Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/146 E. 2022/1106 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/146 Esas
KARAR NO : 2022/1106

DAVA : Tazminat

BİRLEŞEN ADANA … ATM … E. … K. SAYILI DAVA DOSYASI

ESAS NO : 2019/418
KARAR NO : 2020/108

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/06/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/01/2023

Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının ve birleşen dosya davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılama sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davalı …. ve Tic. A.Ş.’den … iplik satın aldığını, …. San. Tic. A.Ş.’nin 30.06.2018 tarih … seri … Sıra Numaralı Sevk İrsaliyesi ile …. lot numaralı 10.011 kg miktarlı …. ipliğini müvekkilinin puntolama yaptırdığı dava dışı … Ltd. Şti.’ne sevk ettiğini, 30.06.2018 tarihli sevk irsaliyesindeki ipliklerin …. firmasına 02.07.2018 tarihinde teslim edildiğini, … Ltd. Şti.’nin kendisine 02.07.2018 tarihinde teslim edilen …. ipliğin puntolama işlemine başladığını ve bu işlem sonucunda puntolanan ürünleri müvekkili şirketin talimatı ile … Tic. Ltd. Şti.’ne sevk ettiğini, dava dışı … Ltd. Şti.’nin kendisine gelen iplikleri kumaş haline getirdiğini, kumaşların boyama işini yapan …. Firması’na gönderildiğini ve boyamasının yaptırıldığını, iş akışı içerisinde hazırlanan kumaşların müvekkili şirketin müşterisi olan … A.Ş.’ye sevk ve teslim edildiğini, ….San. ve Tic. A.Ş. de kendisine teslim edilen kumaşları kestiğini, diktiğini ve bir kısım ürünü de ihraç ettiğini, İş akışı içerisinde kumaşların boyama işlemleri devam ederken …. isimli boyahaneden müvekkili şirkete bazı toplarda iplik abrajı bulunduğuna dair uyarı e- mailleri gelmeye başladığını, …. Tic. A.Ş.’nin de dikimi tamamlanan ve ihraç edilmek üzere olan ürünler arasında tespit ettiği 1.000 adet dikilmiş ürünü, kumaşın ayıplı olması sebebiyle müvekkili şirkete iade ettiğini, Kumaştaki ayıbın lot farkından kaynaklandığının anlaşılması üzerine durumun davalı …. ve Tic. A.Ş.’ye bildirildiğini, …. Tic. A.Ş. Yetkililerinin müvekkili şirkete geldiklerini, ayıplı olduğu bildirilen ürünleri görmek istediklerini, kendilerine müvekkili şirketin deposunda bulunan ayıplı ürünlerin gösterildiğini, …. Tic. A.Ş. Yetkililerinin, olay sebebiyle müvekkili şirketin zararının giderileceğini belirttiklerini, ayıplı kumaşlardan numune istediklerini, bu talep üzerine örnek kumaş parçasının davalıya verildiğini, Davalı tarafın bir süre sonra …. Üniversitesi’nden aldığı 18.09.2018 tarihli görüş Taporunu 19.09.2018 tarihli yazısı ile müvekkili şirkete gönderdiğini, söz konusu yazıda Müvekkili şirketin davalıdan aldığı ürünleri puntolama veya örme aşamasında karıştırdığının ve lot farkının bundan kaynaklandığının iddia edildiğini, fakat davalı şirket her ne kadar böyle iddia etse de puntolama veya örme aşamasında böyle bir karışmanın olmasının mümkün olmadığını, Davalı tarafın yazısı üzerine davalı tarafa Bakırköy …. Noterliği’nin 25.09.2018 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, müvekkili şirketin zararının giderilmesinin ihtar edildiğini, …. Tic. A.