Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/944 E. 2019/445 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/944
KARAR NO : 2019/445

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2018
KARAR TARİHİ : 15/04/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkili tarafından davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalıya 27/09/2018 tarihinde örnek no:7 ödeme emri ile tebliğ edildiği, icra takibine karşı davalının itirazda bulunduğunu, haksız ve kötü niyetli olarak takibin durmasına sebebiyet verdiğini, müvekkiline böyle bir borcun olmadığını beyan ettiğini, bununla birlikte müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, dava konusu iki adet fatura nedeniyle cari hesap ekstresi düzenlendiğini ancak takip gününe dek borcunu ödemeyen davalıya bakiye borcu nedeniyle cari hesap ekstresine dayanarak işbu takibi başlatma zaruretinin hasıl olduğunu, bu nedenlerle yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ;
Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.
26/02/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda;
Davacı tarafın dava konusu döneme ait 2016, 2017 ve 2018 hesap yılı defterlerinin açılış noter onaylarının tastikinin yapıldığı, 2018 yılı yevmiye defterinin noter kapanış onayının süresinin bulunduğu, davacı taraf defterlerinden 2016 ve 2017 yılının lehine delil vasfının bulunduğu, 2018 yılı defterlerinin tamamının henüz yazdırılmamış olduğu, bu nedenle de lehine takdiri delil vasfı yönünden mahkemede bulunduğu,
Davacı tarafın dava konusu faturası ve içeriğinin, davalı çalışanı veya yetkilisine imza mukabili teslim ve tebliğinin fatura üzerinden tespit edilmediği, ancak; her ne kadar davalı taraf ”borcun olmadığı” yönünde itiraz etmiş ise de, borcun sona erdiği yönünde dava dosyasına herhangi bir somut delil sunmadığı, fatura ve muhteviyatına süresinde itirazının bulunmadığı, bu nedenle de itirazının yerinde bulunmadığı, davacı tarafın BS formlarını süresinde vergi dairelerine verdiği, davalı tarafın BA formlarında davacı faturalarının beyan edildiği,
Takip ve dava konusu faturaların davacı şirketin ticari defterlerine kayıtlı olduğu, fatura ve muhteviyatına veya bedeline davalı tarafından herhangi bir itiraz yapılmadığı, TTK 23/3 maddesine göre 8 gün içinde itiraz edilmeyen faturaların kabul edilmiş sayıldığı, davalı tarafça dava dosyasına bu yönde bir belge sunulmadığı,
Davacı şirketin incelenen defter ve belgelerine göre 31/12/2017 tarihi ile 01/01/2018 tarihi itibari ile davalı tarafın, 10.325,72 TL alacaklı bulunduğu, defterlerin tamamının yazılmamış olması itibari ile, 30/09/2018 tarihli Geçici Vergi Kesin Mizanından takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 10.325,72 TL alacaklı bulunduğu, ve dava tarihi itibariyle de davalı şirketten alacaklı olduğunun kabul edilmesi gerekeceği,
Davalı taraf defterleri incelemeye ibraz edilmediğinden, faturalarıyla kaytları uyumlu olan davacı taraf 2016, 2017 ve 2018 hesap yılı defter ve kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği, davalı tarafın inceleme günü defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemiş olması karşısında, HMK 222. Maddesi hükmünün değerlemesinin mahkemenin takdirinde olduğu,
Taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalı tarafa gönderilmiş herhangi bir borç ihbarnamesi olmadığı, davacının takip talebinde işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, temerrüdün takip tarihi itibariyle oluştuğu, takip talebinde alacaklının, asıl alacağa işleyecek %19.50 ticari avans faizi talebinin yerinde ve değişen oranlarda uygulanabileceği,
Alacağın itiraza uğramayan faturaya dayalı likit alacak olması hususu gözetilerek, icra takibine rağmen hem takip dosyası hem de dava dosyasına geçerli bir itiraz nedeni ileri sürülmemesi nedeniyle, davacının %20 icra inkar tazminatı talebinin mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı uyarınca;
Bakırköy … İcra Dairesinin …. E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine 10.325,72 TL asıl alacak 1.202,60 TL işlemiş faiz toplamı 11.528,32 TL üzerinden , başlatılan icra takibine süresi içerinde yapılan itiraz sonucu iş bu dava süresinde ve de yalnızca asıl alacak 10.325,72 TL üzerinden açılmakla ;
Davalı yan ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemiş savunma da bulunmamış ise de;
Davacı yan ticari defter ve belgeleri üzerinde ve de tarafların BA-BS formları üzerinde yapılan inceleme sonucu ;davacı tarafın BS formlarını süresinde vergi dairelerine verdiği, davalı tarafın BA formlarında davacı faturalarının beyan edildiği anlaşılmakla ;takip tarihi itibariyle davacı tarafın davalı taraftan 10.325,72 TL alacaklı bulunduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurmak hasıl olmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜNE,
2-Davalının Bakırköy … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın 10.325,72 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden kaldığı yerden devamına,
3-10.325,72 TL’nin %20’si oranında davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 705,34 TL karar harcından peşin alınan 118,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 586,64 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı 5,20 TL vekalet harcı ve 118,70 TL peşin harç olmak üzere 159,80 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 656,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
9-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır