Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/462 E. 2018/539 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/462
KARAR NO : 2018/539

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali)
DAVA TARİHİ : 09/05/2018
KARAR TARİHİ : 10/05/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı, hamili bulunduğu, …. Bankası…. Şubesine ait, keşidecisi …. LTD. ŞTİ. olan, … numaralı, 30/08/2018 keşide tarihli, 20.000,00 TL bedelli çekin zayi nedeniyle iptalini istemiştir.
Dava, çek iptali isteğine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunun 818/1-s. maddesinin yaptığı yollama ile çekler hakkında da uygulanması gereken Türk Ticaret Kanunun 757. maddesindeki “ İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir.” hükmü dikkate alındığında, davacı tarafından mahkememize açılan zayi nedeniyle çek iptali ve ödeme yasağı verilmesi istekli iş bu davanın ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki mahkemede açılması gerekir. Bu düzenleme ve yerleşik uygulamaya göre ödeme yeri veya hamilin yerleşim yeri mahkemesinin yetkisi kesindir.
Türk Ticaret Kanunun 781/2.maddesinde “Çekte açıklık yoksa muhatabın ticaret ünvanı yanında gösterilen yer ödeme yeri sayılır.” hükmü gözetildiğinde muhatap …. BANKASI … şubesinin bulunduğu yerin ödeme yeri sayılmasında yasal zorunluluk bulunmaktadır. Dava dilekçesinde davacının adresinin Etimesgut/ANKARA olarak bildirilmiş, davacının nüfus veri tabanından alınan yerleşim yeri adresinin Etimesgut/ANKARA olduğu görülmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun dava şartlarını düzenleyen 114/ç maddesinde “Yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili olması” hükümü, aynı kanunun dava şartlarının incelenmesini düzenleyen 115/1. maddesinde “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.” ve 115/2. maddesindeki “Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” hükümleri dikkate alındığında, davacı tarafından mahkememize TTK 757 vd. maddelerine istinaden açılmış zayi nedeniyle çek iptali ve ödeme yasağı verilmesi istekli iş bu davanın ödeme veya davacının yerleşim yerindeki mahkemede açılması gerekir.
Hal böyle olunca iş bu davanın, ödeme yeri mahkemesi olan Diyarbakır Asliye Ticaret mahkemesinde açılması gerekirken mahkememizde açılmış olması nedeniyle iş bu davada HMK 114/ç maddesinde belirtilen “Yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili olması” dava şartı noksanlığı bulunduğu ve bu noksanlığın da giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115/2. ve 320. maddesine göre duruşma açılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden karar verilebileceği anlaşıldığından aşağıdaki usule ilişkin nihai karar oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20.maddesi gereğince kararın kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurulması halinde dosyanın DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Kararın mevcut avanstan karşılanmak suretiyle davacı tarafa tebliğine,
4-Yargılama giderleri yönünden şimdilik karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 10/05/2018

Katip …

Hakim …