Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/268 E. 2021/492 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/268 Esas
KARAR NO : 2021/492

DAVA : Menfi Tespit (Teminat Mektubundan kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/03/2016
KARAR TARİHİ : 24/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili, 03.03.2016 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili şirket ile davalı arasında 14.11.2011 tarihinde İstanbul Hipodrom Müdürlüğü İlave Güvenlik Alım Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye nazaran 66.000,00 TL ihale bedeli tutarında teminat mektubu verildiğini, teminat mektubunun sözleşme hükümlerine uyulmadığı gerekçesiyle cezai şart olarak irat kaydedilmek istendiğini, Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında, sözleşmenin uyarlanması ve teminat mektubunun iadesine karar verilmesi şeklinde dava açıldığını, davanın aleyhlerine sonuçlansa da şu anda Yargıtay‘da olduğunu, kesinleşmediğini, davalının 66.000,00 TL tutarındaki kati teminat mektubunun süresi geçtiği halde, bu alacağın tahsili için, ….. Müdürlüğü ile yaptıkları ve hizmet karşılığı verdikleri 29.04.2016 tarihine kadar geçerli olan 72.000,00 TL bedelli teminat mektubunun irat kaydedilmesi kararı alındığını öğrenmiş bulunduklarını, her iki ihale kayıt numaraları, tarih, sayı numaraları hatta verildikleri illerin dahi farklı olmasına rağmen ….. Müdürlüğü bünyesinde bulunan teminat mektubunun mevcut iş davalarının sonuçlanması sonucunda geri alınacağını, iddia ederek, kesin kabulün gerçekleşmesinden sonra bahse konu teminat mektuplarının taraflarına iadesine veya hükümsüzlüğünün tespitine, teminat mektuplarının irat kaydedilmesi ihtimalinde ise davalarının istirdat davası olarak kabulü ile teminat mektuplarının irat kaydedilme tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında 14.12.2011 tarihli güvenlik hizmet alım sözleşmesi akdedildiğini, davacının sözleşme ile üstlenmiş olduğu yükümlülükleri tam olarak yerine getirmediğini, sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle ihtarname gönderildiğini, sözleşmenin feshine neden olduğunu, davacının açmış olduğu davanın reddedildiğini ve Yargıtay …. Hukuk Dairesi tarafından onandığını, yargılama süresince dava konusu teminat mektubunun süresinin geçtiğini, müvekkilinin ise alacağını garanti altına almak için onanan karar gereğince borcun ödenmesi aksi durumda davacı tarafa ait teminatın irat kaydedileceğinin davacı tarafa bildirildiğini, müvekkili tarafından teminat mektubunun nakte çevrilmediğini, teminat mektubu süresinin 29.04.2016 tarihinde dolduğunun dikkate alınarak İhtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: Davacının aralarındaki sözleşme ile üstlenmiş olduğu sorumlulukları tam olarak yerine getirmediğini ve sözleşmeye aykırı davranışları sebebiyle ihtar edilmesine karşın sözleşme şartlarına uymayarak sözleşmesinin feshine yol açtığını, Bakırköy … ATM’ de açılan davada ihtiyati tedbir talebinin kabul edilerek yargılama neticesinde ise davanın reddine karar verildiğini davacı tarafın sözleşmeye aykırı davrandığının tespit edildiğini, ve verilen kararın Yargıtay …. Hukuk Dairesi tarafından da onandığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

Mahkememizce verilen … Esas … Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne dair verilen karar İstinaf denetime tabi tutulmuş olup;

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2018/2162 Esas
KARAR NO : 2019/635

Öncelikle mahkeme tarafından, talepten farklı veya talebi aşar şekilde hüküm kurulup kurulmadığı konusunun değerlendirilmesi uygun görülmüştür. Çünkü yukarıda davacı vekilinin dava dilekçesi ve zapta geçen beyanlarında ayrıntılı şekilde yazıldığı üzere, davacı tarafından açılan dava, teminat mektuplarının kesin kabulün gerçekleşmesinden sonra iadesi veya hükümsüzlüğünün tespiti mahiyetinde terditli şekilde açılan bir davadır. Talebin sonuç kısmında ise, irat kaydedilmesi ihtimalinde teminat mektup bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili iş bu talebini hüküm tarihinde zapta geçen beyanıylada tekrar etmiştir. Mahkemenin, davacı tarafa açıklama yapılması ve 72.000,00 TL teminat bedeli üzerinden eksik harcın tamamlanması için süre verilmesi sonucunda, davacı vekili, 72.000,00 TL lik teminattan dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ettiklerini yazılı dilekçesinde ifade etmiştir. Ancak davacının bu şekilde davasını ıslah ettiğine dair beyanı veya yazılı dilekçesi yoktur. Diğer yandan söz konusu açıklayıcı dilekçesinin davalı vekiline tebliğ edildiği veya beyanının alındığına dair bir bilgi ve belgede yoktur.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun, ikinci bölümünün üst başlığı “ Yargılamaya Hakim Olan İlkeler “ dir. 24. maddesinde “ Tasarruf ilkesi” düzenlenmiş, maddenin ilk fıkrasında, hakimin iki taraftan birinin talebi olmaksızın kendiliğinden bir davayı incelemeyeceği ve karara bağlayamayacağı ifade edilmiştir. 26. maddede ise, “ Taleple bağlılık ilkesi “, hakimim, tarafların talep sonuçları İle bağlı olduğu, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, duruma göre talep sonucundan azına karar verebileceği, ikinci fıkrada ise, hakimin tarafların talepleri ile bağlı olmadığına dair kanun hükümlerinin saklı olduğuna yer verilmiştir. Hakim, davacının talebi ile bağlı olup, bu talepten fazlasına karar veremez. Diğer yandan, aynı yasanın 141. maddesinde, “ iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi “ ne yer verilmiş, maddede, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunmanın genişletiletilemeyeceği yahut değiştirilemeyeceği, iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi konusunda ıslah ve karşı tarafın açık muvafakatı hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda, usul kurallarına aykırı olarak, davacı tarafça, iddia değiştirilip, genişletilmiş ve mahkemece taleple bağlılık ilkesi uyarınca talepten farklı bir şeye karar verilmiştir.
Kabul şekline göre ise, dava konusu teminat mektubunun yargılama aşamasında süresinin dolmuş olduğu hususu üzerinde durulmaması ve ayrıca, menfi tespit davasınına karar verilmiş olmasına rağmen, teminat mektubu ile ilgili, sözleşme ve eklerinin değerlendirilmemiş olması da yerinde değildir. Yine mahkeme hükmünde, davacı yararına verilen vekalet ücret miktarının hükümde gösterilmemiş olması, HMK 323 vd maddelerde düzenleme yeri bulunan, yargılama giderlerine ilişkin düzenleme ile birlikte aynı yasanın 297/1- ç bendindeki, hükmün kapsamına yargılama giderlerininde dahil olduğuna dair düzenlemelere uygun değildir.
Açıklanan nedenlerle ve özellikle, HMK ‘da yer alan, yargılamaya hakim olan ilkeler kapsamında, taleple bağlılık ilkesine ve diğer usul kurallarına riayet edilmemesi, yasanın hatalı değerlendirilmesi ve tarafların tüm delilleri ve dosya üzerinde gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılarak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu verilen hüküm yerinde görülmediğinden, davalı vekilinin esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, HMK ‘nun 355. maddesi de göz önünde bulundurarak hükmün kaldırılmasına dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Dava, taraflar arasındaki ….. Müdürlüğü Güvenlik Hizmeti Alım Sözleşmesi kapsamında ihale bedeli tutarı olarak alınan teminat mektubundan dolayı borçlu olmadığının tespiti ve teminat mektubunun hükümsüzlüğü talebine ilişkindir.
Dosyaya delil olarak ….. Müdürlüğü için taraflar arasında yapılan Güvenlik Hizmet Alım Sözleşmesi örneği, sözleşme kapsamında güvenlik hizmet alım idari şartnamesi ve güvenlik hizmet alım teknik şartnamesi, Bakırköy …. ATM’nin … E. Sayılı dosyası, davaya konu ….. Müdürlüğüne sunulan 02/07/2012 tarih … referans seri numaralı 72.000 TL bedelli kati teminat mektubu dosyaya delil olarak alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada toplanan delillere göre uyuşmazlık sözleşme kapsamındaki kati teminat mektubundan dolayı davacının dava açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı, söz konusu teminat mektubundan dolayı bunun irat kaydedilip kaydedilemeyeceği, davacının bu teminat mektubunda hükümsüzlüğünü talep edip edemeyeceği hususlarındadır.
Dosyaya delil olarak sunulan sözleşmeler taraf iddia ve savunmaları kapsamına göre taraflar arasındaki ….. Müdürlüğü ile yapılan sözleşmede aynı taraflar daha önce 14/11/2011 tarihli … güvenlik hizmet alım sözleşmesi ve ilave hizmet alım sözleşmesi imzalandığı anlaşılmış olup, bu sözleşme kapsamında Bakırköy …. ATM’nin … E. Sayılı dosyasında davacının teminat mektubu iadesi ve sözleşmenin geçerli olduğunun tespiti talepleri değerlendirilmiş, söz konusu sözleşme kapsamında … Koşusu’ndaki eksik güvenlik elemanı gönderdiği ve davalının da sözleşmeyi fesh ettiği ve sözleşmedeki cezai yaptırımı kullanarak teminat mektubunu davalının irat kaydetme yetkisini kullandığı ve davalının fesih hakkının yasaya aykırı olmadığını, bu sebeple davacının taleplerinin reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
İşbu davada ise davacı davalının taraflar arasındaki ikinci sözleşme olan … Müdürlüğü güvenlik hizmet sözleşmesi kapsamındaki teminat mektubunu irat olarak kaydedilme kararının alınmasını öğrenmeleri sebebiyle bu teminat mektubundan dolayı teminat mektubunun hükümsüz olduğu talebi dikkate alındığında söz konusu teminatın süresi ve davacının sürekli teminat mektubunun irat olarak kaydedilme riski altında olduğu dikkate alındığında süresi geçtiği itirazı olsa da davacının bunu dava etmekle güncel menfaati bulunduğu, bu sebeple dava açmakta hukuki yararının bulunduğu anlaşılmış olup;
Taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının savunması incelendiğinde davalı daha önceki sözleşmeyi gerekçe göstererek davacının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle sözleşmenin fesih edildiği ve bu kararın onandığını belirtmiş, davacı tarafın ayrıca teminat mektubunun hükümsüzlüğünü talep edebilecek bir durumun söz konusu olmadığını ve davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taraflar arasındaki sözleşmede müvekkilinin davacının borcundan dolayı uhdesinde bulunan teminatı irat kaydedebileceği hüküm altına alındığını, ilgili sözleşmeyi yerine getirmeyen davacının davranışının kötü niyetli olduğunu, haksız davanın reddini talep etmekle ,
Bozma ilamı sonrasında davacı taraf 09/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile” davasını 72.000 TL lik teminat mektubundan dolayı borçlu olmadığımıza karar verilmesini talep ediyoruz ” şeklinde ıslah etmiştir.

