Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/487 E. 2019/1132 K. 18.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/487
KARAR NO : 2019/1132

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait inşaatın yapılmasından kaynaklanan alacağının tahsili için Bakırköy …. İcra müdürlüğünün …. E sayılı dava dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ettiğini, daha önce müvekkilinin icra dosyasında ödenmeyen vekalet ücreti ve masraf alacağının hüküm altına alınması için Bakırköy … ATM ‘nin … E sayılı dava dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece verilen kararın Yargıtayca bozulması üzerine davanın reddine karar verildiğini ve kararın 25/06/2018 tarihinde kesinleştiğini, Yargıtayın bozma gerekçesi gereğince icra dosyasına ödenmeyen masraf, vekalet ücreti alacağı ve takip sonrası işleyen faiz alacağı için davalının icra takibinde asıl alacak 1.522.732,88 TL’ye itirazı nedeniyle bu itirazın iptali davasını açtığını ileri sürerek davalının icra dosyasındaki asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını savunmuştur.
Dava itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki davanın daha önce yapılan yargılaması sonunda davanın dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine ilişkin verilen 30/11/2018 gün ve 2018/722 E-2018/1130 K sayılı kararın İstinafı üzerine BAM. 15. H.D.sinin 20/06/2019 gün ve 2019/211 E- 2019/772 K sayılı kararı ile özetle:”Dava, İİK’nın 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır. Belirtilen maddede iş bu davanın itirazın tebliği tarihinden itibaren 1 sene içinde açılması gerektiği öngörülmüştür. Kanun, sürenin başlangıcını itirazın borçluya tebliği tarihinden itibaren başlatmış olup, başka bir yol veya yöntem belirtilmemiştir. Öyleyse, davacı alacaklının borca itiraz edildiği hususunu aşmış olduğu bir başka dava nedeniyle öğrenmiş sayarak bu davanın tarihini, eldeki davanın açılmış için sürenin başlangıcı olarak kabulü doğru değildir. Yargıtay ilgili Dairelerinin içtihat ve uygulamaları da bu yönde olup, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediğinin anlaşılmasına göre davanın süresinde açıldığının kabulü yerine yazılı şekilde süresinde açılmayan davanın reddine dair verilen karar usul, yasaya ve dosya kapsamına uygun olmadığından kaldırılmasına, davanın esası incelenerek sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesine, iş bu sebeple davalı vekilinin tavzih kararına reddine yönelik istinaf talebinin incelenmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememizin kararı kaldırılmıştır.
Her ne kadar İstinaf kararında “Davacı alacaklının borca itiraz edildiği hususunu aşmış olduğu bir başka dava nedeniyle öğrenmiş sayarak bu davanın tarihini, eldeki davanın açılmış için sürenin başlangıcı olarak kabulü doğru değildir.” gerekçesine dayanılmış ise de istinaf kararında geçen ” başka bir dava” başka bir dava olmayıp başka dava denilen dava, esasen davacının aynı icra takibine istinaden açtığı, aynı takipten kaynaklanan vekalet ücreti alacağına ilişkin kısmi itirazın iptali davasıdır.
Diğer yandan taraflar arasındaki eser sözleşmelerinden kaynaklanan birden çok dava bulunduğu saptanmıştır. Bu davalardan en eskisi Bakırköy … ATM’nin (…. E. eski) … E sayılı dava dosyasıdır. Bakırköy … ATM’nin (…. E. eski) … E sayılı dava dosyasının incelenmesinde: Davacının mahkememiz dava dosyasının davacısı, davalının da mahkememiz dava dosyasının davalısı olduğu, 01/07/2016 tarihinde açılan davada taraflar arasındaki üç ayrı eser sözleşmesinden kaynaklanan hak ediş alacağının bulunduğu iddiasıyla maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunduğu, davanın reddine ilişkin verilen kararın istinafça kaldırıldığı ve davanın ….E sayısı üzerinden devam ettiği ve derdest bulunduğu, Mahkememiz dava dosyasında ise aynı taraflar arasında inşaat yapım işi nedeniyle iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu, mahkememiz dava dosyasının daha sonra açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan bir alacağının bulunup bulunmadığının tespitinde her ki dava yönünden delillerin birlikte değerlendirilmesi, mükerrerlik ve derdestlik bulunup bulunmadığının tespiti için zorunludur.
Hal böyle olunca mahkememiz dava dosyası ile Bakırköy … ATM’nin (…. E. eski) …. E sayılı dava dosyası arasında HMK 166. madde kapsamında bağlantı bulunduğu ve davaların birlikte görülmesi gerektiği sonucuna varılmış ve aşağıdaki karar oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dosyasının HMK 166. maddesi gereğince Bakırköy …. ATM’nin (… E. eski) … E sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Birleştirme hususunun HMK 166/3. maddesi gereğince derhal Bakırköy …. ATM’ye bildirilmesine,
3-Yargılama giderleri konusunda bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, ancak esas hükümle istinaf kanuun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde kesin olarak oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/12/2019 10:19

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …