Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/893 E. 2019/26 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/893 Esas
KARAR NO : 2019/26

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/09/2018
KARAR TARİHİ : 10/01/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/01/2019
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, davalılar …Ltd. Şti ile ….A.Ş’nin davalı … adlı adi ortaklığını kurduklarını, davalılarca kurulan bu ortaklık ….Evleri Projesi isimli inşaat işinin yapılmasını üstlendiğini, davalıların, ortaklık olarak üstlendikleri inşaat projesinin kalıp, demir ve beton işini yaptırmak üzere müvekkilleri ile anlaştıklarını, inşaat sürecince müvekkillerinin üstlendikleri işi gereklerine uygun şekilde icra ederek kendi çalışanları ve kendi iş ekipmanlarını kullanmak suretiyle işi tamamladıklarını ancak bu iş için davalı ortaklıktan almaları gereken ödemelerin yapılmaması ve yapılan ihtara karşı olumsuz yanıt alınması nedeniyle iş bu alacak davasının açıldığını, müvekkillerinin davalılar ile aralarında akdedilen eser sözleşmesinden doğan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00-TL tutarındaki alacağın ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı…. Şirketi vekili cevap dilekçesi ile öncelikle görev, yetki ve husumet itirazlarının bulunduğunu, …. ve …. adi ortaklığına açılan davada adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini, görev yönünden ise davacılar müvekkili şirketin sigortalı çalışanı olup aralarında iş akdinin bulunduğunu, dolayısıyla görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğunu, yetki yönünden ise taraflar arasındaki sözleşmenin 22.maddesinde görevli mahkemenin İstanbul Mahkemelerinin olduğundan yetkisizlik kararı verilmesinin gerektiğini, esas hakkında ise davacıların müvekkili şirket çalışanı iken ücretlerini eksiksiz olarak aldığını ve müvekkili şirketten istifa ettiklerini, davacıların alacak tutarına ilişkin beyanları çelişkilidir, müvekkile çekmiş oldukları ihtarnamede 123.467,68 TL alacaklı olduğunu bildirmelerine rağmen davayı 10.000 TL üzerinden açtıklarını, bu nedenle eksik harcın da giderilmesinin gerektiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Şirketi vekili cevap dilekçesi ile husumete yönelik itirazlarının bulunduğunu, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, yine davacı tarafça müvekkili şirkete gönderilen ihtarnamede 139.612,59 TL alacağının olduğunu bildirmesine rağmen belirsiz alacak davası açtığını, sözleşmeye göre de alacağını belirlediğini, ayrıca davacı taraf ile müvekkili arasında eser sözleşmesinin bulunmadığını, davacı taraf müvekkili şirketin çalışan sigortalı işçileri olduğunu, aralarında asıl iş veren alt iş veren ilişkisinin bulunmadığını, davacılar tacir olmadığından müvekkile bir faturada göndermediklerini ve müvekkili şirkette çalışırken kendilerinin ücretlerini alıp istifa ettiklerini ayrıca davacı taraf eser sözleşmesine dayandığından görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasında imzalanan Hizmet Sözleşmesinin 22.Maddesinde ” Bu sözleşmenin tatbikinden doğabilecek her türlü ihtilafların hal mercii İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleridir. ” denildiğinden, HMK 17.maddesi gereği yetkili mahkeme sözleşme ile kararlaştırılan İstanbul Mahkemeleri olduğundan davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılar vekillerinin mahkemenin görevine ilişkin itirazlarının mahkememiz görevli olduğundan reddine,
2-Davalılar vekillerinin pasif husumete yönelik itirazlarının esas hakkında hükümle birlikte değerlendirilmesine,
3-Davacılar vekilinin davalılar aleyhine açmış olduğu alacak davasının HMK 17.ve HMK 115.maddesi gereğince usulden reddine, mahkememizin yetkisizliğine, HMK 20.madde gereği kararın kesinleştiği tarihten 2 hafta içinde mahkememize başvuru yapıldığında dava dosyasının İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacılar vekili Av. … , Davalılardan … vekili Av. …., davalılardan ….İnşaat vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/01/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.