Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/307 E. 2020/778 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/307
KARAR NO : 2020/778

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2019

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/05/2019
KARAR TARİHİ : 08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında taşıma ve antrepo hizmeti antlaşması bulunduğunu, müvekkilinin davalı adına antrepoya ücret ödeyip davalıya fatura ile yansıttığını, davalının antrepo hizmetine konu malları terk ettiğini beyan ile müvekkilince gönderilen faturaları iade ettiğini, bunun üzerine hakkında Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalı şirketin haksız ve hukuka aykırı olarak borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötüniyetli bulunduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.

ASIL DAVADA CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; derdestlik ve mükerrerlik itirazlarının bulunduğunu, davacının Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası içinde de iş bu davaya konu ettiği alacağı istediğini, itirazları üzerine davacının aynı mahkemenin … E sayılı dava dosyası ile dava açtığını, davacının daha önce de faturalar gönderildiğini ve fatura içeriklerine itiraz edildiğini, müvekkilinin faturalara konu malları gümrüğe terk ettiğini, bu hususu Ambarlı gümrük müdürlüğüne bildirdiğini, davacının dava konusu yaptığı faturanın ise daha sonraki tarihli olduğunu savunarak davanın reddi ile %20 ‘den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile yapılan anlaşma gereği, davalı tarafın yurt dışı veya yurt içinden getirdiği malların taşıma ve antrepo hizmeti müvekkili firma tarafından yapıldığını, firmalar, yurtdışına ürün gönderdiklerinde veya yurtdışından ürün aldıklarında yapmaları gereken belli gümrük işlemleri olduğunu, bu işlemlerin gerçekleşmesi belli bir süre aldığından yurda girişinden önce ürünlerin depolarda bekletilmesi geretiğini, bu depoların gümrük binalarına oldukça yakın olarak konumlandırıldığını ve antrepo olarak adlandırıldığını, davalı tarafın, antrepo için müvekkili ile anlaşmış olup, anlaşma gereği müvekkili şirketin davalıya ait malları antrepoya yerleştirdiğini, müvekkilinin, antrepo için antrepo işletmecisine davalı adına ücret verdiğini, bunu da davalıya faturalandırdığını, davalının, malları terk ettiğini iddia ederek faturaları haksız olarak iade ettiğini, oysaki müvekkiline hiç bir bildirimde bulunmadan, müvekkilinin hizmet yükümlülüğünü yerine getirdikten sonra faturaları haksız olarak iade etmesi davalıyı, sorumlu olduğu borçtan kurtarmadığını, davalının, yurt dışından getirdiği malları müvekkili şirketçe antrepoya kaldırılması ve hizmet bedeli nedeniyle davalıya başlatılan icra takibine, davalı tarafça hiç bir gerekçe gösterilmeden itirazda bulunulması sebebiyle iş bu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, arabuluculuk görüşmesinde de anlaşmaya varılamadığını, karşı tarafın icra takibine vaki haksız itirazının reddi ile icranın devamına, haksız itirazdan ötürü % 20 inkar tazminatı, vekalet ücreti ve dava masraflarının karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının haksız ve hukuka aykırı davasının reddine, davacının müvekkili aleyhine başlatmış olduğu haksız ve hukuka aykırı icra takibinde kötü niyetli olduğundan alacağın %20 sinden az olmamak üzere davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; derdestlik itirazının yerinde olup olmadığı, davacı ile davalı arasında antrepo sözleşmesi bulunup bulunmadığı, var ise bu ilişki gereğince davacının davalıdan alacak talep edip edemeyeceği, talep edebilecekse ne miktar talep edebileceği, davacının davalıdan takip miktarı kadar alacaklı bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
Asıl davada; Bakırköy … İcra müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 1.470,00 TL asıl alacağın tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu süresinde itiraz üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Birleşen davada; Bakırköy… İcra müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 4.218,50 TL asıl alacağın tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu süresinde itiraz üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Ön inceleme duruşmasında; davalı vekili, derdestlik itirazında bulunmuş ise de derdestliğe konu dava dosyalarında takip konusu alacakların fatura alacağı ve cari hesap alacağı olduğunun yazılı olduğu, böylece iki dava konusunun farklı icra takiplerine konu edilmesi nedeniyle bu aşamada yerinde görülmeyen derdestlik itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, ancak davacı vekili bilirkişi ücretini yatırmadığından bilirkişi incelemesi yaptırılamamıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir.
Davacı tarafın yurt dışından getirdiği ürünlerin taşınma ve antrepo hizmetlerinin taraflar arasındaki sözleşme kapsamında yerine getirdiğini, davalıya düzenlediği faturaların bir kısmının davalıya ait bir kısım malların gümrüğe terk edilmesi nedeniyle haksız olarak iade edildiği, davacının söz konusu malların kendi deposunda kaldığı süre boyunca hizmet bedelinden sorumlu olduğu ileri sürmektedir, davalı taraf ise müvekkilinden davacının faturalarına konu edilen eşyaların gümrüğe terk ettiğini, bu nedenle Gümrük Kanunun 107/1 maddesi kapsamında gümrüğe terk edilen eşyaya ilişkin antrepo ücretinin tasfiye neticesinde elde edilen satış bedelinden karşılanması gerektiğinin, müvekkilinin sorumlu olmadığını savunmuştur.
