Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/540 E. 2022/1115 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/540 Esas
KARAR NO : 2022/1115

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2019
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :16/01/2023
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı şahıs firmasına ihracatını yaptığı ürünlerin imalatı konusunda anlaştığını ve bu sebeple şirket yetkilisine ve yetkilinin temsilcisi olan babasına ödemeler yaptığını, ödeme yerin geçen bir kısım çekler teslim ettiğini, ödemelere rağmen davalının imalat için arabasının olmadığı gerekçesiyle malzeme tedarik edemediğini, bu sebeple imalatın yarıda kaldığını belirtmesi üzerine müvekkilinin yetkilisi davalı firmaya kullanım bedelini ödemek şartıyla araç tedarik ettiğini, davalının aracı aylarca kullandığını, herhangi bir kullanım bedeli veya …. geçişlerini ödemediğini, bu ücretlerin müvekkili tarafından karşılandığını, davalının, müvekkilinin tüm bu fedakarlıklarına rağmen yine de edimini yerine getirmediğini ve müvekkiline herhangi bir ürün teslim etmediğini, bu sebeple yapılan ve karşılığı alınamayan ödemeler ile aylarca kullandığı aracın piyasadaki kullanım rayiç bedelleri ve … ücretlerinin iadesi için icra yoluna başvurmak zorunda kalındığını belirterek, icra dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı şirketin müvekkiline takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında önceleri ticari bir ilişkini bulunduğu su götürmez bir gerçek olduğunu, ancak davacı, sunduğu bu çek ve banka ödemelerine dayanarak kendisine mal üretilmediğini ve/veya tedarik edilmediği belirterek alacak talep ettiğini, oysa çekin bir ödeme aracı ve sebepten mücerret olduğunu, taraflar arasında çekin avans çeki olarak verildiğine dair tek bir sözleşme veya yazışma bulunmadığını, davacının Mmüvekkili tarafından aracının aylarca kullanıldığını beyan ettiğini, aslında davacının talebinin ne olduğu tam manasıyla ve açık şekilde anlaşılamadığını, aylarca aracın kullanılmasını ifade ederek kaç aylık bir kullanım bedeli talep edildiğini izah edilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine, koşulları oluştuğundan dolayı davacı aleyhine dava bedeli üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücret-i vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki anlaşma kapsamında dava ve takibe konu ürünlerin davalıya teslim edilmesine rağmen ürün bedellerinin ödenmemesi sebebiyle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 136.108,32 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Küçükçekmece …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası Uyap ortamından celp edilmiş, incelenmesinde; takip alacaklısı … kalıp/… tarafından davalı borçlusu … Ltd. Şti ye karşı 158.077,19 TL tutarında ilamsız icra takibinde bulunulduğu görülmüştür.
Tarafların ticaret sicil kayıtları, SGK kayıtları, tarafların BA ve BS formları, dava konusu araca ilişkin trafik tescil kayıtları, ihlalli geçişlere ilişkin kayıtlar celbedilerek incelenmiştir.
İkitelli Vergi Dairesi tarafından …./… Vergi/TC Kimlik numaralı mükellefi…. 28/08/2013 ve 31/12/2019 tarihleri arasında … – … (KEK VE AYAKKABI KALIPLARI HARİÇ) faaliyet kodu ile Bilanço usulune göre defter tuttuğu mahkememize bildirilmiştir.
