette bulunmuştur. Yapılan soruşturma da çarpan aracın sürücüsü ve plakası tespit edilememiştir. Büyükçekmece … E. Sayılı dosası ile faili meçhul/daimi aramada olarak soruşturma devam etmektedir. Güvence Hesabı’na kalıcı maluliyetle ilgili olarak başvuruda bulunulmuştur. Ancak talep … yevmiye ve 04.04.2019 tarihli yazı ile red edilmiştir. Küçüçükcekmece Arubuluculuk Bürosu’nun … sayısı ile zorunlu arabuluculuğa başvurusu yapılmıştır. Taraflar anlaşmaya varamamışlardır. ….’in kaza neticesinde meydana gelen kalıcı maluliyeti ile ilgili olarak, iş bu tazminat davasını açma zarureti hasıl olmuştur.Yaralamalı trafik kazası neticesinde kalıcı maluliyetin oluşması nedeniyle 6100 Sayılı yasanın 107. Maddesi gereğince maddi tazminat isteklerin incelenmesine, toplanacak delillere göre tazminat hesabı yaptırılarak, dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini” talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dosyanın KTK. MD. 97 deki dava şartı yerine getirilmediğinden reddinin gerektiğini, poliçelerden dolayı sorumluluklarının davacının kusuru oranında olmak üzere yaralanma ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 360.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, 01/06/2015 tarihinden sonra gerçekleşmiş kazalar için açılmış olan davalarda kara yolları zorunlu mali sorumluluk sigortası yeni genel şartlarının uygulanmasının gerektiğini, müvekkilinin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazasında davacının yaralanması sebebiyle uğradığı sürekli iş göremezlik maddi tazminatın kazada kusurlu olduğu iddia edilen davalı aracın, sürücüsünün ve işleteni sigortalının tespit edilememesi sebebiyle 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. Maddesi, Güvence Hesabı Yönetmeliği uyarınca davalı Güvence Hesabından tahsiline ilişkindir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Mahkememizce davacının dava konusu kaza sebebiyle gördüğü tedaviye ilişkin tedavi evrakları, sgk kayıtları, hizmet döküm cetveli, davacıya rücuya tabi bir ödeme yapılmadığına ilişkin kayıtlar, davalı kuruma yapılan başvuru evrakları celbedilerek ve aile nüfus kayıtları, sgk kayıtları ve malvarlığı kayıtları Uyap ortamından dosya arasına alınarak incelenmiştir.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyası Uyap ortamından celbdilmiş, incelenmesinde; davacı müştekiye 11/07/2018 tarihinde faili meçhul bir şahsın motosiklet ile çarpıp kaçması sebebiyle soruşturma başlatıldığı, evrakın daimi aramaya alındığı ve soruşturmanın devam ettiği bildirilmiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; ” Davacı anneannem olur, tahminen 2,5 yıl önce tarihini tam olarak hatırlamıyorum, yaz ayıydı, ben evde iken komşumuz zile bastı bana anneannene araba çarpmış dedi, ben hemen panikle dayıma ve yengeme haber verip kaza mahalline gittiğimde anneannem yerde yatmış ağlıyordu, kolunu kaldıramıyordu, sonradan öğrendiğimize göre kolunda çok parçalı kırık olmuş, ben gittiğim zaman kaza mahallinde arkasında kağıt toplayıcıların çuvalı olan bir motorun olduğunu, sürücüsünün de olduğunu gördüm, bu motorsiklet anneanneme çarpmıştı ben çarpan kişiye bağırdım, anneannem ile ilgilenirken motorcu olay mahallinde ayrılmıştı, kaza mahallinde gören görgü şahitleri bana motorun ters yönden gelerek karşıdan karşıya geçmek isteyen anneanneme çarptığını söylediler” demiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Davacı kayınvalidem olur, 2,5 yıl önce bir motorsikletin çarpması sonucu yaralanmıştı, ben kazadan 10 dakika sonra kaza mahalline gittiğimde davacının yerde yattığını gördüm, kendisi ağlıyordu, sol kolundan yaralanmıştı, kendisini tutmak isterken bana sakın dokunma dedi, kolu ağrıyordu, bir kaç dakika sonra ambulans geldi, hastaneye gönderdik, ben kaza mahalline gittiğimde davacıya çarpan motoru gördüm, ancak sürücüsünü görmedim, çünkü kaza mahalli kalabalıktı, motor sürücüsü kaza yerinden kaçmıştı, orada gören görgü şahitleri bize davacının karşıdan karşıya geçtiğini, tam karşıya geçip ayağını kaldırıma atarken ters yönden gelen motorun çarptığını söylediler.” demiştir.
