Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/431 E. 2020/779 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/431
KARAR NO : 2020/779

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2013
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 9. ATM 2013/413 E SAYILI DAVA YÖNÜNDEN

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2013
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 8. ATM 2013/393 E E SAYILI DAVA YÖNÜNDEN

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2013

KARAR TARİHİ : 08/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl dava dosyası yönünden davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinden …’ın diğer davacı müvekkili şirketin ortağı ve yetkilisi olduğunu, müvekkilinin sahibi olduğu şirketle ilgili mal tedariki sağlamak amacıyla dava konusu çek ile birlikte toplamda 3 adet çek tanzim ederek, ayrıca ciroladığını, ayrıca çek çıkış bordrosu tanzim ettirip şirket defterlerine işlettiğini, bu çeklerin … Halat limited şirketinden mal almak gayesi ile tanzim ederek ciroladığını, bu çekleri … ‘a … Halat Hırdavat İnş. San. ve Tic. Limited Şirketine verilmek üzere teslim ettiğini, müvekkilinin mal alamadığını, çeklerin adı geçen şirkete verilmediğini öğrendiğini, ilerleyen süre içinde çeklerin iadesi için başvuru yapıldığını, davalının ise çekleri zayi ettiğini bildirdiğini, bilahare de temasın kesildiğini, çeklerin akıbetinin … Halat Hırdavat İnş. San. ve Tic. Limited Şirketinden sorulduğunda ise çeklerin fotokopilerinin kendilerine fakslandığını ve çeklerin şirkete intikal etmediğini ve arkadaki şirket kaşesinin de sahte olduğunun bildirildiğini, bunun üzerine müvekkilinin Ödemiş … Asliye Hukuk mahkemesinden zayi nedeniyle iptal davası açıp ödeme yasağı aldığını, bilahare çeklerin ibraz günü geldiğinde çeklerin bankaya tahsile verildiğini, kaşe üzerinde imza olmadığı için işlem yapılmaması üzerine çeklerin imza eksikliğinin giderilip gelineceği söylenerek geri alındığını, bilahare iki ciro arasına …. cirosu sıkıştırılmak suretiyle tekrar bankaya ibraz edildiğini, oysa çeklerin karşılıksız olduğunu ve davalı tarafından sebepsiz zenginleşme aracı olarak kullanıldığını ileri sürerek dava konusu 26/07/2013 tanzim tarihli ve 100.000,00 TL bedelli çekten dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen Bakırköy …. ATM ‘nin … E sayılı dava dosyasında davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ….’da faaliyet gösteren …. Limited Şirketinin ortağı ve yetkili olduğunu, müvekkilinin şirketini mal sağlamak amacıyla …bank ödemiş … Şubesine ait … hesap nolu keşide edilmiş bulunan …. nolu, 27/09/2013 ödeme tarihli ve 100.000TL bedelli çek ile iki adet başka çeklerin arka yüzlerini ciro ettiğini, müvekkilinin … Halat Limited Şirketinden mal almak gayesi ile tanzim ettiğini, davalı … verdiğini, kısa süre sonra çeklerin … Halat Limited Şirketine verilmediğini öğrendiğini,davalıya çeklerle ilgili başvurduğunu, davalıdan net bir bilginin alınmadığını, çekin zayi olduğunu, daha sonradan … Halat Limited Şirketine ibraz hususunda akıbet sorulduğunda, fotokopisinin gönderildiği, çekin arkasındaki şirket kaşesinin sahte olduğunu, müvekkilinin bu çeklerin zayi edildiğini öğrendikten sonra hukuki tedbirler için Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla çeklerin iptalini ve ödeme yasağı konulmasını talep ettiklerini, Davalı … tarafından Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında İİK 72 göre menfi tespit davacı açıldığını, mahkemenin tedbir verdiğini,dava konusu çek ile karşılaştırıldığında her ikisinin arkasında davalının kendi adını sıkıştırdığını, davalının müvekkilli ile … Halat Limited Şirketi arasını cirosunun yerleştirdiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ve sebepsiz zenginleşme peşinde olduğunu, davalının her hangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını, bu nedenle dava konusu çek ilgili olarak borçlu olmadıklarının tespitine, teminat karşılığında ihtiyat-i tedbir kararı verilmesine, dosyanın Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Bakırköy …. ATM ‘nin … E sayılı dava dosyasında davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ….’da faaliyet gösteren … Limited Şirketinin ortağı ve yetkili olduğunu, müvekkilinin şirketini mal sağlamak amacıyla …bank ödemiş … Şubesine ait … hesap nolu keşide edilmşi bulunan … nolu, 23/08/2013 ödeme tarihli ve 100.000TL bedelli çek ile iki adet başka çeklerin arka yüzlerini ciro ettiğini, müvekkilinin … Halat Limited Şirketinden mal almak gayesi ile tanzim ettiğini, davalı … … verdiğini, kısa süre sonra çeklerin … Halat Limited Şirketine verilmidiğini öğrendiğini,davalıya çeklerle ilgili başvurduğunu, davalıdan net bir bilginin alınmadığını, çekin zayi olduğunu, daha sonradan … Halat Limited Şirketine ibraz hususunda akıbet sorulduğunda , fotokopisinin gönderildiği, çekin arkasındaki şirket kaşesinin sahte olduğunu, müvekkilinin bu çeklerin zayi edildiğini öğrendikten sonra hukuki tedbirler için Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla çeklerin iptalini ve ödeme yasağı konulmasını talep ettiklerini, Davalı … tarafından Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında İİK 72 göre menfi tespit davacı açıldığını, mahkemenin tedbir verdiğini,dava konusu çek ile karşılaştırıldığında her ikisinin arkasında davalının kendi adını sıkıştırdığını, davalının müvekkilli ile … Halat Limited Şirketi arasını cirosunun yerleştirdiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ve sebepsiz zenginleşme peşinde olduğunu, davalının her hangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını, bu nedenle çekler hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmemesini ve ödemenin durdurulmasnıın talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili asıl ve birleşen dava yönünden cevap dilekçesi ile; çeklerin müvekkiline ne amaçla verildiği hususunda tanık dinletilmesine muvafakatları olmadığını, davacının iddiasını yazılı ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin çeki sıkıştırmak suretiyle ciroladığı iddiasının doğru olmadığını, müvekkilinin davacıdan çekleri aldıktan sonra ticari ilişki içinde bulunduğu … Halat Hırdavat İnş. San. ve Tic. Limited Şirketine vermeyi planladığını, ancak görüşmelerin olumsuz sonuçlanması nedeniyle müvekkilinin çekleri vermekten vazgeçtiğini savunarak davanın reddi ile % 20 ‘den az olmamak üzeri kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve Birleşen davalar menfi tespit davasıdır.
Davacılar vekili asıl ve birleşen davalarda müvekkili …ın sahibi olduğu davacı şirkete mal tedariki sağlamak amacıyla asıl ve birleşen davalarda dava konusu 3 adet çeki tanzim ederek, ayrıca ciroladığını, ayrıca çek çıkış bordrosu tanzim ettirip şirket defterlerine işlettiğini, bu çeklerin … Halat Limited şirketinden mal almak gayesi ile tanzim ederek ciroladığını, bu çekleri … ‘a dava dışı … Halat Hırdavat İnş. San. ve Tic. Limited Şirketine verilmek üzere teslim ettiğini, müvekkilinin mal alamadığını, çeklerin adı geçen şirkete verilmediğini öğrendiğini iddia ederek iş bu davayı açmıştır.
Davacı tarafın bu iddiasına karşı davalı taraf ise bu iddiayı ret etmiştir.
Dava konusu çeklerin incelenmesinde çeklerin davacı … LTD.ŞTİ tarafından diğer davacı … emrine keşide edildiği, … tarafından da cirolandığı, diğer cirantanın davalı olduğu, dava dışı … LTD.ŞTİ kaşesi basılı olmasına rağmen kaşe üzerinde imza bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davacılar dava konusu çeklerin davalıya, dava dışı … Halat Limited Şirketinden kendilerine mal tedarik etmesi ve çekleri bu şirkete teslim etmesi amacıyla teslim edildiğini iddia etmiş, davalı taraf bu iddiayı ret etmiş, ceza mahkemesindeki savunmasında ise şirketteki ortaklık nedeniyle davacıların kendisine borçlu olduğunu ve çeklerin de bu amaçla verildiğini savunmuştur.
Bozma ilamından önce; mahkememizin … esasında yapılan yargılamada; … Bilindiği üzere çek bir ödeme vasıtası olup; mevcut bir borcun tasfiyesi için verildiği karine olduğu, bu karinenin aksini iddia edenin ispat etmesi gerektiği, davacıların dava konusu çeklerin mal tedariki amacıyla dava dışı … LTD.ŞTİ’ne teslim edilmek üzere davalıya verildiğini iddia ettiklerinden bu iddialarını ispat etmeleri gerektiği, ne var ki davacıların bu iddialarını ispat edecek nitelikte yasal herhangi bir delil sunmadıkları, davacılar dava dilekçesinde de açıkça yemin deliline dayanmadıklarından yemin hususunda hatırlatma yapılmasına gerek görülmediği, diğer yandan dava konusu çeklerin davacıların iddiaları gibi dava dışı … LTD.ŞTİ’nden mal tedariki için davalıya verildiği verildiği kabul edilse bile çeklerin doğrudan doğruya bu şirket emrine keşide edilmesi hayatın olağan akışına uygun olacağı gibi, basiretli tacir olmanın gereği olduğu, bu nedenle davacıların bu iddiaları samimi bulunmadığı, davalının şirket devrinden kaynaklanan borçlar karşılığı çeklerin kendisine verildiği savunmasının aksi ispat edilemediği sonucuna varıldığı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin … E.- … K sayılı ilamı ile;”…Asıl dava ve birleşen davalarda davacılar vekili, davacılardan …’ın davacı şirket yetkilisi ve ortağı olduğunu, davaya konu üç adet çeki kendi adına tanzim ettirdiğini, lehtar olarak çeklerin arka yüzüne ciro imzası attığını, söz konusu çekleri dava dışı … Halat Ltd. Şirketine teslim etmesi için davalıya verdiğini, davalının çekleri dava dışı şirkete teslim etmediği gibi çekleri iade de etmediğini, çekin arkasında yer alan … Ltd. Şti. kaşesinin de sahte olduğunu, davalının iki ciro arasına kendi cirosunu sıkıştırdığını ve tahsil için bankaya verdiğini, davalı ile ticari faaliyetinin bulunmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Asıl dava ve birleşen davalarda davalı vekili, davacıların davasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, iddiaları kabul etmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, dava konusu çeklerin mal tedariki amacıyla dava dışı … Ltd. Şti’ne teslim edilmek üzere davalıya verildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında mahkemece dava konusu çeklerle ilgili olarak resmi belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma suçlarından kamu davası açıldığı, 26.01.2016 tarihinde sanığın beraatine karar verilmiş ise de söz konusu kararın kesinleşmediği anlaşılmıştır. 6098 sayılı TBK’nın 74. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin kararı mahkeme dava dosyasının sonucunu doğrudan etkileyeceği anlaşılmakla mahkemece Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. … K. sayılı ilamının kesinleşmesi beklenerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, sonuç olarak hükmün bozulmasına …” karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … E.- … K sayılı ilamına karşı davalı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin … Esas – … karar sayılı ilamı ile “Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan asıl ve birleşen davada davalı vekilinin karar düzeltme isteminin Reddine,” karar verilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur. Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında verilen kararın kesinleştiği, kararın incelenmesinde; dava konusu çeklerle ilgili olarak davalı hakkında resmi belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma suçlarından kamu davası açılmışsa da, 26.01.2016 tarihinde sanığın beraatine ilişkin verilen kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkememizin bozma ilamı öncesindeki karar gerekçeleriyle, davacıların dava konusu çeklerin mal tedariki amacıyla dava dışı… LTD.ŞTİ’ne teslim edilmek üzere davalıya verildiğini ispatlayamadıkları, yine davalının şirket devrinden kaynaklanan borçlar karşılığı çeklerin kendisine verildiği savunmasının aksinin ispat edilemediği sonucuna varılmakla davanın asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, asıl ve birleşen davalarda dava konusu çeklerin icra takibine konu edilmemesi yönünde İİK 72/2. maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup, menfi tespit davası da reddedildiğinden, İİK 72/4. madde gereğince davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl dava yönünden:
İspat edilemeyen davanın reddine,
İİK 72/4. madde gereğince gereğince 20.000,00 TL tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
1- Alınması gereken 54,40 TL karar harcının daha önce yatırılan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacılara iadesine,
2-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
B- Birleşen dava yönünden:
İspat edilemeyen davanın reddine,
İİK 72/4. madde gereğince gereğince 20.000,00 TL tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
1- Alınması gereken 54,40 TL karar harcının daha önce yatırılan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacılara iadesine,
2-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
C- Birleşen dava yönünden:
İspat edilemeyen davanın reddine,
İİK 72/4. madde gereğince gereğince 20.000,00 TL tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
1-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının daha önce yatırılan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacılara iadesine,
2-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 13.450,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
D-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup tefhim edildi. 08/12/2020 12:00:20

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.