… bankası tarafından …. seri numaralı çekin … Ticaret Ltd. Şti tarafından ibraz edildiği ve ödendiği mahkememize bildirilmiştir.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı şirket yetkilisi tarafından davalının babası … hakkında dava konusu araca ilişkin güveni kötü kullanma suçundan şikayetçi olduğu, tarafların soruşturma aşamasında uzlaşmaları sebebiyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin karar verildiği görülmüştür.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Davacıyı tanırım ancak davalıyı tanımam, 2016 yılında davacı ile davalı arasında 5 adet kalıp sözleşmesi yapıldı, sözleşme esnasında bende orada idim, davacı davalıya 75.000 TL kalıp ücreti ödedi, davalı 2017 yılında kalıpları davacıya teslim etti, ancak kalıplar hatalı idi ve davalı kalıpları geri aldı, bende bu hususu biliyorum davacının davalıya işlerin hızlı yürümesi için … model … marka bir araç verdiğini biliyorum.” demiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Ben davacı firmada 2018 yılı itibariyle çalışmaya başladım, davalı da bizim firmaya kalıp işi yapıyordu, ben işe başlamadan önce davalı bir veya iki kalıbı davacıya teslim etmiş, işe başladığım tarihte de davalı bir iki kalıp daha getirdi, kalıplar denendi çalışmayınca davalıya iade olundu, davacı firma davalıya ben işe başlamadan önce 75.000 TL ödemiş, ben de kendisine 10.000 TL davacı adına çek verdim, davacı şirket daha önce davalıya bir araç vermiş, daha sonra davalı aracı iade etti, davalı yaklaşık 2-3 yıl aracı kullanmış.” demiştir.
Tarafların 2016, 2017, 2018 2019 yılı ticari ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, dosyada mevcut tüm deliller birlikte değerlendirilerek takibe konu alacak hususunda gerekçeli denetime ve hükme elverişli rapor alınmasına karar verilmiş, 07/04/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin ticari defterlerinde davalı yanın 52.300,00 TL borçlu olduğu, Davacı şirketin davalı yandan 52.300,00 TL talep edebileceği, Davacı şirketin takip tarihi itibariyle ise 3095 sayılı kanuna göre değişen oranlara faiz talep edebileceği, Tarafların, inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkememizin takdiri içinde kaldığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır. 15/06/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı yanın 2019 yılı ticari defterlerinin, envanter defteri dökümünün görülmemiş olması sebebiyle usulüne uygun tutulmuş olup olmadığının tespitinin yapılamadığı, 2018 yılı Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, 2017 yılı ticari defterlerinin sadece açılış ve kapanış tasdikleri ve yevmiye kapanış maddesinin tarafıma mail ile gönderilmiş olduğu, bu nedenle 2017 yılı ticari defterleri incelemesinin yapılamamış olduğu, ancak 2017 yılı kapanış maddesinde 2018 yılına devreden davalı cari hesap bakiyesi ile 2018 yılı açılış bakiyesinin aynı olduğunun görülmüş olduğu, Davalı yanın Ticari defterlerinin, kebir ve envanter defterlerinin dökülmemiş olması sebebiyle, 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmamış olduğu, Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 06/05/2019 tarihi itibariyle, davacı yanın davalı yandan 52.300,- TL alacaklı oldukları, Davalı yanın incelenen ticari defterlerinde, icra takip tarihi olan 06/05/2019 tarihi itibariyle, davalı yanın davacı yandan 128.814,-TL alacaklı oldukları, Taraflar arasında (52.300,-TL4128.814,-TL) 181.114,-TL cari hesap farkı olduğu, Cari hesap farklarından, … Bankası, … Şubesi 30.01.2019 keşide tarihli … Numaralı 6.500,-TL’lik çekin 18/08/2018 tarihinde davalı yan tarafından … No.lu davalı makbuzu ile teslim alınmış olduğu, ancak davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, bu nedenle Sayın Mahkeme tarafından, işbu çekin … Bankası’ndan sorgulanıp, bu çekin önlü arkalı görüntüsü ve tahsil edilmiş olup olmadığı ve kim tarafından tahsil edilmiş olduğuna dair bilgi sorgulanabileceği, Cari hesap farklarından, … Bankası,… Şubesi 30.04.2017 keşide tarihli … Numaralı Keşidecisi …Tic. Ltd.Şti. keşide edileni … Ltd.Şti. olan 4.000,-TL’lik çekin, çek fotokopisi üzerine … tarafından “elden aldım” yazılarak imzalanmış olduğu, davalı tarafından düzenlenmiş makbuz görülmediği, … tarafından mahkememize gönderilmiş cevap yazıları ve eklerine göre, işbu çekin davacı şirket ortağı ve yetkilisi olan … ‘dan sonraki cirantasının davalı olduğu, davalı firma tarafından da kaşe basılarak başka bir firmaya verilmiş olduğu görülmekte ve bu çekin … A.Ş. tarafından ibraz edilmiş olduğu, işbu çekin ödeme bilgisinin … A.Ş.’den talep edilmesi gerekmektedir olarak belirtilmiş olduğu, mahkememiz tarafından ihtiyaç duyulması halinde … A.Ş.’den işbu çekin tahsil bilgisinin sorgulanabileceği, Cari hesap farklarından toplam 2.500,-TL’nin davacı yan tarafından dava dilekçesi ekinde dosyaya sunmuş olduğu davacı şirket ortağı …’e ait olduğu belirtilen şahsi hesap ekstresi ve dosyaya sunduğu banka dekontuna göre, davacı şirket ortağı ….tarafından davalı …. ‘in …. Hesabına 2000,-TL ve 500,-TL olarak havale yapılarak ödenmiş olduğu, mahkememizce ihtiyaç duyulması halinde …. Bankası’ndan davalı … , … , … ve davacı şirket 2017,2018 ve 2019 cari hesap ekstrelerinin talep edilebileceği, Cari hesap farklarından, … Bankası, … Şubesi 30.07.2017 keşide tarihli … Numaralı Keşidecisi davacı keşide edileni davalı olan 10.000,- TL’lik çekin, çek fotokopisi üzerine … tarafından “elden teslim aldım” yazılarak imzalanmış olduğu, davalı tarafından düzenlenmiş makbuz görülmediği, … Bankası tarafından 16.11.2021 tarihinde Sayın Mahkemeye gönderilmiş cevap yazısı ve eklerine göre, işbu çekin davalı tarafından kaşe basılarak başka bir firmaya verilmiş olduğu görülmekte ve bu çekin 31/07/2017 tarihinde … A.Ş. tarafından … şubesine ibraz edilip tahsil edilmiş olduğu, Dolayısıyla işbu çekin bedelinin davalı tarafından, davacı yan ödemesi olarak muhasebe kayıtlarına alınması gerektiğinin değerlendirilmiş olduğu, Bu çeklerden, … Bankası, …/… Şubesi 25.04.2017 keşide tarihli … Numaralı Keşidecisi … , keşide edileni … olan 2.000,-TL’lik çekin, çek fotokopisi üzerine … tarafından “elden teslim aldım” yazılarak imzalanmış olduğu, davalı tarafından düzenlenmiş makbuz görülmediği, … tarafından Sayın Mahkemeye gönderilmiş cevap yazısı ve eklerine göre, işbu çekin davacı şirket ortağı ve yetkilisi olan …’dan sonraki cirantasının … olduğu, ancak çekte davacı firma kaşesinin olmadığı, davalı firma adına da kaşe basılmamış olduğu, … tarafından başka bir şahsa verilmiş olduğu görülmekte ve bu çekin en son ciranta ….Ltd.Şti. tarafından ibraz edilmiş olduğu, işbu çekin 25.04.2017 tarihinde takasında bu firma hesabına tahsil edilmiş olduğunun belirtilmiş olduğu, … tarafından davalı firma adına diğer çeklerde teslim alınmış olduğundan işbu çekin de davacı adına davacı şirket ortağı … tarafından davalı şirket adına alınmış olabileceğini değerlendirilmiş olduğu, ancak hukuki değerlendirmenin mahkememize ait olduğu, Cari hesap farklarından 156.114,-TL’sinin davalı tarafından, davacı yana 01.03.2019 tarihinde 156.114,-TL’lik …. No lu irsaliyeli fatura düzenlenmesinden ve davacı ticari defterlerinde bu faturanın kayıtlı olmamasından kaynaklanmakta olduğu, davalı tarafından davacı yana düzenlenmiş işbu faturanın ve fatura içeriği ürünlerin davacı yana teslim edilmiş olduğuna dair imzalı bir belge görülmemiş olduğu, tarafıma inceleme sırasında talebim üzerine sunulmuş fatura üzerinde imza görülmemiş olup işbu 156.114 TL’lik faturadaki ürünlerin (Kalıp vs) davacı yana tesliminin ispata muhtaç olduğu, Davacı tarafından, davalı yan tarafından kullanılmış olduğu iddia edilen …. plakalı aracın davacı şirket adına kayıtlı olup olmadığı bilgisinin dosya içeriği belgelerden anlaşılamadığı, … davacı şirket ortağı …’e ait olduğu, hangi tarihlerde davalı yan tarafından kullanılmış olduğuna dair belge olmadığından ve aracın şirket adına kayıtlı olup olmadığı tespiti de yapılamadığından trafik cezası ve araç kira alacağı hesabının yapılmadığı, SGK Müdürlüğü tarafından gönderilmiş cevap yazısı ve eklerinde …’in 2017,2018 ve 2019 ilgili dönemlerinde hangi firmada çalışmış olduğuna dair kurum kodunun görülmediği, bu nedenle, …”in 2017,2018 ve 2019 yılı ilgili dönemlerinde davalı yan çalışanı olarak görülüp görülmediği tespitinin yapılamadığı, mahkememiz tarafından ihtiyaç duyulması halinde davalının bağlı olduğu SGK Müdürlüğü’nden davalı … ‘e ait tescil bilgilerinin, SGK Bildirimlerinin ve bordro listelerinin sorgulanabileceği; Davacı yan lehine karar alınması durumunda, Davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 29.11.2017 tarihinden itibaren asıl alacağına, Davacının takip talebinde belirtmiş olduğu gibi 909,75 ve değişen oranlarda avans faizi talep edebileceği, Sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraflar arabuluculuk görüşmelerinde anlaşamamış ve arabuluculuk son tutanağı dosyamıza sunulmuştur.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Somut davada; davacı vekili davacı ile davalı arasında davacı şirketin ihracatını yaptığı ürünlerin üretimi hususunda ticari ilişki olduğunu, bu sebeple davacının davalıya banka ve çek yoluyla ödemeler yaptığını, ancak davalının ödemelerin karşılığında ürünleri üreterek teslim etmediğini, davalıya ücret karşılığında kullanması için dava konusu … plakalı aracı verdiğini, ancak davalı tarafın aracı kullanmasına rağmen kullanım bedellerini ve aracın … geçiş ücretini ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine haksız itiraz edildiğini, haksız itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça iddialar reddedilmiş ve davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davacının 2018 yılına ilişkin defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresine yaptırılması sebebiyle usulüne uygun tutulduğu ve davacı lehine delil niteliğinde olduğu, 2019 yılına ilişkin envanter defterinin sadece açılış tasdik sayfa görüntüsünün sunulmuş olduğu, dökülmüş halinin görülmemiş olduğu, bu sebeple 2019 yılına ilişkin defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olup olmadığının tespitinin yapılamadığı tespit edilmiştir. Davalının defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinden yapıldığı, ancak kebir ve envanter defterlerinin dökülmemiş olması sebebiyle usulüne uygun olarak tutulmadığı tespit edilmiştir. Davacının defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 52.300,00-TL alacaklı olduğu, davalının defter ve kayıtlarına göre davalının davacıdan 128.814,00-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Tarafların defter ve kayıtları arasındaki bu farkın 22.500,00-TL sinin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup, davalının ticari defter ve kayıtlarına kayıtlı olmayan 6.500,00-TL bedelli çek, 10.000,00-TL bedelli çek, 4.000,00-TL bedelli çek, 2.000,00-TL bedelli çekten kaynaklı olduğu, 2.500,00-TL bedel farkının davacı şirket ortağı ve yetkilisi …’in şahsi hesabından davalı hesabına gönderilen 2.000,00-TL ve 500,00-TL bedelli para transferlerinin davalının ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, 156.114,00-TL bedel farkın davalı tarafından davacıya düzenlenen 01/03/2019 tarih ve 156.114,00-TL bedelli faturanın davacının ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olmamasından kaynaklanmaktadır. Tarafların 2017 yılı BA ve BS formları arasında fark olmadığı, davalının davacıya düzenlediği 156.114,00-TL bedelli faturanın davalının BS formlarında beyan edilmesine rağmen davacı tarafından BA formlarında beyan edilmediği tespit edilmiştir. 6102 Sayılı TTK’nda düzenlenen kambiyo senetleri ve bunlar arasında bulunan çek sebepten mücerrettir. Kambiyo senetlerindeki taahhüdün mutlaka bir sebebi vardır, ancak bu sebep senet üzerinde açıklanmamıştır ve kambiyo senetlerini temel ilişkiden soyut hale getirmektedir. Aksine davranış yani kambiyo senetlerinin temel ilişki ile ilişkilendirilmesi kambiyo senetlerini hükümsüz hale getirir. Çek bir ödeme aracıdır ve çekin temelinde nitelikli bir havale ilişkisi yatar. Çek bir ödeme aracı olduğundan mevcut bir borcun ifası anlamına gelmektedir ve bunun aksi ve bedelsizlik iddiası ancak kesin deliller ile ispat edilebilir. Çekin mal teslimi karşılığında avans olarak verildiğini iddia eden taraf ispat edecektir. Bu hususta somut davamızda ispat yükü davacı üzerindedir. Davacının ticari defter ve kayıtlarına kayıtlı olup, davalının ticari defter ve kayıtlarında yer almayan 6.500,00-TL bedelli çek cari hesaba mahsuben davalı tarafından tahsilat makbuzu ile davacıdan alınmıştır. Davacı tarafından söz konusu çeke ilişkin tahsilat makbuzu sunulmuştur ve bu sebeple söz konusu çek Mahkememizce davacı alacağı olarak kabul edilmiştir. Bunun dışındaki 10.000,00-TL bedelli çek, 4.000,00-TL bedelli çek ve 2.000,00-TL bedelli çeklere ilişkin davalının imzasını taşıyan ve cari hesaba mahsuben alındığını belirtilen tahsilat makbuzu sunulmamıştır. Davacı vekili tarafından söz konusu çeklerin davalının babası … tarafından elden teslim aldım şerhini ihtiva eden fotokopisi sunulduğu, davacı vekili tarafından davalının babasının davalı ile birlikte çalıştığı ve söz konusu çeklerin babasına mal teslimi karşılık verildiği iddia edilmiştir. Ancak davalının babasının davalı ile birlikte çalışması iddiası ve çeklerin babası tarafından alınmasının tek başına çeklerin mal teslimi karşılığı avans olarak verildiğini ispat etmemektedir. Çeklerin mal teslimi karşılığı verildiği davacı tarafça yazılı ve kesin deliller ile ispat edilmek zorundadır. Davacı tarafça bu hususta kesin ve geçerli bir delil sunulmamıştır. Bu sebeple söz konusu çekler davacı alacağı olarak Mahkememizce kabul edilmemiştir. Davacının ortağı ve yetkilisi …’in şahsi hesabından davalı hesabına gönderilen 2.500,00-TL bedelin mal teslimi karşılığı davalı tarafa gönderildiği ve davacı şirket adına gönderildiğine ilişkin bir kayıt ve delil dosyaya sunulmamıştır. Bu sebeple Mahkememizce bu bedelde davacı alacağı olarak kabul edilmemiştir. Davalı tarafından davacı adına düzenlenen 156.114,00-TL bedeli faturaya konu ürünlerin davacıya teslim edildiğine ilişkin davalı tarafından sevk irsaliyesi veya bu hususu ispatlar bir belge dosyaya sunulmamıştır. Tek başına fatura düzenlenmesi ve faturanın tebliği veya tebliğ edilmemesi hususları faturaya konu ürünlerin karşı tarafa teslimi hususunu ispat etmemektedir. Fatura düzenleyen tarafından faturaya konu ürünlerin karşı tarafa teslimi hususu ispat edilmelidir. Davalı tarafından düzenlenen söz konusu fatura davacı defter ve kayıtlarına kaydedilmemiş ve BA formlarında beyan edilmemiştir ve davalı tarafından teslime ilişkin sevk irsaliyesi veya mal teslimini ispatlar bir delil dosyaya sunulmamıştır. Bu sebeple davalının defter ve kayıtlarında yer alan söz konusu fatura davalı alacağı olarak Mahkememizce kabul edilmemiştir. Tarafların defter ve kayıtlarındaki yukarıda belirtilen düzeltmeler yapıldığında davacının davalıdan cari hesaptan kaynaklanan 33.800,00-TL alacağı olduğu tespit edilmiş ve bu alacak miktarı üzerinden icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin talebin ve davalı icra takibinden önce temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin reddine, söz konusu alacak tarafların defter ve kayıtları ile likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili dava konusu … plakalı aracı verdiğini, ancak davalı tarafın aracı kullanmasına rağmen kullanım bedellerini ve aracın … geçiş ücretini ödemediğini iddia etmiştir. Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasında davacı şirket ortağı ve yetkilisi … tarafından davalının babası … hakkında dava konusu … plakalı aracı iade etmemesi sebebiyle güveni kötü kullanma suçundan şikayetçi olduğu, soruşturma dosyasında davacı şirket yetkilisi tarafından verilen ifadede aracı davalının babasına kullanması için verdiğini iddia ettiği, davalının babasının ise aracın kendisine alacağına mahsuben verildiğinin savunulduğu, davacı şirket yetkilisi tarafından aracın davalı tarafa bedel karşılığı kullanılması için verildiğine ilişkin bir beyanda bulunulmadığı, bunun yanında aracın davalıya değil, davalının babasına verildiği anlaşılmaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davacı tarafça dava konusu aracın bedel karşılığı kullanılması için davalıya verildiği ve taraflar arasında bu hususta bir sözleşme ve anlaşma olduğu ve ne kadar miktara anlaşıldığı hususu davacı tarafça geçerli ve kesin delil ile ispat edilememiştir. Bu husustaki tanık beyanlarının ispata elverişli olmadığı ve aracın kullanılması için verildiğinin beyan edildiği, ancak ücret karşılığında kullanılıp kullanılmadığına ve kullanım ücretine ilişkin bir beyan içermediği, bunun yanında böyle bir beyan içerse de davanın değer itibariyle tanık ile ispatı mümkün olmadığından Mahkememizce tanık beyanlarına itibar edilmemiştir. Dolayısıyla davacının aracın kullanım bedelini ve aracın kullanıldığı sırada … geçiş ücretini davalıdan talep edebilmesi mümkün değildir. Bu nedenlerle davacının bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Davalı borçlunun Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 33.800,00-TL asıl alacak üzerinden kaldığı yerden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 2.308,88 TL nispi karar harcının daha önce mahkememiz dosyasına ve icra dosyasına yatırılan toplam 2.324,39 TL peşin harçtan mahsubu ile 15,51 TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 16.346,24 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 2.308,88 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.353,28 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 642,16 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin; 327,00 TL sinin davalıdan tahsili ile, 993,00 TL sinin ise davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır