Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/70 E. 2018/527 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/70
KARAR NO : 2018/527

DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 08/05/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan … AŞ’den …. marka …. plakalı aracı aralık 2013 yılında satın aldığını, diğer davalının da davalı adına servis hizmeti verdiğini,araç davacı şirketin yetkilisinin kullanımında iken 2016 yılında viraj içinde direksiyonunun bloke olduğunu, arızanın giderilmesi için davalı şirketlerden servis hizmeti alındığını, sorunun her defasında çözülmüş gibi aracın servisten verildiğini, ancak sorunun devam etmesi nedeniyle tekrar servise başvurulduğunu, son servis hizmetinin davalı …… AŞ tarafından verildiğini, önceki servis hizmetlerinin ise davalı … AŞ tarafından verildiğini, müvekkilinin yüklü miktarda servis ücreti ödemesine rağmen sorunun çözülemediğini en sonunda sorunun direksiyon alt milinin değiştirilmesi ile giderildiğini, müvekkilinin hem hatalı servis hizmeti verilmesinden kaynaklanan ücret ödenmesi zararının, hem de hatalı parça değişiminden ve birçok servis kaydı bulunmasından kaynaklanan araçtaki değer kaybı zararının bulunduğunu ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalarak şimdilik haksız alınan servis bedelleri nedeniyle davalı …… AŞ’den 500,00 TL’nin, davalı .. AŞ’den ise 3.500,00 TL’nin fatura tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline, araçta oluşan değer kaybı nedeniyle davalı …… AŞ’den 500,00 TL’nin, davalı .. AŞ’den ise 3.500,00 TL’nin sorunun giderildiği 28/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı … AŞ vekili, davalının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının ihbar yükümlülüklerine uymadığından seçimlik haklarını kaybettiğini, araçta üretim hatası olmadığı gibi hatalı servis hizmeti de verilmediğini, arızanın kullanım hatasından kaynaklandığını, garanti süresinin dolmuş bulunduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Davalı …… AŞ vekili, müvekkiline değer kaybı yönünden husumet yöneltilmeyeceğini, müvekkilinin servis hizmetlerini eksiksiz yerine getirdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Dava, ayıplı hizmet nedeniyle tazminat davasıdır.
Davanın mahkememizde görülmesi sırasında 08/05/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekili ile davalılar vekilleri sulh olduklarını beyan etmiş, davacı vekili de bu nedenle davadan feragat ettiğini, her iki davalı vekilinin de feragat nedeniyle davacı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, MHK’nın 307. maddesine göre davadan feragat; “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragatin davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmamaktadır.
Öte yandan davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın vaki feragat nedeniyle reddine,
2-Davadan feragatin gerçekleştiği aşamaya göre alınması gereken 1/3 oranında 11,96 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden davalılar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/05/2018 10:59:40

Katip …

Hakim …