Bozma sonrasında dosya bilirkişiye tevdi edilmiş;
14/04/2020 Tarihli Bilirkişi Raporu’nda özetle;
A) Davalının, davacının taraflar arasındaki 14.12.2011 tarihli sözleşmeyi ihlal ettiği, bu bakımdan sözleşmede yer alan cezai şart maddesi uyarınca verilen 66.000,00 TL’lik teminat mektubunun irad kaydedileceğine ilişkin ihtarına karşı, davacı tarafından açılan dava reddedilerek onandığı,
B) Kesinleşen mahkeme hükmü karşısında; davacının taraflar arasındaki 14.12.2011 tarihli sözleşmeyi ihlal ettiği dolayısıyla da davalının 66.000,00 TL’lik teminat mektubunu nakde çevirme hakkının doğduğunun kabul edilmesi gerektiği,
C) Davalının cezai şart tazminatına karşılık, süresi geçmekle nakde çeviremediği 66.000-TL’lik teminat mektubuna karşılık, başka bir sözleşmeyle elinde bulundurduğu davacıya ait 72.000.00 TL’lik teminat mektubunu nakde çevirmek istemesi üzerine davacı tarafından işbu davanın açıldığı,
D) Tarafların tacir olması hususu dikkate alındığında, davalının, başka bir sözleşmeden kaynaklanan alacaklarına karşılık, elindeki teminat mektubu üzerinde hapis hakkını kullanabileceğinin ve bu teminat mektubunu nakde çevirebileceğinin kabulü gerektiği,
E) Bu bakımdan davacının “davalıyla yapılan her iki ihalenin farklı olduğu, teminat mektuplarının iade şartlarının da farklı olarak düzenlendiği, bu bakımdan 14.11.2011 tarihli … Müdürlüğü ile yapılan İlave Güvenlik Alım Sözleşmesi’ne istinaden verilen 66.000,00 TL’lik teminat mektubunun tahsil edilememesi sonucu, ….. Müdürlüğü bünyesinde bulunan 72.000,00 TL’lik teminat mektubunun tahsil edilemeyeceği” yönündeki iddiasının yerinde olmadığı, kanaati ile rapor tanzim edildiği;
TMK’nın 950. Maddesinde ;alacaklı, borçluya ait olup onun rızasıyla zilyedi bulunduğu taşınırı veya kıymetli evrakı, borcun muaccel olması ve niteliği itibariyle bu eşyanın alacakla bağlantısı bulunması halinde, borç ödeninceye kadar hapsedilebilir.
Zilyetlik ve alacak ticari ilişkiden doğmuşsa ,tacirler arasında bu bağlantı var sayılır

Düzenlemesi karşısında ;Bakırköy … ATM … Esas … Karar sayılı ilamı ile davacının davalı tarafa borçlu olduğu anlaşılmış ve de 66.000 TL lik teminat mektubu usulüne uygun ihtara rağmen süresi geçtiğinden nakde çevrilememiş ise de ,davalı uhdesinde başka bir ihale kapsamında bulunan 72.000 TL lik teminat mektubunun nakde çevrilmesi TMK 950 maddesi uyarınca hukuka uygun olduğundan davacının teminat mektubundan dolayı borçlu olmadığının tespiti talepli açılan davanın reddi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcının peşin alınan 1.127,12 TL harç ve 103,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile kalan 1.170,82‬-TL’nin davacıya iadesine,
3-Yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 10.160,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.

24/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır