Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/200 E. 2020/44 K. 15.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/200
KARAR NO : 2020/44

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2018
KARAR TARİHİ : 15/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı …. Aş’nin alt bayisi olduğunu, diğer davalının ise davalı … …şirketinin üst bayisi olduğunu, davalı … … şirketinin siparişleri diğer davalı …. şirketi üzerinden aldığını, ancak mal teslimini kendi araçları ile müvekkiline teslim ettiğini, mal bedelleri için ön ödemeli düzenlenen senetlerin de ….şirketi emrine düzenlenmekte ve diğer … şirketine bu şirket tarafından ciro edilerek verilmekte olduğunu, davalı … şirketinin diğer davalı ile olan ilişkisini sona erdirdiğini öğrendiklerini, ancak müvekkilinin mal almak amacıyla …. şirketine verdiği senetlerin müvekkiline iade edilmediğini, mal tesliminin de yapılmadığını, müvekkilinin davalı … şirketine hile ile 153.120,00 TL ödediğini ve 245.000,00 TL bedelli ondört adet senet verdiğini ileri sürerek ihtiyati tedbir ile davacının dava konusu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, ayrıca ön ödeme olarak ödenen 153.120,00 TL’nin ödeme gününden itibaren işleyecek reeskont faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı … … şirketi vekili, somut uyuşmazlığın davacı ile diğer davalı arasında olduğunu, davacı ile müvekkili arasında bir ticari ilişkinin bulunmadığını, dava konusu senetlerin müvekkiline değil diğer davalı şirkete verildiğini, müvekkiline ise diğer davalı ile olan ticari ilişkisine dayalı olarak ciro yolu ile geçtiğini ve iyi niyetli hamil olduğunu, davanın müvekkiline yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili ile diğer davalı arasında bayilik değil yetkili satıcılık ilişkisi bulunduğunu, müvekkili ile diğer davalı arasında cari hesap ilişkisi olup müvekkilinin davalıya mal satıp teslim ettiğini ve karşılığında senet aldığını, dava konusu senetlerin de satılan mal karşılığı düzenlenen senetlerle alındığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir mal teslim borcunun bulunmadığını, davacının iddialarının ispata muhtaç olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Davalı … Şirketi davaya cevap vermemiştir.
Dava, Kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit ve alacak isteğine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davacı, ayrıntıları dava dilekçesinde bildirilen toplam 245.000,00 TL bedelli bonolardan dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitini ve ayrıca ödenen 153.120,00 TL ’nin istirdatı için iş bu davayı açmıştır.
Davacının menfi tespit talebine konu ettiği bonoların incelenmesinde bonoların davalı …. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. emrine düzenlendiği ve onun tarafından diğer davalı … PLASTİK KAUÇUK SAN. TİC. A.Ş.’ye ciro edildiği ve halen bu davalının bonoların hamili olduğu saptanmıştır.
Alınan bilirkişi raporu kapsamından davacı ile davalı arasında direk bir ticari ilişki bulunmadığı, ticari ilişkinin davalılar arasında olduğu ve Yetkili Satıcılık Sözleşmesi kapsamında yürütüldüğü ve davalılar arasında Yetkili Satıcılık Sözleşmesi kapsamında bayilik ilişkisi bulunduğu saptanmıştır. Yine davalı … şirketi ile davacı arasında da alt bayilik ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı, davalı … … şirketinin siparişleri diğer davalı …. şirketi üzerinden aldığını, ancak mal teslimini kendi araçları ile müvekkiline teslim ettiğini, mal bedelleri için ön ödemeli düzenlenen senetlerin de ….şirketi emrine düzenlenmekte ve diğer … şirketine bu şirket tarafından ciro edilerek verilmekte olduğunu ileri sürmüştür. Dosya kapsamındaki irsaliyeli faturalardan ve diğer bilgi ve belgelerden davalı … PLASTİK KAUÇUK SAN. TİC. A.Ş.’nin siparişleri diğer davalı üzerinden aldığı ve davalı şirketi aracı kılmaksızın diğer davalının bildirdiği alt bayilere doğrudan doğruya teslim ettiği görülmektedir. Davalı … şirketi diğer davalı aracılığı ile aldığı siparişlerin ön ödeme bedellerini ise diğer davalıyı aracı kılarak kabul ettiği saptanmıştır. Nitekim, dava konusu bonolar davalı … emrine düzenlenmiş ve diğer davalıya ciro edilmiştir.
Davacı ile davalı … şirketi arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davalı … şirketinin dava konusu bonoları ciro yolu ile iktisap ettiği anlaşılmaktadır. Dolayısı ile davacı kural olarak … şirketi ile aralarındaki temel ilişkiden kaynaklanan def’ileri iyi niyetli hamile karşı ileri süremez. (TTK 687 md.) ise de davacı, davalılar arasındaki mevcut ilişki nedeniyle dava konusu senetlerin ön ödeme olarak verildiğini ve davalıların bu senetler karşılığında mal teslim etmediğini ileri sürdüğünden davalının kötüniyetli hamil olup olmadığı hususunun incelenmesi gerekir. Bu husustaki ispat yükü de davacı tarafa aittir. Az yukarıda da belirtildiği gibi dava konusu senetlerin davalı … Şirketinin alt bayisi olan davacı tarafından bu şirkete ön ödeme olarak verildiği ve diğer davalının da bunu bildiği, mal tesliminin alt bayilere doğrudan doğruya davalı … şirketi tarafından yapılmakta olduğundan, dava konusu ön ödemeli senetler karşılığında davacı alt bayiye mal teslim edilmediğini ve senetlerin bedelsiz kaldığını bildiği ve bu nedenle davalı … şirketinin iyiniyetli hamil olarak kabulünün mümkün bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar davacı ödediği 153.120,00 TL karşılığı mal teslim edilmediği gerekçesiyle bu miktar alacağın tahsilini de istemiş ise de davacının bu ödemeyi davalı … şirketine yaptığı, bu davalı tarafından bu miktar paranın diğer davalıya ödendiği hususu ispat edilemediğinden davacının istirdat talebi davalı … şirketi yönünden yerinde görülmeyerek ret edilmiştir.
Hal böyle olunca, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu ile sunulan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalılar arasındaki yetkili satıcılık ilişkisi bulunmasına, dava konusu senetlerin ön ödeme olarak verilmiş olduğunun ve bedelsiz kaldığının anlaşılmasına, davalı hamil … şirketinin iyi niyetli hamil sayılmasının mümkün bulunmamasına, ödenen nakit paranın davalı … uhdesinde kalmış olmasına göre aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A-Davacının menfi tespit talebinin kabulü ile davacının dava konusu 28/02/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/03/2018 vadeli, 31/03/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 17.500,00 TL, 15/04/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 30/04/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/05/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 31/05/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/06/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 30/06/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/07/2018 vadeli, 17.500,00 TL,31/07/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/08/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 31/08/2018 vadeli, 17.500,00 TL, 15/09/2018 vadeli, 17.500,00 TL bedelli olmak üzere toplam 245.000,00 TL bedelli bonolardan dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine,
B-Davacının istirdat talebinin davalı ….. AŞ yönünden REDDİNE,
C-Davacının istirdat talebinin davalı ….LTD.ŞTİ. yönünden kabulü ile 153.120,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsiline,
D- Menfi tespit talebi yönünden alınması gereken 16.735,95 TL; istirdat talebi yönünden alınması gereken 10.459,63 TL olmak üzere toplam 27.195,58 TL karar harcından daha önce yatırılan 6.798,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 20.396,67 TL karar harcından 12.747,92 TL’sinin her iki davalıdan müteselsilen, bakiye 7.648,75 TL’sinin ise davalı … LTD.ŞTİ’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
E-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 36.318,40 TL vekalet ücretinin 25.600,00 TL’sinin her ki davalıdan müteselsilen, bakiyesi 10.718,40 TL’nin ise davalı … LTD.ŞTİ’den tahsili ile davacıya verilmesine,
F-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 18.496,40 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … … A.Ş. ‘ye verilmesine,
G-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ile 6.798,90 TL peşin harcının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
H-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 3.303,80 TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
I-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/01/2020 10:00

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

YARGILAMA MASRAFLARI
DAVACI
24 Tebligat – 303,80 TL
Bilirkişi Ücreti – 3.000,00 TL
Toplam = 3.303,80 TL