Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/51 E. 2019/97 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/51 Esas
KARAR NO : 2019/97

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2019
KARAR TARİHİ : 24/01/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/01/2019
Davacı vekili tarafından açılan Alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkili Şirketin, davalıya plastik bidon ambalaj malzemesi satışı nedeni ile , Seri :A sıra. …. Nolu 19.02.2018 tarihli ve 94.111,80 TL irsaliyeli faturanın 54.000.-TL lik kısmını ödemediğini, bu satış ve diğer dava açılmayan alacaklar için müvekkiline çek vereceğini söylemesine rağmen bu çekleri vermediğini, bunun haricinde de 2018 yılında müvekkil şirketin davalıya bu şekilde yapılan satışlar nedeni ile toplam alacağı 4.000.000,00TL yi geçtiğini, ancak şimdilik bu talep etmedikleri kısmı saklı tuttuklarını, müvekkili şirketin davalı şirketten satılan malların bedellerini talep ettiğinde ise muhatap bulamamış ve alacağını alamadığını, 2019 yılında davalı ile ticari ilişkisini sona erdirerek satılan mal bedellerinin ödenmesini istediğinde müvekkilini sürekli oyaladıklarını, davalıdan bu şekilde alacaklarını alamayan müvekkilinin 2019 yılında sattığı malların yerine iş yerine yeni mal koyamadığını ve ekonomik olarak kapanma noktasına geldiğini, davanın kabulü ile 54.000,00.- TL nin fatura tarihi itibari ile ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, mahkeme harç ve giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacak davası açılmış ise de, 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı kanunun 20.maddesinde açıklandığı üzere, “…….ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce Arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” ve aynı kanunun 23.maddesinin 2.fıkrasında “…..arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” denildiğinden davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davada arabulucuya başvurma dava şartı gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafın yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Alınması gereken 44,40.-TL karar harcından peşin alınan 922,19.-TL harcın mahsubu ile bakiye 877,79.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
4-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 24/01/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.