Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/69 E. 2018/679 K. 18.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/69
KARAR NO : 2018/679

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 18/06/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkil şirket, davalı şirkete 20/04/2016 tarihli. … Sıra Nolu fatura ve 14/04/2016 tarihli …. Sıra Nolu faturalara istinaden Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası üe toplam 8.830.79 TL bedelli alacağın tahsili için icra takibi yapmış ancak davalı borçlu şirket hukuka aykırı olarak takibe ilişkin borca 21/06/2016 tarihinde itiraz etmiş ve icra takibi bu netice ile durdurulmuş olduğunu, 14/04/2016 tarihli fatura …. Kargo ile 20/04/2016 tarihli fatura ise müvekkil şirket sahibi … tarafından elden davalıya teslim edilmiş olduğunu, faturalarda belirtilen mallar davalı şirkete teslim edilmiş ayrıca faturada belirtilen Servis bakım hizmeti yerine getirilmiş olduğunu, 14/04/2016 tarihli ve … nolu servis formu ile 14/04/2016 tarihli faturada yazılı 40 Kg Kimyasal Temizleyici 1 Adet Farı Sigortası 3 Adet…. soğutucu gaz (40.8 kg) davalı şirket çalışanı…. tarafından teslim alınmış olduğunu, faturada belirtildiği gibi davalının işyerinde bulunan iki adet …. marka cihaza servis bakımı yapılmış, (1.100.00 TL bedelli) Bu bakım için daha önce davalıya 1.300.00 TL + KDV ile fiyat teklifi yapılmış ve neticede 1.100.00 TL olarak anlaşılmış olduğunu, bakım sırasında davalının işyerinde bulunan …. marka cihazın kondansor fanının (800 Fan Motoru) arızalı olduğu tespit edilmiş, Bunun üzerine davalıya ‘800 Fan Motoru1 için teklifte bulunulmuş ve davalı bu teklifi mail, ortamında kabul etmiş olduğunu, 20/04/2016 tarihli ve …. nolu servis formu ile 20/04/2016 tarihli faturada yazılı 1 adet 800’lük fan motoru işyerindeki makineye montajı yapılarak yine davalı şirket çalışanı…. tarafından çalışır vaziyette teslim alınmış olduğunu” beyan ederek Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğümün …. Esas sayılı dosyasında, davalı tarafından haksız olarak borcun aslı, işlemiş faizi ve ferilerine yapılan itirazların iptali İle takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere İcra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davaya bakmakla yetkili ve görevli mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde alacağın kaynağı olarak tarihi, yılı, açıklaması belli olmayan …. nolu faturaya dayalı alacak İddiasında bulunmakta olduğunu, müvekkil ticari kayıtlarında dava konusu edilen faturaya dayalı mal alımı olmadığı gibi başka sebeple kaynaklanan bir borcunun da olmadığını, taraflar arasında belirtilen faturaya dayalı bir ticari ilişki bulunmamakta olduğunu, faturanın müvekkil şirkete tebliğ edilmemiş olduğunu, davacı tarafça müvekkil şirkete bahse konu faturaya konu mal ya da hizmet sağlanmamış olduğunu” beyan ederek yetki ve görev itirazının kabulüne, davanın reddi ile takibin iptaline, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava İİK 67.madde kapsamında taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı fatura alacağından kaynaklı itirazın iptali talebine ilişkindir.
Takibe konu İcra dosyası , davalı SGK çalışanlarına dair kayıtlar, söz konusu Faturalar ve Ticari defter kayıtları dosya arasına alınmış ve iddia savunma kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda HMK 222. Maddesi uyarınca defter incelemesi yapılması sonucunda,
Davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Başlatılan İcra Takibi: Davacı şirket, davalı şirket hakkında 8.930,79 TL icra giderleri, vekalet ücreti ve avans faizi ile birlikte tahsili talebiyle Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip tarihi itibariyle fatura alacağından kaynaklanan alacağı için haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüştür. Davacı vekilinin yasal bir yıllık süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu alacaktan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra dosyada HMK 266.madde uyarınca çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış,
Davacı ve davalı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin (HMK md. 222) uyarınca davacı lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacı yasal defter kayıtlarına göre 17.06.2016 takip tarihi itibari ite davacı asıl alacağının 8.830,79 TL’ si olduğu. Davalı yasal defterlerinde ise davacının tanzim ettiği faturaların kayıtlı olmadığı gibi davacının herhangi bir hak ve alacağının tespit edilemediği,Davacının takip konusu yaptığı faturaların İçeriği İte İlgili davalı tarafla mail yazışmalarının yapılmış olduğu, Yine davacı tarafça gönderilen teklif formunda davalının kaşe ve kaşe üzerinde imzasının bulunduğu. Davalı ikinci cevap dilekçesinde mail yazışmalarının kendi çalışanı tarafından yapıldığını kabul etmiş olduğu dikkate alındığında davacı tarafın fatura İçeriği mal ve hizmet teslimini ispat ettiğinin kabulü olarak sayılabileceği, Davalı tarafın söz konusu mal ve hizmet altınları ile ilgili iade ve/veya bedelleri takip tarihi öncesinde ödediğini i s p at layı c ı mahiyette herhangi bir belge ibraz etmediği nazara alındığında 17.06.2016 takip tarihi itibari ile Davalı taraftan 8.830,79 TL’ si asıl alacaklı olduğunun ispatlandığı Davalı tarafın TBK. m 117 uyarınca rapor içeriğinde ayrıntısı verildiği üzere 17.06.2016 Takip tarihi İtibari ile mütemerrit olduğu nazara alındığında takip tarihi öncesinde işlemiş faiz tahakkukunun mümkün olmadığı yönünde görüş bildfirmiştir.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına , uyuşmazlığın her iki tarafında defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına , tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.(BAHTİYAR, M., Ticari Defterlerin Hukuki Önemi ve Sahibi Lehine Mahkemede Delil Olma Şartları, Makaleler II, s. 71 vd; ARKAN, s. 330 vd.).
Öte yandan davacı usule uygun şekilde tutulan ve onaylanan kendi defter ve kayıtlarına göre davalıdan takip konusu miktar kadar alacaklı gözükmektedir. Ancak davalı tacir olduğundan davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına da dayanmıştır.
HMK. 219. maddesine (HUMK. 326) göre her iki taraf kendi ellerindeki vesikaları (belgeleri) mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Bir davada ispat yükü kendisine ait olan tarafın, başka delillerle birlikte karşı tarafın ticari defterlerine de dayandığı, eş söyleyişle, delillerini karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde karşı tarafın kendi defterlerini mahkemeye ibraz etmesi ya da bundan kaçınmasına bağlanması gereken hukuksal sonuçlar HMK. 219. ve ardından gelen maddelerindeki konuya ilişkin genel düzenlemelere tabidir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre uyuşmazlık davacının takibe konu fatura içeriğinden dolayı davalıya mal teslimi yapıp yapmadığı alacaklı olup olmadığı yönündedir.
Davalı mal veya hizmet almadığını savunarak davayı inkar ettiğinden alacağı olduğunu ve malları davalıya hizmet verdiğini iddia eden davacı ispat yükü altında olup davacı tarafça sunulan fatura yanında ticari defterler de ayrıca ispat vasıtalarından birisidir.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Dayanak olan ve davacı şirketin düzenlemiş olduğu faturaların ekinde bulunan kargo gönderi takip formlarının içeriğine göre davacı şirketin düzenlemiş olduğu faturaların ve içeriğinin davalı şirkete gönderilmiş olduğu, teslim edildiği, bu yöne ilişkin ise zaten açık bir itirazın bulunmadığı anlaşılmaktadır. TTK.m.21 uyarınca sekiz günlük yasal süre içerisinde faturaya itiraz ve iade ettiğini kanıtlama yükümlülüğü ise, davalı tarafa aittir. TTK’nın 21. maddesi uyarınca teslimine rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyen davalı tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen davacı taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını ispatlamış olur.
Kaldı ki hazırlanan bilirkişi raporu gerekçeli, denetime elverişli ve uyuşmazlık konularının da tamamını irdeleyen niteliktedir.
Davalı taraf icra dosyasına borcunun bulunmadığı itiraz beyanında bulunmuş ve her iki taraf inceleme gününde ticari defterlerini ibraz edip, davaya konu olan faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu davalı defter kayıtlarında olmadığı görülmüş olup söz konusu faturanın bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi usulüne uygun tutulan taraf defterlerinin lehlerine delil vasfına haiz oldukları anlaşılmakla davalı taraf defterlerini sunmamış olup dosya kapsamı ve sunulan servis formundaki İrfan GEYİK isimli kişinin imzasının olduğu anlaşılmış olup SGK kayıtlarında da davalının çalışanı olduğu anlaşılmış olup servis formu kapsamında düzenlenen dava konusu edilen faturalar ile muhteviyatı mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan fatura ile muhteviyatındaki mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği anlaşılmış ve davaya konu isim ve imzalı servis formu yönünden fatura içeriği hizmetin davalıya verildiğini dosyadaki delillerle de verdiği tespit etmiş olmakla sonuç olarak davaya konu fatura yönünden taraflar arasında hizmet alınıma dair bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan isim ve imzalı olan servis formu kapsamında ile muhteviyatındaki mal ve hizmetlerin davalı şirkete verildiği talebe konu asıl alacak yönünden ispatlanan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş davacı işlemiş faiz yönünden talepte bulunmadığından bu hususta değerlerime yapılmamıştır. Bu durumda davacının davalıdan takip ( temerrüt ) tarihi itibariyle 8830,79 TL tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tarihten borç tamamen ödeninceye kadar takipte davacının talebiyle bağlı kalınarak yıllık %9 oranında yasal faiz uygulanma ve İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı borçlunun Küçükçekmece …. İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin asıl alacak yönünden (8.830,79 TL) aynen devamına,
3-Hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek şekilde yıllık %9 oranını aşmayacak şekilde değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
4-Hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
5- 492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 603,23 TL nispi karar harcından peşin alınan 106,66 TL icrada yatan 44,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 452,42 TL nispi ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,

6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 2180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 29,20 başvurma harcı 106,66 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı olmak üzere 140,16 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 692,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
10-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/06/2018
Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdı