Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/476 E. 2022/896 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/476 Esas
KARAR NO : 2022/896

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/01/2018
KARAR TARİHİ : 11/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/11/2022
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekilinin Bakırköy …..Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 10/02/2017 tarihinde davalı …. kontoründeki aracının ağaça çarpması sonucu trafik kazası geçirdiğini,aracın içerisinde bulunan saç levhalarının kayarak müvekkilinin üstüne düştüğünü,meydana gelen kaza nedeniyle Bakırköy ….. tarafından ……. soruşturma numarası ile soruşturma başlatıldığını,müvekkilinin meydana gelen kaza sonrası çalışamaz hale geldiğini,müvekkilinin zararının tazmini için davalı … denetimideki … plakalı aracın sigortasına başvurduğunu,sigorta şirketi tarafından kusur raporu alınmasının talep edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100TL tedavi giderinin,100TL çalışma gücünün azalmasından doğan kayıpların,100TL ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpların ve 20.000TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı …’ nun Bakırköy …… Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davacının kendisinin kullandığı kamyonda tüm ikazlara rağmen kasaya bindiğini, seyir halinde iken yük kayması sonucunda sıkıştığını, hafif şekilde yaralandığını, tedavisi için yardımcı olduğunu, 10.000TL para verdiğini, davacı ile anlaşma yapmalarına rağmen ve zararını gidermesine rağmen dava açmasının etik olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı…… A.Ş. vekilinin Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezninde ….. nolu Zorunlu Karayolları Mali Sorumluluk Poliçesi ile 23/01/2017-23/01/2018 tarihleri arasında sigortalandığını,şirketin bu poliçe gereğince dava konusu zararlara ilişkin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu,davacının her ne kadar şirkete başvuruda bulunmuş ise de kanunda belirtilen evrakların eksiksiz ibraz edilmediğini,evraklar tamamlanmadığından sürecin sonuçlanamadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 30/03/2018 tarih,….. esas ve ….. karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu kaza sebebiyle davalı …. ‘nin sürücüsü ve işleteni olduğu, davalı sigorta şirketine zmms poliçesi ile sigortalı olan … plakalı kamyonda yolcu olarak bulunan davacının yaralanması sebebiyle haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, tarafların sgk kayıtları, malvarlığı kayıtları, aile nüfus kayıt örnekleri Uyap üzerinden dosya arasına alınmış, davacının hizmet döküm cetveli, kaza sebebiyle kendisine rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığına, gelir bağlanıp bağlanmadığına ilişkin sgk kayıtları, davacının tedavi evrakları, kazaya karışan aracın trafik tescil kayıtları, aracın sigorta poliçesi ve hasar dosyası celbedilerek incelenmiştir.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ….. soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı …. aleyhine davacı …. ‘e yönelik taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan soruşturma başlatıldığı, soruşturma sonucunda davacının şikayetçi olmaması sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Davacı tanığı ….. duruşmadaki beyanında; ” Ben tarafları tanımam kaza günü tahminen 2 yıl önce çalıştığım inşaatın oradan bir kamyonun malzeme yüklü olarak geçtiğini gördüm, kamyon o esnada bir ağaca takıldı, kamyonun üstünde sonradan ….. olduğunu öğrendiğim şahıs vardı, benim bağırmam üzerine şoför kamyonu durdurdu, …. kamyonun kasasında bulunan malzeme ile kapak arasına sıkışmıştı, şoför kamyonu geri almak isterken kamyonun damperini kaldırdı, bu sefer …. kamyonun damper kapağı ile malzeme arasına sıkıştı, kamyonun kasasının kapağını açtık, davacıyı hastaneye gönderdik, …. in meydana gelen kazada nasıl ve ne şekilde yaralandığını üzerinde elbise olduğu için göremedik.” demiştir.
Davacı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Ben tarafları tanırım, davacı ile beraber kaynak işi yaparız, davalı da çalıştığım şirketin nakliye işlerini yapar, geçen yıl 10 Mart da, çalıştığım inşaatın şantiyesindeki saçları davalının kamyonuna yükleyip başka şantiyeye götürmek istedik, götüreceğimiz şantiye yakın olduğu için ben yayan gittim, …. de kamyonun kasasına bindi, yol dar olduğu kamyon ağaçlara takılmış, yani kamyonun kasasına yüklü malzemeler hacimli olduğundan kamyon kasasından dışarı taştığı için ağaca takılmış, malzeme yerinden oynadığı için …. de kamyonunun kasası ile malzeme arasına sıkışmış, bunun üzerine …. yi kamyondan indirip hastaneye götürdüm, kaburgalarının kırıldığını, karaciğerinin patladığını söylediler, hastane yatıp tedavi gördü, kendisi halen çalışamamaktadır, saçları …. kamyonun üstünde yükledi ben de yerde idim, … saçlar yüklendikten sonra kamyondan inmedi, çünkü malzemenin gideceği yer yakındı, …… nin …. ye kamyondan in dediğini duymadım.” demiştir.
Dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 18/03/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; ………. plaka sayılı araç sürücüsü …’ nun davalı ve davacı ifadeleri ile dosyada mevcut bilgi ve belgelerden 2918 sayılı karayolları Trafik Kanunun 65. Maddesinde yer alan“Karayolu yapısı ve kapasitesi ile trafik güvenliği bakımından tehlikeli olabilecek tarzda yükleme yapılması, Gabari dışı yük yüklenmesi, taşınan yük üzerine veya araç dışına yolcu bindirilmesi, Yükün, her çeşit yolda ve yolun her eğiminde dengeyi bozacak, yoldaki bir şeye takılacak ve sivri çıkıntılar hasıl edecek şekilde yüklenmesi,” Kusurunu İşlediğinden 1.Dereceden Kusurlu olduğundan %50 (Yüzde Elli) Kusurlu Olduğuna. …. ‘ in kamyon dorsesine ucları keskin, hacimli ve dorse dışına taşacak ölçülerde sacların hareket edebileceği ve kaza olabileceği ile öngörülü davranmadığı ve gerekli özeni göstermediği ve kamyon dorsesinde yükle birlikte iradesiyle kalarak bulunmaması gereken yerde yolculuk yaptığı kazada 2.Dereceden Kusurlu Olduğundan %30 (Yüzde Otuz) Kusurlu olduğuna, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’ na bağlı olarak düzenlenen Trafik Ceza Rehberinde “65/1g-Gabari dışı yük yüklenmesi, taşınan yük üzerine veya araç dışına yolcu bindirilmesi,” ifade ve beyanlardan anlaşılan Yükü gönderen Motif İnşaatın 3.Dereceden Kusurlu Olduğundan %20 (Yüzde Yirmi) kusurlu olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Kusur raporuna itiraz edilmesi üzerine Mahkememizce tekrar kusur raporu alınmasına karar verilmiş, 25/06/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dosyada mevcut beyanlara arasında çelişki olmayıp, olay, kamyon kasasından taşacak genişlikte olan sac levhaların kamyonun manevrası esnasında yakında bulunan ağaca takılması sonucu kayarak kamyon kasasında yolculuk yapan davalı ……. ‘ i kasa kapağına sıkıştırması şeklinde meydana gelmiştir. Beyanlardan, davacı ………’ in yüklemeyi yapanlardan olduğu ve yükle birlikte kamyon kasası üzerinde kendi iradesi ile bulunduğu anlaşılmaktadır. dava dosyasına sunulan 18/03/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda, … plakalı aracın davalı sürücüsü … 2918 sayılı K.T.K.2 nun 65.madedesine aykırı davranışı ile %50 oranında, tehlikeli yüklenmiş kamyon dorsesinde iradesiyle kalarak yolculuk yapan davacı ……… %30 oranında, yükü gönderen ……. İnşaatın 9620 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. 2918 sayılı K.T.K.’ nun Araçların Yüklenmesi başlığı altında verilen 65.maddesinin, “g” fıkrasında, gabari dışı yük yüklenmesi, taşınan yük üzerine veya araç dışına yolcu bindirilmesi, “i” fıkrasında, yükün, her çeşit yolda ve yolun her eğiminde dengeyi bozacak, yoldaki bir şeye takılacak ve sivri çıkıntılar hasıl edecek şekilde yüklenmesi; K.T.Y.’ nin Araçların Yüklenmesi Başlığı altında verilen 134.madedesinin “h” fıkrasında, Yükün, aracın boyunu önden 1 metre, arkadan 2 metre aşacak, kasanın sağ ve sol yanından taşacak şekilde yüklenmesi yasaklanmıştır. Olay şartında davacı ….’ in sacları kamyona yükledikleri yönündeki beyanı, aracın üzerinde iradesi ile yolculuk ettiği, sac taşıma işinde kullanılan kamyonun davalı …’ na ait olması nedeniyle taşıma işine ait yükleme, sevkiyat ve yük indirme işlemlerinin davalı sürücü … sorumluluğunda olduğu birlikte değerlendirilerek davacı …..’ in yaralanmasında 2918 sayılı K.T.K.’ nun 65/g-i maddelerine aykırı davranan davalı sürücü …” nun asli kusurlu, kamyon kasasında kurallara aykırı yüklenmiş yükün oluşturacağı tehlikeyi göz ardı ederek kamyon kasasında iradesi ile yolculuk yapan davacı …. ‘ in tali kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Dava dosyasına sunulan 18/03/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda kaza nedeniyle meydana gelen zararda, sacların yüklenmesi ve naklinde sorumluluğu olmamasına rağmen yükün sahibi olması gerekçesi ile dava dışı Motif İnşaat firmasına kusur atfedilmesi isabetli bulunmamıştır. yukarıdaki hususlar muvacehesinde, 04/10/2017 tarihli olayda, Davalı sürücü …’ nun asli kusurlu (%60 oranında) olduğu, Davacı yolcu…. ‘in tali kusurlu (%40 oranında) olduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir. Kusur raporlarına yapılan itiraz üzerine ve her iki kusur raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için Mahkememizce Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 05/11/2019 tarihli kusur raporunda özetle; 04/10/2017 günü saat 11:16 sıralarında Sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı sac levhaları yüklü kamyon ile … sokak üzerinden … sokak istikametine seyir halinde iken, olay mahalline gelip koruluğa giriş manevrası yaptığı esnada, yol kenarında bulunan ağaçların kamyon kasası dışına sarkan sac levhalara teması ile kayan levhaların kamyon kasasında yolculuk eden …..’i kamyon kasasının arka kapağına sıkıştırması sonucu, …..’in yaralandığı dava konusu olay meydana geldiği, sürücü ….., idaresindeki araç ile seyir halinde iken, yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, aracı ile hareket etmeden önce aracında mevcut bulunan yükü uygun şekilde sabitlemesi , aracından dışarıya sarkmış bulunan sac levhalarını dikkate alarak uygun şekilde seyir halinde bulunması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, aracının kasasında sabit olmayan ve dışarıya sarkan yük ile kontrolsüzce hareketi sonucu meydana gelen olayda, asli derecede kusurlu olduğu, yolcu …., kamyon kasasına yüklemiş oldukları sabitlenmeyen ve dışarı sarkan yükün yanında, yolculuk etmeye uygun olmayan bu alanda kendi can güvenliğini tehlikeye atarak yolculuk yapması ile, meydana gelen bu olayda, tali derecede kusurlu olduğu, sürücü …’nun, %60 (yüzde altmış) oranında kusurlu, yolcu ….’in, %40 (yüzde kırk) oranında olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizde davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre maluliyetinin tespiti için davacı Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş, Adli Tıp Kurumu ….. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 02/11/2021 tarihli raporunda özetle; kişinin tüm vücut engellilik oranının %10(yüzdeon) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Mahkememizce davacının sürekli ve geçici iş göremezlik maddi tazminat alacaklarının tespiti için aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, aktüerya bilirkişisi 18/07/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan inceleme neticesinde davacıya yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 1.863,71 TL olduğu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 111.399,51 TL olduğu, temerrüt başlangıcının davalı sigorta şirketi yönünden 09.01.2018 tarihi; davalı sürücü yönünden ise 10.03.2017 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davamızda; kaza tarihi olan 04/10/2017 tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı sac levhaları yüklü kamyon ile. …. sokak üzerinden …. sokak istikametine seyir halinde iken, olay mahalline gelip koruluğa giriş manevrası yaptığı esnada, yol kenarında bulunan ağaçların kamyon kasası dışına sarkan sac levhalara teması ile kayan levhaların kamyon kasasında yolculuk eden davacı ….’i kamyon kasasının arka kapağına sıkıştırması sonucunda davacı …’in yaralanmıştır. Dava konusu kazada Mahkememizce alınan ve dosyadaki çelişkili raporlar arasındaki çelişkiyi gideren Adli Tıp Kurumu kusur raporunda; sürücü …, idaresindeki araç ile seyir halinde iken, yola gereken dikkat ve özeni göstermesi, aracı ile hareket etmeden önce aracında mevcut bulunan yükü uygun şekilde sabitlemesi, aracından dışarıya sarkmış bulunan sac levhalarını dikkate alarak uygun şekilde seyir halinde bulunması gerekirken, bu hususlara riayet etmeyerek, aracının kasasında sabit olmayan ve dışarıya sarkan yük ile kontrolsüzce hareketi sonucu meydana gelen olayda, asli derecede kusurlu olduğu, yolcu …. , kamyon kasasına yüklemiş oldukları sabitlenmeyen ve dışarı sarkan yükün yanında, yolculuk etmeye uygun olmayan bu alanda kendi can güvenliğini tehlikeye atarak yolculuk yapması ile, meydana gelen bu olayda tali derecede kusurlu olduğu, sürücü …’nun, %60 (yüzde altmış) oranında kusurlu, yolcu ….’in, %40 (yüzde kırk) oranında olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen kusur raporu olayın oluş şekli, kaza krokisi ve tarafların anlatımları ile uyumlu olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmış, taraflara yapılan itirazlara itibar edilmemiştir.
Adli Tıp Kurumu ….. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 02/11/2021 tarihli raporu ile; dava konusu kaza sebebiyle davacının tüm vücut engellilik oranının %10(yüzdeon) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Alınan rapor kaza tarihindeki yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlendiğinden, usul ve yasaya uygun olduğundan taraflarca yapılan itirazlara itibar edilmemiş ve Mahkememizce hükme esas alınmıştır. Davacının maddi tazminat alacağının tespiti için düzenlenen aktüerya bilirkişisi raporu ile davacının geçici iş göremezlik maddi zararının 1.863,71 TL olduğu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının 111.399,51 TL olduğu tespit edilmiş ve alınan bilirkişi raporu asgari ücret esas alınarak hesaplanması, güncel yargısal içtihatlara uygun olması sebebiyle ve usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce itibar edilmiştir.
Davacı vekili, 11/10/2022 tarihli duruşmada davalı Sigorta Şirketinin maddi tazminat alacaklarını ödediğini, maddi tazminat yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir. Bu sebeple Mahkememizce maddi tazminat taleplerine ilişkin dava yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı tarafça dava konusu kazada yaralanması sebebiyle manevi tazminat talebinde bulunulmuştur. 6098 Sayılı TBK’nun 56/1 maddesi uyarınca bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda manevi tazminat talep edilebilecektir. Davaya konu kazada davacının yaralanması, yaralanması sonucunda % 10 oranında sürekli malul kalması, dava konusu kazada davalının % 60 oranında kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, meydana gelen sonucun ağrılığı, manevi tazminatın amacı dikkate alınarak davalı ….. aleyhine aşağıda belirtilen ve talep edilen miktarda manevi tazminat takdir edilmiş, manevi tazminat sigorta poliçesi kapsamında kalmadığından davalı Sigorta Şirketi aleyhine açılan manevi tazminat talepli davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Maddi tazminat taleplerine ilişkin dava yönünden;
1-Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine maddi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava Sigorta Şirketinin ödeme yapması sebebiyle konusuz kaldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile 44,80‬ TL bakiye harcın taraflar sulh olduğundan ve ayrıca talep olmadığından davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin taraflar sulh olduğundan ve ayrıca talep olmadığından davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
5-Dosyamız arasında bulunan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
B)Manevi tazminat taleplerine ilişkin dava yönünden;
1-Davacı vekili tarafından davalı … aleyhine açılan davanın KABULÜ İLE;
-Dava konusu trafik kazasında davacının yaralanması sebebiyle davacı lehine 20.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın (davacı vekili tarafından faiz başlangıç tarihi belirtilmediğinden ve duruşmadaki beyanında dava tarihinden itibaren faiz talep ettiğinden) dava tarihi olan 09/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı vekili tarafından davalı ….. Sigorta A.Ş. aleyhine açılan manevi tazminat talepli davanın esastan REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.366,20 TL nispi karar ve ilam harcının davalı …’ndan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı …’ndan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı …. Sigorta A.Ş. davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 10/3 ve 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı ….. Sigorta A.Ş.’ye verilmesine,
6-Davacı tarafından manevi tazminat talebi için ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekili ve davalı ….’nin yüzlerine karşı, davalı Sigorta vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek veya başka bir Mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/10/2022

Katip …..
e-imzalıdır

Hakim ……
e-imzalıdır