Dava dosyasında bulunan tüm belgeleri incelemek suretiyle, davaya konu trafik kazasında kazaya karışan ve kaza sonrası olay yerini terk eden motosiklet sürücüsünün ve yaya ….’in kazanın meydana gelişinde kusur oranlarının belirlenerek rapor alınmasına karar verilmiş, teknik bilirkişi tarafından düzenlenen 19/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı yaya ….’un %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğu, plakası belli olmayan motosiklet sürücüsünün %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine yerinde inceleme yapılmak suretiyle rapor düzenlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, önceki teknik bilirkişi tarafından düzenlenen 21/12/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Plakası belli olmayan motosiklet sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya ….’ in kusursuz olduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu arasında çelişki olması ve bu çelişkinin giderilmesi için Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmasına karar verilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 06/04/2022 tarihli kusur raporunda özetle; ” Plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Yaya ….’in kusursuz olduğu” sonucu mahkememize bildirilmiştir.
Dava konusu kazada davacının maluliyet durumunun tespit edilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulundan rapor alınmasına karar verilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulunun … tarihli maluliyet raporunda özetle; ” kişinin tüm vücut engellilik oranının %7 (yüzdeyedi) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği” sonucu mahkememize bildirilmiştir.
Dava konusu kazada davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi tazminat miktarının tespiti için aktüer bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, aktüerya bilirkişis tarafından düzenlenen 18/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 99.237,04 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 30.07.2020 dava tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davalı vekili davacının dava açılmadan önce sigorta şirketine tüm evraklar sunulmak suretiyle başvuru yapmadığı ve bu nedenle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Ancak 2918 Sayılı KTK’nun 97. maddesinde getirilen dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru şartı tamamlanabilir bir dava şartıdır ve başvuru yapılması yeterli olup, evrakların eksik olması başvuru şartının yerine getirilmediği anlamına gelmemektedir. Eksik evrak ile başvuru yapılması temerrüt tarihinin başlangıcı açısından önemlidir. Davacı dava açılmadan önce davalı kuruma başvuru yapmış, bunun yanında ayrıca arabuluculuk dava şartı yoluna da başvuru yapmıştır. Bu sebeple davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına Mahkememizce itibar edilmemiştir.
Somut davada; davacı vekili, dava konusu trafik kazasında davacının yaralanması sebebiyle uğradığı sürekli iş göremezlik maddi tazminatın kazada kusurlu olduğu iddia edilen davalı aracın, sürücüsünün ve işleteni sigortalının tespit edilememesi sebebiyle davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili tarafından davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Somut olayda; dava konusu kaza tarihi olan 11/07/2018 tarihinde plakası tespit edilemeyen sürücü sevk ve idaresinde bulunan motosiklet ile …. Sokağı takiben seyirle gelmiş olduğu kavşak noktasında sola dönüş manevrası ile … Caddesine katılmak istediği esnada, seyir istikametine göre yolun sol tarafından, kavşak başından taşıt yoluna girip …. Caddesi üzerinde karşıdan karşıya geçiş yapmakta olan ve belirli mesafe kat eden yaya ….’e çarpması sonucu trafik kazasının meydana gelmiş ve meydana gelen kazada yaya olan davacı yaralanmıştır. Mahkememizce kaza yerinde inceleme yapılmak suretiyle ve kamera kayıtları incelenmek suretiyle düzenlenen bilirkişi raporu ve Adli Tıp Kurumu kusur raporu uyarınca meydana gelen kazada; plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü, sevk ve idaresinde bulunan motosiklet ile meskun mahalde gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola vermesi, kaza mahalli kavşak noktasına geldiği esnada görüş alanını kontrol altında bulundurması, seyrine istikamet yönü için ayrılan yol bölümünü takiben müteyakkız şekilde devam etmesi gerekirken, bu hususlara riayet etmeden seyir halinde