Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/647 E. 2019/284 K. 11.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/647
KARAR NO : 2019/284

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2018
KARAR TARİHİ : 11/03/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davalı tarafça ödenmeyen bir kısım alacağın tahsili için davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün…E. Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu, borçlu davalının itirazının haksız ve mesnetsiz olup iptali gerektiği, bu nedenle haksız bir şekilde yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Müvekkili şirketin davacı şirketten kroma karton satın aldığını, söz konusu ürünlerden 18.860,30 TL tutarındaki ürünlerin toplamda 4 seferde olmak üzere fire payıyla birlikte 20.184,78 TL bedelle, diğer masraflarla birlikte ise toplamda 22.625 TL + KDV karşılığında müvekkiline teslim edildiğini, matbaada basılan ürünlerin kesimi yapıldığında kağıttan kaynaklı açma ve mavi lekeler ortaya çıktığını, böylece satın alınan ürünlerde sonradan gizli ayıpların ortaya çıktığını, müvekkili şirketin açık bir şekilde mağdur edildiğini, bu nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki davanın yargılaması sırasında davacı vekili ile davalı vekilinin 11/03/2019 tarihli duruşmada vermiş oldukları beyanları ile karşılıklı olarak sulh olduklarından konusuz kalan dava hakkında bu yönde karar verilmesini talep etmişlerdir.
6100 sayılı HMK.nun 313’ncü maddesinde,”Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşme…” olarak tanımlanmış olup aynı Kanunun 315’nci maddesinde de “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” denilmek suretiyle sulhun niteliği ve sulh ile davanın ne şekilde sonuçlandırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Somut uyuşmazlık tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir uyuşmazlık olup taraflar sulhe göre karar verilmesini açıkça talep etmediklerinden davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekâlet ücreti talep etmediklerinden yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların sulh oldukları anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Tarafların karşılıklı olarak ücreti vekalet ve masraf taleplerinin olmadığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin tarafların uhdesinde bırakılmasına,
4-Alınması gereken 44,40 TL karar harcından peşin alınan 328,81 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 284,41 TL’nin karar kesinleşince ve talep halinde davacıya iadesine,

5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/03/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.