Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/406 E. 2019/587 K. 10.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/406
KARAR NO : 2019/587

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/06/2019
KARAR TARİHİ : 10/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin karşı taraf … ile arasında 19.01.2016 tarihinde, …. İli, … İlçesi, … Mevkii, …. Mah., …. no’ lu parsel, pafta…. ada … da yer alan arazi üzerinde inşaatı yapılan …. yaşam merkezinin E1,E2 Blok inşaat işlerine ait sözleşme imzalandığını, yine aynı taraflar arasında … İli, …. İlçesi, … Mevkii pafta …, ada …, …. nolu parsel A2-D-F-B1-C1-C2-D1-D2 Blok ….(AVM) Elektrik işlerine ilişkin 23.01.2017 tarihli sözleşme ile yüklenicisinin müvekkili olduğu, işvereni karşı taraf olmak üzere imza altına alındığını, sözleşmelerin sona erme sürelerinin 30.11.2017 olarak belirlenmiş olduğunu, müvekkili tarafından sözleşmelerin ilgili 6.2. ve 7. maddeleri gereğince karşı tarafın talebi üzerine sözleşme bedelinden de fazla iş yapıldığını, sözleşmeler gereği başlanılan inşaat çalışmalarının devam ettiğini ve şantiyenin yarım bir halde iken 28/01/2018 tarihinde karşı tarafça sözleşmelerin “BELEDİYEDEN İSKAN ALINAMAMASI” gerekçesiyle feshedildiğini, … ile olan 19.01.2016 tarihli sözleşmenin kesin hesabı 25.01.2019 tarihinde yapılarak 28.01.2019 tarihinde ve 23.01.2017 tarihli sözleşmenin ise 25.01.2019 tarihinde kesin hesabı yapılarak 04.02.2019 tarihinde kabullerinin yapıldığını, müvekkili tarafından yapılan imalatlar devam ederken iskan alınacağı gerekçesiyle şantiye yarım bir şekilde karşı tarafça durdurulduğundan “iskan alındıktan sonra sözleşmelerin yenileneceği” söylendiğini, ancak kabul edilemeyecek ve müvekkili şirketin mahvına sebep olacak yeni sözleşme maddeleri öne sürüldüğü için sözleşmenin yenilenmesinin mümkün olmadığını, karşı tarafça hak edişlerden %5 nakit teminat kesintisi yapıldığını, karşı tarafça hak edişlerde özel birim fiyatları üzerinden yapılan haksız kesintilerin müvekkiline ödenmesi gerektiğini, karşı tarafça “GECİKME CEZASI” adı altında yapılan haksız kesintilerin müvekkiline ödenmesi gerektiğini,bu nedenlerle fazlaya dair talep ve hakları saklı kalmak kaydı ile ticari faizi ile birlikte, özel birim fiyatları üzerinden yapılan haksız kesintilere ilişkin olarak 204.132,18 TL+36.743,79 TL KDV’si olmak üzere toplam 240.875,97 TL tutarın, malzeme bedeli üzerinden müvekkilimizin uğradığı toplam 573.000,00 TL tutarındaki zararın 286.500,00 TL’lik kısmının, gecikme cezası adı altında yapılan haksız kesintiler nedeniyle 60.500,00 TL ve KDV’si 10.890 TL olmak üzere toplam 71.390,00 TL tutarın, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla müvekkilin uğramış olduğu kar kaybının şimdilik 10.000TL’si (belirsiz alacak olarak) toplamı olan 608.765,97TL alacağın karşı taraftan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Bilindiği üzere 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için davanın her iki tarafının tacir ve uyuşmazlığın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir.
Somut olayda davalının tacir olmadığı, dava konusu uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesiyle bulunmadığı ve davanın da mutlak ticari davalardan bulunmadığından mahkememiz görevli değildir. İş bu davada görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.
Bu durumda somut davada göreve ilişkin dava şartı eksikliği bulunduğu sonucuna varıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde başvurulması halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Kararın taraflara tebliğine,
4-Yargılama giderleri hususunda şimdilik karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/06/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …