Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/61 E. 2019/1121 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/61 Esas
KARAR NO : 2019/1121

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2019
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkilinin davalı borçludan ticari ilişki nedeniyle oluşan bakiye alacağının ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü ….E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yaptığım, davalının süresi içerisinde borca ve tüm ferilere itiraz ederek, takibin durduğunu, davalı ile … Cami nanteknolojik renklendirme yapılması işinde birlikte çalıştıklarını ve … ile …. seri numaralı faturaları davalıya tanzim ettiklerini davalının fatura bedellerini ödemediği ve Bakırköy …. Noterinin …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fiyat farkı faturası düzenleyerek müvekkiline gönderdiğini, söz konusu fiyat farkı faturalarına 8 günlük süre içerisinde noter kanalı ile itiraz edildiğini ifade ederek, İtirazın iptali ile takibin devamını, Davalının %20’tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesin’!, Yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Müvekkilinin bir takım metallerin boyanması işini davalı firmaya yaptırdığını, taraflar arasında işin devamı sırasında itilaf oluşması nedeniyle davacı tarafından icra takibine konu olan faturaların düzenlendiğini ancak bu faturaların usulüne uygun tebliğ edilmedikleri faturaların firmanın iç muhasebecisi olan A: …. tarafından yetkili olmadığı halde tebliğ alındığı ve çalışanın sebepsiz yere işyerine gelmeyerek,işten ayrıldığı ve biraz araştırma sonucu faturaların usulsüz bir şekilde tebliğ alındıklarının öğrenilmesi ile davacıya faturalara karşılık iade faturalarının kesildiğini beyan ederek,
Davacı şirketin takibe dayanak faturalarının mükerrer faturalar olduğu ve müvekkilinin böyle bir borcunun olmadığı, fatura içerikleri kontrol edildiğinde esmaül hüsna harflerinin üzerine renklendirme yapılarak müvekkiline 03.11.2017-01.12.2017 tarihlerinde irsaliyeli fatura ile teslim edildiği belirtilse de bu işlemlerin daha önce alındığı ve bedellerinin ödenmiş olduklarım, davacının aynı mallara İlişkin bedelinde oynama yaparak ikinci kez fatura keşide ettiğini,
Davacının taraflar arasındaki ticari ilişkide önceki faturalarda gelişen ticari teamüle aykırı olarak “adet” üzerinden yapılan ücretlendirmeyi “şarz” üzerinden yaptığı ve bedel üzerinden de herhangi bir dayanak ve anlaşma olmaksızın 880,00 TL yazarak gerçeği yansıtmayan fatura keşide ettiğini ifade ederek, davanın reddi ile Davacının %20’tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, Yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) şirket aleyhine Bakırköy …İcra Dairesinin ….esas sayılı dosyasında 87.225,60 TL fatura, 967,85 TL işlemiş faiz, 86.187,20 TL fatura, 361,28 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 174.741,93 TL alacak için ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlendiği, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde takibe için itiraz ettiği, takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalı vekilinin itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın takibe konu faturadan dolayı davalının davacıya borcunun olup olmadığı hususunda olduğu, dosyada deliller toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişinin 21/02/2019 havale tarihli raporunda;……Dosyada mübrez belgeler içerisinde taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesine rastlanmamıştır. Taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri ticari bir münasebet olduğu görülmüştür. Taraflar arasındaki ilişki 2017 öncesinden gelmektedir. Davacının, davalıdan 2016 yılından devreden 82.808,10 TL alacağı ve 9.253,09 TL borcu bulunmaktadır.
Davacı şirketin, davalı adına mal/hizmet bedelleri karşılığı adına düzenlenmiş faturaları 120 – Alıcılar hesabında izlediği tespit edilmiştir. Tek Düzen Muhasebe Sistemi içerisinde 120- Alıcılar Hesabı işletmenin faaliyet konusu ile ilgili her türlü mal ve hizmet satımlarından kaynaklanan senetsiz alacakların izlendiği hesaptır.
Yapılan inceleme de taraflar arasındaki ticari münasebette davacının, davalıdan 31.12.2016 yılından gelen 82.808,10 TL alacağı bulunmaktadır. Davacı 2017 yılında davalıya 10 adet fatura ile 284.749,30 TL tutarlı fatura kesmiş ve davalıdan alacağı 367.557,40 TL’ye baliğ olmuş ve davalıdan 2017 yılında 132.450,00 TL tahsilat almış yine davalıdan takip tarihi itibariyle 235.107,40 TL alacaklı olduğu görülmektedir.
Davacı şirket davalı tarafından kendisine kesilen iade faturaları da ayrı bir hesapta 320 SATICILAR hesabında izlemektedir. Bu hesapta ise 31.12.2016 yılından, 01.01.2017 yılına devir eden 9.253,09 TL davalı alacağı bulunmakta ve davalı tarafından davacıya 2017 yılı içerisinde kesilen 10 adet iade faturasından 9 adedini kabul ederek kayıtlarına işlediği, 1 adedini ise noter vasıtası ile davalıya iade ettiği görülmüş olup bu hesapta da davacının, davalıya 33.195,37 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki borç/alacak mahsubu yapıldığında davacı defterinde, davalıdan alacağı; 235.107,40 – 33.195,37 – 35.000,00 TL davalı EFT’ si = 166.912,03 TL olarak devam etmektedir.
DAVALI ŞİRKET AÇISINDAN İNCELEME;
Davalı şirket vekili tarafların ticari defterlerinin 2015 yılından itibaren incelenmesini talep etmektedir. Davalı vekili ayrıca ticari defterlerinin hacimli olduğu gerekçesi İle sayın mahkemeden yerinde inceleme yetkisi talep etmiştir.
Davalı taraf ticari defterlerini 06.02.2019 tarihinde sayın mahkeme kalemine bırakmış olup burada yapılan incelemede aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
Davalı 2016 ve 2017 yılı ticari defterlerini ibraz etmiştir. Tarafımdan davalının sadece 2017 yılı defterleri incelenmiştir. Davalı taraf ticari defterler ile birlikte davacı ile olan cari hesap muavin özetini sunmadığından, davalıya ait yevmiye defteri ile yevmiye defterinde kayıtlı davacı … Sanayi Tic.Ltd.Şti. île ilgili kayıtlar tek tek satır satır incelenerek, davacının kayıtları ile karşılaştırılmışım
Yukarıda davacıya ait ticari defterlerde yapılan incelemede davacı kayıtlarında bulunan tüm tahsil ve tediyeler 10.11.2017 tarihli 12.000,00 TL davalı EFT’si hariç olmak üzere davalı kayıtlarında aynen işli olduğu tespit edilmiştir.
12.000,00 TL EFT davalı tarafın davacıya ödemesi olduğu halde, davalı kayıtlarında yer almamaktadır.
Taraflar Arasındaki İtilaf davacı tarafından davalıya kesilen iki adet 173.412,80 TL tutarlı faturalardan meydana geldiği tespit edilmiştir. Ancak davalı tarafından mahkemeye sunulmuş olan 2017 yılı defter ve belgeleri üzerinde gerekli incelemeler yapıldığından, gerek dava konusu faturalar, gerek davalı tarafından davacıya kesilmiş faturaların bulunduğu görüldüğünden taraflar arasındaki tüm cari ilişkiyi özetleyerek bir sonuca varılması gerektiği mütalaa edildiğinden inceleme sonucu varılan sonuçlar aşağıdaki şekilde rapora bağlanmıştır.
Davacı ve davalı tarafından incelemeye sunulan 2017 yıllarına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64 hükmü uyarınca açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, Yevmiye defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64/3 hükmüne göre bulunması gereken kapanış (görüldü) tasdikinin mevcut olduğu görüldüğünden, tarafların Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır.
DAVALININ TİCARİ DEFTERLERİNDE DAVACI İLE OLAN CARİ HESAP MÜNASEBETİ;
Davalı şirket ticari defterlerini sunarken taraflara ait cari hesap özetini sunmamıştır. Bu sebeple ticari defterlerde yapılan tespitler göz ile tüm yevmiye kayıtları tek tek incelenerek yapılmıştır. Yapmış olduğum incelemede defter kayıtlarında maddi olarak bir eksiklik hata çıkar ise, davalı tarafın taraflar arasındaki muavin hesap özeti ile ilgili yıl ticari defterlerde kayıtlı olan işlemlerin belgelerini ibraz etmesi gerekecek ve tarafımdan da itirazlar doğrultusunda ek rapor ile değerlendirilmesi gerekir.
2016 YILI İNCELEMESİ;
Yukarıda açıklandığı gibi davalı taraf cari hesap özeti sunmadığından taraflar arasındaki ticari ilişkide 2017 yılına devreden 31.12.2016 borç/alacak tutarı tespiti 2017 yılı açılış fişinden alınmıştır.
Tek düzen muhasebe sisteminde Açılış Fişi Kaydı nedir : Yevmiye defterine ilk olarak yani birinci madde olarak açılış bilançosundaki hesapların yazıldığı kayıt yapılır. Bilançonun aktifinde yer alan değerler yevmiye defterinin borcuna, pasifte yer alan değerler ise alacağına kaydedilir. Açılış kaydı yevmiye defterinin 1 numaralı maddesidir.
01.01.2017 tarihli açılış fişinde davalının davacıyı 320 05 SATICILAR … Teknik Tekstil Ltd.Şti. Hesabında Takip Ettiği tek düzen muhasebe sisteminde 320 SATICILAR hesabı işletmenin faaliyet konusu ile ilgili her türlü mal ve hizmet altınlarından kaynaklanan senetsiz borçların izlendiği hesaptır.
Davalı tarafından bu hesapta 01.01.2017 tarihi itibariyle davacıya 19.886,01 TL borç kaydı bulunmaktadır. Davalı kayıtlarında da davacıyı iki ayrı hesapta takip ettiği tespit edilmiştir. Aynı şekilde yine 320 05 hesapta davalının, davacıdan 41.413,99 TL alacağı bulunduğu tespit edilmiş olup, cari hesap özeti olmadığından 2016 yılından gelen bakiye kısmı ile bir değerlendirme yapılamamıştır.
Bu sebeple taraflar arasındaki ilişkiyi gösteren tabloda 2016 yılından gelen borç veya alacak kısmı tabloda sıfır/bakiyesiz olarak değerlendirilmiştir.
A. 1 Numaralı satır tarafların yevmiye defterinin açılış fişini 31.12.2016 devir bakiyesini göstermektedir. Davacıda bu bakiye 82.808,10 TL olarak davalıdan alacaklı olarak kayıtlıdır.
Yine davacının 320 hesabında ise, davalı 9.253,09 TL alacaklıdır.
Davalı şirkette ise iki adet açılış bakiyesi tespit edilmiş ancak tarafıma sadece ticari defterler sunulduğu için, ticari defterlerde kayıtların müstenitadını teşkil eden belgeler sunulmadığından dolayı tabloda açılış rakamı boş bırakılmıştır.
B. 6 numaralı satır 10.02.2017 tarihinde davalı tarafından, davacıya gönderilen EFT tutarı davacıda 8.000,00 TL olarak kayıtlı iken, davalıda 5.000,00 TL olarak kayıtlıdır.
C. 29. Satırda 10.11.2017 tarihinde davacı kayıtlarında olan 12.000 TL tutarlı davalı EFT’si davalı kayıtlarında bulunmamaktadır.
D. 32. Satırda yer alan ve davalı kayıtlarında bulunan davacıya 35.000,00 TL …bank vasıtası ile yapılan EFT, davacı kayıtlarında bulunmamaktadır.
Ancak yapılan incelemede Dosyada mübrez davacıya ait ….bank
…. numaralı hesap ekstresinde, davalı tarafından davacıya 35.000,00 TL gönderilmiş olduğu gözükmektedir. Bu nedenle 35.000,00 TL davacının cari hesabından davalı alacağı olarak mahsup edilmesi gerekecektir.
E. 33. Satırda davalı tarafından davacıya 146.612,64 TL tutarlı iade faturası kesilmiştir. Bu faturada davacı kayıtlarında bulunmamaktadır.
Davacıya kesilen bu iade faturası, davacı tarafından noter vasıtasıyla davalıya iade edilmiştir.
F. Tüm bu tespitten sonra davalı yevmiye defterinde icra takibi itibariyle davacıdan 57. Sayfa, 155 numaralı kapanış fişinde 86.290,00 TL alacaklı olarak işli olduğu görülmektedir.
8- İCRA VE DAVA KONUSU FATURALARIN İNCELENMESİ:
Davacı Tarafından, davalıya dava konusu iki adet fatura kesilmiş ve bu iki fatura tutarı 173.412,80 TL icra ve dava konusu olmuştur. Davalı taraf davacı tarafından kendisine kesilen dava konusu iki faturayı da kayıtlarına işleyerek aynı faturalar nedeniyle davacıya
16.12.2017 tarih, …. seri numaralı, 146.612,64 TL bedelli “İADE FATURASI” düzenlemiştir.
İade faturası içeriği ise “… 03.11.2017 ve 01.12.2017 tarih … seri numaralı faturaların birim bedeli 880,00 TL olarak gösterilmiştir. Geçerli olan bedel 136,00 TVdir. Bu nedenle fiyat iade farkı….
İş bu fatura ticari olarak daha önce yapılmış olan fiyat anlaşmasından daha yüksek bedel ile düzenlendiği için fiyat farkı faturası olarak düzenlenmiştir…,> açıklaması bulunmakta ve davacı tarafından sadece kesilen faturada yapılan iş/hizmet birim bedellerinin 136 TL kesilmesi gerekirken, 880 TL olarak düzenlediğinden iade faturası kesildiği belirtilmiştir.
Bu durumda davacı tarafından davalıya yapılan/satılan mal/hizmetin davalı tarafından ikrar edildiği ancak fiyatının sözleşmeden fazla olduğu izlenimi çıkmaktadır.
Davacı tarafından tebliğ alınan iade faturası usulüne uygun olarak noter vasıtasıyla davalıya iade edilmiştir.
9- SÖZLEŞME VE DAVACIYA AİT FATURALARIN İNCELENMESİ;
SÖZLEŞME;
Bu aşamadan sonra taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesi gerekir. Ancak dosyada taraflar arasında yazılı bir sözleşmeye rastlanmadığından dava konusu fatura içeriğinde yer alan mal/hizmet bedelleri İle ilgili değerlendirme yapılamamıştır.
Yine yukarıdaki tabloda dava konusu faturalardan evvel taraflar arasında ihtilafsız olan faturalar incelendiğinde davalıya düzenlenen ilk 5- faturada BİRİM= ADET fiyatları = 136,00 TL iken, dava konusu faturaların BİRİM= ŞARJ olup 1 adet ŞARJ = 880,00 TL bedel ile faturalandırılmış olduğu görülmektedir.
Burada taraflar arasında yapılan mal/hizmet satışında BİRİM olarak adlandırılan ADET ve ŞARJ arasındaki farkı yorumlamak mesleki bilgi ve tecrüben dışı bir konudur.
Ancak somut davanın aydınlatılması açısında BİRİM= ADET= ŞARJ arasındaki farklılıkların çözümlenmesi gerektiği mütalaa edilmektedir.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI 29.05.2018 TARİHLİ BA-BS KONULU MÜZEKKERE CEVAP YAZISI;
Davalı şirkete ait BA-BS beyannameleri celp edilmiştir. Davalıya ait 2017/12 dönemi ile ilgili olarak, davalı tarafından davacıya 16.12.2017 tarih, … seri numaralı 146.612,64 TL bedelli “İADE FATURASI” düzenlenmiştir.
Davalı taraf düzenlemiş olduğu iade faturasını 2017 dönemi ARALIK ayı Form BS ile bağlı olduğu vergi dairesine bildirimini yapmadığı Gelir İdaresi Başkanlığından sayın mahkemeye ibraz edilen müzekkereden anlaşılmaktadır.
Davalının kendi düzenlediği faturayı karşı tarafın İtiraz etmiş olmasına rağmen BS beyannamesi ile vergi dairesine bildirmesi gerektiği, ancak davalı tarafın bu bildirimi
yapmadığından MALI anlamda kesilen iade faturasının yok hükmünde ve/veya hiç kesilmemiş olduğu mütalaa edilmektedir. Hukuki yorum ve takdir sayın mahkemeye aittir.
10- BAKIRKÖY … İCRA MÜDÜRLÜĞÜ ….E SAYILI DOSYASI:
Alacaklı Taraf, borçlu aleyhine 18.12.2017 tarihinde başlatmış olduğu ilamsız takipte 173.412,80 TL asıl alacak ve 1.329,13 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 174.741,93 TL alacağının, asıl alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davacı borcun sebebini ise 03.11.2017 tarihli 87.225,60 TL bedelli ve 01.12.2017 tarihli 86.187,20 TL bedelli faturalar olarak beyan etmiştir.
Davacı taraf talep ettiği takip öncesi işlemiş faizi de fatura kesim tarihleri ile icra takip tarihleri arasında yasal faiz oranından hesap ederek talep ettiği görülmektedir.
Davacı alacaklı takip öncesi işlemiş faizi TTK 1530. Maddesine istinaden talep edebilecektir. Ticaret Kanunu’nun 1530. maddesinde, borçlunun temerrüdünün bu koşullarından, özellikle muacceli yet ile ihtar koşulu acısından değişiklikler yapılmıştır. Buna göre, Kanun’daki ifadeyle “mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde” para borcunun ifa edileceği tarih belirli veya kesin vade biçiminde belirlenmemişse borçlu, kural olarak faturanın borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük surenin sonunda ayrıca ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer. Böylece temerrüdün temel koşulu olan ihtara önemli bir istisna getirilerek, ihtarsız temerrüt ilkesi kabul edilmiştir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığından, davacı alacaklı ancak ve ancak fatura kesim tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde davacıdan temerrüt için faiz talep edebilecek olup, somut icra dosyası ile talep edebileceği İşlemiş faiz ise aşağıda hesaplanmıştır.
Davacıya ait ticari defterlerde yukarıdaki tablolarda açılış fişinden gelen farklılıklarda davacı kayıtları esas alınmış ve dava konusu faturalar nedeniyle davalı aleyhine icra takibi yapıldığından, davacının, davalıdan icra takip tarihi itibariyle 166.912,03 TL alacağının olabileceği yukarıdaki açıklamalar ışığında mütalaa edildiğinden 166.912,03 TL için takip tarihli işlemiş faiz hesaplanmıştır.
TEMERRÜT
FATURA TARİHİ TUTAR FAİZ TARİHİ TAKİP GÜN
3.11.2017 80.724,83 278,67 4.12.2017 18.12.2017 14
1.12.2017 86.187,20 – 1.1.2018 18.12.2017 -14
166.912,03 278,67
Davacı tarafın davalıdan takip tarihi itibariyle talep edebileceği işlemiş faiz tutarı 278,67 TL olarak hesap edilmiştir. Davacı 1.329,13 TL talep etmiş olduğundan, 1.050,46 TL fazla talebin reddedilmesi gerektiği mütalaa edilmiştir.
Sonuç :Yukarıdaki tespit ve açıklamalarım ışığında;
1. Davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz olduğu, davacıya ait ticari defterlerde davalıdan takip tarihi itibariyle 201.912,03 TL alacağının işli olduğu,
Davalı şirketin ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davacıdan 86.290,00 TL alacağının işli olduğu,
2. Dava konusunu oluşturan ve davalı aleyhine girişilen icra takibine konu 03.11.2017 tarihli 87.225,60 TL bedelli ve 01.12.2017 tarihli 86.187,20 TL bedelli fatura olmak üzere toplam 173.412,80 TL Tutarlı faturanın icra ve dava konusu olduğu ve davacının faturalardan dolayı davalıdan 166.912,03 TL asıl alacak, 278,67 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 167.190,70 TL alacağının olabileceğinin mütalaa edildiği ve davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren taleple bağlılık ilkesi gereği yıllık %9 yasal faiz uygulanması gerekeceği,
DAVALI AÇISINDAN;
1. İcra takibine konu edilen faturaların ticari defterlerde işli olduğu ve aynı faturalar nedeniyle davacıya 16.12.2017 tarih, 049610 seri numaralı, 146.612,64 TL bedelli “İADE FATURASI” düzenlediği, davacı tarafından iade faturalarının yasal süresi içerisinde noter vasıtasıyla itiraz edildiği,
Ancak yine davalı şirket tarafından davacıya kesmiş olduğu iade faturasını Gelir İdaresi Başkanlığına BS bildirimi yapmadığından MALİ AÇIDAN iade faturasının yok hükmünde/hiç düzenlenmemiş olduğunun mütalaa edildiği, ancak hukuki yorumun sayın mahkemenin takdirinde olacağı,
2. Yine taraflar arasındaki itilafta davacı taraf iki adet fatura içeriğini BİRİM ŞARJ olarak fiyatlarının 880,00 TL olarak düzenlediği, davalının bütün itirazlarının olması gereken fiyatın 136,00 TL olarak itiraz edilerek davacıya aradaki fark kadar iade faturası kestiği,
Taraflar arasında yapılan mal/hizmet satışında faturaların fotokopisi ile tarafların beyanları incelenmiş ancak BİRİM olarak adlandırılan ADET ve ŞARJ arasındaki fark yorumlanamamıştır. ADET ile ŞARJ arasındaki farkı yorumlamak mesleki bilgi ve tecrüben dışı bir konu olduğu anlaşılmış,
Somut davanın aydınlatılması açısında BİRİM= ADET= ŞARJ arasındaki farklılıklar ile davacı tarafın davalıya kesebileceği ŞARJ bedeli 880,00 TL’nin kadri maruf olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiği, açıklanmış, dosyada vakum kaplama konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişinin 13/05/2019 havale tarihli raporunda; …….taraflar arasında ihtilafsız olan faturalar incelendiğinde davalıya düzenlenen ilk 5 faturada BİRİM olarak A D El’ baz alınarak 136,00 TL/Adet birim fiyatla faturalandırılmış iken, dava konusu faturaların biriminin ŞARJ olarak alındığı ve 1 adet ŞARJ = 880,00 TL bedel ile faturalandırılmış olduğu görülmektedir.
Bu durumda, taraflar arasında yapılan mal/hizmet satışında BİRİM olarak adlandırılan ADET ve ŞARJ arasındaki farkı yorumlamak gereği hasıl olmaktadır, Bunun İçin dc öncelikle yapılan işin ne olduğu ve nasıl yapıldığının bilinmesi gerekmektedir.
TEKNİK BİLGİ
Fiziksel Buhar Biriktirme Yöntemlerinden Fiziksel Buhar Biriktirme (PVD) Kaplama Teknolojisi nedir?
Bu teknik. vakum altında bulundurulan malzemelerin buharlaştınlarak veva sıçratılarak atomların vüzevden kopartılması ve kaplama yapılacak vüzeve Atomsa! veva İvonsal olarak biriktirilmesi esasına dayanır. Halk arasında VAKUM KAPLAMA veya NANO TEKNOLOJİK RENKLENDİRME de denilen FİZİKSEL BUHAR BİRİKTİRME (PVD) yöntemleri kullanılarak üretilen ince film kaplamalar, malzemenin aşınmaya karşı dayanımını yükselten etkili bir yöntem olmasının yanı sıra uygun kaplama parametreleri seçildiğinde taban malzemenin kullanım ömrünü ve ticari değerini önemli ölçüde etkilemektedir. PVD ( Pyhsical Vapour Deposition) yani Türkçe anlamıyla *• Fiziksel Buhar Biriktirme*” teknolojisi neredeyse 19 yüzyıldan beri bilinmekte, özellikle son 50 yıldır kullanım alanı bakımından yaygınlık göstermektedir, Son zamanlarda endüstri sektöründe de kullanılmaya başlanan bu teknik genel olarak bakılırsa ince film kaplama uygulaması olarak adlandırılabilir.
PVD kaplama nasıl yapılır sorusunun cevabına gelecek olursak; vakum sağlanmış ortamda bir ısıtıcı kaynağı ile (lazer veya elektron bombardıman sistemi) buharlaştırma işlemine tabi tutulan ana malzeme, kaplanması düşünülen zemin üzerine ince film katmanları şeklinde dökülür» Yani kısaca bu tekniğin çalışma prensibi katı durumda bulunan malzemenin ısı görerek plazma haline getirilmesinden sonra kaplanacak malzeme üzerine serilmesi denebilir. Bu kaplamanın yapılması özel yüksek teknolojik makineler sayesinde oldukça kolaydır. -İlk olarak kaplanacak olan maddenin üzeri pürüzsüzleştirilir.
-Ardından kaplanacak olan ürün vakum açısından yüksek olan bir kabinin içerisine konulur.
-Bu ürünlerin üzerlerine iyonlaştırılmış ve reaktif gazlardan oluşmuş bir tabaka uygulanır.
-Her yerine tam olarak uygulanabilmesi için ürüne hareket olanağı sağlanır (Vakum odası İçerisinde döndürülmesi gibi).
Kaplamanın kalınlığına göre yüzeye uygulanan kaplamalar ince film kaplamalar ve kalın film kaplamalar olarak ikiye ayrılır. İnce film kaplamalar kalınlıkları 1-10 pro arasında otan kaplamalardır ve kaplamanın birikmesi atomik düzeyde gerçekleşmektedir. Kalın İlim kaplamalarda ise birikme büyük kütlelerin transferi ile gerçekleşmektedir. PVD kaplamalar, sertlik, aşınma ve korozyon direncinin artırılması ve renklendirme amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Endüstriyel uygulamalar incelendiğinde yaygın kullanım alanlarına sahip iki tür buhar biriktirme yöntemi bulunmaktadır. Bunlar: Kimyasal Buhar Biriktirme (CVD) ve Fiziksel Buhar Biriktirme (PVD) kaplama metotlarıdır. İnce seramik film kaplamalar, gelişmiş teknolojik ürün imalatında kol saatinden kesici takımlara geniş bir yelpazede yoğun ilginin odağındaki konulardan birisidir, Bu kaplamalar, sert ve tok yapısıyla sürtünme ve aşınma özellikleri gelişmiş malzeme üretimini desteklediği gibi malzemeye dekoratif özellikler dc kazandırmaktadır iler iki kaplama yöntemi de taban malzeme üzerine 0,01 -lOp arasında atomik düzeyde kaplama yapılmasına imkan vermekle birlikte, PVD yöntemi, CVD kaplamaların işlem sıcaklığına bağlı olarak (850-1250 °C) taban malzemenin mikro yapısında meydana getirdiği olumsuz etkileri ortadan kaldırmıştır.
Fiziksel Buhar Biriktirme (PVD), kısmen iyonize olmuş metal buharının üretimi, belirli gazlarla reaksiyonu ve taban malzeme üzerinde belirli bir bileşime sahip ince bir film oluşturarak metal bazlı sert kaplamaların üretilmesi için bir yöntemdir. En çok kullanılan yöntemler püskürtme ve Katodik arktır, Püskürtme sırasında buhar, enerjik gaz iyonlarıyla bombardımana tutulan metal bir hedef tarafından oluşturulur Tüm PVD İşlemleri yüksek vakum koşullarında gerçekleştirilir» Ti, Cr, Zr ve AlCr, AJTi, TİSİ gibi alaşımların nitrürlcr, karbürler ve karbon İtri dİ erden oluşan kaplamalar, çok çeşitli alet ve bileşenler üzerinde ince film biriktirilmesi için kullanılır. PVD kaplamalar için tipik işlem sıcaklığı 250 ile 450 ° C arasındadır. Kaplamalar; tekli, çoklu ve kademeli tabakalar halinde de biriktirilebilir. Kaplama kalınlığı 2 ila 5 pm arasında değişir, ancak birkaç yüz nanometrc kadar ince veya 15 veya daha fazla pm kadar kalın olabilir.
PVD teknikleri üç ana grup altında incelenebilir: 1) Buharlaştırma, 2) Sıçratma, 3) Plazma oluşturma. Bu teknikleri birbirinden ayıran noktalar ise; buharlaştırmanın ayn yöntemlerle yapılması veya kaplanacak parçaya vakum odasına göre negatif potansiyel uygulama (BIAS) vc plazma kullanımı gibi uygulamalardır. Farklı teknikler, kaplamanın yapısı, özellikleri ve birikme hızı gibi parametreleri yoğun olarak etkilemektedir,
Aşağıdaki resimlerde (Resim-1 vc Rcsim-2) Bir PVD kaplama sistemi görülmektedir Sistemde bir vakum odası ve vakum pompasının yanı sıra kabin içinde kaplanacak malzemelere dönme hareketini sağlayan askı sistemleri ve Fiziksel Buhar Biriktirme ünitesi mevcuttur. Vakum odasının (Şarj Odası veya Yükleme Odası da denilmektedir) hacmi ve kaplanacak malzemelerin ebatları bir şarj esnasında kaplanabilecek malzeme sayısını tayin etmektedir Başka bir ifade ile; Şarj Odası ( Vakum odast-Yükleme odası) hacmi ne kadar büyük ve yüklenecek malzemeler ne kadar küçük olur ise bir şarj esnasında kaplama yapılan eleman sayısı o kadar çok olmaktadır.
Kaplama işlemleri, basıncı IÛ-5 mili bar seviyesine düşürülmüş kamara içerisinde gerçekleşir Kaplama tabakalarının istenilen kalitede olması; seçilen kaplama prosesine, ön temizlik yöntemlerine, altlığın yüzey durumuna, kaplama prosesi parametrelerine vc kaplanacak parçanın geometrisine bağlıdır. Elde edilen kaplama tabakasının kalitesi ise tabaka özelliklerine (tabaka kalınlığına, tabakanın morfolojisine, kimyasal bileşim dağılımına ve iç gerilmelere) göre değişmektedir.
Kaplama prosesinde kaplanacak malzemeler vc iş parçalan özel tutuculara monte edilir. Bu tutucular hem kendi ekseni hem de vakum kabini içerisinde dönmektedir, Röylcce iş parçalan yüzeylerinin homojen şekilde kaplanması sağlanır
Titanyum Nitrür (TİN) Kaplamalar;
Titanyum Nitrür Kaplama, çelik işleme endüstrisinde PVD (Pyhsical Vapour Deposition- Fiziksel Buhar Biriktirme) yönteminde kullanılan kaplama türü olup altın sarısı rengi ile dikkat çeken bir bileşimdir. İlk olarak buhar biriktirme yöntemi ile yüzeyi kaplamada etkin bir malzeme olduğunu ispatlayan Titanyum Nitrür Kaplama; 1980T i yıllardan itibaren birçok işleme ve kesme takımları ile kalıp endüstrisinde kullanılmakladır
Titanyum nitrür kaplama, PVD yöntemi ile oluşturulan kaplamaların tüm olumlu özelliklerini bünyesinde barındırmaktadır Aşınma direnci yüksek bir kaplama olarak birçok malzeme çeşidine uygulanabilen Titanyum Nitrür Kaplama; takım ömrünü artıran, malzeme İşleme ve beslemede yüksek hız kullanma olanağı sunan bir yapıdadır TİN kaplama hem sürtünme katsayısını azaltır hem de takıma malzeme transferinin önüne geçer Çok güvenli ve steril bir malzeme olması nedeniyle gıda ve medikaî ekipmanlar da dahil olmak üzere her alanda kullanılabilmektedir. Ayrıca, taban malzemeye zarar vermeden, kolay sökülcbilme özelliğine sahiptir, Aşağıdaki resimlerde (Resim-3) Titanyum Nitriir Kaplama yapılmış muhtelif malzemeler görülmektedir.
Dava konusu olay incelendiğinde; Davacı firmanın davalı firmaya PVD yöntemi ile Titanyum Nitriir Kaplama hizmeti vermiş olduğu anlaşılmaktadır. Halk arasında bu işleme NANO TEKNOLOJİK KAPLAMA ve GOLD RENGİ RENKLENDİRME de denilmektedir
Kaplama yapılacak parça boyutları ve vakum odası denilen şarj odasının hacmi, bir şarj sürecindeki kaplama yapılabilecek parça sayısını tayin etmekte olup, parça büyüklüğü ne kadar az olur ise bir şarj sürecinde kaplama yapılabilen parça sayısı o oranda fazla olmaktadır Bu nedenle, serbest piyasa ortamında, büyük parçaların kaplanma ücreti parça başına, yani ADET olarak fiyattandın t m al a rina karşılık, küçük parçaların kaplanma ücreti ŞARJ başına tespit edilmekte ve uygulanmaktadır.
Olayımızda, aşağıdaki tabloda (Tablo-2) tarih ve sıra numaralan yazılı faturalarda birim olarak ADET baz alınmasına karşı, dava konusu olan 03-11.2017 tarih …. sıra no.lu KDV dahil toplam 87.225,00 TL tutarındaki fatura ile 01.12.2017 tarih … sıra no.lu KDV dahil 86.187,20 TL tutarındaki faturanın biriminin ŞARJ Başına 680,00 TL/ŞARJ olarak baz alındığı ve bu hususun taraflar arasındaki uyuşmazlığın asıl sebebi olduğu anlaşılmaktadır.
Büyük parçalarda baz alman 136,00 TL/ADET Birim liyat ile ŞARJ BAŞINA alman 880,00 TL Birim fiyat mukayese edildiğinde; 880,00 TL/136,00 TL ~ 6,47 Adet olarak ŞARJ BAŞINA DÜŞEN PARÇA ADEDİ onaya çıkmaktadır. Bu ise, her bir şarj sürecinde vakum odasına (Şarj odasına) yükleme yapılan parça sayısının takribi 7 adet olduğu anlamına gelmektedir, Her nc kadar yükleme odasının hacmi ve bu odaya yüklenen parçaların büyüklüğü hususunda dosyada herhangi bir bilgi bulunmasa dahi, şaıj başına ortalama 7 adetlik miktarın küçük bir miktar olduğu ve şaıj odasına bu sayıdan çok daha fazla parçanın yüklenmiş olabileceği açıktır, Bu değerlendirme neticesinde de, şarj başına verilen 880 TL/ŞARJ Birim fiyatının 136 TL/ADET Birim 11 yatının altında bir fiyat olduğu sonucuna varılmaktadır,
Burada tartışı İması gereken husus, önceki faturalarda birim olarak ADET üzerinden ücretlendinue yapıldığı halde, son iki faturada birim olarak ŞARJ başına fiyatlandırma yapılmış olmasıdır. Bu uygulamanın nedenleri irdelendiğinde;
1- Müşteri kaybım engellemek amacıyla birim fiyatları değiştirmeden dolaylı bir yolla piyasa rayiç değerlerinin altında fiyatlandırma yapmak istenmesi ilk akla gelen nedendir.
2- Başka bir ihtimal ise, şarj başına düşen maksimum kapasiteyi doldurmak amacıyla, benzer özelliklerdeki farklı firmalara ait sipariş parçalarının aynı anda şarj edilmesi nedeniyle davalı firmaya ait parçaların bir şatj esnasındaki sayısının tespit edilmemiş olmasıdır,
3- Davalı şirketin muhasebe çalışanı hakkında suç duymuşunda bulunduğu yönündeki beyanı dikkate alındığında üçüncü bir ihtimal olarak, uyuşmazlık konusu faturalarda yapıldığı belirtilen kaplama işlerinin hiç birinin yapılmamış olma ihtimalidir.
Hangi ihtimal söz konusu olursa olsun, Adet başına verilen 136,00 TL birim fiyat ile Şarj başına verilen 880,00 TL birim fiyatın mukayese edilmesi durumunda, 880,00 TL/ŞARJ birim fiyatın davalı firma lehine daha ekonomik bir fiyat olduğunu söylemek mümkündür.
SONUÇ VE KANAAT
Dava dosyasındaki tüm belge ve bilgiler ile tarafların beyanları birlikte değerlendirilmesi sonucunda ve TV. Bölümde arz olunan gerekçelerle;
1- ) Davacı … San, Tic, Ltd, Şirkcti’nce* davalı … adına düzenlenmiş bulunan; 03-11.2017 tarih …. sıra no.lu KDV dahil toplam 87.225,00 TL tutarındaki fatura ile 01.12.2017 tarih … sıra no lu KDV dahil 86.187,20 TL tutarındaki Fatura içeriği işlerin halk arasında NANO TEKNOLOJİK KAPLAMA veya GOLD RENGİ RENKLENDİRME adı verilen PVD yöntemi ile Titanyum Nitriir Kaplama işi olduğu,
2- ) PVD kaplama İşlerinde adet üzerinden veya şarj başına fiyat verilebileceği,
3- ) Dava konusu olayda; Adet başına verilen 136,00 TL birim fiyat ile Şarj başına verilen 880,00 TL birim fiyatın mukayese edilmesi durumunda, 880,00 TL/ŞARJ birim fiyatın davalı firma lebine daha ekonomik bir fiyat olduğu, açıklanmış, davalı vekilinin itirazları üzerine bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişinin 21/10/2019 havale tarihli raporunda; …..Tarafların kök rapora yapmış oldukları itirazlar çerçevesinde yeniden yapılan inceleme neticesinde ve m. Bölümde arz ve izah olunan gerekçelerle;
1- ) Davacı … San. Tic. Ltd. Şirketi’nce, davalı … adına düzenlenmiş bulunan; 03.11.2017 tarih …. sıra no.lu KDV dahil toplam 87.225,00 TL tutarındaki fatura ile 01.12.2017 tarih … sıra no.lu KDV dahil 86.187,20 TL tutarındaki fatura içeriği işlerin halk arasında NANO TEKNOLOJİK KAPLAMA veya GOLD RENGİ RENKLENDİRME adı verilen PVD yöntemi ile Titanyum Nitrür Kaplama işi olduğu,
2- ) PVD kaplama işlerinde adet üzerinden veya şarj başına fiyat verilebileceği,
3- ) Dava konusu olayda; Adet başına verilen 136,00 TL birim fiyat ile Şarj başına verilen 880,00 TL birim fiyatın mukayese edilmesi durumunda, her şarj sırasında en az 7 adet harfin kaplamasının yapılmış olması gerektiği, başka bir ifade ile; parça başına verilen birim fiyat ile şarj başına verilen birim fiyatın başa baş sayısının 7 adet olduğu, her bir şarj esnasında 7 adetten az sayıda harfin kaplamasının yapılmış olması durumunda davalı firmanın aleyhine, 7 adetten fazla sayıda harfin kaplamasının yapılmış olması durumunda ise davalı firmanın lehine bir maliyet çıkacağı, açıklanmış, davacı firma ile davalı arasında sözlü eser sözleşmesi olduğu, davacı tarafından davalıya paslanmaz çelikten mamül dua harfleri ve pencere yazılarının birim fiyatının 136 TL, 880 TL şarj birimi olarak ücretlendirildiği, davacı tarafından davalıya kesilen 2 adet fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davalı tarafından davacıya kesilen 16/12/2017 tarihli 146.612,64 TL bedelli iade faturasının ise gelir idaresi başkanlığına bildirilmediğinden mali açıdan yok hükmünde olduğu, bilirkişi ek raporunda açıklandığı üzere, davacı tarafından davalıya düzenlenen 03/11/2017 tarihli 87.225 TL ve 01/12/017 tarihli 86.187,20 TL lik faturaları adet başına ve şarj başına verilen birim fiyatlarının davalı firma lehine daha ekonomik bir fiyat olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile alacak likit ve muayyen olduğundan %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun Bakırköy … İcra Dairesi ….esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 87.225,65 TL ve 86.187,20 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Asıl alacaklar üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacı lehine takdir edilen 16.354,77.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 3.437,47.-TL ile 1.449,70.-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 4.887,17.-TL yargılama giderinin kabul(%87) red(%13) oranına göre hesaplanan 4.251,83.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine takdir edilen 3.092,53.-TL vekalet ücreti ile haklı çıkılan orana göre davalının yaptığı 26,00.-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Alınması gereken 11.845,83.-TL karar harcından peşin alınan 3.401,57.-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.444,26.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. …, Davalı vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2019
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.
Davacı Yargılama Giderleri
3.437,47.-TL İlk masraf
1.300,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 149,70.-TL Yargılama gideri
4.887,17.-TL