Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/80 E. 2021/1118 K. 06.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/80 Esas
KARAR NO : 2021/1118

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/01/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’nin 31/10/2010 tarihinde Güngören Belediyesi binası yönünden Haznedar istikametine doğru seyir halindeyken Marmara caddesi üzerinde içinde bulunduğu … plakalı araç sürücüsü …’in karıştığı bir trafik kazası neticesinde hayati reflekslerini etkileyecek biçimde yaralandığını, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı … nezdinde …. poliçe numarası ile sigortalandığını, kaza sonrası müvekkilinin uzun süre hastanede yattığını ve tedavi gördüğünü, kaza neticesinde meydana gelen engel sebebi ile müvekkilinin hiçbir işi yapamamakta ve en temel ihtiyaçlarını dahi başkasının yardımı olmadan yerine getiremediğini, bu nedenle kazaya karışan ve davalı … şirketin nezdinde sigortalanmış … plakalı araç içerisinde bulunan müvekkilinin uhdesinde meydana gelmiş yoksun kalınan kar ve bakıcı ücretinin tazmini amacı ile şimdilik 1.000 TL’nin davalıdan tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Motorlu araç kazalarından doğan maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak zamanaşımı konusunun 2918 sayılı KTK 109. Maddesinde düzenlenmiş olduğunu, bu madde uyarınca zamanaşımı itirazında bulunduklarını, kusur oranlarının tespitinin dosyada mübrez evraklar üzerinden objektif bir şekilde yapılması mümkün olmadığından, hem ATK hem de Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması zorunluluğu olduğunu, müvekkilinin poliçe dahilinde davacının tedavi giderlerinden ve tedavi giderleri dönemine ait olduğu Yargıtay’ca kabul edilen geçici iş göremezlik ve bakıcı giderlerinden sorumlu olmadığını bu nedenle öncelikle zamanaşımı def’i dikkate alınarak ikame edilmiş olan haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

Dava; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 54, 56) maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddelerinden ve Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Genel Şartları hükümlerinden kaynaklanan trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız eylem nedeni ile oluşan iş göremezlik ve tedavi giderlerinin tazmini isteminden ibarettir.
2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinde haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı ;
Maddi ve manevi tazminat istemlerinin bağlı olduğu zamanaşımı süreleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. maddesinde de düzenlenmiştir.
6098 Sayılı TBK’nın 72/1. maddesinde “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” denilerek mülga 818 sayılı BK’nın 60. maddesinde olduğu gibi üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
31.10.2010 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda davacının yaralandığı anlaşılmakla ;bu eylem aynı zamanda cezayı gerektiren bir fiil niteliğindedir.
Buna göre eylem için( TCK.nın 89. maddesi ile TCK.nın 66/1-e maddesi gereğince) kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 66/1-d maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu dikkate alındığında dava tarihi olan19/01/2018 tarihinde zamanaşımının henüz dolmadığı anlaşılmıştır.
Davacıya ait tedavi gördüğü hastane kayıtları, araç tescil bilgileri, nüfus kaydı , tedavi görülen hastane kayıtları, kaza tespit tutanağı SGK kayıtları, Kaza tutanağı CBS soruşturma dosyası … sigorta tarafından yapılmış Zorunlu trafik poliçesi, hasar dosyası Adli Tıp kurumu raporu, dosya arasına alınmıştır.
Dosya arasında kaza tespit tutanağı bulunmakta olup ,31.10.2010 tarihinde sürücü … ‘in sevk ve idaresindeki … plaka no’lu aracın karıştığı kazada araç içerisinde yolcu konumunda olan davacının yaralanması sebebi ile iş bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davacı ; fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla;maluliyet,işgöremezlik,bakım ve bakıcı gideri toplamı 1.000,00 TL üzerinden iş bu dava açılmış olmakla;
HMK 266.maddesi uyarınca Çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hususlar olan tedavi giderleri, kusur tespiti, iş göremezlik oranı süresi ve maddi tazminat hesabı konusunda rapor alınmıştır.
12/05/2020 Tarihli Adli Tıp Raporunda özetle;
… oğlu 1992 doğumlu …’ın 31.10.2010 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 II ( 7………3)A%7
Gr1 II (73………41)A%45
Baltazard formülüne göre: %48.85
E cetveline göre: %42.0 (yüzdekırkikinoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.
25/12/2020 Tarihli Adli Tıp Raporunda özetle;
… oğlu 1992 doğumlu …’ın 31.10.2010 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle kişinin 12 (oniki) ay boyunca bir başkasının bakımına muhtaç durumda olduğu oy birliği ile mütalaa olunur.
07/07/2021 Tarihli Adli Tıp Raporunda özetle;
A) Sürücü …’in %100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu,
B) Sürücü ….’ın kusursuz olduğu,
C) Davacı yolcu …’nin kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.

11/11/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
1. Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 7.613,80 TL olduğu,
2. Davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının ZMSS poliçe teminat limitiyle sınırlı ve 175.000,00 TL olduğu,
3. Davacının bakıcı gideri maddi zararının 9.648,00 TL olduğu,
4. Davacının talep edilen tedavi gideri maddi zararının alanında uzman tıp doktoru bilirkişi tarafından tespiti gerektiğinden heyetimizce bu hususta değerlendirme yapılabilmesi mümkün olamadığı kanaati ile rapor tanzim edilmekle;
Davacı yan 23/11/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile aktüerya raporu doğrultusunda dosyasını ıslah ettiği görülmüştür.
31.10.2010 tarihinde meydana gelen kazada davacının kusursuz – davalının %100 oranında kusurlu olduğu ,kaza tarihine göre uygulanması gereken Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda belirlenen maluliyet oranına ilişkin alınan ATK raporları ve de bu doğrultuda hesaplanan aktüerya raporu doğrultusunda Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 7.613,80 TL olduğu, sürekli iş göremezlik maddi zararının ZMSS poliçe teminat limitiyle sınırlı ve 175.000,00 TL olduğu, bakıcı gideri maddi zararının 9.648,00 TL olduğu anlaşılmakla ,davacı yan davalı sigortaya 15/11/2017 tarihinde başvurmuş olup,+8 gün sonra 24/11/2017 tarihinde sigortanın temerrüde düştüğü görülmekle iş bu tarih itibari ile yasal faize hükmedilerek talep gibi davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-7.613,00 TL geçici iş göremezlik + 175.000,00 TL maluliyet + 9.648,00 TL tedavi ve bakıcı gideri toplamı = 192.261,00 TL’nin 24/11/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte sigorta poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-492 Sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 13.133,35 TL karar harcı peşin alınan 35,90- TL ve 653,26 TL ıslah harcın mahsubu ile 12.444,19‬- TL bakiye harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 35,90- TL peşin harç, 653,26 TL ıslah harç, 5,20 TL vekalet harcı ve 2.097,00 TL adli tıp faturası olmak üzere 2.827,26‬-TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat ve müzekkere,bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.495,90- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 21.908,27 TL- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.
06/12/2021

Katip …
✍e-imzalıdır

Hakim …
✍e-imzalıdır