Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/510 E. 2019/680 K. 12.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/510
KARAR NO : 2019/680

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 12/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkili ile davalı … arasında belediye meclis üyelerine ders verilmesi hizmeti verileceği hususunda anlaşma yapıldığı, sözleşme konusu hizmet davacı tarafından eksiksiz şekilde yerine getirildiği, davalı … tarafından hizmet karşılığı ücret ödenmediğini, davacının 09.11.2018 tarihli 30.427,61 TL bedelli …. seri numaralı fatura karşılığı alacaklarının tahsili için Küçükçekmece …. .İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi yapıldığı,davalının takibe itiraz ettiği, haksız itiraz neticesinde takibin durduğu, davalının borca haksız ve tamamen kötü niyetli olarak itiraz etmiş olması nedeniyle itirazın iptaline ve takibin devamına , davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.

“…
T.C.ANTALYABÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ…. .HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : ….
KARAR NO : …
….
6102 sayılı TTK 16/1.maddesinde: “Ticaret şirketleriyle, amacına varmak için ticari bir işletme işleten vakıflar, dernekler ve kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlar da tacir sayılırlar.” ve TTK’nun 19.maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü bulunmaktadır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davanın 6102 sayılı T.Ticaret Kanunun 4.maddesinde öngörülen ticari dava mahiyeti taşımadığı, Türk Ticaret Kanunun 16/2.maddesi gereği davacı belediyenin tacir sayılamayacağı göz önüne alındığında, ticaret mahkemesinin davaya bakmakla görevli olmadığı, uyuşmazlığın genel mahkeme olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği, yerel mahkemece davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılıp sonuçlandırılması gerekirken ticaret mahkemesi sıfatıyla davaya bakılıp karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. …”
Yukarıdaki içtihattan da anlaşılacağı üzere davalı …’nin TTK uyarınca tacir sayılamayacağı ,dava konusu işin de mutlak ticari davalardan sayılmadığı anlaşılmakla Mahkememiz’in karşı görevsizliğine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsizliği nedeniyle USULDEN REDDİNE, dosyanın 2 haftalık süresi içinde talep halinde görevli ve yetkili Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
3-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
4-KÜÇÜKÇEKMECE HUKUK MAHKEMESİ ile Mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından HUMK m.25.2, 3 uyarınca kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde dosyanın MERCİ TAYİNİ İÇİN İLGİLİ İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE.
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/07/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır