Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/222 E. 2019/300 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/222 Esas
KARAR NO : 2019/300

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2018
KARAR TARİHİ : 14/03/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2019
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı/borçlu ….Ltd. Şti.’den cari hesap nedeni ile (Faiz ve masraflar hariç olmak üzere) alacaklı olduğunu, gerek yazılı gerek sözlü tüm uyarılarına rağmen, davalı tarafça söz konusu borcun ödenmemesi üzerine müvekkil şirket tarafından Çatalca İcra Müdürlüğü’nün ….E. No.lu dosyası ile icra takibi başlatıldığını; ancak davalı/borçlu tarafından işbu icra takibinde yetkiye ve borcun tamamına haksız bir şekilde itiraz edildiğini, Davalı tarafından yapılan yetki itirazım kabul etmediklerini, davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu yetki itirazımn yersiz olduğunu, takip konusu alacak ticari ilişkiden kaynaklanan navlun alacağına ilişkin olup; söz konusu alacağın para alacağı olduğu ve hukuka aykırı olmadığını, navlun alacağına ilişkin fatura konusunun da para alacağına ilişkin olduğundan Borçlar Kanunu Genel hükümlerine göre (818 sayılı ESKİ B.K. Madde 73/1 ve 6098 sayılı YENİ Türk Borçlar Kanunu MADDE 89) sözleşmenin konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin ise sözleşmenin alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde yerine getirileceği kabul edilmesi gerektiğini, bu nedenle yetkili icra dairesinin Çatalca İcra Dairesi olduğunu, Müvekkil şirketin, dava konusu cari hesaba dayanak faturalarda belirtilen davalıya ait bir takım tekstil ürünlerinin taşınması işlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, üzerine düşen edimi ifa etmesine rağmen, davalı firmanın buna ilişkin fatura bedellerini ödemediğini, İşbu durumun bilirkişi incelemesi ile de sübut bulunacağını, Davalı tarafla müteaddit kereler görüşmeler yapılmış olsa dahi müvekkilinin sürekli olarak oyalandınldığım, bunun üzerine davalı aleyhine Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığım, ancak davalı tarafın İşbu icra dosyasına itiraz ettiğini, davalı yanın haksız olan bu itirazımn kaldırılması için mahkemeye başvurmak zorunda kaldığını, Davalının; icra dosyasına haksız ve hukuki dayanaktan yoksun tamamen takibi uzatmaya yönelik olarak itirazda bulunarak davalı/borçlunun kötü niyeti de göz önüne alınarak alacağımn %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile hükmedilmesini, fazlaya dair ve başkaca haklanmn saklı kalmak kaydıyla Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına vaki borçlunun itirazımn iptali ve takibin devamına, alacağımn %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıya yüklenilmesine; karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; davacı şirket tarafından müvekkil aleyhine davaya dayanak olarak Çatalca İcra Müdürlüğü’nden icra takibi başlatıldığım, müvekkil şirketin faaliyet merkezinin Beylikdüzü/Büyükçekmece olduğundan genel hükümlere göre borçlunun bulunduğu yer icra müdürlüğü olan Büyükçekmece İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu, bu nedenle önce İcra Müdürlüğü’nün yetkisi bakımından yaptıkları itirazın dikkate alınarak yetki yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkil şirket ile davacı şirket arasında taşıma sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın mevcut olduğunu, söz konusu taşımanın Türkiye ile Almanya arasında Uluslararası Kara yolu ile gerçekleştirildiğinden uyuşmazlığın çözümünde TTK. Hükümlerinin yanı sıra CMR Konvansiyonu hükümlerinin de uygulanması gerektiğini, davacı tarafından gerçekleştirilen taşıma işleminin ayıplı olarak ve geç ifa edildiğim, dolayısıyla taşıyıcı sıfatına sahip olan davacımn ayıplı ifa ve geç teslim sebebi ile doğan zararlardan hem CMR, hem de TTK hükümleri kapsamında sorumlu olduğunu; müvekkil şirket tarafından yurt dışındaki müşterisine teslim edilmek üzere 242 koli ürünün yüklemesi yapılarak 06.12.2017 tarihinde davacı şirkete teslim edildiğini, bu ürünlerin teslimi esnasında konşimento evrakına TIR şoförünün de imzası alınmak üzere “78 karton ıslak, bozuk kullanılmaz halde bize geldi” şeklinde şerh düşüldüğünü, ekte sundukları fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere taşıma işleminin davacı tarafından gerçekleştirilen 78 kolinin ıslak vaziyette yurt dışındaki müşterisine teslim edildiğini,
Ürünlerin alıcısı olarak yurt dışındaki … ünvanlı, şirket tarafından teslimin ayıplı yapılması nedeniyle 15.12.2017 tarihli 562,00 Euro bedelli zarar bedelinin müvekkil şirkete fatura edilmek sureti ile gönderildiğini, müvekkil şirket tarafından da kolilerin ıslak şekilde teslim edildiğini, bu nedenle yurt dışı müşterisi tarafından kesilen reklamasyon faturasının davacıya yansıtılacağını e-mail yoluyla 18.12.2017 tarihinde davacı tarafa bildirildiğini, davacı tarafında aynı günkü cevap e-malinde yükleme yapılırken malzeme üzerine branda konulduğunu, birkaç kolinin ıslanabileceğim, 78 kolinin ıslanmasının mümkün olmadığını bildirdiğini, hem teslim esnasında çekilen fotoğraflarda hem de davacımn çalışanı sıfatına sahip olan TIR şoförünün konşimentodaki 78 adet kolinin ıslanmış ve hasarlı olduğu yönündeki beyanının esas alınarak yurt dışındaki müşterisinin düzenlediği 562,00 Euro hasar bedelinin 09.01.2018 tarihli fatura ile o günkü kur üzerinden 2.546,76 TL. olarak davacı şirkete yansıtıldığını, müvekkil şirketin yurt dışındaki müşterisine hazırladığı tekstil ünlerinin kararlaştırılan termin süresinden önce teslim edebilmek amacıyla 02.12.2017 tarihinde ürünlerin taşımasını yapacak olan davacı şirkete teslim ettiğini, ürünlerin bir an önce taşımasını gerçekleştirmek üzere davcı olan şirketle yapılan görüşmelerde en geç 08.12.2017 tarihinde ürünlerin alıcısına teslim edileceği davacı şirket tarafından taahhüt edildiğini, taraflar arasında yapılan e-mail yazışmalarından
30.11.2017 tarihli e-mail “…. Telefonda konuştuğumuz gibi Cuma sabahında nakliye programımız dolu demiştiniz. Cumartesi sabahı ürünlerimizi alabilir misiniz. ANCAK CUMARTESİ TIRJNA YÜKLENİLECEK, sizden haber bekliyorum’’’
30.11.2017 tarihli e-mail “…. Tekrardan teyit almak için cumartesi TIR’ı ile gönderilecektir değil mi ? ürünlerimizin boşaltma tarihi Çarşamba akşamı veya Perşembe sabahı olması gerekiyor. Yurt dışındaki müşterimiz …bu şekilde temrin vermiş bulunmaktadır…”
30.11.2017 tarihli cevap e-mail “…. Malzemeleriniz bildirdiğiniz adresten cumartesi sabahı alınacaktır… Malzemeler ancak Perşembe veya Cuma günü teslim edilebilecektir… ki eğerki geçen hafta sonu gibi ki sınır kapılarında sıra devam eder ise malzemeler en iyi ihtimalle Cuma günü teslim edilebilir.’’
Taraflar arasındaki bu yazışmalardan 2 Aralık Cumartesi TIR’a yükleneceğini ve gümrükteki yoğunluk vs. nedeni ile en geç 8 Aralık Cuma günü ürünlerin Almanya’da alıcı şirkete teslim edileceğinin kararlaştırıldığının açıkça anlaşıldığı, halin böyle olmasına ve müvekkil şirket tarafından taşınacak ürünlerin 02 Aralık Cumartesi günü davacı şirkete teslim edilmiş olmasına rağmen ürünlerin davacı şirket tarafından 08.12.2017 tarihinde TIR’a yüklenilerek Türkiye’den çıktığım ve ancak
12.12.2017 tarihinde Almanya’daki alıcısına teslim edildiğini, ürünlerin alıcısı olan yurt dışındaki ….l ünvanlı şirket tarafından teslimin geç yapılması nedeni ile 15.12.2017 tarihli 4.455,12 Euro bedelli (bu bedelin yapılan görüşmeler neticesinde 4.396,50 Euro’ya düşürüldüğünü) fatura kesilmek sureti ile müvekkil şirkete fatura edildiğini, davacı tarafın tamamen kendisinden kaynaklanan kusuru sonucunda ürünleri geç teslim ettiğini, geç teslim nedeni ile müvekkil şirket nezdinde doğan zararlardan doğrudan sorumlu olduğunu, bu nedenle yurt dışındaki şirketin geç teslim nedeni ile düzenlediği 4.396,50 Euro reklamasyon bedelinin (geç teslim)
09.01.2018 tarihli faturası ile o günkü kur üzerinden 19.923,18 TL. olarak davacı şirkete yansıttığını, CMR ve TTK Hükümlerine göre davacı tarafın geç teslim ve ayıplı ifa nedeni ile doğan zararlardan doğrudan sorumlu olduğunu, müvekkil şirket tarafından düzenlenen 09.01.2018 tarihli
22.469,94 TL. bedelli reklamasyon faturasının dikkate alındığında davacı tarafın müvekkil şirketten her hangi bir hak ve alacağının kalmadığım, huzurdaki davanın da haksız açıldığının tespit edilebileceği bu nedenlerle; haksız olarak açılan davamn reddine davacımn %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına, yargılama giderinin ve avukatlık ücretinin davacı tarafına yüklenmesine karar verilmesine talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) şirket aleyhine Çatalca İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında 22.5653,57 TL alacak için ilamsız takiplerde ödeme emri düzenlendiği, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde takibe için itiraz ettiği, takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalı vekilinin itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın takibe konu miktardan dolayı davalının davacıya borcunun olup olmadığı hususunda olduğu, dosyada deliller toplandıktan sonra bilirkişi heyeti ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi heyetinin 31/10/2018 havale tarihli raporunda; ………..Davacı defterlerini 6102 sayılı TTK.m.64/3, VUK. M.182 uyarınca tutulması zorunlu olan davacının; 2017 ve 2018 yıllarında E-Defter sistemine tabi olduğu, E-Defter sisteminde sadece Envanter Defterinin noter tasdikine tabi olduğu, HMK 222 md. ve 6102 sayılı TTK 64/3 madde gereğinde mevcut haliyle davacının 2017 ve 2018 yılları Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu; ancak davacının 2017 ve 2018 yıllan Envanter Defteri açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptınlmış olduğu, 2017 yılı Envanter Defteri’nin yazılmadığından lehine delil niteliğinin bulunmadığının kanaatine varılarak Takdir Yüce Mahkeme’nize aittir.
Davacı, ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda defterler üzerinde her hangi bir kazıntı, silinti ve karalamanın bulunmadığı görülmüş olup sahibi lehine kesin delil olma vasfına haiz olma hususunda; Takdir Mahkemeye aittir,
Davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle davacmın davalıdan 22.469,94TL. alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı defterlerini 6102 sayılı TTK.m.64/3, VUK. M.182 uyarınca tutulması zorunlu olan davacının; 2017 ve 2018 yıllarında E-Defter sistemine tabi olduğu, E-Defter sisteminde sadece Envanter Defterinin noter tasdikine tabi olduğu, HMK 222 md. ve 6102 sayılı TTK 64/3 madde gereğinde mevcut haliyle davacının 2017 ve 2018 yılları Yevmiye ve Defter-i Kebir defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu; ancak davacımn 2017 ve 2018 yıllan Envanter Defteri açılış tasdikinin yasal süresi içerisinde yaptmlmış olduğu, 2017 yılı Envanter Defteri’nin yazılmadığından lehine delil niteliğinin bulunmadığının kanaatine vanlarak Takdir Yüce Mahkeme’nize aittir.
Davacı, ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda defterler üzerinde her hangi bir kazıntı, silinti ve karalamanın bulunmadığı görülmüş olup sahibi lehine kesin delil olma vasfına haiz olma hususunda; Takdir Mahkemenindir.
Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle davalının; davacı tarafından düzenlenen 25.01.2018 tarih … no.lu 22.469,94 TL tutarındaki E-Faturasımn(İADE), defter kayıtlarına alınmadığından cari hesap hareketlerinde borcu olmadığı tespit edilmiştir.
Davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle 120 01 34 017 alıcılar cari hesap koduna göre davacının davalıdan 22.469,94 TL alacağımn olduğu tespit edilmiştir.
Davacımn; davalı tarafından düzenlenen 09.01.2018 tarih … no.lu 22.469,94 TL tutarındaki E-Faturasının 01.04.2018 tarihinde defter kayıtlarına aldığı ve 2018/Nisan Form BA Beyannamesi ile bildiriminde bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle 320 01 1027 Satıcılar cari hesap koduna göre; davalının davacı tarafından düzenlenen 25.01.2018 tarih …. no.lu
22.469,94 TL tutarındaki E-Faturasının(ÎADE), defter kayıtlarına alınmadığı ve 2018/Ocak Form BA Beyannamesi ile bildirimde bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davacı … Tic. Ltd. Şti tarafından düzenlenen;
1- 10.10.2017 tarih, …. no.lu 500 koli, 4.850 kg.
2- 19.10.2017 tarih, …. no.lu 208 koli, 1.546,40 kg.
3- 21.10.2017 tarih, … no.lu 330 koli, 2.935 kg.
4- 03.11.2017 tarih, …. no.lu 181 koli, 1.200 kg.
5- 18.11.2017 tarih, …. no.lu 39 koli 491,60 kg.
6- 07.12.2017 tarih, …. no.lu 470 koli, 4.550 kg.
7- 08.12.2017 tarih, ….no.lu 242 koli, 1.969 kg.
8- 12.12.2017 tarih,…. no.lu 168 koli, 1.311 kg
CMR-Uluslararası Hamule Senetleri tahtında, Gönderen: …. Ltd. Şti., Alıcı: …. Model …, muhteviyatı muhtelif tekstil ürünleri olan gönderilerin, her gönderi için ayrı olarak HALKALI ve …. Gümrük Müdürlüğü nezdinde ikmal edilen Gümrük Çıkış Beyannamesi/Beyannameleri ile İstanbul’dan Rodermark/Almanya’ya karayolu ile parsiyel yük olarak sevk edildiği, dolayısıyla taraflar arasında Taşıma Sözleşmesi/Sözleşmelerinin kurulduğu tespit edilmiştir.
Hasara ilişkin tespitler
Dosyaya davacı tarafından sunulu;
08.12.2017 tarih ve Lanexp- 0016456 no.lu 242 koli, 1969 kg. gönderiye ait CMR-Uluslararası Hamule Senedi üzerinde,
” … 78 Karton ıslak, bozuk, kullanılmaz halde bize geldi.
Yordan/lm za.
…. (okunabildiği kadarı ile)/İmza ve …. şirket kaşeli…”
5 kare renkli, 7 kare siyah-beyaz fotoğraflarda;
” … Renkli 3 üncü kare de ‘yedi karton kolinin üst üste hafifçe ezik olduğu’
Renkli 5 inci kare de ‘4 karton kolinin alt-yan bölümlerinde ıslanmadan kaynaklandığı sanılan renk değişikliği kararma olduğu ’
Keza, diğer 7 kare sivah-bevaz fotoğraflarda da ‘benzeri görüntüler olduğu ’
Ancak, karton kolilerde ‘herhangi bir patlak, yırtılma oluşmadığı, dolayısıyla koli içerisinde bulunan ürünlerin kaşarlanıp kaşarlanmadığına dair gözle görülür bir saptama yapılamadığı …”
Nakliyat Emtia Hasar Ekspertiz Raporu düzenlenmediği,
Tespit edilmiştir.
Emtia-Esvanın gec teslimi yönünden irdeleme ve değerlendirme
Davacının, davalı taşımacıya 02.12.2017 tarihinde ürünleri teslim ettiği, davalının da en geç 08.12.2017 tarihinde ürünlerin alıcısına teslim edileceğini taahhüt ettiği, ancak ürünlerin davacı şirket tarafından 08.12.2017 tarihinde TIR’a yüklenerek Türkiye’den çıktığı ve 12.12.2017 tarihinde Almanya’daki alıcısına teslim edildiğinden bahisle, dava dışı müşterisi …. firmasının, geç teslim nedeniyle 4.396,50 Euro fatura kesilmek suretiyle reklamasyon bedeli olarak kendilerine, bu bedelin de doğan zararlardan doğrudan sorumlu olan davacı taşımacı firmaya 19.923,18 TL olarak yansıtıldığım, bu bağlamda CMR ve TTK hükümlerine göre davacı tarafın geç teslim ve ayıplı ifa nedeniyle doğan zararlardan dorudan doğrudan sorumlu olduğunu iddia ettiği görülmektedir.
Söz konusu emtia-eşyalann alıcısına geç teslimi ile ilgili, taraflar arasında teati edilen Elektronik Posta yazışmaları, Sevk İrsaliyesi, Gümrük Çıkış Beyannamesi CMR-Taşıma Senedi, Karayolu ihracat Çıkış İhbarnamesi, incelendiğinde;
… Elektronik Posta yazışmalarında emtia-eşyanm 08.12.2017 tarihinde alıcısına teslim edileceğine ilişkin davacı taşımacının herhangi bir taahhüdü bulunmadığı,
… Davalının sevk irsaliyesinde tarih okunamadığı gibi, irsaliyede davacı taşımacının malı hangi tarihte tesellüm ettiğine dair bilgi ve imzası olmadığı,
… İhtilaf konusu gecikmeli taşımaya ait …. Gümrük Müdürlüğü nezdinde ikmal edilen Gümrük Çıkış Beyannamesinin davalı firma eümrük müşaviri tarafından 07.12.2017 tarihinde 242 kap. 1969 Ke. olarak açıldığı.
… Bu tarihte acılan bir Gümrük Cıkıs Beyannamesi muhteviyatı esvanın. 02.12.2017 tarihinde taşıyıcı aracına yüklenerek vurt dışı çıkısının mümkün olamayacağı, hiçbir uluslararası karayolu taşıtının, taşıdığı vükü eümrük işlemleri tamamlanmadan, vurt dışı çıkısına müsaade edilmeyeceği, yasal çerçevede mümkün olmadıeı.
… Gümrük Cıkıs İşlemlerinin tamamlanmasını takiben, uluslararası tasıma için düzenlenen …. no.lu CMR-Tasıma Senedinin 08.12.2018 tarihinde Beyanname ile uyumlu 242 kap. 1969 Ke. olarak düzenlendiği.
… Nihayetinde taşıyıcının parsivel emtia-esva yükünü Almanya’da alıcısına 12.12.2017 tarihinde teslim ettiği.
yönündeki tespitlerimiz doğrultusunda, taşıyıcının hata ve kusuru bulunmadığı, meydana gelen herhangi bir gecikme nedeniyle reklamasyondan bahsedilemeyeceği şeklinde değerlendirilmektedir.
Uluslararası karayolu ile esva taşımalarında yasal mevzuat ve CMR Konvansivonu’nun uygulanışı
Somut olayda taşımaların Türkiye’den Almanya’ya uluslararası karayoluyla emtia-eşya taşıması olması nedeniyle ‘’Eşyaların Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi-CMR” kapsamında olduğu, dolayısıyla uyuşmazlığa konu davada CMR Konvansiyon hükümleri uygulama alanı bulacaktır.
CMR Konvansiyonu 1. Maddesi gereğince anılan sözleşme, yükleme yeri ve teslim için belirlenen yerin en az biri akit ülke olması halinde, tarafların ikametgahı ve milletine bakılmaksızın ücret karşılığında yüklerin taşıt ile karadan taşınmasına ait her sözleşme için uygulanacaktır.
Türk Ticaret ve Karayolu Taşıma kanunları yürürlükte ise de, uluslararası taşımalar için yürürlüğe giren ve bir iç hukuk kuralı haline gelen CMR Konvansiyonunun öncelikli olarak uygulanması gerekecek, ancak Konvansiyonda yer almayan bazı hükümler yönünden iç hukuk kuralları uygulama alanı bulacaktır.
Ülkemiz açısından CMR Konvansiyonu da 1995 yılından itibaren yürürlükte ve uluslararası karayolu taşımalarında temel hukuk kaynağı niteliğindedir.
CMR Konvansiyonu kapsamında taşıyıcının sorumluluğunun irdelenmesi
CMR Madde 17/1’de öngörülen sorumluluk sistemine göre; Taşıyıcı emtia-eşyanın kendisine teslim edildiği andan, gönderene teslim edildiği ana kadar geçen süre içinde oluşabilecek ziya, hasar ve gecikmeden sorumlu bulunmaktadır.
CMR Madde 19’ da; Yük kararlaştırılan zaman limiti içinde teslim edilmemiş ise veya kararlaştırılmış zaman limiti olmadığı hallerde, taşımanın normal süresi ve özellikle parçalı yüklerde tüm yükü bir araya getirmek için gerekli zaman, gayretli bir taşımacıya gerekli zamanı geçiyor ise teslimde gecikme var demektir. Hükmünü amirdir.
CMR Madde 25 atfı ile hasar zararında da tazminat sınırı 23/3 Maddesi: Tazminat, hasarlı ağırlığın brüt kilogram başına 8,33 SDR Hesap Birimini aşamayacağı hükmündedir.
Mevcut Yargıtay kararlarına göre de Özel Çekme Hakkı (SDR) hesaplanmasının karar tarihindeki TCMB gösterge niteliğindeki SDR kurunun esas alınarak hesap edilmesi gerekmektedir.
Sektörel ve CMR Konvansiyonu kapsamında değerlendirme sonuçları
Davalı …. Ltd. Şti., Almanya’da yerleşik müşterisi dava dışı …. firmasına davacı taşıyıcı vasıtasıyla gönderdiği, 08.12.2017 tarih ve ….-Taşıma Senedi muhteviyatı 242 Kap, 1969 Kg. emtia eşyalarda;
78 Kolinin ıslandığı ve içindeki emtiaların hasarlandığma ilişkin iddiaları incelendiğinde, fotoğraf görselleri üzerinde somut bulguya rastlanılmadığı, emtia içeriği ile ilgili Ekspertiz tespiti de bulunmadığı,
Söz konusu emtia-eşyalann alıcısına geç teslim edildiği yönündeki iddialarının ise; özellikle Gümrük Çıkış Beyannamesinde 07.12.2017 tescil, CMR-Uluslararası Taşıma Senedi düzenlenmesinin 08.12.2017, nihayetinde emtia-eşyanın Almanya’da alıcısına tesliminde
12.12.2017 tarihleri dikkate alındığında,
Davacı taşımacı …. ‘nin CMR Konvansiyonu Maddel7/1, 19 uyarınca herhangi bir eyleminden bahsedilemeyeceği, taşıdığı emtia-eşyalara karşı özen borcunu göstererek edimini ifa ettiği, görüş ve kanaatine varılmaktadır.
SONUÇ:
Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde; taraf ticari defterleri, dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası ile sınırlı olarak yapılan tespit inceleme ve değerlendirmeler neticesinde;
1- Dava konusunun, davacının, davalı ile olan ticari ilişkisi dolayısıyla oluşan cari hesap alacağının tahsili amacı ile yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkâr tazminatı talebinden ibaret olduğu anlaşılmaktadır.
2- Davacımn; 2017 yılı ticari defterlerinin Yevmiye ve Defter-i Kebir defterleri açısından delil niteliğinin bulunduğu, ancak 2017 yılı Envanter defterinin açılışının olup yazılmadığından dolayı lehine delil niteliğinin bulunmadığı, 2018 yılı ticari defterlerinin Yevmiye ve Defter-i Kebir ve Envanter defterleri açısından delil niteliğinin bulunduğu kanaatindeyim.
3- Davacımn ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle 120 01 34 017 Alıcılar cari hesap koduna göre, davacımn davalıdan 22.469,94 TL bakiye alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
4- Davalının; 2017 yılı ticari defterlerinin Yevmiye ve Defter-i Kebir defterleri açısından delil niteliğinin bulunduğu, ancak 2017 yılı Envanter defterinin açılışının olup yazılmadığından dolayı lehine delil niteliğinin bulunmadığı, 2018 yılı ticari defterlerinin Yevmiye ve Defter-i Kebir ve Envanter defterleri açısından delil niteliğinin bulunduğu kanaatindeyim.
5- Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.02.2018) itibariyle 320 01 1027 Satıcılar cari hesap koduna göre; davalının; davacı tarafından düzenlenen 25.01.2018 tarih …. no.lu
22.469,94 TL tutarındaki E-Faturasımn(IADE), defter kayıtlarına alınmadığı ve 2018/Ocak Form BA Beyannamesi ile bildirimde bulunmadığı tespit edilmiştir.
6- Davacının, davalıya ait emtia-eşyaları hasar ve zıyaı uğrattığı, alıcısına geç teslim ettiği hususlarının ispata muhtaç olduğu, kendisine bu yönde hata ve kusur atfedilemeyeceği,
Netice olarak, takip tarihi itibariyle davacının; 25.01.2018 tarih …. no.lu E-Faturasının(İADE) davalı tarafından kayıtlarına almadığından, 22.469,94 TL talep edebileceği kanaatine varıldığı, açıklanmış, davalı vekilinin itirazları üzerine bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, bilirkişi heyetinin 07/01/2019 havale tarihli ek raporunda; ………Mahkemenin Ek-Rapor kapsamında verdiği görev, dosya içeriğinde bulunan bilgi ve belgelerin tekrar incelenmesi ile davalı yanın itirazları, sunduğu belgelerin incelenmesi neticesinde;
1- Kök raporda arz edilen görüş ve kanaatimiz değiştirecek yeni bilgi ve belgeye rastlanılmadığı,
2- Davacı taşımacı …/nin CMR Konvansiyonu Madde 17/1 ve 19 uyarınca herhangi bir eyleminden bahsedilemeyeceği, taşıdığı emtialara karşı özen borcunu göstererek edimini ifa ettiği yönündeki görüş ve kanaatimi değiştirecek bir husus bulunmadığı, açıklanmış, bilirkişi heyet raporunda açıklandığı üzere, taraflar arasında taşıma sözleşmesinin olduğu, davacı ticare defterlerinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 22.469,94 TL alacaklı olduğu, davacının taşımış olduğu ürünlerde herhangi bir hasarın bulunmadığı, nakliyat emtia hasar ekspertiz raporu düzenlenmediği, emtianın alıcıya geç teslim ettiği hususunun ispatlanamadığı, dosyada mevcut davalı tarafından sunulan fotoğraflardan da taşınan ürünlere ilişkin bir hasar tespitinin bulunmayıp ambalajlarda hasar olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, davacının davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının kabulüne karar vermek gerektiği ancak kısa kararda sehven kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı borçlunun Çatalca İcra müdürlüğü … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 22.469,94 TL alacak üzerinden devamına,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Asıl alacak üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı lehine takdir edilen 2.725,00.-TL.vekalet ücreti ile davacının yaptığı 1.942,34.-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.534,92.-TL karar harcından peşin alınan 383,74.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.151,18.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. …, Davalı vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.14/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Davacı Yargılama Giderleri
424,84.-TL İlk masraf
1.400,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 117,50.-TL Yargılama gideri
1.942,34.-TL