Ş. tarafından müvekkili şirkete 16.10.2018 tarihli 38.367,01 TL bedelli, 16.10.2018 tarihli 157.537,21-TL bedelli ve 18.10.2018 tarihli 116.646,94-TL bedelli reklamasyon faturalarının kesilerek tebliğ edildiğini, Müvekkili şirketin de söz konusu reklamasyon faturaları sebebiyle uğradığı zararı davalı şirkete rücu etmek için 06.12.2018 tarih ve 312.551,16-TL tarihli reklamasyon faturasını düzenleyerek davalı şirkete gönderdiğini, davalı şirketin de müvekkili şirketin kendisine gönderdiği reklamasyon faturasını iade fatura kesmek suretiyle müvekkili şirkete iade ettiğini, Kumaşlardaki ayıbın lot farkından kaynaklandığının davalının kabulünde olduğunu, bu lot farkının ana sebebinin de davalının kendisi olduğunu, her ne kadar davalıdan 3 seferde ürün alınmış ise de bu ürünlerin gerek puntoda ve gerekse örmede karıştırımasının mümkün olmadığını dolayısıyla davalının müvekkili şirkete sattığı ilk parti malda kendi içinde lot farkının olduğunu, bundan doğan zarardan da davalının sorumlu olduğunu, Müvekkili şirketin uğradığı gerçek zararın tespitinin gerektiğini, müvekkilinin müşterisi olan …. Tic. A.Ş.’nin müvekkili şirkete düzenleyerek gönderdiği 312.551,16-TL’lik reklamasyon faturasından dolayı müvekkili şirketin zararının olduğunu, bu zararın giderilmesini talep ettiklerini, belirterek müvekkili tarafça kısaca arz ve izah ettikleri üzere, müvekkili şirketin her türlü hakkı saklı kalmak kaydıyla; müvekkili şirketin davalıdan satın aldığı poly viskon iplikle ürettiği ve deposunda bulunan 3.554 KG kumaşın ve 1.000 adet dikilmiş ürünün değerinin tespit edilerek, söz konusu ürünlerin davalıya iadesine ve tespit edilen tutarın müvekkili şirketin davalı ile arasındaki alım satım ilişkisinden doğan borcu varsa bu borçtan düşülmesine, davalının müvekkili şirkete sattığı ayıplı ürün sebebiyle müvekkili şirketin uğradığı ve davalıya rücu edebileceği tazminat tutarının tespit edilerek, fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000-TL’sinin ihtarmame tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine, davalarının kabulüne, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dilekçesinde müvekkili yönünden ileri sürdüğü hususların ve istemlerin hiçbirinin kabule şayan olmadığını, Davacı ile müvekkili arasında gerçekleşen alım satım işlemleri dolayısıyla düzenlenen faturalarda ihtilaf halinde Adana Mahkemelerinin yetkili olacağının düzenlenmiş olup taraflar tacir olduğundan yetki sözleşmesi geçerli olduğundan ve iş bu düzenleme dolayısıyla davanın yetkili Adana Mahkemelerinde ikame edilmesinin gerektiğini, ayrıca dava ayıplı maldan kaynaklanan tazminat davası olarak açılmış olduğundan 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi düzenlemesi gereğince yetkili mahkeme genel yetki kuralı uyarınca da Adana Mahkemeleri olduğunu, bu nedenlerle mahkemenizce yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafından huzurdaki tazminat davası kısmi dava olarak ikame edilmiş ise de; iş bu taleplere ilişkin miktarlar belirlenebilecek nitelikte olduğundan 6100 sayılı HMK’nın Kısmi Dava başlıklı bölümü göz önünde bulundurulduğunda, kısmi dava olarak talep edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Müvekkilinin davalıya satmış olduğu ürünlerde herhangi bir ayıbın mevcut olmadığını, iş bu iplikler ile üretilen ürünlerde abraj probleminin olduğunun müvekkili şirkete bildirilmiş olup bu bildirim üzerine müvekkili şirketin üretilen kumaşlarda firmada çalışan teknik elemanlara inceleme yaptırdığını ve kendilerinden kaynaklanan herhangi bir ayıbın olup olmadığı hususunun araştırıldığını, yapılan incelemelerde satılan ipliklerden kaynaklanan bir ayıbın ortaya çıkmadığını, ayrıca bağımsız ve tarafsız bir kuruluştan kumaşlar üzerinde inceleme yapmak ve kumaşlarda meydana gelen hatanın sebebinin tespiti amacıyla …. Üniversitesi Tekstil Mühendisliği bölümüne başvuru yapıldığını ve Bölüm Başkanlığı tarafından yapılan incelemede, hatanın kumaş yapısı içerisindeki iki farklı özellikte (….) iplik kullanımından kaynaklanmış olabileceği kanaatine ulaşıldığını, davacının iddia ettiği gibi aynı iplikte kot farkı mevcut olsa idi iş bu durumun bilirkişi tarafından yapılan incelemede tespit edilerek oluşturulan raporda belirtilmiş olacağını, zira oluşturulan raporun ürünler üzerinde gerçekleşen detaylı inceleme ile kendi alanında uzman Tekstil Mühendisliği Bölüm Başkanı tarafından oluşturulduğunu, Bilirkişi raporundan ipliklerin kendisinden kaynaklanan herhangi bir ayıbın olmadığının, iplerin işleme ve kumaş haline getirilme sürecinde yapılan hata nedeniyle oluştuğunun açıkça anlaşıldığını, müvekkili şirketin davacıya iplikleri ürün özellik ve bilgilerini de belirterek sevk etmiş olmakla birlikte aynı ip sarmalı içerisinde farklı özelliklerde iplerin bulunmasının hayatın olağan akışında mümkün olmayacağını, kabul veya ikrar anlamına gelmemek kaydı ile satılan ipliklerin ayıplı olduğu kabul edilse dahi söz konusu bu ayıbın gizli ayıp olarak değil açık ayıp olarak nitelendirilmesinin gerekeceğini, zira bahse geçen iplikler üzerinde birçok işlem gerçekleştirilerek kumaşın üretildiğini hatta kumaşlar üzerinde kesim, dikim işlemi gerçekleştirilerek ürünler elde edildiğini ve ihraç edildiğini, iş bu süre zarfında dava konusu ipliklerde herhangi bir ayıp mevcut olsa idi olağan şartlarda bu durumun bu süreçte anlaşılmış olmasının gerekeceğini, kabul veya ikrar anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili tarafından satımı gerçekleştirilen ürünlerde gizli ayıbın mevcut olduğu kabul edilse dahi davacı tarafından süresi içerisinde müvekkili şirkete ihbarda bulunulmadığını, belirterek müvekkili tarafça arz edilen ve re’sen göz önüne alınacak sebeplerle öncelikle dava yetkisiz mahkemede açılmış olduğundan yetkisizlik kararı verilmesine mahkemeniz aksi kanaatte ise davanın reddine ve yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA;davacı vekili 18.06.2019 tevzi tarihli dava dilekçesi ile Müvekkili ile davalı şirket arasında gerçekleşen alım satım ilişkisi dolayısıyla davalı firmaya müvekkili tarafından ürün satışı gerçekleştiğini ialacağın tahsili amacıyla Adana …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını,davalı/borçlunun vaki itirazının asıl alacak yönünden iptali ile borçlu/davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı/borçlu şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA;cevap dilekçesi ile;
Birleşen dosyanın davalı vekili, 15.07.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle, davanın Reddine, davacı taraf takibinde haksız ve kötüniyetli olması sebebiyle 9020’den az olmamak üzere müvekkiline kötüniyet tazminatı ödenmesine, dava masraflarının ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tanık … ; ben davacı şirketin halen planlama departmanında görev almaktayım dava konusu olaya vakıfım , davalıdan almış olduğumuz iplikler puntolama işlemini …. ile yapmaktayız, oradan … ‘na geçen iplikler kumaş haline dönüşmektedir, oradan da …. isimli firmaya gönderilerek kumaşların boyama işlemi yapılmaktadır, örgücümüz iplikleri tartarak almaktadır, bahsettiiğimiz şirketler arasında iplikler açıklamalı irsaliyeler ile sevk edilmektedir, ne kadar miktar iplik olduğu , kime ait olduğu zaten irsaliyelerde açıktır, işleyiş bu şekildedir, gerektiği takdirde bizde kendimiz nakliye işlemi yapmaktayız dedi… bize ayıp ihbarında bulundu, davaya konu nitelikteki iplikler Adanadan alınan ve ….a nakledilen ipliklerdir, iplikler çeşit çeşittir ve o dönemde o nitelikte başkaca … firmasıdan bir iplik almadığımızdan başka iplik olma ihtimali zaten yoktur, …. bize yazılı olarak bildirimde bulunmuştur, iplik abrajı ve bant hatası verdiği yönünde bir mail atmıştı, bizde bunu imalat müdürümüz … ya ilettik, kendisi davalı firma ile iletişime geçmiştir, biz bu ürünleri dava dışı …. satmaktayız onlarda ihraç etmektedir, onlardan da ayıp ihbarı geldi, yurt dışına sattıkları firmalardan iade aldılar bunları bize yansıttılar, dava dışı …. ihraç yaptığı dava dışı ve yurtdışına kaim …. Grubuna bu malları ihraç etmiştir, bu grup firmalarından ayıp ihbarı dönmüştür, davalı vekilinin sorusu üzerine soruldu: biz davalı taraftan poliviskon nitelikte iplik almaktayız, tek poliviskon ipliği ile kumaş örülebilmektedir, 2 kat örme şeklinde bu örgüden kumaş elde edilmektedir , davalı şirket pazarlama sorumlusu …. hem kendisi hemde konuda uzman kişilerle ile birlikte işyerimez gelerek ….an bize gelen ürünler üzerinde inceleme yapmıştır, bizim işlerimiz terminlidir çok hızlı hareket etmek zorundayız bu yüzden derhal ayıp ihbarlarını davalıya bildirdik dedi ve imzası alındı. Tanık …, ben dava dışı … imalat sorumlusuyum dava konusu satışın yapıldığı zaman ve halen çalışmaktayım, biz yurtdışında … grubuna ihraç yapmaktayız (zara mango .. Vs) bu firmalar çok hızlı termin ile çalışır, çok hızlı iade alırız, İspandaya’dan bir kısım reklamasyon faturaları kesildi ve bir kısım malları daiade aldık, mallarda çizgiler abrajlar ve puntolama hataları nedeni ile iade edildi yada reklamasyon faturaları kesildi, tahmin ediyorum dava konusu malları gönderdikten 2-3 hafta sonra ayıp ihbarları ve reklamasyon faturaları aldık, bu faturaları ve ürünleri …. e iade ettik , bizim çalışma yöntemimiz davacıdan ürün siparişi sonucu ürünün davacı yada dava dışı …. ürünlerin birimimize getirilmesi şeklindedir, davalı vekilinin beyana üzerine soruldu: aynı ip sarmalı için farklı özelliklerde iplik olup olmadığı benim teknik bilgim dışındadır dedi ve imzası alındı.
Tanık …: davacı şirkette mal takibi pozisyonunda çalışmaktayım genel olarak çalıştığımız ve dava konusu ipliklerinde genel olarak genel olarak çalıştığımız …. davalıdan alınan iplikler boya işlemi için sevk edildi, boya esnasında ayıp ihbarları geldi ben de gidip denetledim, iplikler ramdan geçerken abraj farkları gözlemledik, bu bir tonda 3 top olabileceği gibi bazen toplarda abraj farkı çıkmayabilmektedir, ben durumu … hanıma bildirdim onlarda davalı şirkete durumu bildirdiler ayrıca aynı ip sarmalı içerisinde farklı özellikte iplikler olabilir ama olmaması gerekir, abraj zaten budur , davacı vekilinin beyanı üzerine soruldu: boyadan abraj farkı olmasının tek sebebi lot farkından kaynaklanmaktadır, bunu teknik bilirkişiler incelediğinde zaten anlayacaktır, davalı firma bize lot farkı olan ürünler göndermiştir, bizimde bunları birbirine karıştırdığımızı iddia etmektedir, davalı taraf ilk gönderdiği ürünler ile 1 ay sonra gönderdiği ürünleri bizim karıştırarak boyama işlemi yaptığımızı iddia etmektedir, ancak ilk parti gelen ürünler bir bütün halinde boyanarak abraj farkı gözlemlenmiştir, ikinci parti gelen ürünler farklıdır dedi ve imzası alındı.
Tanık … abraj farkı iplikten , ipliğin harmanından elyaf halinden itibaren iplik oluşturulma aşamasına katılan her ürün abraj farkına sebebiyet verebilir, …. gelen abraj farkıda iplikten kaynakladır, ipliğin harmanından olup olmadığı teknik konudur, bir üründe iki farklı lota sahip iplik kullanılmamalıdır, aksi takdirde abraj farkına neden olur, …. ki abraj farkı iplikten kaynaklıdır, ipliğin elyafı ile ilgili olabilir, ayrı ayrı makinelerin çekim yapmasında da kaynaklanabilir, lot farkından da kaynaklı olabilir ancak davalı şirket bize gönderdiği ürünün içerisine farklı lot karışım ürün göndermiş ise bizim onu görme şansımız yoktur, biz etikete bakarız , birinci kez pazarlama müdürü, ikinci kez pazarlama müdürü ve firma sahibi üçüncü kez pazarlama , fabrika müdürü ve teknik konudan anlayan bir kişi ile birlikte geldiler bizden ürün alıp teste götürdüler , onlarda kendi yaptıkları test sonucunda lot farkını kabul ettiler zaten durum çıplak gözle görülebilirdi dedi ve imzası alındı.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava konusu uyuşmazlık ticari satımdan kaynaklı ayıplı ifa sebebi ürünlerin iadesi ile tazminat istemli olup;
Davacı 3 ayrı parti halinde davalıdan iplik satın aldığını, alınan ipliklerin aşamalardan geçerek kumaş haline getirildiğini, davalıdan alınan ipliklerin puntoloma işlemi için …. Tic.Ltd Şti e ,kumaş haline getirme işlemi için …. .Şti ‘ye ,boyama işlemi için …. Firmasına oradan da kumaş satım ilişkisi gereği … .A.Ş. ye kumaşların gönderildiğini,… kendi müşterilerinden kesilen reklamasyon faturaları ve boyama esnasında … den gelen ihbarlar nedeni ile ; ipliklerin ayıplı olduğunu iade edilen bir kısım dikilmiş ürün ve teslim edilen kumaşların ayıp sebebi ile iadesi ve tazminat talebinde bulunduğu,davalıdan alınan 2. Parti ürün puntolama işlemi için … değil başkaca firmaya gönderildiğinden iş akışı içerisinde sıralı ürünlerin karışmasının söz konusu olmadığını ,1. ve 3. Parti ürünlerin karışma ihtimalinin bulunmadığını ,ilk parti üründe kendi içinde lot farkından kaynaklı ayıp olduğunu iddia etmiştir.
Davacı taraf yargılama aşamasında dikilmiş ürünlerin bağışlandığını, uhdelerinde kumaşların ise halen bulunduğunu belirtmiştir.
Davalı taraf davacıya 3 ayrı parti iplik sattıklarını, mevcut ipliklerin birden çok aşamadan geçerek kumaş haline getirildiğini , ayrı parti ürünlerdeki ipliklerin muhtemelen bu aşamalarda karıştırıldığını ,ayıp iddiası kabul edilse dahi bunun açık ayıp niteliğinde olacağını belirterek asıl davanın reddini ,iş bu ticari satımdan kaynaklı fatura alacağını da davalıdan tahsil amaçlı birleşen davayı açtığı anlaşılmıştır.
Birleşen davada, davacı taraf davalı aleyhineAdana … İcra Dairesinin …. E. Sayılı takipdosyası ile cari hesap alacağından kaynaklı 96.646,19 TL asıl alacak üzerinden takip başlattığı ,davalının borcu olmadığı savı ile süresinde takibe itirazı üzerine iş bu itirazın iptali davasının 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde ve dava değeri 96.646,19 TL üzerinden açıldığı anlaşılmakla ;
Taraflar arasındaki uyuşmazlık noktaları ; davacının davalıdan ne miktarda kaç parti mal aldığı, aradaki şirketler aracılığı ile dikilmiş ürün haline getirilen ve de kumaş halinde kalan ürünlerin ne kadar olduğu, aradaki şirketler ile düzenlenen irsaliyedeki ürün bilgilerinin birbiri ile uygun olup olmadığı, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği, ayıp ihbarının süresinde olup olmadığı, ayıplı ürünlerin geldiği parti ve sevk irsaliyesi ile tablolu karşılaştırılması e-maillerin birlikte değerlendirilmesi ile şayet ürünler ayıplı ise ayıplı hali ile piyasa değeri, ayıpsız hali piyasa değeri, davacının alacaklı olup olmadığı, reklamasyon faturalarının yerinde olup olmadığı, davalının alacaklı olup olmadığı, mahsup yapılıp yapılamayacağının tespiti olmakla ;
Davalının yetki yönünden yaptığı itirazın; Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmü gereği yetkili mahkemenin davalının yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemeleri, HMK’nın 10.maddesindeki ” Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.hükmü gereği davacının ikametgahı mahkemesi nazara alınarak Mahkememiz’in yetkili olduğu ,davalının fatura üzerinde Adana Mahkemeleri’nin yetkili olacağının düzenlendiği belirtilmiş ise de;fatuarada yazılı yetkiye yönelik ibarelerin karşılıklı mutabakat ve yetki sözleşmesi mahiyetinde olmayacağı anlaşılmakla reddi gerekmiştir.
Tarafların ve dava dışı 3. Kişi konumundaki firmaların ilgili yıllara yönelik ba-bs formları celp edilmiş;HMK 266.maddesi uyarınca Çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hususlar olan alacak hesabı konusunda rapor alınmıştır.
Davalı …Ş.’nin ticari defterlerinin incelenmesi amacı ile mahal Mahkemesine talimat yazılmış 14/02/2022 havale tarihli bilirkişi raporu ile davalının davacıdan 2018 yılı 78.550,87 TL,2019 yılı 18.095,32 TL toplamı 96.646,19 TL alacaklı olduğu kanaati ile rapor düzenlenmiştir.
Davacı/karşı davalı 18/07/2021 tarihli dilekçesi ile … tarafından kendilerine iade edilen 1000 adet dikilmiş ürünün bağışlandığını,3.554 kg kumaşın ise depolarında olduğunu bildirmiştir.
Davacının iddiası, davalının savunması, icra dosyası ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu, fer’i nitelikteki talepleri, faiz türü ve oranı konusundaki talepleri ile birlikte asıl dava ve birleşen dava üzerinden uyuşmazlık konularında her iki tarafın alacağına yönelik dava dışı şirketlerin ticari kayıtları ile dosyaya ibraz edilen irsaliyeli faturalarda ki ürünlerin aynı ürünler olup olmadığı, işlem akışının ilintili olarak irsaliyeler üzerinden değerlendirilmesi, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, yerinde olup olmadığı, ayıp ihbarına konu olan ürünleri, işleme konu ürünler olup olmadığına yönelik ilintili olarak bilirkişilerin rapor tanzimi için (davalı defterleri üzerinde alınan rapor muhakeme edilerek davacı defterleri, dava dışı …. defterleri, teknik konfeksiyon defterleri, … defterleri, …. defterleri üzerinde) ürünlere ilişkin görsellerle ,davacı şirket deposundaki ürünler üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzimi için dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş;
02/11/2022 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Somut olaydaki iddia, savunma, keşif, vakıa ve sunulan belgeler, Mahkemenin tarafımıza tevdi ettiği görev kapsamında değerlendirildiğinde, Davacı işyerindeki 560 kg siyah 30/2 puntolu kaşkorse kumaşın enine çizgi hatası nedeniyle ayıplı olduğu, ayıbın kumaşı oluşturan puntolu iplikteki lot farklılığından kaynaklandığı, puntolu ipliğin tamamının davalıdan satın alınan iplikten oluşmadığı, davalıdan satın alınan iplikle birlikte 150 denye iplik kullanıldığı, ayrıca örme esnasında farklı lot ipliklerin karıştırılmış olabileceği, davalının satmış olduğu 28/1 %67 polyester %33 viskon ipliklerin ayıplı olduğu iddiasının ispata muhtaç olduğu, Dava konusu kumaşların enine çizgi ayıbının kumaşın boyanmasıyla anlaşılabilecek bir ayıp olduğundan boyama aşamasına kadar gizli ayıp olduğu, boyama sonrası açık ayıp haline geldiği, Esas dava yönünden davacı/karşı davalı yanın iddiasının ispata muhtaç olduğu, Birleşen dava yönünden davacı/karşı davalı …. şirketinin, davalı/karşı davacı … şirketine, davalı/karşı davacı yan tarafından yapılan icra takip tarihi olan 18/01/2019 tarihi itibariyle 18.226,03 USD ve 11.849,33 TL borçlu oldukları, işbu dava konusunun USD alacağı olduğu, davalı/karşı davacı … tarafından icra takibinde 18.011,17 USD fatura alacağının icra takip tarihinde 5,3659 TL USD Satış kuru üzerinden TL karşılığı olan (18.011,17 USD*5,3659 TL) 96.646,19 TL olarak talep edilmiş olduğu, İcra takibinde icra takip tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olduğu, ancak faiz oranının ve faiz türünün belirtimemiş olduğu, Takdirin Sayın Mahkemenize ait olduğu, Kanaatine varıldığını, takdiri Sayın Mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Davacının davalıdan satın aldığı ipliklerin belirli aşamalardan geçerek kumaş haline getirildiği ,davacı uhdesindeki kumaşlar üzerinde yapılan teknik değerlendirmede kumaşların üzerinde enine çizgilerin tespit edildiği,bu durumun ipliklerdeki lot farkından kaynaklandığının anlaşıldığı,ancak kumaş üretiminde davalıdan satın alınan iplikle ile polyester iplikler birlikte kullanılarak üretim yapıldığı bu hali ile davalıdan satın alınmayan polyester ipliğinde ayıplı olmasının ihtimal dahilinde olduğu ,tanık ifadelerinden de anlaşılacağı üzere kumaşların ayıplı olduğu noktasında uyuşmazlık bulunmamakla boyama aşamasına kadar gizli ayıp niteliğindeki ayıbın boyama ile açık ayıp niteliğine bürüneceği ,
Tacirler arasında satışa konu malın ayıplı çıkması halinde, alıcının yasal haklarını kullanabilmesi için 6102 sayılı TTK’nın 23/1-c maddesindeki süreler içerisinde ayıp ihbarında bulunması zorunludur. Bu süreler, satılan malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise iki gün, açıkça belli değilse sekiz gündür. Gizli ayıp basit bir muayeneyle anlaşılamayacak durumda ise bu tür bir ayıbın ortaya çıkması halinde TBK’nın 223-2. maddesi uyarınca ayıbın derhal satıcıya bildirilmesi gerekmekle;
Davacı tarafça işin sirkülasyonu içerisinde …. iplikleri dikilmiş ürün haline getirdiği ve de kendi müşterilerinden reklamasyonları sonrasında davacıya bunu yansıttığı ,yine …. uyarıların geldiği şeklindeki davacı beyanı karşısında boyamanın yapılması ile açık ayıp haline gelen ayıp ihbarının da davacının sorumlu olduğu kanaatine varılsa dahi derhal ayıp ihbarına yönelik dosyaya delil ibraz edilmediğinden ispatlanamayan asıl davanın reddine , Birleşen dosya üzerinden yapılan incelemede, davacının ürünleri satın/teslim almadığı iddiasında bulunmadığı ayıp iddiasında bulunduğu, defter incelemesi ile birleşen dosya davacısı … ‘nin davalıdan 96.646,19 TL alacaklı olduğu,Adana …. İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmekle, asıl alacak birleşen dava davalısının ayıp iddiasının tartışıldığı bu hali ile likit ve belirlenebilir alacaktan söz edilemeyeceği anlaşılmakla icra inkar tazminatının reddi ile davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsubu ile 260,85 TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı, yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 200,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,

BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın KABULÜNE
2-Adana … İcra Dairesinin …. E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
3-İcra inkar tazminatı talebinin koşulları oluşmadığından reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 6.601,90 TL karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.167,25 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 5.434,65 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 15.463,39 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 1.167,25 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.211,65‬ TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 662,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-7155 Sayılı Kanun ile değişik 6325 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanunun 18/A maddesinin 14. fıkrası uyarınca arabulucuk ücreti olan 1.320,00 TL’ nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.
12/12/2022
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır