Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/855 E. 2019/194 K. 18.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/855
KARAR NO : 2019/194

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/09/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takibine davalının haksız ve mesnetsiz itirazı ve takibin durması nedeni ile 4.558,00 TL takip konusu alacağın faiz reddi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına, takibe konu alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizin, haksız itiraz nedeniyle alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Adına çıkan borca itiraz ettiğini, icra işlemininin iptalini talep ettiğini, Borçlar Kanunu’nun 147/4 maddesine göre zamanaşımı süresinin 5 yıl olması gerektiğini, bu ödemenin talep edilebilmesi için zamanın geçmiş olduğunu, söz konusu kooperatifte daire sahibi olduğu süre içerisinde adına tahakkuk eden tüm ödemeleri yaptığını, bu borcun kooperatifin kötü yönetilmesinden kaynaklanan bir borç olduğunu, sorumluların bu borcu ödemesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ;
Dosya, Küçükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 09/07/2018 tarih …esas …. karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gelmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı icra dosyasında davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine asıl alacak 4,300,00TL , işlemiş faiz 258,00 TL toplamı 4.558,00 TL üzerinden takip yaptığı,borçlunun süresinde borca,faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği,davacının da iş bu itirazın iptali davasını yasal sürede açtığı anlaşılmakla;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
18/12/2018 tarihli Bilirkişi Raporunda;
Davalının, davacı kooperatif bünyesinde gayrimenkul maliki olduğunu ikrar ettiği, davacı kooperatifin ortağı bulunduğu,
Davalının söz konusu taşınmazı 3. Kişilere satmış olması nedeniyle üyelik bağının sona erdiğini beyan etmiş ise de davalının gerek ana sözleşmenin 13. Maddesine gerekse 17. Maddesine uygun olarak bu üyeliğini, taşınmazları satın alan kişilere devir yoluyla geçtiğini ispat etmekle yükümlü olduğu, dosya kapsamında üyeliğin devrine yönelik belge sunulmadığından davalının söz konusu taşınmazları 3. Şahıslara satmış olmasına rağmen kooperatif üyeliğini kanun ve ana sözleşmede belirtilen usul ve şartlara uygun olarak yazılı olarak devir ve temlik etmiş olmadığının kabul edilmesi gerekeceği,
Davalının üyeliğe bağlı olarak maliki olduğu taşınmazı satmış olmasının tek başına üyeliği sonlandıran bir işlem olmadığı, davalı yanca üyeliğin sona erdirilmesine yönelik kanun ve ana sözleşme hükümlerine uygun olarak davacı kooperatife yazılı veya noter marifeti ile bir başvurusunun bulunmadığı,
Kooperatif ortağı bulunan davalının, davacı kooperatif nezdindeki bu üyeliğini usulüne uygun olarak devir ve temlik etmediği müddetçe, kooperatif üyeliğinin devam edeceği ve kooperatifin tasfiye edilerek sona erdirilmesine kadar genel kurullarca kararlaştırılan ödemelerden sorumlu bulunacağı,
İcra takibinde alacak dayanağı gösterilen 05/03/2017 tarihli 2015 ve 2016 olağan genel kurulda alınan karara göre yapılan müzakereler sonunda genel kurulu takip eden ilk ay sonuna kadar her ortaktan hissesi oranında 1.000,00 TL daha sonraki aylarda (11 ay süre ile) 300,00 TL aidat alınmasına karar verilmiş olması nedeniyle 1 üyelik için genel kurulca ödenmesi gereken toplam ödeme tutarının 1.000,00 TL + 300,00 TL X 11 ay = 4.300,00 TL olacağı,
Davacı kooperatifin icra takibini 01/08/2017 tarihinde başlattığı dikkate alındığında takip tarihi itibariyle ve 05/03/2017 tarihinde yapılan genel kurul kararı gereğince davalının 1 üyeliği için borcun genel kurulu takip eden ilk ay sonuna kadar tahsil edilmesine karar verilen 1.000,00 TL’yi Nisan ayında ödeyeceği + Mayıs 300,00 TL + Haziran 300,00 TL + Temmuz 300,00 TL olmak üzere toplam 1.900,00 TL’nin tahsilini davalıdan talep etmede (icra takibindeki tarih itibari ile talebe bağlılık ilkesi gereğince) haklı bulunduğunun kabul edilmesi gerekeceği,
Davalı kooperatifin 02/08/2017 takip tarihi itibariyle bu tarihte henüz muaccel olmayan 4.300,00 TL – 1.900,00 TL = 400,00 TL tutarındaki ödemeler sebebiyle davacı kooperatifin 2.400,00 TL’nin tahsilini davalıdan talep edemeyeceği, davalının takip tarihi itibariyle muaccel olmayan 2.400,00 TL asıl alacak tutarı yönünden icra dosyasına yapmış olduğu itirazının haklı olduğunun kabul edilmesi gerekeceği,
Davacı kooperatifin 02/08/2017 icra takip tarihi itibariyle davalıdan tahsilini talep edebileceği 1.900,00 TL tutarındaki alacağına aylık %1.5 den işleyecek gecikme faiz tutarı toplamının 59,18 TL olarak hesap edildiği ve takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarının aylık %1.5 gecikme faizi ile birlikte tahsilinin davalıdan talep edilebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde ;
Anılan bilirkişi raporu uyarınca da;
Davalının, davacı kooperatif bünyesinde gayrimenkul maliki olduğunun tartışmasız olup, davacı kooperatifin ortağı olduğu, söz konusu taşınmazı 3. Kişilere satmış olması nedeniyle üyelik bağının sona erdiğini beyan etmiş ise de davalının gerek ana sözleşmenin 13. Maddesine gerekse 17. Maddesine uygun olarak bu üyeliğini, taşınmazları satın alan kişilere devir yoluyla geçtiğini ispat etmekle yükümlü olduğu, dosya kapsamında üyeliğin devrine yönelik belge sunulmadığından davalının söz konusu taşınmazları 3. Şahıslara satmış olmasına rağmen kooperatif üyeliğini kanun ve ana sözleşmede belirtilen usul ve şartlara uygun olarak yazılı olarak devir ve temlik etmiş olmadığı anlaşılmakla
Davalının üyeliğe bağlı olarak maliki olduğu taşınmazı satmış olmasının tek başına üyeliği sonlandıran bir işlem olmadığı, davalı yanca üyeliğin sona erdirilmesine yönelik kanun ve ana sözleşme hükümlerine uygun olarak davacı kooperatife yazılı veya noter marifeti ile bir başvurusunun bulunmadığı bu hali ile muaccel hale gelen kooperatif aidatlarından sorumlu olması gerektiği kanaati ile takibe yapılan itirazın 1.900,00 TL asıl alacak ve 59,18 TL işlemiş faiz toplamı 1.959,18 TL üzerinden iptali ile aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının İstanbul …. İcra Dairesinin …. E. Sayılı dosyasına yaptığı itirazın 1.900,00 TL asıl alacak ve 59,18 TL işlemiş faiz toplamı 1.959,18 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Asıl alacak 1.900,00 TL’nin %20’si oranında davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-Alınması gereken 133,83 TL karar harcından daha önce yatırılan 77,84 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye kalan 55,99 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 1.959,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 113,84-TL ile aşağıda dökümü yapılan 1.111,00-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.224,84-TL yargılama giderinin kabul (%43,00) red(%57,00) oranına göre hesaplanan 477,73-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde taraflara iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.