Davacının talebine konu faturaların içeriğindeki mallar ile ilgili Gümrük Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, ayrıca davacı ve davalı tarafça da bir kısım ödeme dekontları tasfiye tespit ve tahakkuk belgelerin sayım tutanakları sunulmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi ücretini yatırılmaması nedeniyle bilirkişi raporu alınamamış, mahkememizce dosya kapsamı ve mevcut delillere göre sonuç değerlendirme yapılmıştır.
Asıl dosya konusu olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; …. ve … numaralı faturalardan kaynaklanan 1.470,00 TL’nin dava konusu edildiği, Birleşen dosya konusu olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; 4.218,50 TL cari hesap alacağın dava dava konusu edildiği anlaşılmıştır.
Davalının davacıya keşide ettiği Bakırköy …. Noterliğinin 30/01/2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ve davalının cevap dilekçesinde belirtildiği üzere davacının davalıya düzenlediği 8 adet toplam 6.003,32 TL bedelli faturalara karşılık iade faturası düzenlediği anlaşılmaktadır.
Davacı ile dava dışı … Lojistik Antrepo … Ltd. Şti arasındaki 31/12/2016 – 31/12/2020 tarihleri arasında geçerli olan antrepo sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmenin 10. Maddesinde antrepoya boşaltılan yüklerin çekilmeyip, malların devlet malı haline gelerek tasfiye işletmesine devredilmesi halinde tasfiye işletmecilerince teslim alındığı tarihe kadar geçen süre için antrepo hizmet bedeli ve tasfiye masraflarının ithalatçısı ve yetkilisi bulunan firmaya faturalandırmasının yapılacağı ve 3 iş günü içinde tahsil edileceği yazılıdır. 13/12/2017 tarihli davalının davacıya sunduğu fiyat teklifi de dosyaya sunulmuştur.
Davalıya ait ürünlerin gümrüğe terk işleminde davacının bir kusurunun bulunmadığı, davacı ile dava dışı … Lojistik Antrepo … Ltd. Şti arasındaki sözleşme kapsamında davacının, davalının mallarını dava şirketinin deposunda saklandığı, davacının sunduğu kayıtlara göre dava dışı şirkete ödemeler yaptığı hususları ile yukarıdaki sözleşmenin 10. Maddesi birlikte değerlendirildiğinde; davalının Gümrük Müdürlüğüne verdiği terk beyanı sonrasında da gümrüğe terk edilen malların saklanma ücretinden davalının sorumlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Gelinen aşamada davacı taraf ticari defter ve belgelerini inceleye sunup bilirkişi incelemesi de yaptırmadığından mevcut kayıtların ve davalıya ait hangi malların davacının deposunda saklandığının tespiti gerekmektedir. Davacı vekilince dava dışı … Lojistik Antrepo … Ltd. Şti’ne yapılan ödemeler ile davacının sunduğu tasfiye tespit ve tahakkuk belgeleri ve davalının cevap dilekçesi ekinde sunduğu davalıya ait bir kısım malların gümrüğe terk edilmesine ilişkin dilekçesi ve tasfiye tespit ve tahakkuk belgeleri üzerinde karşılaştırmalı inceleme yapıldığında her ne kadar davalıya ait bir kısım ürünlerin gümrüğe terk edildiği, gümrüğe terk öncesinde ve gümrükçe teslim alınana kadar davacının temin ettiği depoda muhafaza edildiği anlaşılmakta ise de, hangi ürünlerin ne kadar süre bu şekilde muhafaza edildiği, buna göre davacının talep edebileceği ücret bu bilgi ve belgeler üzerinden anlaşılamamıştır. Bu kez davalının sunduğu cari hesap ekstresi üzerinde inceleme ve değerlendirme yapılmıştır. Buna göre 14/11/2019 tarihi itibari ile davacının davalıdan 4.891,32 TL alacaklı göründüğü, fakat davalının davacıya 29/01/2019 tarihli ve 6ç003,32 TL iade faturası (verilen hizmet faturası) düzenlemesi üzerine 1.112,00 TL alacaklı duruma geldiği görülmüştür. Esasen davalının savunması iade faturasına konu ettiği 8 adet fatura konusu olan davacının verdiği antrepo hizmet bedellerinden faturalara konu ürünlerin gümrüğe terk edilmiş olması nedenine dayanmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere mahkememizce söz konusu ürünleri gümrüğe terkinden sonra gümrükçe teslim alınana kadar ki saklama ücretlerinden davalının sorumlu olduğu kabul edildiğinden davalının düzenlediği iade faturasının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Buna göre davacının Bakırköy .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına konu ettiği 4.218,50 TL cari hesap alacağının bulunduğu anlaşılmakla birleşen davanın kabulüne, alacak likit olmadığından davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Asıl dava yönünden ise icra takibine konu edilen 2 adet fatura davalının sunduğu cari hesap kayıtlarında da görünmediğinden ve davacı tarafça bu faturalara konu ürünler yönünden hizmet verildiği ayrıca ispatlanamadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Asıl davanın reddine,
A-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
B-Yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 1.470,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Birleşen davanın kabulü ile Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra dosyasında yapılan takibe davalının vaki itirazının iptali ile takibin devamına,
İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
A-Alınması gereken 288,16 TL karar harcının 50,96 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 237,20 TL ‘nin davalıdan tahsiline,
B-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ile 50,96 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, asıl ve birleşen dosyadaki davaların miktarı itibariyle kesin olarak İstinaf yolu kapalı olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/12/2020 11:18:15

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.