bulunduğu sokağı takiben gelmiş olduğu kavşak noktasında sola dönüş manevrası ile ters yön istikametine doğru girmiş olduğu cadde üzerinde, kavşak başından kaplamaya girip karşıdan karşıya geçmekte olan yayaya çarpması sonucu gerçekleşen kazada asli ve % 100 kusurlu olduğu, yaya ….’in gündüz vakti meskun mahalde bulunan kavşak noktasında, kavşak başından taşıt yoluna girip karşıdan karşıya geçtiği sırada, sağ gerisinde bulunan sokaktan sola dönüş manevrası ile gelerek ters yön istikametine doğru hareket halinde olan motosikletin çarpmasına maruz kaldığı olayda atfı kabil kusuru bulunmadığı tespit edilmiştir. Kimliği tespit edilemeyen sürücünün ters yön istikametine doğru hareket etmek suretiyle kazaya sebep olduğu ve kazada asli ve tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Düzenlenen bilirkişi ek raporu ve Adli Tıp Kurumu kusur raporu olayın oluş şekli, kamera kayıtları, usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmıştır. Nitekim söz konusu raporlara davacı vekili ve davalı vekili tarafından itiraz edilmemiş ve kesinleşmiştir.
Dava konusu kazada davacının maluliyet durumunun tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu …. Adli Tıp İhtisas Kurulundan rapor alınmış ve düzenlenen maluliyet raporunda dava konusu kaza sonrasında davacının yaralanması sonucunda kişinin tüm vücut engellilik oranının %7 (yüzdeyedi) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Düzenlenen rapor kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca düzenlenmesi ve usul ve yasaya uygun olması sebebiyle Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmıştır. Davacının maluliyet durumunun tespitinden sonra dava konusu kazada davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi tazminat miktarının tespiti için aktüer bilirkişiden rapor alınmış ve aktüerya bilirkişisi tarafından düzenlenen 18/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 99.237,04 TL olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporu usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmıştır. Nitekim söz konusu rapora davacı vekili ve davalı vekili tarafından itiraz edilmemiş ve kesinleşmiştir. Davacı vekili tarafından aktüerya raporu doğrultusunda talep arttırım dilekçesi sunulmuştur.
6098 sayılı TBK’nun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, aynı Kanunun 50. maddesinde; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olduğu hüküm altına alınmıştır. Somut uyuşmazlıkta dava konusu kazaya davalı araç % 100 kusuru ile sebebiyet vermiş ve söz konusu kazada davacı yaralanmıştır. Davacı tarafından davalının kusuru ve zararı ispat edilmiştir. Bu sebeple davacının bilirkişi raporu ile tespit edilen sürekli iş göremezlik maddi zararı davacı vekilinin talep arttırım dilekçesi dikkate alınarak hüküm altına alınmıştır. Davalı aracın, sürücüsünün ve işleteni sigortalının tespit edilememesi sebebiyle 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesi, Güvence Hesabı Yönetmeliği uyarınca davalı Güvence Hesabı dava konusu zarardan sorumludur. Bu sebeple davalı aleyhine hüküm kurulmuştur. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren, talep arttırım dilekçesinde haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi talep edilmiş ise de; davalı haksız fiil tarihinde temerrüte düşmemiş ve davalıya eksik evrak ile başvuru yapılması sebebiyle davalıya başvuru tarihinde de temerrüte düşmemiştir. Davalı dava tarihinde temerrüte düştüğünden dava tarihinden itibaren yasala faiz işletilmesine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Dava konusu 11/07/2018 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan davacı lehine 99.237,04 TL sürekli iş göremezlik maddi tazminatı takdiri ile takdir edilen maddi tazminatın dava tarihi olan 30/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 6.778,88 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 44,40 TL peşin harcın ve 1.691,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile 5.043,48‬ TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 15.877,93 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvurma harcı, 419,90 TL keşif harcı, 1.691,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 2.199,7‬0 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.181,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.11/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır