Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/979 E. 2022/560 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/979 Esas
KARAR NO : 2022/560

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2018
KARAR TARİHİ : 30/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu çeklerden, şirket çalışanlarına gelen bir e-mail ile haberdar olunduğunu, dava konusu çeklerdeki imza ve kaşe, davacı şirkete ait olmadığını, davalılardan sadece …. Ayakkabıcılık ve Tekstil Ürünleri Pazarlama San ve Tic Ltd Şti, davacının önceki dönemlerde fason ayakkabı imalatı yaptırdığı firma olması sebebiyle aralarında ticari ilişki olmuşsa da , anılan çeklerle ilgili hiçbir ticari ilişkileri olmadığını belirterek davacı vekili ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile davanın kabulü ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını arz ve talep etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

İş bu dava icra takibinden önce imza sahteliğine dayalı açılan menfi tespit davasıdır.
Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır.
Bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi, kendisine karşı adi senede dayanarak dava açılmasını bekleyebilir ve bu davada, senet altındaki imzayı inkar etmekle yetinebilir. Bununla birlikte bir adi senedin kendisi tarafından vücuda getirildiği iddia edilen kişi (borçlu), bu adi senede dayanarak dava açılmasını beklemeden imzanın kendisine ait olmadığının ya da senedin sahte olduğunun tespiti için ayrı bir sahtelik davası da açabilir (HMUK m.314, HMK m.208/3). Bu sahtelik davası, hukuki niteliği bakımından bir menfi tespit davasıdır.
Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya ait olmakla; adi senetteki imzanın inkar edilmesi halinde mahkemenin imzanın sahte olup olmadığı konusunda kendiliğinden araştırma yapması gerekir.
Davacı taraf … tarafından gönderilen e-maillerden çek görüntülerine ulaşmış ;
Dava konusu …banka …. Şubesi 31/09/2018 keşide tarihli ,…. seri numaralı 32.000,00 TL bedelli keşidecisi … olan davacı … lehine keşide edilen ,sonraki cirantaları … olan cir silsilesi düzgün olan çek davalı son hamil … tarafından bankaya ibraz edildiği,
Dava konusu .. bank … Şubesinin …. seri nolu 30/10/2018 keşide tarihli 37.500 TL bedelli keşidecisi … olan … lehine keşide edilen ,sonraki cirantaları … olan cir silsilesi düzgün olan çek davalı son hamil … olduğu dosyaya ibraz edilen çek görüntüsünden anlaşılmış iş bu çekin banka kayıtlarında kayden yer aldığı ancak iş bu çekin bankaya ibraz edilmediği her iki çekin icra takibine de konu edilmediği görülmüştür.
Dava konusu çeklerdeki kaşe ve imzaların davacı tarafa ait olmadığı sebebi ile iş bu çekten kaynaklı menfi tespit istemli iş bu davayı açmıştır.
Davacı şirketin yetkili temsilcisi …. olup olup ,imza inkarı yönünden araştırma yapılması gerekmekle olup çek aslını dosyaya ibraz etmesi için davalılara usulüne uygun ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş ancak her iki çek aslı da dosyaya sunulmamıştır.
Davalı … 32.000,00 TL lik çeki bankaya ibraz etmesi sebebi ile çekin uhdesinde olduğunun aksini iddia ve de ispat etmemiş ,davaya cevap vermemiş,davacı taraf iş bu davalı açısından davasını ispat etmiş sayılacağından davalı …’e karşı açılan davanın kabulü ile …bank …. Şubesine ait 31/09/2018 vade tarihli, …. seri numaralı 32.000,00 TL bedelli çekten kaynaklı davacının bu davalıya karşı menfi tespit isteminin kabulüne,menfi tespiti istenilen her iki çek aslına da ulaşılamadığı böylelikle imza incelemesi yapılamadığı anlaşılmakla diğer davalılara karşı açılan davanın 32.000,00 TL lik ve de 37.500,00 TL çekler yönünden ispatlanamadığından reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,
2-Davalı …’e karşı açılan davanın kabulü ile … bank … Şubesine ait 31/09/2018 vade tarihli, … seri numaralı 32.000,00 TL bedelli çekten kaynaklı davacının bu davalıya karşı menfi tespit isteminin kabulüne,
3-Diğer davalılara karşı diğer çekten dolayı açılan davanın ispatlanamadığından reddine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 2.185,92 TL karar harcından peşin alınan 1.186,89- TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 999,03- TL’ nin davalı …’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 35,90 -TL başvurma harcı, 1.186,89- TL peşin harç, 5,20 TL vekalet harcı, 833,43- TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.061,42 – TL yargılama giderinin kabul (% 46,00) red (% 54,00) oranına göre hesaplanan 948,25- TL’nin davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır